Alerji Nedir?

Yazar Başak Burgazlıoğlu • 16 Ocak 2019 • Yorumlar:

Alerji, günümüzün hızla artan, popüler hastalıklarındandır. Vücudun bağışıklık sisteminin solunum veya temas yoluyla maruz kaldığı her hangi bir maddeye karşı gösterdiği aşırı hassasiyet reaksiyonudur. Aslında zararlı olmayan alerjen, vücudun savunma sistemi tarafından yabancı olarak algılanır ve alerji denilen aşırı reaksiyon gelişir. Alerjiye yatkın insanlar ‘atopik’ olarak adlandırılır. Atopi bir hastalık olarak değerlendirilmez fakat kalıtsal bir özelliktir. Açık tenliler ile deniz kenarı ya da nemli ortamlarda yaşayan insanlarda daha fazla görülür. Alerjiye neden olan alerjenlerin çoğu organik kökenli maddelerdir. Alerjik rahatsızlıklar gelişmiş ülkelerde daha sık görülmektedir. Stres, yoğun çalışma ortamı, hava kirliliğinin artması, gıdalara eklenen katkı maddeleri alerjilerin görülme sıklığının artmasına yol açtığı bilinmektedir. Alerjik rahatsızlıklar her yaştan insanı etkileyebilir. Genetik yatkınlıkla alerjik reaksiyon görülme sıklığı artar. Anne ya da babada alerjik bir durum varsa bu oran yüzde 25’lere kadar çıkıyor.

En sık rastlanan alerjenler;

  • Ot ve ağaç polenleri

  • Evcil hayvanların deri veya tüyleri

  • Çeşitli gıdalar (süt, yumurta, soya, deniz ürünleri, meyve ve kuruyemişler)

  • Ev ve toz akarları

  • Mantar veya küf sporları

  • Arı sokmaları

  • Birtakım ilaçlar

  • Kimyasal reçineler, lastik, nikel

  • Lastik, kauçuk tarzı maddeler

Kolye, küpe tarzı takılar

Alerjik hastalıklar

  • Alerjik nezle veya alerjik rinit

  • Göz nezlesi ya da alerjik konjiktivit

  • Alerjik astım

  • Ürtiker (Kurdeşen)

  • İlaç alerjisi

  • Böcek alerjisi

  • Arı alerjisi

  • Gıda alerjisi

  • Egzama

  • Atopik Dermatit

  •  
  • Polen alerjisi

Dönemsel olarak bahar aylarında artış gösterir

Konu alerji olduğunda baharın müjdecisi polenlerin yol açtığı en önemli sorun; alerjiler. Dönemsel alerjilerin en fazla görüldüğü zaman bahar aylarıdır. Bu dönemde ağaç polenleri, otlar, çiçekler ve çay polenleri rüzgarın da etkisiyle sık sık yer değiştirdiği için özellikle mevsimsel alerjisi olan kişiler için en zor zaman dilimidir. Bahar mevsiminde havaya yoğun bir şekilde bitki polenleri karışır. Polenler havaya karıştıkları için bu dönemde özellikle gözler ve solunum sisteminde alerjiler görülür. En çok polen alerjisine yol açabilecek bitkilerin başında çimen, çayır ve arpa,yulaf, çavdar,mısır gibi hububat polenleri geliyor. Yabani ot polenleri ve bazı ağaç polenleri (huş, kavak, zeytin, çınar vb.) ise diğer diğer polen gruplarını oluşturmakta.

Bunlar mevsimsel ısınma ile birlikte mart aylarından başlayarak eylül ekime kadar uzayan dönemde reaksiyonlara yol açabiliyor. Yerleşimlerine ve mevsime göre çok değişiklikler gösterirler. Ağaçlar yaz başından ortasına kadar, çimenler ilkbahar sonu yaz başı, otlar yaz sonu sonbahar başı artan alerji sebebidir. Bu problem kendisini en sık bahar nezlesi, bazen de astım şeklinde gösterir. Özellikle bahar aylarında polenlerden kaynaklanan alerjilerden korunmak gerekmektedir.

Polen alerjisi olan kişilerin hemen hemen hepsinde göz ve burun belirtileri görülüyor. Gözlerde sulanma,kaşıntı,kızarıklık, burun akıntısı,tıkanıklık,hapşırık ve burun kaşıntısı görülebilen belirtiler. Bazı hastalarda ise alt solunum yolları da etkilenerek astım tablosu ortaya çıkıyor . Bu durumda nefes darlığı,öksürük, göğüste daralma hissi, hırıltı ve hışıltı görülebiliyor.

Alerji nasıl tespiti edilir?

Deri testleri ya da kandan alerjene özgü antikorların bakılmasıyla sorumlu alerjen saptanabilir. Deri testlerinden yaklaşık 2 hafta önce antihistaminik dediğimiz alerji ilaçlarının kesilmesi gerekir. Bu testler alerji tanısı için değil, dokunan alerjenin saptanması için kullanılırlar. Hastada alerjik duyarlaşma, testin duyarlılığının altındaysa hasta alerjik olmasına rağmen testler negatif kalabilir.

Peki polen alerjisinden korunmak icin ne yapalım?

Polen alerjiniz varsa hayatı kolaylaştırmak için bazı önlemler alınabilir.

Polenler sabaha karşı 04:00-05:00 saatlerinde uçuşmaya başlar ve akşam 21:00-22:00’ye kadar etkili olmaya devam ederler. Sabah saatlerinde havada daha yoğundurlar ve etkileri ilerleyen saatlerle azalır.

  1. Mümkünse sabah erken saatlerde dışarı çıkmayalım. Mutlaka çıkmamız gerekiyorsa maske takalım veya bir mendille ağzımızı, burnumuzu kapatalım. Açık havada olabildiğince kısa kalalım ve doğadan, piknik alanlarından uzak duralım.

  2. Evimizi sabah saatleri yerine akşam saatlerinde havalandıralım. Kalkar kalkmaz evi havalandırmak için balkon kapılarını ve pencereleri açmayalım.

  3. Alerjimiz yoğunsa ve dış ortama çıkmadığımız halde ilaçlarımızı da düzenli kullanmamıza rağmen şikayetlerimiz gerilemiyorsa kapalı ortamlardaki havayı polenlerden arındıracak filtreli havalandırma veya hava temizleme cihazı kullanın.

  4. Ev ve araba klimaları bakımdan geçirilmeli, polen filtreleri mutlaka yılda bir defa temizletilmelidir.

  5. Gözlük kullanıyorsak gözlüğümüzü düzenli olarak yıkayalım. Gözlüğe yapışan her polen rahatsızlanmamıza neden olacaktır.

  6. Günlük kıyafetlerinizi yatak odanızda çıkartmayın.

  7. Çamaşırları dış ortamda kurutmaktan kaçınmalıyız. Polenler çamaşırların üzerine yerleşebilir.

  8. Dışardan eve girdiğimizde ellerimizi ve yüzümüzü mutlaka yıkayalım ve polenleri uzaklaştıralım.

  9. Polen mevsiminde açık havada spor yapmak doğru değildir. Yine gözlerin yan taraflarını kapatan güneş gözlüklerinin faydası olabilir

Polen alerjisinde tedavinin ilk basamağı korunmadır. Korunma yöntemlerini uyguladığımız halde şikayetler devam ediyorsa antihistaminik dediğimiz antialerjik ilaçlar ile burun veya göze lokal uygulanan damla ve spreyler ilaç tedavisinin ilk kısmını oluşturur. Burun ve göze lokal uygulanan sprey/damlaların bir kısmı kortizon içerir ancak vücudun diğer organlarında herhangi bir yan etki yapması söz konusu değil.

Polen döneminde ilaç tedavisi ile istenilen sonuç alınamayan ve alerjileri cilt testleri ile doğrulanmış hastalarda aşı tedavisi olarak da bilinen immünoterapi uygulanabilir.

Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.

Yazar

Yorumlar: (0)