Prostat Kanserli Olarak Yaşamak

Yazar Hakkı PerkÜrolog • 25 Ocak 2022 • Yorumlar:

Prostat kanseri tedavi ile tamamen yok edebilir ve bazı hastalarda olduğu gibi kısmen geriletilebilir. Tedaviyi tamamlamak sizi kısmen rahatlatabilir, ancak hastalığın tekrar nüks etme olasılığı için endişe duymak normaldir, bu duygu hep var olmaya devam edecektir. Tedavi bittikten sonra veya tedavi devam ederken bu kaygılarla baş etmek, beraber yaşamayı öğrenmek ve hayatın normal rutinlerine dönmek için çaba sarfetmek önemlidir. Geçmeyen kanserle yaşamayı öğrenmek zor ve çok streslidir. Hastalığı olabildiğince uzun süre kontrol altında tutmaya yardımcı olacak hormon tedavisi ve/veya kemoterapi ihtiyacı olabilir. Bu tür tedavilerin yan etkileri hayat kalitesini oldukça olumsuz yönde etkileyebilmektedir.

Prostat kanseri vücutta görülen diğer kanserlerden bazı farklılıklar arz etmektedir. Prostat kanseri erkek toplumunda görülen en sık kanser türüdür, ancak diğer kanserler gibi öldürücü değildir. Biz bütün prostat kanserlerin sadece 1/5’ini teşhis edebiliyoruz, teşhis ve tedavi ettiğimiz hastaların sadece 1/5‘i prostat kanserinden ölmektedir, yani prostat kanserlerini klinik olarak önemli ve önemsiz olmak üzere iki kategoriye ayırmak gerekebilir.

 

Prostat Kanserinde Takip ve Kontrol

 

Tedaviyi tamamlamış olsanız bile, yakından izlem ve düzenli aralıklarla kontrol gitmek gerekmektedir, bu yüzden tüm takip randevularınıza gitmeniz çok önemlidir. Bu kontroller sırasında, yaşadığınız herhangi bir sorunla ilgili sorular sorulacaktır ve kanserin veya yapılan tedavilerin yan etkileri ile ilgili  araştırma amacıyla  muayeneler ve laboratuvar testleri ve/veya görüntüleme testleri istenecektir. Tedavinin bazı yan etkileri uzun sürebilir veya tedaviyi bitirdikten yıllar sonra bile ortaya çıkabilir. Her kontrolde yeni belirtiler hakkında bilgi vermek önemlidir, bazı belirtilerin ortaya çıkması hastalığın tekrar nüks ettiğinin veya hastalığın daha da ilerlediğinin  ve hatta ikincil bir kanserin işareti sayılabilir.



Rutin kontrollerde, genellikle, prostatınız alınmadıysa muhtemelen parmakla rektal muayene, PSA kan testlerini yapılmaktadır. Kontrol sıklığı ve testler kanserin evresine, derecesine ve tekrar nüks etme olasılığına bağlıdır. Çoğunlukla tedaviden sonraki ilk 5 yıl boyunca yaklaşık 6 ayda bir ve daha sonra en az yılda bir PSA testi önerilmektedir. Tıbbi durumunuza ve belirtilerinize bağlı olarak kemik taramaları veya diğer görüntüleme testleri de yapılabilir.





 

Takip ve günlük yaşam Planlanması

 

Prostat kanseri ile birlikte yaşam ve planlama şunları içerir:

 

  • Aldığınız tedavinin bir özeti ile ilgili bilgileri içeren kayıt, tetkik sonuçlarının ve raporların kaydedilmesi

  • Takip ve kontrollerin zamanlamalarını ve randevularını içeren kayıtlar

  • Gelişebilecek ikincil kanserlerin erken saptanması tarama testleri ve bunların zamanlaması. Mevcut kanserin ve/veya tedaviden kaynaklanan uzun dönem sağlık etkilerini araştırmak için testlerin planlanması

  • Rutin hayata dönerken nelere dikkat etmeniz gerektiği ve doktorunuza ne zaman başvurmanız gerektiği dahil, tedavinizin olası geç veya uzun vadeli yan etkilerinin bir listesi

  • Kanserin tekrar nüksetme olasılığını azaltmak da dahil olmak üzere,  genel olarak sağlığınızı iyileştirebilecek önerileri devreye sokmak


 

Prostat kanserinin ilerlemesini ve/veya tekrar nüks etme riskini azaltabilir miyim?

 

  • Düzenli fiziksel aktivite yapmak: Tedaviden sonra düzenli egzersiz yapmak prostat kanserinden ölme olasılığının, yapmayanlara göre daha düşük olabileceği iddia edilmekle beraber bu tam olarak kanıtlanamamıştır. Ne kadar ve ne türlü sporun veya yapılacak aktivitelerin miktarı konusunda tartışma konusudur, ancak kişinin kapasitesine uygun spor ve egzersiz yapılması önerilmektedir.

  • Sağlıklı kiloya ulaşmak ve bu kiloyu korumak: Prostat kanseri teşhisi konulduğunda aşırı kilolu ve obez erkeklerin daha kötü bir gidişata sahip olma eğiliminde olduğunu bilinmektedir. Ancak mevcut fazla  kiloları vermenin bu riski düşürüp düşürmeyeceği çok açık değildir. 

  • Sigarayı bırakmak: Sigara içenlerde prostat kanserinin tekrar nüksetme olasılığı ve prostat kanserinden ölme riski,  içmeyenlere göre yüksek bulunmuştur.  Bu yüzden prostat kanseri olan hastaların sigarayı bırakmaları önerilmektedir.

  • Beslenme ve diyet takviyeleri: Diğer kanser türlerinde olduğu gibi prostat kanserli hastaların sebzeler açısından zengin ve hayvansal yağlar açısından daha düşük olan yiyeceklerin yararlı olabileceği bulunmuştur. Bununla birlikte, sağlıklı bir diyetin, prostat veya diğer kanserlere yakalanma  riskini azaltması ötesinde, genel sağlığımız üzerinde olumlu etkileri olabileceğini biliyoruz.

Şimdiye kadar, hiçbir diyet takviyesinin prostat kanserinin ilerleme veya tekrar nüks etme riskini azaltmada açıkça faydalı olduğu kanıtlanamamıştır. Aslında, bazı selenyum gibi bazı takviyelerin iddia edildiği gibi yararlı olmadığı, ve hatta  zararlı olabileceğini öne sürülmektedir. Bunun yanında, hiçbir takviyenin faydalı olmayacağı anlamına gelmemelidir, bu ürünler ilaç kategorisinde değildir, piyasaya verilmesi için faydalarının kanıtlanması gerekmemektedir. Herhangi bir tür gıda takviyesi almayı düşünüyorsanız, sağlık ekibinizle konuşun. Zararlı olanları ayıklamak ve hangilerini güvenle kullanabileceğinize karar vermenize yardımcı olabilirler.



 

Prostat Kanserli Hastalara Destek

 

Aşırı yorgunluk ve kendini bitkin hissetme: Aşırı yorgunluk ve/veya bitkinlik, hayal kırıklığı ve enerji eksikliği prostat kanserli hastalarda  çok sık gözlenmektedir. Bu günlük hayatı, sosyal aktiviteleri, uykuyu ve genel konsantrasyonu etkileyebilir. her hasta bu şikayetle oldukça iyi baş etmektedir, bazı hastalar için ayrıca destek gerekebilir. Bazen yorgunluğunuzu iyileştirmeye yardımcı olabilecek küçük değişiklikler kendinizi daha iyi hissetmenize yardımcı olabilir.

Kendinizi çok yorgun hissediyorsanız, araç kullanmamalısınız.

 

İdrar kaçırma: Prostat kanseri ameliyatında sonra veya radyoterapiden sonra belli oranda ve şiddette idrar kaçırma görülebilmektedir, bu beklenen durumdur. Ameliyat sonrası idrar kaçırma hemen ortaya çıkabilir ancak zamanla düzelebilir, radyoterapiden sonra ise idrar kaçırma hemen başlamayabilir, genelde daha sonra başlar ve zaman geçtikçe şiddeti artabilir.

İdrar kaçırma size idrar utanç verici gelebilir, bu konuda yardımcı olabilecek bazı medikal ürünler vardır.  İdrar kaçırma için kullanılan pedler iç çamaşırınızı kaplar ve sızan idrarı emer. Aşırı idrar kaçırmalarda sunni bazı protezler uygulanabilir, bunun için hekiminiz ile konuşmanız önerilir.


İdrar yolu darlığı: İdrar yapmakta zorluk çekiyorsanız, bunun nedeni tümörün idrar yoluna baskı yapmasına bağlı olabilir. Bazen kapalı yöntemle, prostatın transüretral rezeksiyonu (TURP)  olarak adlandırılan,  prostatın bir kısmını almak gerekebilir veya ilaç verilebilir. Bu ameliyat kanseri tedavi etmekten ziyade daha rahat idrar yapmanızı sağlamaya yöneliktir.

 

Cinsellik: Prostat kanseri tedavisi sıklıkla cinsel işlevi ciddi bir şekilde etkilemektedir. Prostat kanseri tedavi yöntemleri, penise giden sinirlere ve kan dolaşımına zarar vererek, ereksiyon bozukluğu adı verilen,  ereksiyonun oluşmasını veya ereksiyonu sürdürülmesini zorlaştırabilir. Hormon tedavisi görüyorsanız, bu aynı zamanda seks isteğinizi de etkileyebilir. Kendinizi üzgün, kızgın veya stresli hissedebilirsiniz ve bu duygular seks hakkındaki duygularınızı değiştirebilir. Sadece prostat kanseri teşhisi konması bile seks isteğinizi etkileyebilir. Bunun için tıbbi destek almak önemlidir. Prostat kanseri tedavisi sırasında ve sonrasında vücudunuzla rahat ve barışık olmayı öğrenmek, kişisel bir çabayı gerektirir ve bu  herkes için farklıdır. Bilgi ve destek, zaman içinde bu değişikliklerle başa çıkmanıza yardımcı olabilir. Partneriniz, seks ve kanserle nasıl başa çıktığınız hakkında konuşmak ve paylaşmak size kısmen  yardımcı olabilir. Bu konu hakkında hakkında konuşmak zor olabilir, ancak doktorunuz tedavi ve destek almanıza yardımcı olabilir.

 

Duygusal destek:  Kanser olduğunuzun söylenmesi büyük bir şok olabilir, siz ve sevdikleriniz için farklı korkulara ve duygulara neden olabilir. Prostat kanseri ile yaşamak günlük yaşamınızı, işinizi ve ilişkilerinizi etkileyebilir. Prostat kanseri hayatınızın bir parçası olduğunda depresyon, anksiyete veya endişe duyguları normaldir. Bazı hastalar diğerlerinden daha fazla etkilenebilir. Prostat kanserli hastalar arkadaşlarından ve ailesinden, bazı dini gruplardan, prostat kanseri destek gruplarından, profesyonel danışmanlardan ve diğer insanlardan gelen yardım ve destekten yararlanabilirler.

 

Hormon değişiklikleri: Erkeklik hormonu olan ‘Testosteron’ esas olarak testisler tarafından yapılır ve prostat fonksiyonları için gerekli bir hormondur.. Hormon tedavisi vücudunuzdaki testosteron miktarını düşürür ve bu da seks isteğiniz de dahil olmak üzere genel ruh halinizi etkileyebilir. Ağlamaklı veya kızgın hissedebilirsiniz ya da her zamanki halinizi hissetmeyebilirsiniz. Bu duygular normaldir ve hormon tedavisinden kaynaklanır. Bu konu ile ilgili hekiminizden destek alabilirsiniz.


 

Sıkça Sorulan Sorular:


 

Çalışabilecek miyim?: Prastat kanserli hastaları çoğunlukla günlük iş rutinlerine dönebilmektedir. Ancak bazı hastalar yarı zamanlı çalışabilir, iş yükü ve ağırlığı azaltılabilir veya emekli olmak isteyebilir. Bu konuda tek doğru yoktur, tıbbi gereklilik ve hastanın isteği bu konuda belirleyicidir. Tedavi sırasında veya tedaviden sonra uzun bir müddet izin veya raporlu olabilirsiniz, bu dönemde  bundan sonraki hayatınızı tanzim etmede size fırsat tanıyacaktır.

 

Seyahat edebilecek miyim?: Araba kullanıyorsanız, tedavinizin sizi nasıl etkilediği konusunda çok dikkatli olmanız gerekir. Yorgunsanız veya kendinizi iyi hissetmiyorsanız araç kullanmanız pek önerilmez. Yurtdışına seyahat etmeyi planlıyorsanız, nereye gideceğinizi ve ne kadar süre gideceğinizi etkileyebilir. Kanser olmak, tedaviyi aksatmadığınız sürece,  sizi seyahat etmekten alıkoymamalıdır. 



 

Palyatif bakım

 

İlerlemiş prostat kanseriniz varsa, destekleyici veya palyatif bakım terimini duyabilirsiniz. Palyatif bakımın odak noktası, sahip olduğunuz herhangi bir ağrıyı yönetmek ve rahatsız edici belirtilerle başa çıkmanın yollarını bulmanıza yardımcı olmaktır. Palyatif bakım, yalnızca hayatlarının son evrelerindeki hastalar için değildir, bu duruma hazırlanmanıza yardımcı olacak desteği de içermektedir. Rahatsız edici belirtilerle başa çıkmanın yollarını bulmanıza yardımcı olmak, size ve ailenize ihtiyacınız olan duygusal ve pratik desteği sunmak için çeşitli profesyonel yardımı ifade eder. 



 

Prostat Kanseri Tedavisinden  Sonra Gelişme Riski Yüksek Olan  İkincil Kanserler

 

Prostat kanseri olan hastalar başka kanser türlerine yakalanma riski normal insanlara göre yüksek bulunmuştur. Buna ikinci kanserler denir. Prostat kanseri tedavisi görmek, başka bir kansere yakalanamayacağınız anlamına gelmez. 


 

Prostat kanserli hastaların yakalanma riski yüksek olan kanser türleri şunlardır:

 

  • İnce bağırsak kanseri

  • Yumuşak doku kanseri

  • Mesane kanseri

  • Tiroid kanseri

  • Timus kanseri

  • Deri melanomu

 

Radyasyon tedavisi gören prostat kanserli hastalarda gelişme riski yüksek kanserler şunlardır: Bu risk muhtemelen radyasyon dozu ile ilgilidir. Yeni radyasyon tedavisi verme teknikleri, ikinci bir kanserin gelişme riskleri üzerinde farklı etkilere sahip olabilir

 

  • Rektum kanseri

  • Akut miyeloid lösemi (AML)

 

 

İkinci bir kansere yakalanma riskimi azaltabilir miyim?

 

  • Sağlıklı bir kiloya ulaşın ve bu kiloda kalın

  • Sigarayı bırakın: Sigara içmek mesane kanseri riskini artırabileceği gibi diğer birçok kanser riskini de artırabilir.

  • Fiziksel olarak aktif olun ve oturarak veya uzanarak geçirdiğiniz zamanı sınırlayın

  • Bol meyve, sebze ve tam tahıl içeren ve kırmızı ve işlenmiş etleri, şekerli içecekleri ve yüksek oranda işlenmiş yiyecekleri sınırlayan veya bunlardan kaçınan sağlıklı bir beslenme düzenine geçiş yapmakta fayda var.

  • Alkol almayın, alıyorsanız miktarını olabildiğince sınırlayın.


 

Prostat Kanserinin Tekrar Nüksetmesi


 

Kanserin tekrar nüksettiğini öğrenmek sıkıntılı bir durumdur ve ilk teşhis konulduğu dönemdeki sahip olduğunuz tüm düşünce ve duygular geri gelebilir. Bu duygu ve korkular eskisinden daha güçlü bile olabilir. Bazı hastalar, ilk kanser teşhisi sırasında kullandıkları aynı başa çıkma mekanizmalarını hastalığın tekrar etme döneminde veya ikincil bir kansere yakalanma durumunda da kullanabilir. Birçok erkek için, kanser tedaviden sonra geri gelse bile, hala yavaş büyüyor olabilir ve uzun ve aktif bir yaşam sürmeye devam ederler. Hekiminz bu durumda hastalığın tedavisi ve bu durumla baş etmeniz sağlayacak öneriler sunacaktır, telaş ve paniğe gerek yoktur.

 

Kanser, yerel-lokal, lokal-ileri, bölgesel ve uzak veya metastaz olarak nüks etmiş olabilir, bu terimler size yabancı olabilir, ancak bu ayrım tedaviyi yönlendirme açısından  önemli ipuçları sağlamaktadır. 

 

  • Yerel-Lokal Nüks: Tümör nüksü yine prostattadır ve  vücudun diğer bölgelerine yayılmamıştır. Bu durumda daha ileri bir tedavi yöntemi size önerilecektir.

  • Lokal-ileri veya  Bölgesel Nüks: Kanserin prostatın hemen dışındaki bölgelere yayılmış, ancak vücudun diğer bölgelerine yayılmamış olduğunu ifade eder. Yine bu durumdada çeşitli tedavi seçenekleri vardır.

  • Uzak veya metastatik nüks: Kanser vücudunuzun prostat dışı diğer uzak bölgelerine yayılmış veya “metastaz” yaptığını ifade eder. Kanda veya kemiklerinizde kanser hücreleri olabilir. Bu durumda yine değişik tedavi yöntemleri ve ilaçlar önerilecektir. Bu durumda kanserden tamamen kurtulma imkanı olmamaktadır, bunu duymak üzücü ve şok edici olabilir. Hormon tedavisi veya kemoterapi gibi kanser hücrelerinin yayılmasını kontrol etmeye yardımcı olacak tedaviler gerekebilir.

Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.

Yazar

Hakkı Perk Üroloji, Cerrahi Onkoloji Prof. Dr.

Randevu al Profili görüntüleyin

Yorumlar: (0)