AİLE TERAPİSİNİN NEDENLERİ

Yazar Bayram ŞimşekPsikolog • 15 Ekim 2017 • Yorumlar:

Aile terapisi, danışanlarının durumuna göre grup ve bireysel danışmalardan ayrılırlar. Örneğin; bireysel
danışmanlık genellikle danışanların kişisel sorunlarına ve onların çözümüne yani bireylerin içsel
dinamiklerine (intrapersonal) odaklanır. odaklanır. Grup danışmanlığı ise birden fazla bireyin bir araya
geldiği ve daha kişilerarası (interpersonal) ilişkilerin olduğu bir süreçtir. vardır. Bununla birlikte grup
elemanları ortak problemleri ile birlikte danışmaya girerler. Öte yandan, aile terapisi değişiklikler yapmak
için yaşamın bütününe(total life sistem) odaklanır, ailenin yapısını değiştirmeyi amaçlayarak ailenin
bütününe etki eder. Yani aile terapisinde kullanılan yaklaşımlar; hem bireyin içsel dinamiklerine, hem
kişilerarası ilişkilere ve sistemlere odaklanır. Aile terapisi aynı zamanda yeni yol ve yöntemler sağlayan,
zihinsel sağlık çalışanlarının üretkenliğinden ve yenilikçiliğinden etkilenir. Aile terapisi, terapiste geniş
hareket alanı sağlayarak, sorunların belirlenmesinde özgün yollar bulmasına izin verir.

Bazı aile terapisi teorileri benzer olsa da çoğu farklı farklıdır.

Aile terapisinin gerekçelerinden biri, hayatla ilgili artan zorlukların kökeninde ailenin yattığına
inanılmasıdır. Bu nedenle, aile üyeleri birbiriyle ilişkilidir ve aile üyelerinin durumları diğer aile bireylerini
ve ailenin bütününü de olumlu ya da olumsuz etkileyebilir.

Terapötik olarak ailelerle çalışmanın tedavide etkililiği kanıtlanmıştır. Araştırmalar, çeşitli aile terapisi
modellerinin/yaklaşımlarının, psikoterapinin diğer biçimleri kadar etkili olduğunu göstermektedir.
Danışanlar arasında yapılan araştırmalar da, danışanların evlilik ve aile terapistlerinden aldıkları
hizmetlerden çok fazla memnun olduklarını ve aile terapisinin madde kullanımı, alkolizm gibi
rahatsızlıkların tedavisinde de etkili olduğunu belirtmektedirler. Başka bir deyişle, danışanlar umdukları
yardımı görmektedirler. Fakat bunun yanında aile terapisi, bipolar bozukluk gibi şiddetli ve kronik akıl
rahatsızlıklarının tedavisinde yeterli ve etkili değildir.

BİREYLERLE ÇALIŞMANIN YERİNE AİLELERLE ÇALIŞMANIN NEDENLERİ

Aile terapisinin avantajlarından biri; terapistin aileyle çalışarak neden-sonuç ilişkilerini ve sorunları daha
geniş bir çerçeveden bakarak bütün karışıklığı görmesinin kolaylaşmasıdır.

Aile terapisi, danışanın yaşamındaki önemli kişileri, sürecin içine alır. Terapist, sorunun içinde olan,
sorunu paylaşan insanlarla direkt çalışır.

Aile terapisinde tek bir ileti, aynı anda bütün aileyle paylaşılabilir.. Böyle yapılmasının amac; aile
üyelerinin birlikte bu sorun dahilinde çalışmalarını sağlamaktır. Ayrıca aile terapisi aile de gizli kalmış
bilgileri ortaya çıkararak aile içinde açık iletişimi sağlamayı amaçlar.

Aile terapisinin önemli avantajlarından bireysel psikolojik danışmadan daha kısa sürede etkili olarak
amacını yerine getirmesidir. aile terapistlerinin bildirdikleri raporlar da , bir aileyle yalnızca birkaç oturum
çalıştıkları görülmüştür.

Aile terapisinde, durumlara göre bazı yaklaşımların etkili olduğu belirlenmiştir. Çoğu araştırmaya
baktığımız da, aile terapisinin, ailelerin ve aile üyelerinin hepsini kapsayan değişiklikleri gösterdiğini
görmekteyiz. Diğer terapistlerin bu konu da iddialı olmadıkları söylenebilir.

AİLE TERAPİSİNDE ETİK KONULAR

Aile terapisinde profesyonel meseleler en çok etik, yasa ve kimlikle ilgilidir. Aileye yardım etme
sürecinde, profesyonel meseleleri göz önünde tutma ve tedavi prosedürünü seçme arasında bağlantı
vardır. Terapötik yorumlamaların temelinde etik ve yasal faktörler vardır. Ancak, profesyonel konular
terapötik konulardan daha az dikkat çeker. Çünkü profesyonel konular daha temeldir. Profesyonel
konular daha mekanik olarak tartışılırlar ve tedavide ilginç bulduklarımızla alakalı olan şeylerden daha az
caziptirler. Etik rehberler, yasal standartlar ve kurumsal kararnameler aslında düzyazıdır ve okumak için
çekici ve açık değillerdir. Şimdiye kadar bu kodlar, rehberler, dernekler profesyonel aile terapisinin kalbini
oluşturmuştur. Bu meseleler çevresindeki aile terapisinin kritiği halk ve klinisyenler tarafından pekiyi
anlaşıldı.

Aile terapistleri yasal, etik ve profesyonel kimlik meseleleri konusundaki bilgiler ve onların takiplerinde
uyanık olmalıdırlar. Eğer olmazlarsa, sonuç iyi niyetli ancak zararlı klinik ya da kişisel hareketler olabilir.
Aile bir sistemdir, öyleyse aile terapisi de bu sistemin alanındadır. Aile terapistleri sağlıklı kalabilmek için,
onlar ve meslektaşları, yüksek standartlar için uygun pratiklere ve yasal durumlara, etik kodlara
uymalıdırlar. Onların aile terapistleri gibi güçlü kimlikleri vardır. Onları profesyonel olarak zenginleştiren
ve besleyen kurumlarda bir üyeliklerinin olması gereklidir. Meslektaşların hatırları ve kendileri için, aile
terapistleri profesyonel meselelerle baş edebilirler.

AİLE TERAPİSİ VE AİLE ETİĞİNE GENEL BAKIŞ

İnsan deneyimleri ahlaklı girişimlerdir. Etik ilkeler (ethics), bireyler ve ailelerden gelen hakların
gerçekleşmesi için karar veren ahlaki prensiplerdir. Aileler ve toplum ilişki etik ilkeleri (relationship ethics)
tarafından yönetilir. Bu etiğin temelinde 2 temel prensip vardır;

Adalet (equitability) “herkes kendi ilgilerini çok kültürlü bir bakış açısından adil bir şekilde hakkını
kazanmaya çalışır” önerisidir.
İlgi (caring) veya ahlaki gelişim ve prensipler, sosyal ilişkilerin ve dayanışmanın merkezinde yer aldığı
fikri.
Aile terapisi ilk olarak uygulayıcıların, teorilerin ve uygulamaların aileleri içermesinin değersiz olduklarına
inandıkları bir atmosferde gelişmiştir. Sonuçta oluşan tarafsızlık (neutrality) durumu, ailelerle çalışmanın
etik prensibinin aile terapistleri tarafından resmi ya da resmi olmayan temellerde 1960ların ortalarına
kadar seyrek olarak tartışıldığı anlamına gelir. Daha sonra aile terapisinin feminist kritikleri, özellikle aile
şiddetinin sorumlulukları bakımından bu alanı değerler ve etik konusunda sallamıştır. Uygulayıcılar kesin
ya da doğalarla ilgili her durumun değerlerle ilgili olduğunu anlamaya başlamış, yani, terapötik kararlar
etik olarak nötr olmadı, olamazda.

Bilinen değerler ve etikler, ana fikre yardımcı olmakla ilgililerdir.(????) Aile terapisi yaparken etik karar
verme hakkında hala pek çok belirsizlik vardır. Çünkü etik karar vermek kolay değildir. Terapist ne
zaman etik ikilemle yüzleşirse, genellikle “2 veya daha fazla akılcı kararı yapmak için 2 ya da daha fazla
iyi nedene” sahiptir. Eğer bu ikilemler karışıksa, klinisyenler tamamen eminse, onlar seçtikleri yolda
dikkatsizce büyük bir hata yapıyorlardır.

Tarihsel çatışmalar ve şimdiki gerçekliğe rağmen, etiğin alanı; aile tedavisinin çatısının temel bölümüdür.
Bu, terapinin bütün çeşitlerinde, özünde bir etik boyutu olduğu için dikkatlice düşünülmelidir. Meseleleri
daha fazla zorlaştırmak için, aile terapistleri her çeşit terapistin muhtemel etik çatışmalarıyla yüzleşirler.
Örneğin, aile terapisinde, aile üyelerinin arasındaki ilişki genellikle danışan için dikkate alınır. Elbetteki,
ilişkide bir kişiden fazla kişi vardır ve terapide ilerlemek için terapist, bazılarının çoğunluktan farklı olarak
çatışmalı duygu ve davranışları ve ayrı ihtiyaçları olan bireylerin bilgilendirilmiş rıza (informed consent)
olmalıdır.

Etik ve etkili olan aile terapistleri, ailelere hizmet verirken teoriler içinde değerlerin farkında olmalıdırlar.
Aile terapistleri profesyonel olmak için güncel etik kodları bilmelidirler ve süreçte kodları gözden
geçirerek öneri getirmekle aktif olarak uğraşmalıdırlar. Klinisyenler bunu yaparken düşünceli ve esnek
olmalıdırlar.

ETİK VE DEĞERLER

Etik karar vermenin temelinde değerleri fark etme ve anlama vardır. Bir değer (value) “bir dizi seçimin en
çok tercih edilenden en az tercih edilene doğru sıralanmasıdır.” Temelde 4 değer alanı vardır ve her biri
birbirini etkiler. Bunlar; aile, kişisel, politik/sosyal ve en yüksek. Aile terapisi, kuramsal ve klinik olarak
profesyonel olması için temelinde bilinen çeşitli değerler topluluğu olduğu kabul ediliyor.

Etkili terapistler terapötik süreci etkileyen kişisel değerler, danışan-aile değerleri ve teorik değerlerdeki
güçlüklerin farkında olurlar. Terapistler önce kendi değerlerini incelemelidirler. Terapistin yaşı, medeni
durumu, cinsiyeti, etik kökeni, dini, sosyal kültürel yapısı vb. terapistin değerlerini etkiler. Örneğin; genç,
bekâr, Katolik, Latin erkek aile bir terapistine zengin bir alt yapıdan gelen ve değişik değerlere sahip
yaşlı, boşanmış yerli Amerikan ailesinden hayatının çoğunu fakir geçirmiş 2 yetişkin gelebilir.

Kişisel değerleri ortaya çıkarmanın ve etik karar verme tarzını anlamanın bir yolu da etik genogramdır.
Bu genogram çeşidi, zor etik karar vermek için aile bireylerinin köküne nasıl dikkat edileceğine
odaklanır. Bir terapistin ebeveynleri gevşek olmuş olabilir, veya doğru ve yanlış davranış yorumunda katı
olmuş olabilir. Böyle durumlar terapistin şu andaki etik karar vermesinde iyi ya da kötü bir şekilde rol
oynayabilir. Aile terapistleri, kendi değerlerinin, bu değerlerin kendisine nasıl geldiğinin ve değerlerin
nasıl farklı ve diğerlerine benzer olduğunun farkında olursa ailelerle daha etkili ve etik çalışmak için
uygun olurlar.

Sonra, terapist, danışan-ailelerinin değerlerine bakar. Araştırmalar, aile değerlerinde -özellikle farklı
kültürler arasında- çeşitlilik olduğunu göstermektedir. Ailelerde, üyelerin kişisel, politik ve sosyal değerleri
çeşitli yönlere etki eder. Ailelerde, aileden miras olarak gelen değerlerin de etkisi vardır. Ailelerle
çalışırken, onların değerleri, sistemle ilgili bir bakış açısında sınanmalıdır, yani aile üyelerinin değerlerinin
aileyi bütün olarak nasıl etkilediğine bakılmalıdır. Böyle bir bakış açısı değerlerle ilgili konuyu karıştırır;
ama aynı zamanda değerleri gerçekçi bir çerçeveye koyar ve bunların işleyişini dinamik bir girişime
çevirir. Eğer terapistler ve onların danışan-aileleri savundukları çekirdek değerler bakımından birbirinden
ayrı değerlere sahiplerse onlar arasında ya da onların yerini tutan birileri arasında görüşmeye ihtiyaç
olabilir.

Son olarak terapistler değerleri açıklarken teori ve süreçlerle bağlantı kurup, onların sonuçlarını kabul
ederler. Bu son alanda, aile terapilerinin etik konuları, ailede muhafaza edilmesi gereken, vurgulanan,
pekiştirilen ve değiştirilmesi gereken değerlerle ilişkilidir.

Bazı aile terapistleri, tedavilerinin merkezine ailelerin semptomlarını silmeye yardım etmeyi alır. Diğerleri,
yeni bir yapıyı veya sınırı oluşturmaya odaklanır. Bazıları ise bireylerin ailelerinin kökünden

farklılaşmalarına veya yeni çözümler üretmelerine yardımcı olmayı amaçlar.

Bilgisiz uygulayıcılar (terapistler) değerlerin doğasını ve hatta önemini inkar etmeye çalışır. Diğerleri
terapiyi hoşlandıkları değerlerin yeniden gözden geçirilmesi için bir mücadele olarak kullanma çabasında
bulunur. İki yaklaşım da kusurlar ve olası tehlikelerle doludur. Sonuç olarak, diğerlerinin değerleri için
duyulan saygı ve değer; etik davranışın ve aile terapisinin rehberliğinin arkasındaki hakim güçtür.

DEĞERLER ETİK UYGULAMALARI NASIL ETKİLER?

Bütün etik konular, değerleri, karar vermek için temel alır ve sosyal haklar ve zorunluluklarla ilgili bütün
değerler, etik kararlarda kaçınılmaz olarak ortaya çıkar.

Aile terapisinde bazı terapistler, ailenin varlığındaki bireysel terapötik yaklaşımdan hareketle ya da aile
üyeleriyle bireysel olarak çalışırlar. Bu tip bireysel tedavi bir değer ve etik soru meydana getirir, çünkü,
böyle bir düzenlemedeki ailenin problemleri, onların genel durumundan bir bütün olarak görülmez. Sonuç
olarak ailenin iletişim yolunun yenilenmesi için öneriler, durumun bütün karışıklığını göz önünde
bulundurmaz. Çünkü böyle bir yaklaşım sınırlıdır, azdır ve değeri yoktur. Bu, etik bile olmayabilir. Çünkü,
araştırmalar evli kişiler için bireysel terapi ile evlilik ilişkisinin karışıklığı arasında bir ilişki göstermiştir.

Aile terapistleri, etik olarak danışanlara karşı dürüst olmalıdır, danışanlar terapistin seçimleri, önyargıları
ve profesyonel yargıları hakkında açıkça bilgilendirmelidir. Aile terapistinin kabul ettiği değerler, onların
klinik uygulamalarını ve sonuçlarını direk olarak etkilemektedir.

ETİK KARARLAR ALIRKEN YOL GÖSTEREN KAYNAKLAR

Etik olmayan kararları almaya karşı tedbir almak için aile terapistleri hangi değerleriyle alakalı olduğunun
farkına vardığı andan itibaren birkaç kaynak ve model kullanabilir. Etik kararlar almanın en yaygın ve
yararlı olan 5 yolu vardır;

Kurumsal Etik Kodları,
Eğitimsel Kaynaklar,
Profesyonel Konsültasyon,
Meslektaşlar ve Süpervizörlerle Etkileşim
Meta-etik İlkelerinin Önemi.
Etik Kodlar

Etik kararlar alırken aile terapistlerinin kullanacağı öncelikli kaynak, kurumsal etik kodlarıdır. “Etik kodları

olacakları değil, olabilecekleri engellemek için kurulmuştur.

Etik kodların içerdiği konu başlıkları; gizliliği, danışan sorumluluğunu, profesyonellik becerisini,
dürüstlüğü, değerlendirmeyi, ekonomik düzenlemeleri, araştırma ve yayını, süpervizyonu ve toplumsal
beyanları kapsar. Bu ve diğer alanlarda aile terapistleri birçok etik ikilemle karşılaşmaktadır. Yaygın olan
etik düşüncelerin çoğu, bütün aileyi tedavi eden, yeni tedavi gelişimleri hakkında güncel olan, bir aile
üyesini tek başına gören ve danışanlarla değerleri paylaşanlardır.

Etik kodlarında, maalesef, aile terapistlerinin neyi, nasıl yapacaklarını yönlendiren az sayıda belirli
davranışsal rehberler vardır. Bunun sonucu olarak, aile terapistleri etik olmayan kararlar da verebilirler,
çünkü terapistler “diğer uygulamacılar bunu yaptı” şeklindeki duyumlarla hareket edebilirler. Etik kodların
sınırları, özellikle karşılıklılık üzerine kurulmamış, terapistin arkadaş ya da iş ilişkisi gibi ikinci rolleri
üstlendiği ikili ya da çok yönlü ilişkiler (dual or multiple relationships) gibi karışık konularla ilgili çabalar
harcandığında ortaya çıkar. Etik kodları sadece okuyarak en iyi hareket şekline karar vermek, yeni
başlayan terapistler kadar deneyimli terapistler içinde zor olabilir.

Eğitimsel Kaynaklar

Aile terapistlerinin etik kararlar alırken yararlanacakları ikinci kaynak; eğitimsel araçlardır. En iyi eğitimsel
kaynaklardan biri; aile terapisindeki ikilemlerle belirli olarak ilişkilendirilmiş vaka tarihi-vaka çalışmaları
şeklinde bulunur. Peggy Papp(1977), Frank Dattilio(1998), ve Lary Golden(2004) aile terapistlerinin
başvurabilecekleri olay çalışması kitapları yayınlamışlardır;

AAMFT Etik Kodlarını Kullanıcı Rehberi ( User’s Guide to the AAMFT Code of Ethics)’nin formatı daha
kısadır.
Aile Rehberi: Çiftler ve Aileler için Danışma ve Terapi (The Family Journal: Counseling and Therapy for
Couples and Families)
Bu yayınların vaka konsültasyonları belirli bir kuramsal görüş özelliğindedir. Böyle eğitimsel vakaların
sistematik bir temelde çalışılması gerekir. Ayrıca, aile terapistlerinin, geçmişte nasıl kararlar aldığını
bilmek güncel uygulayıcılar için yararlı olabilir

Vaka çalışmaları; aile terapistlerine etik olarak uygun seçimler yapmaları için adımlar konusunda da
yardımcı olabilir. Etik karar vermede, adım adım süreçler belirlenmiş ve bu süreçler; terapistlerin
profesyonel sorumluluklarını karşılamak ve ailenin iyiliği için sorumluluk almaları için bir alternatif
hareketler sürekliliği oluşturmayı vurgular. Terapistler, sonra, bu alternatiflerin sonuçlarını değerlendirir
ve ölçer. Bu süreçlerden deneme niteliğinde kararlar verirler ve eğer şüpheleri varsa bunu süpervizör ya
da meslektaşlarıyla 2 defa kontrol ettikten sonra kararlarını uygularlar. Son basamak ise; yapılanların
belgelendirilmesini içerir. Belgelendirme, etik ve yasal yönden savunulabilir. Belgeler, kayda değer
görülen uygulamalar ya da geleneksel uygulamalara dayanan uygulamalar olmalıdır.

Profesyonel Konsültasyon

Etik kararlar alırken üçüncü kaynak da; profesyonel konsültasyondur. Profesyonel konsültasyon, birinin
kendi yetenek ve bilgisini arttırmak için alanında uzman bir kişiyle görüşmesidir. Konsültasyon; içsel veya
dışsal yönelimli, süreç-sonuç odaklı ve formal ve informal gibi çeşitli şekillerde alınabilir.

İç konsültasyon (internal consultation) terapistin, bir aile ile ilgili etik mesele hakkında çalıştığı yerdeki
uzman biriyle konuşma şeklinde alınabilir. Dış konsültasyon (outside consultation), bulunduğu
yerin/kurumun dışındaki bir profesyonelle görüşmeyi içerir. Süreç konsültasyonu (process consultation)
bir aileyle çalışırken kullanılan yöntemin etiği hakkında bir uzmana akıl danışmak olarak tanımlanabilir.
Sonuç odaklı konsültasyon (outcome-focused consultation) ise ailenin ve terapistin başarmayı istedikleri
etikleri merkeze alarak uzmanla görüşmeyi içerir. Resmi konsültasyon (formal consultation) da girdi bir
uzman tarafından randevu ya da yapılandırılmış görüşmeyle kazanılırken; resmi olmayan konsültasyon
(informal consultation) profesyonel terapi konferansında, uzmanla koridorda ya da daha az
yapılandırılmış bir iletişim şeklinde olabilir.

Ne şekilde olursa olsun, konsültasyon servisleri kanalıyla aile terapistleri; prensiplerle ve etik kodların
belirli yönleriyle ilgili durum tarihiyle ile ilgili daha geniş bir bakış açısı kazanır. Konsültasyon
toplantılarında terapistler, engellemeleri, aydınlatmaları ve değişimleri amaçlayan servislerin tüketicileri
olurlar.

Meslektaşlar ve Süpervizörlerle Etkileşim

Etik kararlar almadaki desteğin dördüncü kaynağı meslektaşlar ve süpervizörlerle ilgili olanı içerir. Aile
terapistleri meslektaşlarıyla çoğu nedenden dolayı etkileşim içinde olma gereği duyabilirler ama
özelliklede etik davranış söz konusu olduğunda meslektaşlarıyla fikir paylaşımında bulunurlar.
Meslektaşlar, genellikle uzmanlardan ve eğitim metaryellerinden daha ulaşılabilirlerdir. Ayrıca bu
meslektaşları kullanmanın mali değeri daha ucuz ya da bedavadır. Ek olarak, meslektaşlar birbirlerini
yeni trendlerin profesyonelleri hakkında sıkça bilgilendirir.

Bir çalışmanın, meslektaşı olmayan biri tarafından direk süpervizyonu özellikle kariyerlerine başlayan
profesyoneller açısından oldukça etkilidir ve önerilir. Bireysel süpervizyondan farklı olarak aile terapisi
süpervizyonu (family therapy supervision) sistematiktir ve içedönük konulara olduğu kadar kişiler arası
konulara da odaklanır. Süpervizörlükle ilgili etkileşimin çeşitli şekillerini kullanarak aile terapistleri bilgiyi
çıkararak ya da kişisel ve profesyonel konulardan kaçınarak etik hatalar yapma ihtimali daha azdır.
Ayrıca, aile terapi süpervizyonunda canlı gözlem ve görüşme için tek yönlü aynaların kullanımına ek
olarak video kritiğine de vurgu yapılır.

Meta-Etik İlkeler

Meta–etik prensiplerin yüksek düzey standartları vardır. Bu standartlar klinisyenlere karar vermeleri için
rehberlik eder. Bu prensipler özellikle etik ve ahlaki ikilemleri çözmek için kullanışlı olur. Bütünüyle bu
ilkelerin beşi, birbirleriyle etkileşimde düşünülür:

Özerklik (Autonomy): Kararlar ve seçimleri yapması için bireylerin doğruluğu

Zarar vermeme (Nonmalefience): danışana birinin hareketinden olası zarar vermeden kaçınma

Yararlılık (Beneficence): danışanın huzurunu sağlamak ve iyilik yapmak

Bağlılık (Fidelity): Güvenilir, sadık olmak ve birinin sözlerini tutmak

Adalet (Justice): Eşit olarak davranmak insanlara

Aile terapistlerinin en çok akılda tutması gereken en üst prensip; zarar vermemektir. Bu ilkeyi takip etmek
kolay olmasa da diğer ilkelerden bazı yollarla daha az zordur. Aile terapisinde bağlılık, aile üyelerinin
bağlı olmasıyla ve onların sahip olduğu ilişkilerle uğraşır. Bu üç alana dikkat etmek gerekiyor ve karar
alırken akılda tutmalıdır. Buna rağmen aile terapistleri ne ile ve kim ile çalıştıklarının karmaşıklıklarını fark
ettikleri zaman, daha dikkatli, düşünceli ve sonunda becerikli olurlar.

Yaygın Etik Konular

Bazı aile terapistleri etik kurallara uymayabilmektedirler. Aşağıda bazı etik kurallar açıklanmaya
çalışılmıştır.

Gizlilik

Danışana etik konulara uyulacağı konuşulmalıdır. Öte yandan gizlilik yasal bir durumdur. Şayet gizlilik
bozulursa etik olmayan bir durum ortaya çıktığı gibi terapistlerin yasal sorunlarla karşılaşmasına da
sebep olur. Aile terapistleri bu konuda dikkatli olmalılardır.

En iyi yöntem, aile bireyleri ile birlikte hepsiyle beraber danışma oturumunu yapmaktır. Bu durumlarda
oturumda günah keçisi ya da problem kişi olmayacaktır. Bu süreçte karşılıklı terapist ve aile bireyleri,
haklarını ve sorumluluklarını öğrenirler. Gizlilik içerisinde, oturumlarda konuşulanların orda kalması
gerektiği somut olarak konuşulur ve aile bilgilendirilir. Bire bir görüşme olmaması danışanların cesaretini
kırabilir. Bu yaklaşım sistem yaklaşımını destekler ve aileden birinin sorunu varsa diğerlerini de etkilediği
fikrini geliştirir.

Ara sıra terapistler gizliliğe uymayabilirler. Aile üyelerinden birinin kendine yada başkasına zarar vermesi
yada mental rahatsızlık göstergelerinin olması durumlarında olabilir.

Aile üyelerinin iyiliği için bunu yapması gerekebilir. Bu durum ile ayrıcalıklı iletişimi de beraberinde getirir.
Ayrıcalıklı iletişim (privileged comminicated) danışanın haklarını koruyan danışanın yasal hakkıdır,
kanunlarla garanti edilmiştir. Trapist ve danışan ayrıcalıklı(*) şekilde görüştüklerinde danışan normal
oturum formatını bırakabilir Bununla birlikte aile içinde bir şeyler ortaya çıkmaya başladıysa, çocuk
istismarı yada daha başka şeyler, terapist bunu gerekli yasal mercilere iletmelidir. Aile terapistlerini
düzenli bir şekilde kontrol edilmeye ihtiyaçları vardır. Değişik kurumlar bunu yapmalılardır.

Başka bir sorunda gizliliğin dikkatsizlikten dolayı bozulmasıdır. Bir vaka ile ilgili konuşurken uygunsuz ve
dikkatsiz bir şekilde konuşmayla bu olabilir. Bu diğerlerine göre daha masum görünebilir. Elektronik
iletişim araçları görüşme bilgilerinin başkalarının eline geçmesine yada ulaşmasını daha da kolay
kılmaktadır. Her ne olursa olsun bu da bir etik dışı durumdur. Aile terapistleri bilgisayarda kayıt
tutuyorlarsa dikkat etmelilerdir. Ve koruma altına almalılardır kayıtları.

Gender Issues (Cinsiyet Konuları)

Aile terapisinde cinsiyet öneli bir olgudur. Cinsiyet aile de kadın ve erkek ikisinin ilişkilerindeki temel
yapıyı oluşturur terapistlerin cinsiyeti görüşmeleri etkileyebilmektedir. Aile terapilerinin ilk yıllarında erkek
odaklı olarak çalışılıyordu. Ve kadınlar görmezden geliniyordu. 1980 den sonra cinsiyet terapisi
genişletildi. Kadın ve erkeğe eşit şekilde muamele edilmeye başlandı. Yinede bazı terapistler yüzeysel
değişiklikler yapmışlardır.

Bu tavır etik kuralları göz ardı etmek demektir. Kadınları cinsiyetlerinden dolayı terapiden mahrum
bırakabilirler ama kadınlar maliyeti ne olursa olsun bu hakkı almalılardır.

Terapistler bütün aileler ile çalışırken şunlara dikkat etmelilerdir.

finansal ve fiziksel olarak güç dengesini sağlamalı
aile bireyleriyle rol ve kurallar la ilgili oyun oynaıp onların kendilerini farklı görmeleri sağlanır
ailedeki küçük değişikliklerin ailenin bütününe etki ettiğini bilmeli.
Terapist ile Aile Üyelerinden Birinin Cinsel İlişki Yaşaması

En yaygın tabu aile danışmalığında, terapistin aileden biriyle ilişki yaşamasıdır. Ne yazık ki en yaygın
sorunlardan biri terapistlerin, sağlık çalışanlarının danışanları ile ilişki yaşamasıdır. Yeni çalışanlar
danışanlarla ilişki konusunda uyarılırlar. Ayrıca aile danışmalığı etik kodlarında bu durum men edilmiştir.
Terapist ve danışan arasında yanlış anlaşılmalar olabilecek şekilde davranılmamalıdır.

Teorik teknikler

Bazı teorilerin teknikleri hala tartışmalı bir haldedir. Bu yüzden en son çare olarak düşünülmelidir. Mesela
bilinç karmaşası ve paradoksları stratejik aile terapisi (straightforward) hiçbir şeyi gizlemeyen (apaçık)
teoriler kadar iyi ele alamamaktadır. Benzer bir şekilde tarafsızlık konusunda tartışmalı bir tavır
sergilemektedirler. Stratejik bakış açısına sahip terapistler ailedeki şiddeti çözüp, şiddet olmayan bir aile
ortamı oluşturmaya çalışırlar. Sadece aile ile çalışırken aile içi dengeyi ve ailedeki değişimi yapabilir.

Çok Kültürlü Terapi Konuları

Etik durumların yaygın bir alanı da çoklu kültürel terapilerdir. Çoklu kültürel danışmada terapistin
değerleri çok görkemlidir fikri olmamalıdır. Azınlık rupları ile çalışma yapar iken Pederson (1996) şu üç
önemli etik hatayı önermiştir,

Benzerlikleri vurgulamalıdır.
Farklılıkları vurgulamalıdır
Benzerlikler ve farklılıklar üzerindeki varsayımlarını vurgulamalıdır
Aile terapistleri öneri vermeden önce ailenin bakış açısıyla onların kültürlerine bakmaya dikkat etmeliler.
Bunu ele almak zor olabilir. Süpervizyon veya konsültasyon etik olması açısından tavsiye edilmektedir.
Örneğin terapist genellikle danışanına dokunabilmektedir. İspanyol ve Latin kökenliler buna açıktır ve
terapistlerini dokunarak yada sarılarak selamlayabilirler. Bu gibi durumlarda Kültürel farklılıklar etik
kodlarda esnek tutulabiliyor.

İnternet Yoluyla Terapi

İnternetin terapilerde ve etik kodlar açısından sunduğu imkanlar olduğu gibi getirdiği sorunlarda olmuştur.
İnternet terapistler tarafından kullanılmaktadır. Bazı düzenlerde danışan yaşadığı yerin bilgisini yanlış
veriyor. E-mail sorularının cevaplarında 200 kelimeden fazla olmaması gerektiği söyleniyor.

Fakat buna rağmen üçüncü çeşit kurulumlarda terapist aile üyeleriyle görülebilmektedir. Ve düzenli
görüşmeler yapabilmektedir. Pratik yapmak danışanı yetiştirir bu konuda. Tedirginlikleri azalır, deneyimi
artar.

İnternetin kullanımı ile etik ikilemler çıkmaya başlamıştır. Güvenlikten yoksundur, gizlilik ihlal edilebilir,
terapist olası tehlike ve zararlardan danışanını koruyamayabilir. Sözel olmayan tepkileri göremez ve
yorumlayamaz. Danışan yanlış anlayabilir yazım hatalarını, yada yetersiz danışanlar zarar görebilirler
yazdıklarından dolayı.

Sorunlar karmaşık bir hal alabilir, daha da kötüsü olabilir. Ama herhangi bir kanuni bir yaptırım ya da
koruyucu kanun söz konusu değildir aile terapisi hakkında. İnternetin kullanımı ve danışmanlıklar
artmaktadır ve bununla birlikte görevini kötüye kullanma da artmaktadır.

Etik Olmayan Davranışın Bildirilmesi

Etik kodların okunması ve öğrenilmesi ile birlikte çalışanlar etik olmayan davranışlardan kaçınmaya
başlanmıştır. Danışanlar çalışan terapistlere etik olmayan davranışları bildirebilmektedir.bterapistler bir
durumla karşılaştıklarında etik kodlara başvurabilmektedirler. Eğer çözümleyemediği bir durum yada
vaka varsa bunu gerekli kurumlara (ACA gibi) bildirmesi gerekmektedir. Böyle bir kurumda bir rapor
verilmişse resmi araştırma açılacaktır

Etik olmayan bir davranışa terapistler zor durumda kaldıklarında başvurabilmektedirler. Gizlilik sorunu
artmaktadır. Etik kuralların ihlal edildiğini gören terapistler bunu bildirmekle yükümlüdürler.

Şayet kesin bir şiddet varsa üç seçeneği vardır terapistin. Yetkili bir kurula dosya ile başvurması için
danışanı teşvik etmeli, terapistin kendi şikayet etmeli yada hiçbir şey yapmamalı. Bu üç seçenekte
danışana rahatsızlık verir, dolayısıyla terapistte bundan etkilenir.

AİLELERİN DEĞERLENDİRİLMESİNİN ÖNEMİ

Değerlendirme prosedürleri (assessment procedure) insanların, programların ve nesnelerin özelliklerini
ölçmek için kullanılan her yöntemdir. Genellikle insanlardan en iyilerini yapmalarının istendiği test
etmenin aksine, değerlendirme; tipik performansları, davranışları ve nitelikleri değerlendirir. Yani;
değerlendirme, test ölçümlerinden daha kapsamlıdır.

Aslında, değerlendirme, aile terapilerinin de hayati bir parçasıdır. Değerlendirme boyunca terapistler
çalıştıkları aileleri sistemli ve uygun bir şekilde teşhis etmelerine yardım edecek bilgiyi kazanırlar. Bu
amaçla terapist, ailenin yapısı (roller, sınırlar vs.), kontrolü (esneklik, güç gibi), kültürü (sosyal konum,
kültürel kalıt vs.), ihtiyaçları/duyguları ve gelişimi hakkında bilgi edinir.

Geçmişte, Amerikan Psikiyatri Derneği tarafından yayımlanan ve akıl sağlığı bozukluklarını temel alan
Teşhis edici ve İstatistiksel El Kitabı’nda (Diagnostic and Statistical Manual-DSM) evlilik ve aile teşhis
kategorilerine az dikkat çekilmiştir. Temel olarak, DSM tıbbi modelden temel alınmış ve bireysel olarak
yönlendirme yapılmıştır. Bu nedenle, evlilik ve aile alanları teşhis süreciyle sınırlandırılmıştır; çünkü aile
terapistleri temelde ilişki yönelimlidir. İlişkileri bir rahatsızlık sınıfıyla bağlamak yerine DSM’in yaklaşımı;
bu zorlukları tanımlamak için V kodları (V codes)’nı veya İlişkisel İşlevselliğin Bütüncül Değerlendirilmesi
Ölçeği (Global Assessment of Relational Functioning Scale-GARF)’ ni kullanmaktı. V kodu, durumu, akıl
rahatsızlığına atıfta bulunmayan bir şey olarak tanımlar. GARF ve DSM-IV ün Eksen 5’i olan İşlevselliğin
Güncel Değerlendirmesi (Global Assessment of Functioning-GAF) ölçeğinin bireysel işlevselliği
değerlendirmesi benzerdir. SON CÜMLEYİ EKLEE!!!

DSM-IV (the fourth edition of DSM) aile-çocuk, kardeş, partner ilişkileri ve fiziksel ve cinsel kötüye
kullanım gibi ilişkisel problemlere daha çok odaklanır. Ancak bazı engellere rağmen aile terapistleri
gerekli olduğunda uygun bir tedavi planı geliştirilebilir ve izlenebilir diye değerlendirme ve teşhis etme
gereği duyarlar

Değerlendirmenin bir diğer avantajı; ailelerin ve aile üyelerinin daha iyi ilişkileri için ilişki dinamiklerini
anlamaya yardımcı olmak, onlara net amaçları ve farklı bakış açıları kazanmalarını sağlamaktır.

Değerlendirmenin son olarak bir diğer önemi; sayılabilirliği ve profesyonelliği ilişkilendirmesidir. Terapi,
hizmetlerin belgelenmesini gerektirir ve hizmetlerin arkasındaki nedenleri takdim eder. Aile terapisi de
daha bilimsel ve kesin olmaya başlıyor ve bu da becerilerini geliştiren ve halka hizmet eden aile
terapistlerinin değerlendirmeye gittikçe güvenmesini sağlıyor. Böyle güven, sorumlu olma meselesidir.

AİLELERİ DEĞERLENDİRMENİN BOYUTLARI

Ailelerle çoğu değerlendirme, sistemsel yaklaşımda temele alınır. Bu yaklaşım, her bireyin bireysel
karakteristik/özelliklerinden ziyade bireyler arası etkileşimden/ilişkilerden yararlanmayı gerektirir. Bir ya
da diğer bir sebepten dolayı, dikkat bir kişinin üzerinde odaklandığında bile o kişinin davranışı, sistemin
diğer üyelerinin davranışlarını şekillendirmesi, etkileme gücü ve eko sistemi etkileyebilecek değişkenler
bakımından analiz edilir.

Terapistler, terapi oturumunda sorulan sorularla, demografik bilgilerden çok etkileşime ve ilişkilere
odaklanırlar. Örneğin; “Mary, John sinirli olduğunda sen ne yaparsın?” gibi sorular sorarlar.

Fishman’a göre terapist değerlendirmede dört-boyutu hesaba katmalıdır Bunlar:

Aile üzerindeki çağdaş gelişimsel baskı,
Aile tarih,
Aile yapısı,
Aile süreci.
Bu dört boyutlu model, terapistlere konuları hakkında sık sık değişen bir görüş vermelidir. Bu model,
terapistlerin, hareket eden sisteme farklı açılardan bakmalarına izin verir. Bu model, terapistler sistemin
içinde ve dışında, bazen tarafsız gözlemciler olarak hareket ettiklerinde, belli bir aile üyesini
desteklediklerinde ya da ailenin kontrolünü sağlayan bir üyeyi fark ettiklerinde terapistin süreçteki
pozisyonunu göz önünde bulundurur.

Sürecin ve terapistin bu süreç içindeki aktif yerinin vurgusu aile terapisini bir deneyim terapisi olarak
tanımlayan şeydir.

AİLELERİN DEĞERLENDİRİLMESİNDE KULLANILAN METODLAR

Aile terapistleri birçok ve çeşitli değerlendirme tekniklerine sahiptir. Hem formal hem informal teknikler
kullanabilirler. Resmi olmayan değerlendirme metotları (informal assessment methods) gözlemsel verileri
içerir, bunlar doğal veya oyun oynama durumlarıyla ilgilidir, bunlar ölçülen olabileceği gibi olmaya da bilir.
Resmi değerlendirme metotları (formal assessment methods)genellikle alan testleri ve envanterleridir,
bunlardan bir kaçının temeli teorik kuruluşludur, bazıları da değildir.

Aileleri Değerlendirmede İnformal Metotlar

Çiftleri ve aileleri informal değerlendirmede birkaç yol vardır. Örneğin; sarnoff ve sarnoff ilişkilerinde
olumlu deneyimlerini “çiftlerin informal değerlendirmelerini” sağlayabilmek için “çiftlerin yaratıcılık

değerlendirme görevleri(couples creativity asessment tasks C-CAT)” tasarladılar. Bu ölçme
envanterindeki görevler; erken anılara odaklanmayı, geleceği, problem çözme yeteneği oluşturmaya
bakış açısını ve ayrı düşünceleri içerir .Bu ölçme 40-45 dakikayı alır. Bu envanter çiftlerin hayatları
süresince “daha olumlu, aşklı ve sağlıklı etkileşimi” getirmek içindir.

Aile değerlendirme informal metotlardan en iyilerinden biri de “Aile Değerlendirme Formu”(Family
Assessment Form)dur. Bu form, aile terapistlerinin yeterli kısa zamanda birçok bilgi edinmesini amaçlar.

Aileleri informal değerlendirmede başka bir yolda direkt gözlemlemektir. Bireysel danışmanın aksine aile
terapisi kişiler arası problematik değişimi direkt olarak gözlemlemek ve bunu bu olayların öznel tercihlerle
karşılaştırmak için fırsatlar önerir. Bu süreç eşit olmasına rağmen bir karışıktır,çünkü bireylerden birinin
bazı dönemlerinde düşmanlık ifadeleri olanaklıdır. Bunlar bilgi toplamak için paha biçilmez araçlardır ve
başka envanterler bunu sağlamaz.

Referal Kaynaklar:

Değişmesi İstenen/Mevcut Problem (her üye açısından)
Tekrarlayan Etkisiz/Verimsiz Davranış Dizileri (çözüm çabaları, homeostatik denge çabaları)
Aile Yapısı (Aile haritası; fert olarak katılım veya yalıtım, esneklik veya sertlik; güç yapısı; kuşaksal
sınırlar;eşli ilişkiler, anlaşmalar, roller vb.)
İletişim ve Etkileşim Tarzları (direk, açık, karışık, etkili, bilişsel, pozitif, negatif, destekleyici, agresif vb.)
Dikkate Alınan Temel Varsayımlara Bakmak
Aile Yaşam Evresi (Erken evlilik, genç ebeveynliği, orta yaşlar, emeklilik vb.)
Aile Soyu hakkında Uygun/gerekli Bilgi (geçmiş nesillerin pozitif ya da negatif etkileri)
Stres ve Destekte Dışsal kaynaklar (Aile dışındakilerle ilişkiler, arkadaş, iş arkadaşı gibi)
Ailenin Güçlü Yönleri
Önemli Fiziksel Durumlar/İlaçlar/Rahatsızlıklar
Diğer Bilgiler (Önceki tedavi ve test sonuçları gibi)
Terapötik amaçlar:
Önerilen Terapötik Müdahale

Aileleri Değerlendirmede Resmi Metotlar

Aile terapistleri 1000’den fazla ölçme envanterlerine sahiptir. Bu envanterler şu alanları kapsarlar; çeşitli
yakınlık, güç, uyum ve ebeveyn. “bu envanterler kullanıldığında uygulayıcıların ve danışanların
değerlendirme ve tedavi sürecini zenginleştirebilirler.”

Klinisyenlerin referans çalışmalara başvurmaya ve onların durumları için uygun özel ölçekler için
kuramlara ihtiyacı vardır. Aile terapisinde kullanılan bütün değerlendirme araçlarını, ölçeklerini not etmek
önemlidir. Bu envanterlerin; ölçülü oluşturulan değerler, bu basamaklar ve raporlaştırılarak oluşturulan
yardımcı basamaklar, kolay ya da zor olan skor yönelimleri ve test sonuçlarının yorumlanması, geçerlik
ve güvenirlik hakkında olan deliller için dikkatlice incelenmiş olması önemlidir.

Aile terapisi ölçeklerindeki eğilimlerin artışına rağmen, klinisyenler onları denemekten çekiniyorlar.. Bu
suskunluğun sebeplerinden biri, kullanılan ölçme envanterlerinden yenilik getiren pratiğinin üstünlüğünü
kesmeden aile terapistlerini uzaklaştırmak ve gerekli eğitime sahip olmamalarıdır. Bu aile terapistleri;
çalıştırılan ölçme eğilimlerinin çoğunda sık sık, birey odaklı değerlendirme envanterlerini, örneğin MMPI-
2 ve Myers-briggs type indicator kullanırlar.

Evlilik ve Aile Terapilerinin Değerlendirme Ölçüleri

*Evlilik Değerlendirme Ölçüleri

-Çalışan Kadınlar Tutum Ölçeği

-İki-Kariyer Aile Ölçeği

-Değişim-Yönelim Envanteri

-Evlilik Memnuniyet Envanteri

-Evlilik İletişim Envanteri

-Cinsel Tutum ve İnançlar Envanteri

-Locke-Wallace Evlilik Uyum Testi

-Myers-Briggs Tipoloji Envanteri

-Dyadic Uyum Ölçeği

*Ebeveyn Değerlendirme Ölçüleri

-Ebeveyn-Ergen İletişim Envanteri

-Ebeveyn beceri Envanteri

* Aile Değerlendirme Ölçüleri

-Beavers-Timberlawn Aile Değerlendirme Ölçeği

-Çatışma Çözme Ölçeği

-Yaşam Kalitesi Ölçeği

-Aile Uyum ve Tutarlılık Ölçeği

-McMaster Aile Değerlendirme Planı

Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.

Yazar

Bayram Şimşek Psikoloji, Pedagoji Uzm. Kl. Psk.

Randevu al Profili görüntüleyin

Yorumlar: (0)