Ailelerin Korkulu Rüyası: Ateşli Nöbetler, nam-ı diğer Febril Konvülziyonlar !

ocuk sağlığı ve hastalıkları asistanlığının en zor zamanlarından biri de çocuk acil serviste çalışmaktı. Zehirlenme vakaları, yaralanma vakaları, yüksekten düşmeler, kusma ve ishal sonucu kolunu oynatacak gücü olmayanlar, öksürük krizleri, boğazına yabancı cisim kaçanlar, trafik kazaları, ateşli bir sürü hastalık ve tabi olmazsa olmaz ateşli havaleler…. günlük rutinimizin parçası olmuştu.

 

Acile gelen hastalar içinde, geçirdiği ateşli nöbet sonucunda anne babasının kucağında baygın bir şekilde içeri girenler, genelde daha dramatik bir şekilde gelmiş olsalar da daha yüzümüzü güldürür şekilde acil servisi terk ederlerdi. Bizim için çok kötü olmayan bir durumdu ateşli havaleler ama çocuğu ateşli havale geçiren anne baba için dünyaları birkaç dakikalığına resmen kararıyordu. Hele ilk ateşli havalesini geçiren bir aile için çocuklarını kaybetme düşüncesi ile oluşan ve resmen vücutlarını saran aşırı kaygıya, elinizi uzatsanız dokunabilirdiniz bile.

 

Bu yazı, çocuğu her ateşlendiğinde yüreği ağzına gelen ve o iyileşene kadar dünyasının dönmesi yavaşlayan anne ve babalar için yazılmıştır.

 

Konvülziyon veya diğer adıyla nöbet; beyindeki anormal elektrik aktivite sonucu oluşan motor hareket ve /veya davranışta belli bir süreliğine oluşan değişikliktir (daha önce nöbet geçiren birini görmediyseniz fikir vermesi için bir iki örnek vereyim: gözlerin bir noktaya dikilmesi, vücudun kasılması veya kol ve bacakta durduramayacağınız kadar güçlü olabilen atımlar, ağızdan köpük gelmesi, morarma, birden yere yığılma… gibi).

 

Nöbetler çocuk yaş grubunda sıktır ve yaklaşık on çocuktan birinde görülür (%10). Çocuklarda görülen nöbetlerin çoğu yüksek ateş, enfeksiyon, senkop, kafa travması, toksinler, kardiyak ritim bozukluğu, havasız kalma gibi beyin dışından kaynaklanan hastalıklarca tetiklenir.

 

Epilepsi veya Sara hastalığı ise beyin tarafından tetiklenen nöbetler oluşturur ve çocuklardaki nöbetlerin 1/3 ünden daha azı bu nedenledir.

Yani nöbet dediğimizde aklımıza ilk epilepsi hastalığı gelmez ama epilepsi, nöbet sebeplerinden biridir.

 

Çocukluk çağında en sık karşılaşılan nöbet sebebi ateştir. Ateşli nöbetlerin prognozu genellikle çok iyidir ama menenjit gibi çok ciddi altta yatan enfeksiyonları da işaret edebilir, bu nedenle ateşi olan ve nöbet geçiren her çocuk çok dikkatle muayene edilmeli, gerekli tetkikleri yapılmalı ateş sebebi iyice incelenmelidir.

 

Ateşli nöbet ile ilgili bazı rakamları gözden geçirirsek;

6 ay ile 5 yaş arasında geçirilir,

-5 yaşın altındaki her 100 çocuktan 5 tanesi ateşli havale geçirir,

-Hastaların 2/3ü  erkektir,

-Ortalama başlangıç yaşı, 1,5-2 yaş arasıdır,

-Çocukların 1/3ünde ateşli nöbet tekrar görülür,

-Birinci derece akrabalarında ateşli havale hikayesi olanlarda ateşli havale riski veya olduysa tekrarlama olasılığı daha yüksektir,

-Ateşli nöbetlerin %80 inden fazlası basit ateşli nöbetlerdir ( gün içinde 1 defadan fazla olmamış ve 15 dakikadan az sürmüş..) bu grubun ileriye yönelik takipte prognozu iyidir.

-Hastaların yarısında nöbet, ateşli hastalığın ilk bulgusu olabilir, yani aile ateşi fark etmeden nöbetle karşılaşabilir.  Burada üstüne basmak istediğim nokta şu ki ateşli nöbet 39-40 derecelerde olmak zorunda değil, yani daha siz çocuğunuzun ateşini anlamadan da (hızla yükselme döneminde) nöbet geçirebilir.

 

Çocuğu ateşli nöbet geçiren ailelerin en büyük korkuları nöbet sırasında çocukta çok fazla zarar olacağı ve her ateşli hastalıkta çocuklarının tekrar nöbet geçirme ihtimalidir ve bu anne babada ateş fobisi oluşabilir. Çocuğun en ufak ateşinde dönüşümlü olarak sürekli parasetamol veya ibuprofen kullanmak isteyebilirler ama bu yaklaşım bile ateşli havale gelişmesini engellemeyebilir .

 

Ailelerin başka bir korkusu da çocuklarının beyninde bu nöbetlerden dolayı bir hasar oluşmasıdır; yapılan çalışmalarda tekrarlayan ateşli nöbet geçiren çocuklarda herhangi bir nörolojik ya da gelişimsel sorun oluştuğuna dair kanıt yoktur.

 

Son olarak yazının ana noktasını belirtmek isterim ki, ateşli nöbetler çocuklar arasında çok nadir değildir, çocuğunuz bir defa geçirdiyse ve ailede bu yönde öykü varsa ( anne-baba ve kardeşlerde de görüldüyse) evet tekrar geçirme ihtimali biraz daha fazladır. Ateşli havalede risk sadece çok yüksek ateş derecelerinde değildir, ateşin fark edilmediği ilk dönemde de havale geçirilebilir.

 

Daha önceden ateşli nöbet geçiren bir çocukta ailenin ateşli bir hastalık başladığında gerilmesi çok normaldir. Ateşin takibi, hızlı yükselebilecek zamanda ilaçla kontrol altına almak, çocuğun kıyafetlerini azaltmak ve başı dahil olacak şekilde ılık veya normal banyo suyu ile yıkayıp, kurulamadan suyun cilt üstünden buharlaşmasına izin vermek uygulanması gereken basamaklardır.

Burada ayrıca belirteyim ki bazen çocukların eli ayağı üşür, ufak titremeler başlar, üşüdüğünü ifade edebilir ve gövde ve başta aşırı sıcaklık hissedilir, ateş de henüz yeni yükselecektir. Eğer bu dönemi çocuğun ateşi az ve üşüyor diye değerlendirir ve üstünü daha da kalınlaştırırsanız hızla ateşin yükseldiğini görürsünüz. Vücudun ateşini yükseltme çabalarını anlayıp, ilacını verip banyoya sokarsanız (-ki banyo suyu lütfen ürpereceği bir sıcaklıkta olmasın) ise titremelerin belli bir süre sonra bittiğini , el ve ayakların dolaşımının da normale döndüğünü, ateşin de azaldığını görebilirsiniz.

 

Eğer çocuğunuz ateşli veya ateşsiz havale geçiriyorsa, sakin kalmaya çalışın, yan yatırın, ağzında lokma varsa alın ki nefes borusuna kaçmasın, elini kolunu sabitleyin ki çarpıp kırmasın. Nefes alabilmesi için havayolunun açık olması önemlidir. Dakikalar içinde nöbet bitince, üstünü başını açın, sıcaklığı azalırken en yakın çocuk acil servise götürün.

 

Tüm anne ve babalara çocuklarıyla beraber sağlık kaygısı olmayan, huzurlu günler dilerim.

Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.

Yazar

Öge Çultu Kantaroğlu Çocuk Sağlığı Ve Hastalıkları Uzm. Dr.

Randevu al Profili görüntüleyin

Yorumlar: (0)