Ameliyatsız Hemoroid Tedavisi

Yazar Kadir UskuayGenel Cerrah • 28 Ağustos 2017 • Yorumlar:

Ameliyatsız hemoroit tedavisi yapılabilir mi?

Hemoroit tedavisinde hastanede yatmadan, klinik şartlarında uygulanabilen yöntemler vardır. Bu tedavilerin avantajı ayaktan klinik şartlarında, anestezisiz, ağrısız uygulanması ve hastanın günlük yaşamına devam edebilmesidir. Tedavi esnasında ağrı duyulmaz ve tedavi sonrası hasta yürüyerek ayrılır.

Ameliyatsız hemoroit tedavi yöntemleri nelerdir?

Aşağıda açıklanan ameliyatsız yöntemler uygulandıkları yerde skar (nedbe) dokusu denilen, iyileşme dokusu oluşturarak gevşek dokuyu zemine tespit etmek esasına dayanırlar.

Band ligasyon: Hemoroit dokusunun dibine özel bir aletle lastik konularak boğulur. Böylece dolaşımı bozulan hemoroid dokusu kendiliğinden düşer.

İnfrared koagülasyon: Hemoroid dokusuna özel bir aletle infrared ışığı verilir. İnfrared ışığı hemoroit dokusunda pıhtılaşma ve büzüşme yaratarak kaybolmasını sağlar.

Surgitron: Hemoroitli bölgeye özel aletle radyofrekans dalgası uygulanır. Radyofrekans enerjisi ile hemoroid büzüşüp kaybolur. Kanama ve doku harabiyeti çok azdır. Özellikle dış hemoroitlerde kullanılır.

Skleroterapi: Hemoroidin çevresindeki dokuya ilaç enjeksiyonu yapılır. Bu ilaç hemoroid dokusunda pıhtılaşma ve büzüşme yaratarak kaybolmasını sağlar.

Hemoroid lazerle ameliyatsız tedavi edilebilir mi?

Hemoroidin ameliyatsız lazerle tedavisi pek mümkün değildir. Radyofrekans (surgitron) ve infrared tedavileri halk arasında lazer tedavisi diye bilinmektedir.

Hemoroit nedenleri nelerdir?

Hemorid oluşumunda ailevi (irsi) yatkınlık önemlidir.

Aşırı ıkınma hemoroid oluşturan en önemli etkendir. Ikınmayla artan basınç hemoroid yastıklarını genişleterek ve zamanla elastikiyetini kaybetmesine ve aşağı sarkmasına neden olur.

Kabızlık, posasız gıdalarla beslenme, uzun süre ayakta durmayı gerektiren işler, ağır işler, ishal, az posalı fast food türü beslenme hemoroid nedenleri arasındadır.

Hamilelikte basınç artmasının yanında hormonların etkisiyle hemoroid belirtileri ortaya çıkar. Hamilelik sonrasında bir kısmında tekrar geriler ve belirtiler kaybolur, bazılarında ise hemoroid kalıcı hale gelebilir.

Hemoroid hastaları tedaviye karar verene kadar, uzunca bir süre, gereksiz yere ızdırap çekmektedir. Boş yere geçen bu süre hastalığın kötüleşmesine neden olur ve tedaviyi zorlaştırır. Halbuki hemoroidlerin çok büyük bölümü, ameliyatsız ve 5-10 dakika içinde ameliyatsız tedavi edilebilirler.

Hemoroit hangi sıklıkta görülür?

Hemoroid en sık görülen hastalıklardan biridir. Yaklaşık üç kişiden birinde hemoroid problemi vardır.

Kadın ve erkeklerde eşit orandadır. 15 yaşından önce dokular sağlam olduğundan hemoroit hastalığı pek görülmez. 65 yaşına kadar problem yaratmadıysa genellikle bu yaştan sonra ortaya çıkmaz.

Hemoroid teşhisi nasıl konulur?

Hemoroid muayenesi, muayene bölgesini açıkta bırakan özel bir giysi ile yan yatar pozisyonda yapılır. Muayene ağrılı değildir. Önce dış bölgenin muayenesi yapılır.

Kalın barsağın iç bölümlerine bakılması ve muayenesi için rektosigmoidoskopi ve anoskopi aletleri kullanılır. Kalın barsakta son 8-10 cm bölüm anoskopi aleti ile, son 10-20 cm bölüm ise rektosigmoidoskopi aleti ile muayene edilmektedir. İç hemoroidler ancak bu aletlerle muayene esnasında görülebilirler. Kişi arzu ederse bu cihazlara bağlı kamera ile hastalığının durumunu ekranda görebilir ve görüntülerini alabilirler.

Eğer bir kişide hemoroid belirtileri varsa, mutlaka uzman doktor tarafından muayenesi gereklidir. Çünkü bu belirtiler en sık görülen kanserlerden biri olan kalın barsak kanseri belirtileri ile büyük benzerlik gösterir.

Hemoroid dereceleri nelerdir?

Muayenede hemoroid şekli, yapısı ve durumuna göre derecelendirme yapılır.

Birinci derece: Normalde fark edilmezler, ıkınma ile ele gelen şişkinlik olur, ıkınma sonrası kaybolur. Kanama şikayetine sebep olabilir.

İkinci derece: Tuvalet esnasında makattan dışarı çıkar, tuvalet sonrası kendiliğinden içeri girer.

Üçüncü derece: Tuvaletle dışarı çıkar, sonrasında kendiliğinden içeri girmez, elle tekrar içeri itilebilir.

Dördüncü derece: Hemoroitler sürekli dışarıdadır, içeriye itilemezler.

Hemoroid derecesine göre uygulanacak tedavi şekli değişmektedir.

Hemoroid hangi hastalıklarla karışır?

Şikayetleri ve belirtileri benzer veya hemen hemen aynı olan aşağıdaki hastalıklar hemoroidle karışabilir.

  • Rektum kanseri: Kalın barsağın en son kısmının kanseridir.
  • Anal fissür: Makat çatlağı, yırtığı
  • Perianal fistül: Makat kenarında iltihap akan delik
  • Barsağın iltihabi hastalıkları: Ülseratif kolit, rektit vb.
  • Rektal prolapsus: Makatın tümüyle dışarı çıkması

Belirtilere göre hemoroidim var diye rastgele ilaç kullanılması bu nedenle son derece yanlış ve tehlikelidir. Önce muayene olunmalı, teşhis konmalı ve sonra tedavi uygulanmalıdır. Kanser ve kanser öncüsü olabilen lezyonların erken teşhisi ile erken tedavisi tamamen normal bir yaşam sürdürülmesini sağlar.

Hemoroid nasıl tedavi edilir?

Hemoroid tedavisi hemoroidin derecesine (evresine) göre farklılıklar gösterir. Hemoroid evresine göre önerilen ve kabul gören yöntemler şöyle sıralanabilir.

Evre-1 (ıkınma ile ele gelen şişkinlik olan ve ıkınma sonrası kaybolan hemoroid): band ligasyon, skleroterapi, infrared koagülasyon, radyofrekans vb ameliyatsız yöntemlerle tedavi edilir.

Evre-2 (tuvalet esnasında dışarı çıkan ve tuvalet sonrası kendiliğinden içeri giren hemoroid): band ligasyon, skleroterapi, infrared koagülasyon, radyofrekans vb ameliyatsız yöntemlerle tedavi edilir.

Evre-3 (tuvalet esnasında dışarı çıkan ve tuvalet sonrası kendiliğinden içeri girmeyen, elle tekrar içeri itilmesi gereken hemoroid): genellikle band ligasyon, skleroterapi, infrared koagülasyon, radyofrekans vb ameliyatsız yöntemlerle, bazen de ameliyatla tedavi edilir.

Evre-4 (sürekli dışarıda olan ve içeriye itilemeyen hemoroid): klasik yöntem veya longo yöntemi ile genel anestezi altında ameliyat yapılarak tedavi edilir.

İlaçlarla hemoroid tedavi edilebilir mi?

Hemoroidlerin tedavisinde sıklıkla ödem (şişlik) azaltıcı, damar büzüştürcü, ağrı kesici özellikleri olan krem, fitil, hap şeklinde ilaçlar kullanılmaktadır. Ancak bu tür tıbbi tedaviler hastalığı tedavi etmekten ziyade şikayetleri geçirmeye, kişiyi rahatlatmaya ve ferahlatmaya yöneliktir. Kortizonlu kremlerin çok uzun süre kullanılması sakıncalıdır.

Tıbbi tedavi (ilaç) ile hemoroidin tamamen iyileşmesi, ortadan kalkması mümkün değildir.

Hemoroidden korunma yöntemleri nelerdir?

Ikınmanın önlenmesi: En önemli hemoroid nedenlerinden biri olan ıkınma, kabızlığın önlenmesi ile azaltılabilir. Kabızlığı önlemek için lifli (posalı) gıdalarla beslenme, sebze meyve tüketilmesi, bol su içilmesi gerekir. Acılı, baharatlı, asitli yiyecekler ve hazır gıdalardan uzak durulmalıdır. Gerekirse ilaç yardımıyla kişinin yumuşak kıvamda çıkması sağlanmalıdır. Kilo alınmamalıdır.

Düzenli tuvalet alışkanlığı edinilmesi: Tuvalete mümkün olduğunca sabah kahvaltıdan sonra gidilmesi yararlıdır. Ayrıca tuvalet ihtiyacı olmadan tuvalete gidilip zorlanmamalı, tuvalette çok uzun süre kalmamalı, uzun süreli ıkınılmamalıdır. Tuvaletiniz geldiğinde uzun süre beklenmemeli, mümkün olduğunda kısa süre içinde boşaltılmalıdır. Tuvalet sonrası hemoroitler dışarı çıkıyorsa elle içeri itilerek yerine konmalıdır.

Sıcak su oturma banyosu yapılması: Düzenli olarak sıcak suda günde 10-15 dakika oturmak oldukça faydalı ve rahatlatıcıdır. Banyoda küvet varsa ve leğen benzeri bir kaba sıcak su ile doldurarak oturmak ödem ve ağrının azalmasında, hemoroidlerin gerilemesinde etkili olur.

Hemoroid ameliyatı nasıl yapılır?

Klasik hemoroid ameliyatı genel anestezi (uyuma narkozu) altında yapılır. Ameliyatta hemoroid dokusu bisturi, makas ile kesilerek çıkarılır. Kesilen yerlere dikiş konulur.

Lazerle hemoroid ameliyatı nasıl yapılır?

Lazerle hemoroid ameliyatı genel anestezi (uyuma narkozu) altında yapılır. Ameliyatta hemoroid dokusu bisturi, makas yerine lazer ışığı ile kesilerek çıkarılır. Kesilen yerlere dikiş konulur.

Longo ile hemoroid ameliyatı nasıl yapılır?

Longo yöntemi ile hemoroid ameliyatı genel anestezi (uyuma narkozu) altında yapılır. Ameliyatta özel bir aletle hemoroitlerin üst kısmındaki bölgeden çepe çevre halka şeklinde doku çıkartılır ve otomatik dikiş konulur. Böylece sarkmış olan doku yukarı çekilmiş olur. Ameliyat sonrası ağrı yok denecek kadar azdır. Bir hafta içerisinde normal yaşama dönülür.

Hemoroit ne zaman ameliyatla tedavi edilmelidir?

Dördüncü derece, sürekli dışarıda olan ve içeri itilemeyen hemoroitlerin ameliyatla tedavisi gerekir.

Hemoroid ameliyatının riskleri var mıdır?

Ameliyat sonrası ağrı problemi oldukça fazladır. Tam şifa yaklaşık 3 haftayı bulur. Makatta darlık, dışkı veya gaz tutamama, akıntı riskleri az da olsa vardır.

Ameliyatsız hemoroit tedavisi yapılabilir mi?

Hemoroit tedavisinde hastanede yatmadan, klinik şartlarında uygulanabilen yöntemler vardır. Bu tedavilerin avantajı ayaktan klinik şartlarında, anestezisiz, ağrısız uygulanması ve hastanın günlük yaşamına devam edebilmesidir. Tedavi esnasında ağrı duyulmaz ve tedavi sonrası hasta yürüyerek ayrılır.

Ameliyatsız hemoroit tedavi yöntemleri nelerdir?

Aşağıda açıklanan ameliyatsız yöntemler uygulandıkları yerde skar (nedbe) dokusu denilen, iyileşme dokusu oluşturarak gevşek dokuyu zemine tespit etmek esasına dayanırlar.

Band ligasyon: Hemoroit dokusunun dibine özel bir aletle lastik konularak boğulur. Böylece dolaşımı bozulan hemoroid dokusu kendiliğinden düşer.

İnfrared koagülasyon: Hemoroid dokusuna özel bir aletle infrared ışığı verilir. İnfrared ışığı hemoroit dokusunda pıhtılaşma ve büzüşme yaratarak kaybolmasını sağlar.

Surgitron: Hemoroitli bölgeye özel aletle radyofrekans dalgası uygulanır. Radyofrekans enerjisi ile hemoroid büzüşüp kaybolur. Kanama ve doku harabiyeti çok azdır. Özellikle dış hemoroitlerde kullanılır.

Skleroterapi: Hemoroidin çevresindeki dokuya ilaç enjeksiyonu yapılır. Bu ilaç hemoroid dokusunda pıhtılaşma ve büzüşme yaratarak kaybolmasını sağlar.

Hemoroid lazerle ameliyatsız tedavi edilebilir mi?

Hemoroidin ameliyatsız lazerle tedavisi pek mümkün değildir. Radyofrekans (surgitron) ve infrared tedavileri halk arasında lazer tedavisi diye bilinmektedir.

Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.

Yorumlar: (0)