Böbrekte solid kitle varlığı aksi ıspatlanıncaya kadar kanser olarak değerlendirilmelidir. Böbrekte çoğu kez tesadüfen saptanırlar. Boyutları birkaç cm’den 20-30 cm’ e kadar çıkabilir.
Eskiden bu tümörlere internist yani dahiliyeci tümörü denirdi. Çünkü tanıları bu hekimler tarafından konurdu. Ultrasonografi rutin uygulamada olmadığından ele gelen kitle, yan ağrısı idrarda kanama gibi yakınmalarla fark edilirdi. Günümüzde ise çoğu kez ultrasonografinin yaygın kullanılması ile fark edilir olmuştur ve daha küçük boyutlarda yakalanmaktadır.
Çok belirgin bir sorumlu ajan gösterilememiştir.
Genetik faktörler
Beslenme alışkanlıkları
Sigara
Risk Faktörleri Nedir?
Ailesel geçiş gösteren böbrek tümörlerinde yüksek risk vardır. Bir böbreği kanser nedeni ile alınan hastalarda diğer böbrekte kanser gelişme olasılığı % 10’dur.
Erken teşhis edilmezse tedavisi yoktur. Palyatif tedaviler yapılır. Erken teşhis edilen yani henüz organı taşmamış böbrek tümörlerinde tedavi hemen hemen kesine yakın mümkündür.
Varsa yapılmış olan tetkik ve radyolojik görüntüleme yöntemleri ile birlikte gelinmelidir.
Ultrasonografi en sık ve en zararsız yöntemdir. Tomografi ve MR ile hastalığın yaygınlığı tesbit edilir. Akciğer filmi ya da tomografisi, gerekli olgularda kemik sintigrafisi yapılarak hastalığın evresi ortaya konur. Hastalık kabaca 4 evrede değerlendirilir.
Radikal Nefrektomi : Böbreğin etrafındaki yağ tabakası ile birlikte komple alınmasıdır. Ameliyat 1-2 saat sürer. Hastanede 2 gün yatılır.
Parsiyel Nefrektomi ( Böbreği koruyucu tedavi ) : Sadece tümörlü dokuyu çevresindeki bir miktar sağlam doku ile birlikte çıkarmaktır. Uygun vakalarda böbreğin çıkarıldığı ameliyata eş değer sağ kalım sağlar. Böbrek korunmuş olur. Bu ameliyat da 1-3 saat arasında sürer.
Ameliyat sonrası normal insanlardan fark yoktur. Güncel aktivitelere 7-15 gün sonra dönülür.
En önemli faktör tümörün büyüklüğü-böbrekteki yerleşim yeri-hastanın yaşı ve birlikte bulundurduğu hastalıklardır. ( Taş hastalığı-diabet-hipertansiyon vb. ). Biz hemen her hastaya tümörü tamamen alırken böbreğini nasıl koruyabiliriz gözüyle bakarız. Hastaların çoğunda sadece tümörlü bölgeyi alarak böbreğin büyük bir kısmının hasta tarafında kalmasını sağlarız.
Böbrekleri risk altında bulunduran hastalıklara sahip hastalarda ( Şeker hastalığı ve yüksek tansiyonu olan-böbreği sık taş yapan hastalar ) ileride diyalize girmeleri önlenmiş olacaktır.
Tecrübeli hekimlerce yapıldığında hiçbir zararı yoktur. Deneyimsiz ellerde ameliyat sonrası kanama ve erken dönemde yeniden operasyon gerekebilir. Hastada tümör bırakılabilir. Uzun süren İdrar sızıntıları olabilir.
Ameliyat sonrası yaşam süresi direk hastalığın evresi ile ilgilidir. Evre I ve II de yakalanan böbrek tümörlü hastaların hemen hemen tamamında bu hastalıktan dolayı başlarına bir şey gelmez. Ameliyatın total veya kısmi yapılması yaşam süresini etkilemez. Onun için uygun hastalarda sadece tümörün çıkarıldığı ameliyatı tercih etmek ve hastayı bu konuda cesaretlendirmek lazım.
Hastanede 2 gün yatılıyor. Bir hafta sonra patoloji sonucu ile birlikte kontrol ediliyor. Tümör iyi huylu ise kontrollere gerek görülmeyebiliyor. Tümör kötü huylu ise ve tamamen çıkarılmışsa 6 ayda bir kontrollere çağırılarak tetkik ediliyor.
Bu makalenin DoktorTakvimi web sitesinde yayımlanması, yazarın açık izniyle yapılmaktadır. Web sitesindeki tüm içerikler, fikri ve sınai mülkiyet mevzuatı kapsamında uygun şekilde korunmaktadır.
DocPlanner Teknoloji A.Ş. web sitesi tıbbi tavsiye sunmaz. Bu sayfanın içeriği, metinler, grafikler, görseller ve diğer materyaller de dahil olmak üzere, yalnızca bilgilendirme amacıyla oluşturulmuştur ve tıbbi tavsiye, teşhis veya tedavinin yerini almak amacı taşımaz. Herhangi bir sağlık sorununuzla ilgili şüpheniz varsa, bir uzmana danışınız.