Yrd. Doç. Dr. Onur Okan Demirci, ses, hece ve sözcüklerin tekrarı, uzatılması ve konuşmanın akışını kesen duraklamalar şeklinde görülen konuşma bozukluğunun, bozukluğun şiddetinin kişinin içinde bulunduğu duruma göre değiştiğini ifade ederek, “Sınav, korku, endişe oluşturan ortamlar, çekinilen kişilerle konuşma zorunluluğu durumlarında ortaya çıkar. Çocukların 2 ila 3,5 yaşlar arasında kekelemesi normaldir. Bu durum kendini ifade etmede kelime darağacındaki yetersizlikten kaynaklanır” dedi.
Kekemeliğin hangi durumlarda görülebileceği hakkında bilgi veren Demirci, “Sıkıntı oluşturan durumlarda. Ailenin diğer bireylerinde kekemelik varsa. Korku yaratan durumlarda (köpek havlaması, doktora gitme, hastaneye yatma, bir yere kapatma, dövme gibi). Baskılı tuvalet eğitimi. Çocuğun kendi gereksinimlerini bağımsızca karşılamasına izin vermeme durumunda. Arkadaş seçimine karışıldığında. Güzel konuşma konusunda uyarıldığında. Yaşının üzerinde düzenlilik ve olgunluk beklendiğinde. Aşırı eleştirildiğinde.
Ailenin yaklaşımı nasıl olmalıdır?
Çocuğun konuşmasının sık sık düzeltilmemesi. Çocuğa kekeleyecek konusunun hissettirilmemesi. İlgi ve sevgi gösterilmesi ve bunun aşırı olmaması. Düzgün, kibar, “efendim” li, “lütfen” li konuşmasının istenilmemesi. Aşırı kuralcı ve denetimci tutumun gevşetilmesi. Çocukta yetersizlik duygusu gelişmesinin önlenmesi (alay etme, utandırma). Çocuğun konuşması üzerinde odaklanılmaması. Çocuğun zaman zaman sevdiği akrabalarının yanına gitmesine izin verilmesi. Çocuğun beslenme ve uykusuna dikkat edilmesi. Çocuk okula gidiyor ise öğretmeni ile bu konumda işbirliği yapılması” şeklinde konuştu.
Bu makalenin DoktorTakvimi web sitesinde yayımlanması, yazarın açık izniyle yapılmaktadır. Web sitesindeki tüm içerikler, fikri ve sınai mülkiyet mevzuatı kapsamında uygun şekilde korunmaktadır.
DocPlanner Teknoloji A.Ş. web sitesi tıbbi tavsiye sunmaz. Bu sayfanın içeriği, metinler, grafikler, görseller ve diğer materyaller de dahil olmak üzere, yalnızca bilgilendirme amacıyla oluşturulmuştur ve tıbbi tavsiye, teşhis veya tedavinin yerini almak amacı taşımaz. Herhangi bir sağlık sorununuzla ilgili şüpheniz varsa, bir uzmana danışınız.