Merhaba değerli okurlarımız,
COVID-19’un yaşam tarzımıza etkisi şüphesiz bir gerçek. Neredeyse tüm insanlık salgının pençesine sıkışmış durumda, hayatlarımıza devam etmeye, virüs ile baş etmeye çalışıyoruz. ‘Zorlanıyorum, baş edemiyorum’ diye düşünüyorsanız korkmayın yalnız değilsiniz. Bu virüsün insan psikolojisine etkilerini ne kadar iyi tanırsak, süreci yönetmek de daha rahat olacaktır.
Haydi o zaman bu virüsün psikolojik etkileri ve olumsuz etkilerle mücadele etmek için nasıl bir yol alabileceğimize bakalım. ‘Karantina’ kelimesini duyduğunuzda neler hissediyorsunuz? Tahmin ediyorum ki birçok duygunun yanında baş sırada ‘kaygı’ geliyor. Kaygı, bizi tehlikeden koruyan ilkel, duygusal beynimizin bir parçasıdır. İnsan vücudunda olması gereken doğal bir duygudur ve bu duygu sayesinde herhangi bir tehditle karşılaştığımızda vücudumuz kendini korumak için tedbirler alır. Peki bu kaygılar normal seviyeden çıkarsa? İşte o zaman endişe ortaya çıkıyor.
Kişi, hayatını kontrol edebilmek için gelecekte ne olacağını bilme isteği içindedir. Bilinmeyenler ise endişelerimizi arttırır. Bulunduğumuz süreç göz önünde bulundurulduğunda ise virüsün ve etkilerinin ne zaman sona ereceği bilinmiyor ve uzun vadeli ekonomik ve sosyal zararları hakkında pek çok tahmin yürütülüyor. Bundan sonraki sürecin ne olacağını bilmemek ise olabilecek her ihtimali bizlere sorgulatmaya başlıyor. Tabii büyük çoğunluğu kötü olan ihtimaller…
Peki bu süreci daha rahat atlatmak için neler yapabiliriz?
Yaşadığınız duyguların normal ve geçici olduğunu bilin,
Medyayı sağlıklı kullanın (virüs ile ilgili bilimsel, gerçekçi ve somut bilgiler edinin),
Kendinize zaman ayırın ve eğer mümkünse bir hobi edinin,
Sevdiklerinize zaman ayırın ve onlarla iletişimde kalın (online olarak da olsa),
Meditasyon yapın,
Düzenli egzersiz yapın,
Sağlıklı beslenin ve uyku düzeninize dikkat edin,
Başkalarıyla bağlantı kurun. Endişeleriniz ve nasıl hissettiğiniz konusunda güvendiğiniz insanlarla konuşun.
Öz bakımınızı arttırıp; size anlam, neşe, teselli hissi veren aktiviteleri rutininize dahil edin.
Her şeyi mükemmel yapmak zorunda olmadığınızı unutmayın.
Önerileri uygulamanıza rağmen yaşadığınız stres ve kaygının düzeyi artarak devam ediyorsa uzman desteği almaktan çekinmeyin.
Bir sonraki yazımızda buluşmak üzere. Sağlıklı ve sevgi ile kalın.
Bu makalenin DoktorTakvimi web sitesinde yayımlanması, yazarın açık izniyle yapılmaktadır. Web sitesindeki tüm içerikler, fikri ve sınai mülkiyet mevzuatı kapsamında uygun şekilde korunmaktadır.
DocPlanner Teknoloji A.Ş. web sitesi tıbbi tavsiye sunmaz. Bu sayfanın içeriği, metinler, grafikler, görseller ve diğer materyaller de dahil olmak üzere, yalnızca bilgilendirme amacıyla oluşturulmuştur ve tıbbi tavsiye, teşhis veya tedavinin yerini almak amacı taşımaz. Herhangi bir sağlık sorununuzla ilgili şüpheniz varsa, bir uzmana danışınız.