DEPRESYONDA DOĞRU BESLENME

1.5 kg ağırlığında beynimiz var. Bu da Vücud ağırlığımızın %2’sini oluşturur. Buna karşılık
beyin kan dolaşımındaki besleyici maddelerin yüzde %30’unu tüketir (yani normal dokuların
15 katı). Eğer beyin ihtiyacı olan spesifik besleyici maddeleri yeteri kadar alamazsa
biyokimyası değişir ve işlevleri bozulur; başta huzursuzluk, yorgunluk ve depresyon olmak
üzere çeşitli belirtilere yol açar.

DEPRESYONDA DOĞRU BESLENME
Beslenme alışkanlıkları, gündelik hayatta doğrudan ya da dolaylı yoldan maruz kaldığımız pek
çok psikolojik, fiziksel ve benzeri etken doğrultusunda olumlu ya da olumsuz bir biçimde
değişkenlik gösterebilmektedir. Doğru beslenme ile “depresyon” hali arasında da çok ince,
ancak bir o kadar da net bir bağlantı çizgisi bulunmaktadır. Depresyon halindeyken doğru
beslenme ile mevcut halden sıyrılmak için ve sağlığınızı korumak için dikkat etmeniz unsurlar
ile birlikte, tamamen hatalı bir beslenme yüzünden depresyon halinizi iyice güçlendirebilir,
olumsuz etkisinin genişlemesine ve yayılmasına da sebep olabilirsiniz. Diyet ve sağlıklı
beslenme konuları, nüfusun büyük bir çoğunluğu tarafından hafife alınsa da, fiziksel
sağlığımızın yanı sıra, ruh sağlığımız üzerinde da yadsınamaz büyüklükte bir etkisinin olduğu
bilinmektedir.

Depresyon Nedir?
Halk arasında kısaca “Depresyon” olarak bilinen duygu durum bozuklukları hali, kişinin yoğun
ve gündelik hayatını etkileyecek bir biçimde suçluluk, çaresizlik, üzüntü, keder ve/veya korku
hallerinin yaşanmakta olduğu, halsizlik, maddi ve manevi yorgunluk, karamsarlık ve hayattan,gündelik ilişkilerden ve benzeri unsurlardan zevk ve keyif alamama, olumlu bir şekilde yorumlayamama halinin yanı sıra beslenme ve uyku düzenlerinde de bozulmaların meydana geldiği son derece mühim psikolojik bir rahatsızlıktır. Son derece yaygın olsa da bu duygu durum bozukluğu, bazen yanlış yorumlanmakta ve hafife alınabilmektedir. Zira depresyon hali ile anlık keyifsizlikler birbirine karıştırılmaktadır. Bir olaya dair duyulan keder, sıkıntı ve benzeri olumsuz duygu halleri ile, gerçek tanımı ile “depresyon” birbirine karıştırılabildiğinden, halk arasında hafife alınabilmektedir. Zira gerçekten depresif bir hal tavır içerisinde bulunan birey, kendisine ve çevresine geçici ya da kalıcı, fiziksel ya da manevi zararlar verebilme potansiyeline sahiptir.

Depresyon ve Beslenme İlişkisi

Duygu durumlarında bozulmalar meydana gelen bireylerin, yani depresyon halinde olan
kişilerin ilişkilerinde ve davranışlarında, düşüncelerinde ve yorumlama standartlarında son
derece ciddi, genellikle olumsuz değişiklikler meydana gelmektedir. Depresyon, bir ruh hali
bozukluğu olarak, pek çok diğer psikolojik rahatsızlık gibi, hasta bireye fiziksel olarak da
bilinçli ya da bilinçsiz ciddi ölçüde zarar verebilmektedir. Kısaca depresyon olarak tanımlanan
duygu durum bozukluğu hallerinin, beslenme alışkanlıklarıyla da yoğun bir ilişki içerisinde
olduğu defalarca kanıtlanmıştır ve bilinmektedir. Ayrıca depresyon halindeki bireyin
bünyesinde yer alan organik kimyasallarda da azalma ve eksilmeler söz konusu olmaktadır,
bu eksikliklerin düzgün bir beslenme yöntemi ile giderilmesi, iyileşme sürecini de
hızlandıracaktır. Depresif bir hal ve tavır içerisindeki bireyin yeme alışkanlıklarındaki bozukluk, tabiri caiz ise “aşırılık” rahatlıkla gözlemlenebilmektedir. Bilinçli ve doğru beslenme alışkanlığının muhafaza edilememesi halinde, depresyon hali olumsuz yönde genişlemeye devam etmektedir ve müdahale edilmediği taktirde, eş zamanlı olarak sürekli bir şekilde artarak devam etmektedir. Depresyon halindeki düzelmelerin, olumsuz yeme alışkanlıklarına da pozitif bir biçimde yansıyacağı gibi, depresyon halinde iken korunan ve olumlu bir şekilde muhafaza edilen yeme alışkanlıklarının olumlu etkisi de aynı şekilde depresyon halinin çıkış kapısını aralamaktadır.

Tedavi Sürecinde Uzmanların Etkisi

Duygu durumlarında, dolaylı olarak da yeme alışkanlıklarında negatif bir yönde bozulmalar
meydana gelen bireylerin, beslenme konusundaki uzman diyetisyenlerden ve psikiyatri ile
birlikte psikoloji alanındaki profesyonel hekimlerden yardım alması kesinlikle tavsiye
edilmektedir. Alınan yardım aracılığı ile tedavi sürecini hızlandırmanın yanı sıra, iyileşme
sonrası, depresyon halindeki, dolayısıyla da yeme alışkanlıklarındaki bozulmaların sonucu
olarak meydana gelen manevi ve fiziksel tahribatın de giderilmesinde, beslenme, psikoloji, ve psikiyatri alanında profesyonel bir yardım almanın faydaları rahatlıkla gözlemlenebilmektedir ve tam anlamıyla, bireyin duygu durum bozukluğu ve yeme alışkanlıkları olumsuzlukları öncesindeki haline dönüş sürecini gözle görülür bir seviyede hızlandırmaktadır.