EMDR İle Geçmişi Yeniden Yazmak

Yazar Reyhan Nuray DumanPsikolog • 4 Aralık 2020 • Yorumlar:

Göz Hareketleri ile Duyarsızlaştırma ve Yeniden İşleme- EMDR

(Eye Movement Desensitization and Reprocessing)

İnsanların çoğu güncel yaşadığı sorunlarla ilgili terapi desteği almak ister. Çocukluğumda ailem benimle ilgilenmedi diye değil bugün şu sorunu yaşıyorum diyerek terapiye gelirler. Terapiye başvuranların büyük çoğunluğunda olumsuz ilk çocukluk deneyimleri olmasına rağmen genellikle geçmişin geride kaldığı ve bugün üzerinde bir etkisi olmadığı düşünülür. Terapist geçmişe odaklanmaya çalıştığında ise genelde cevap benzerdir. “Ama bu yıllar önceydi” veya “ Ben geçmişi değil bugünü konuşmak istiyorum”. Geçmiş yok olmaz hatta bugün tekrarlanan geçmişten bile oluşuyor olabilir. Geçmişteki acılarla baş etmek için geçmişi içsel bir odaya kilitlemek, üzerine asma kilitler takmak, dışarı çıkmasın diye önüne nöbetçiler dikmek ve bir daha o kapıya bakmamaya çalışmak maalesef çözüm değildir. Geçmiş ne kadar olumsuzsa anılar o kadar kovalar bizi. İhmal, istismar değersizlik, sevgisizlik ile açılan yaralar üstü örtülerek kapanmazlar sadece iltihap kaparlar.

Bir travma yaşandığında kişi bu anıyı o günkü duygusal kapasitesi ile kaydeder. Duygusal kapasitemiz ise yaş ne kadar küçükse o kadar düşük olur. Bu nedenle en çok çocukluk yaşantıları içerisindeki travmalar iz bırakır insanda. Belleğe depolanmış yaşantı olayın gerçekleştiği zaman dilimindeki duygu ve beden duyumu ile işlenmemiş bir şekilde kaydedilir. Bu anılar işlenmediği diğer anılar gibi hazmedilmediği için o anıyı tetikleyici bir durum ile karşılaşıldığında olumsuz duygu ve düşünceler üremeye devam eder. Burada genetik yapının da önemini vurgulamak gerekir. Genetik bir yük nedeniyle beynimizin işlev görme şekli bizi farklı olayların etkilerine karşı daha az veya daha çok duyarlı yapabilir. Bu nedenle aynı travmayı yaşan bir kişi travma sonrası stres bozukluğu geliştirirken diğeri geliştirmeyebilir. 

 

Çocukluğun büyük bir önem taşımasının yanında her şeyin kaynağını çocukluk anıları olarak görmek de yanlış olduğunu belirtmek gerekir. Araştırmalar eski olayların sonradan yaşanan olaylar karşısında kişiyi korunmasız hale getirebildiğini göstermektedir. Bazen çocuklukta yaşanan olumsuz deneyimler olmasa bile yetişkin bir yaşta yaşanan savaş gibi travmatik yaşantılar insanın yaşam dengesini bozup psikopatoloji geliştirebilmesine neden olabilmektedir.

 

Travmalar her zaman büyük yaşam olayları olmak zorunda değildir (kazalar, savaşlar, tecavüz vs) . Tanı kriteri olarak bir travma için kişinin hayatına kasteden şekilde yaşantılar olması beklenirken, biz biliyoruz ki ihmal, anne babanın çocuğun ihtiyacı olduğu zamanlarda yanında olmaması, aşağılanma, suçlanma, çocuğa kaldırabileceğinden fazla yük verilmesi, ayrılıklar, göç, ilerleyen yaşlarda iflas, boşanma, aldatılma gibi deneyimler de insanların hayatını bloke eden yaşam olayları olarak deneyimlenebilmektedir.

 

EMDR felsefesine göre psikopatolojinin kökeninde işlenmeden kalan travmalar vardır ve hangi yaşta meydana gelirse gelsin eğer kişi yaşadığı olumsuz yaşam deneyimini işlemleyemediyse bu bir bitmemiş mesele olarak kalır. Bitmemiş meseleler ise istemesek de sürekli kapımızı çalar. Biz onlardan kaçtıkça onlar ayağımıza dolanır. EMDR bitmemiş meseleleri bitirmek için onlardan kaçmak yerine imajinasyon yoluyla bu yaşantılara tekrar gitmemize yardımcı olur. İmajinasyon psikoterapide bize eşsiz bir alan tanır. Çünkü bu yolla geçmiş bugüne getirilebilir. İmajinasyonun sınırı yoktur. Her türlü deneyim hayal gücü, geçmiş hatta gelecek bu alana sığabilir. Beynimiz ise gerçekten yaşadığımızda da, o durumu hayal ettiğimizde de aynı bölgeyi aktive eder. İmajinasyon, serbest akış ve çift taraflı uyaran gibi yöntemleri bir araya getiren EMDR yaklaşımıyla terapi ortamında güvenli bir şekilde geçmişte kalan rahatsız edici anılar ziyaret edilir. EMDR geçmişe yapılan yolculuklarla travmaların işlenmesine yardımcı olarak bu travmaya bağlı gelişen bugün yaşanan semptomun ortadan kalkmasına yardımcı olur. 

 

Travmalar insan tarihi kadar eski, çözülmediğinde hayatı işgal eden ve yöneten, çözüldüğünde ise büyüten ve geliştiren yaşantılardır. Geçmiş geçmişte kalmaz hep bizimledir ama iyi haber geçmiş yeniden yazılabilir. 

 

EMDR hangi rahatsızlıkların tedavisinde kullanılabir ?

EMDR günümüzde  kaza, savaş stresi, taciz, doğal afetler veya çocukluk döneminde yaşanan üzücü olaylar gibi rahatsız edici yasam deneyimlerinin neden olduğu duygusal sorunların yanı sıra, fobi, performans kaygısı, panik bozukluk, beden algısının bozukluğu, çocuklarda travma belirtileri, yas, kronik ağrı ve farklı psikosomatik sorunların tedavisinde kullanılmaktadır.

 

EMDR terapisinin sonunda ne olur?

 

EMDR’de danışanın yaşama daha iyi uyum sağlamasını, olumlu başa çıkma yöntemleri geliştirmesini, kendisi ve dış dünya hakkında daha olumlu başa çıkma yöntemleri geliştirebilmesini, daha sağlıklı sosyal ilişkiler kurabilmesini sağlamaktadır. Terapi sonucunda davranış değişikliklerine neden olur. Yoğun sıkıntı ile başlayan danışanların çoğu ilk seanstan itibaren sıkıntılarının azalmaya başladığını, kendilerine rahatsızlık veren görüntülerin silinmeye başladığını, beden duyumlarının rahatladığını ve olumsuz duygulanımların azalmaya başladığını belirtirler. Sıkıntı yaratan durum eskisi kadar rahatsızlık vermemeye başlar. Kişi için travmatik yaşantının anlamı değişmeye başlar.  

Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.

Yorumlar: (0)