En'lerin Adamıyım Anla Beni: Narsisizm

Yazar Seda Arı ÜzerPsikolog • 17 Şubat 2022 • Yorumlar:

“En şatafatlı, göz kamaştırıcı halimle işte buradayım karşınızdayım. Çünkü ben enlerin adamıyım. Uzun uzun aynaya bakar her seferinde kendime biraz daha âşık olurum. Çünkü ben bu dünyada yaratılmış özel insanlardanım; soylu, üstün, erdemli, zeki, başarılı, güzel. Hayata ben 1-0 önde başlayan biri olarak ayrıcalıklı olmam gerekmez mi? Ben ayrıcalıklı bir insanım, dilediğim gibi yaşamalı her istediğime hemen sahip olmalıyım. Kıvrak zekâm sayesinde manüpülatif yollar bulup isteklerime ulaşmayı çok severim. Engellenmeye ve bekletilmeye gelemem. Ben birinden bir şey istediysem o hemen, anında olmalıdır. Engellendiğimi hissedersem ya da isteklerim hemen yerine gelmezse karşımdakini aşağılamaya, bağırıp çağırmaya hatta zorbalık etmeye bile geçebilirim. Her ne şekilde olursa olsun ihtiyacıma ulaşamamak beni öfkelendirir. İsteklerim, tam olarak istediğim gibi yerine getirilmezse yerine getirilmemiş sayarım. Bir ortama girdim mi hemen kendimi göstermeyi severim. Ortamda sessiz kalıp başkalarının aptal konuşmalarını dinlemek bana göre değildir. Bir ortamda konuşacak ortamın dinamiğini tutacak biri varsa o tabi ki ben olmalıyım. İnsanlar benim başarılarımı dinleyip öğütlerimden nasiplensinler isterim. Ortamda benden üstün biri varsa ve dikkatler onun üstündeyse ortamın oksijeni bitmiş gibi hisseder hemen oradan kaçmak isterim. Ayrıca ben dert dinlemeyi hiç sevmem. Basit insanların dertlerinden kolayca sıkılırım, empati kurmak hiç de bana göre değildir. Eğer ortamda konuşulacak bir acı varsa işte o benim acım olmalıdır. Sonuçta kimse benim kadar büyük acılar çekmemiştir bu hayatta. Benimle iyi geçinmek istiyorsan sana bir sır vereyim; her dediğimi istediğim gibi yapıp, sürekli beni översen seninle çok iyi geçinirim. Çünkü ben pohpohlanmaya bayılırım. Ama şimdiden söylemeliyim ki sana olan sadakatimi sakın sorgulama. Çünkü ben hayatımı tek bir insana adayamam bu benim gibi kusursuz yaratılmış biri için günah olur. Dedim ya ben özel biriyim her şeyde olduğu gibi ilişkilerde de benim ayrıcalıklı olmayı severim. Ama senin asla bana sadakatsiz olmaman lazım çünkü güvenimi zedelersen sana bir daha asla güvenemem. Eğer bir gün seni çok üzdüğüm için tüm kalbimle özür dilediysem bil ki o ben değilimdir. Hemen kaç.”

Yukarıdaki yazı tipik bir narsistin sözleri gibidir. Narsist özellik gösteren insanların en önemli özellikleri; bencil tutumlarıdır. Onlara göre en mükemmel, akıllı, itibarlı, zeki, gösterişli, bilgi dolu olan kendileridir. Kendilerinin diğer insanlar tarafından sürekli beğenildiğini, gıpta ile bakıldığını ve kıskanıldığını düşünürler. Ama ne yazık ki sağlıklı ve doyumlu ilişkiye hiçbir zaman sahip olamazlar. Çünkü kendilerini beğenmekle ve bencilce kendi ihtiyaçlarını karşılamakla meşgulken diğer insanları sevmeyi, onların duygularını anlayabilmeyi, diğerleriyle karşılıklı eşit seviyede ilişki kurmayı öğrenememişlerdir.

Aile yaşantılarında; şımartılmış, bağımlı hale getirilmiş ya da duygusal olarak yoksun bırakılmışlardır. Her ne şekilde olursa olsun onların da çocukluk ihtiyaçları (sevgi- aidiyet, saygı, özgürlük-sınır, adalet) yeterince karşılanmamıştır. ( bir ihtiyacın gereğinden az ya da çok karşılanması erken dönem uyumsuz şemaların gelişimine neden olur)

1. Ebeveynleri tarafından şımartılmış, asil kan olduğuna inandırılmış çocuklarda, sınır ihtiyacı yeterince karşılanmaması her isteklerinin hemen yerine getirilmesi neticesinde çocuğun büyüklenmeci (haklılık şeması) bir tutuma girmesine neden olmuştur. Yaşamının diğer dönemlerinde de şımarık çocukluk dönemindeki gibi ayrıcalıklara sahip olma ve pohpohlanma isteği vardır. Bu da onda ileriki yaşamında yüksek statüye sahip olma isteğine neden olmuştur. ( statü arayıcılık şemasını). Sınır ihtiyacının karşılanmaması bekletilmeye ve engellenmeye olan tahammüllerini azaltır. Özgürlüklerinin herhangi bir şekilde kısıtlanmasına tahammül edemezler. Hatta kendilerini sıkacak mecburi görevleri bile ertelemek isterler.(yetersiz öz denetim şeması)

2. Ebeveynlerince hayatı kolaylaştırılıp kendi sorumluluğunu almamış bağımlı çocuklar ise kendi problemlerini baskı yoluyla çözdürmeye çalışan boyun eğdirici ve büyüklenmeci tarafları güçlenmiş olabilir ( haklılık şeması, boyun eğicilik şemasının aşırı telafisi)

3. Ebeveynlerince duygusal olarak yalnız ve sevgiden yoksun bırakılmış çocuklarda sevgi genellikle koşullara ve performansa bağlı olarak değişkenlik göstermiştir. Ailesi ondan her zaman en iyi olmasını istemiş aksi takdirde aşağılamalara geçmiştir. Koşulsuz sevgi alamayan çocuklarda duygusal yoksunluk şeması gelişmiştir. Ailelerince sürekli hakarete uğrayan yeterince iyi olmadıkları için sevgi alamayan çocuklarda kusurluluk şeması ve başarısızlık şemaları gelişmiştir. Kendisini ebeveynleri tarafından sevilmez ve kusurlu hisseden çocuklar gelecek yaşantılarında her ne kadar bu duyguyu bilinçli bir şekilde hissetmeseler de üstün performans göstererek bu duyguların etkisinden kurtulmaya çalışırlar. Ör: işkolik. (yüksek standartlar şeması) Bu tür ebeveynlere sahip çocuklar, ailelerinden sevgi alabilmek ve başarısızlıkları karşısında hakarete uğramamak için ebeveynlerinin her isteklerini yerine getirmeye çalışmış olabilirler (boyun eğicilik şeması) yine de aynı ebeveyn tutumlarına maruz kalan incinmiş çocukta ( güvensizlik/ kuşkuculuk şeması) gelişmiş gerçek bir yakın ilişkiden kaçınır hale gelmiştir. Tüm bu duygusal ihtiyaçlarını statü arayıcılık, haklılık, yüksek standartlar şemasının ardında gizlemiştir

Şema terapi, narsistik yapıya sahip bireylerin karşılanmamış duygusal ihtiyaçlarını yeniden ebeveynlik yöntemiyle giderebilme ve sağlıklı yanlarını güçlendirebilme imkanı sunmaktadır. Böylece empati yapabilme yetenekleri artmakla birlikte daha doyumlu ilişkiler kurabilirler.

Biz ruh sağlığı çalışanları biliyoruz ki; kliniklere Narsistik bireylerden çok onun etkisi altında kalan yakınları başvurmaktadır. Şema terapinin diğer avantajıysa; bu bireylerin Narsistik kişilerin baskısı karşısında kendi şemalarına teslim olmadan, onlarla sağlıklı ilişki kurabilmeleri için kişisel gelişim imkânı sunmasıdır.

 

Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.

Yorumlar: (0)