Kaygı Bozukluğu

Yazar Ömer Esenkaya • 27 Ekim 2016 • Yorumlar:

En çok hangi grup hastalar müracaat etmektedir?
Kaygı bozukluklarını daha fazla görmekteyiz.kaygı bozukluklarının hem rastlanma sıklığı hemde yaş yelpazesi gittikçe genişlemektedir.
Bu düşüncenin nedenleri nelerdir?
Tüm canlılar için kaygının temel özelliği gelecekte ortaya çıkma ihtimali olan bir olumsuzluğu ortadan kaldırmak için verilen enerjinin kaynağını oluşturmasıdır. Yani doğaldır. Kaygısını anlatan insanlar hep  -mişli gelecek zaman kullanırlar.( Kalbim çarpacak-mış . nefes alamıyor-muşum .dengemi kaybedecek-mişim, gibi). İnsanların gelecekte hiçbir olumsuzlukla karşılaşmamaları gerekliliğini kendilerine yüklemeleri ve bunu başarabilmek için çevrelerini kontrol etme çabaları kaygılarını artırmaktadır modern çağda yetiştirilme şeklinin insanları daha kaygılı hale getirmektedir.
Modern çağın getirdiği bir problem ise çözümü var mıdır?
Güzel soru. Kişilerin yaşadığı endişenin şiddeti sıklığı ve süresine göre bir psikyatr tarafından değerlendirilip ilaç tedavisinin gerekli olup olmadığına karar vermesi ilk adımdır. İlaç tedavisi gerekli olan kişinin tedavisi başlandıktan sonra ikinci adım uygun olduğu ilk zaman da terapiye yönlendirilmesidir. Kesin çözümü daha çok terapi  ile sağlandığına inanmaktayım.  Yani modern çağ kendi ürettiği endişeyi kendi ürettiği ilaçlarla ortadan kaldırmaya çalışıyor. İlaç tedavisinin gerekli olduğu dönemlerde ilaç tedavisine karşı duruş sergilemek terapi sürecinden görülecek faydayı da olumsuz etkileyip insanların tedaviye olan güvenini sarsabileceği için ilaç tedavisinin doğru değerlendirilmesi terapi süreci kadar ve hatta daha önemli olabilmektedir. Ama kaygı bozukluklarının daha kesin ve kalıcı tedavisi terapi süreci ile sağlanmaktadır.

 

Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.

Yorumlar: (0)