Mükemmeliyetçilik ve Kontrolcü Kişilik Yapısı

Yazar Selin Coşar • 5 Mart 2024 • Yorumlar:

Mükemmeliyetçilik, bir kişinin sürekli olarak mükemmel sonuçlar elde etmeye çalışması, hata yapmaktan kaçınma ve her zaman en iyi performansı sergileme isteğidir. Bu durum, kişinin hayatının her alanında olmakla birlikte bazen yalnızca tek bir alana da yönelik olabilir. Örneğin; iş hayatı, ilişkiler, ev veya iş yeri düzeni veya temizliği, eğitim, kişisel bakım ve görünümü, sağlık hedefleri, dini ve manevi uygulamalar gibi alanlarda görülebilir. Mükemmeliyetçilik genellikle yüksek standartlar belirleme, aşırı eleştirellik, sürekli endişe ve stres gibi özelliklerle ilişkilendirilir. Bu tutum, kişinin kendine ve çevresine karşı aşırı talepkâr olmasına ve dolayısıyla mutsuzluğa neden olabilir. Mükemmeliyetçilik, bazen olumlu sonuçlar elde etmeye yardımcı olabilirken, aşırıya kaçıldığında zararlı olabilir. Bu nedenle, dengeli bir yaklaşım benimsemek önemlidir.

Mükemmeliyetçiliğin alt başlıklarından biri olan kontrolcü kişilik ise, genellikle bir kişinin diğer insanlar üzerinde aşırı kontrol sağlama eğiliminde olduğu bir kişilik özelliğidir. Kontrolcü kişilik özellikleri arasında karar alma süreçlerinde başkalarının yaşamlarını yönlendirme isteği, detaylara aşırı odaklanma ve genel olarak başkalarını manipüle etme eğilimi bulunabilir. Bu tür kişilik özellikleri genellikle ilişkilerde sorunlara yol açabilir ve kişinin etrafındakilerle uyumlu bir şekilde iletişim kurmasını zorlaştırabilir. 

Kontrolcü kişiler kusursuzluk çabası içindedirler. Hataya tahammülleri çok az olduğundan etrafındaki birçok kişiyi ve görevi yönetmek isterler. Bu da etrafındaki kişilerin değersiz, yetersiz veya işgale uğruyormuş gibi hissetmesine yol açabilir. Detaycıdırlar. Planlarının bozulmasından hoşlanmadıkları için genelde ne yapacakları programlıdır.  Başkalarına ya da dış dünyaya güvenmedikleri için genellikle savunma halindedirler ve birçok şeyi tehdit olarak algılayabilirler. Yeniliklerden veya ani sürprizlerden hoşlanmazlar. Bildiklerinden şaşmama eğilimleri vardır. Genellikle bildikleri yoldan giderler, bildikleri yemeği yerler, yani bilindik olan onlara huzur verir. Yakınları için ilişki yorucu hale gelebilir ya da kontrol edilmek isteyen bağımlı kişilerle ilişki kurarlar.

Aslında güvenmeye çok ihtiyaçları vardır. Niyetleri ilişkiye zarar vermek değildir. Genellikle amaçları yakınlarını korumaktır ancak ötekinin ihtiyaçlarını görmek konusunda yetersizlerdir. Empati kurabiliyorlarmış gibi görünseler de kaygı yoğunlukları ve yenilik ve farklılığın endişesi sebebiyle empati yetenekleri zayıftır. Bununla zıt bir şekilde ilişkilerinde oldukça nazik ve düşünceli bir pozisyon içindedirler. 

Kontrolcü kişilerin dış dünyaya güvenebilmeye, esneyebilmeye, işler yolunda gitmediğinde sonucun bir felaket olmayacağını bilmeye ihtiyacı vardır. Güvenemedikleri için risk alamayabilir ve hayatlarındaki birçok potansiyeli gerçekleştirme konusunda zorlanabilir, kendilerini yetersiz hissedebilirler. Bilinmelidir ki, yaşamın akışında kontrol edilebilen şeyin sayısı oldukça azdır. Başka insanların duygu ve düşüncelerini kontrol etmeye çalışmak zor, kendi duygu, düşünce ve davranışlarımızı kontrol ederek onlara bir yön vermek daha kolay, garanti ve kalıcıdır. Bunu bilmek, kabullenmek, bununla barışmak kontrolcü kişilik yapısı için rahatlatıcı olabilir. 

Mükemmeliyetçiler genellikle aşırı kontrolcü ve detaycı olabilirler. Kontrolcü kişilik özellikleri genellikle mükemmeliyetçilikle birlikte görülür. Hem mükemmeliyetçiler hem de kontrolcü kişilikler genellikle kendi önem verdiği konuyla alakalı aşırı titiz olma eğilimindedir. Mükemmeliyetçiler genellikle her şeyi kontrol altında tutmaya çalışırken, kontrolcü kişilikler de benzer şekilde davranabilir. Eğer bu tür bir kişilik özelliğine sahipseniz, bu konuda farkındalık geliştirmek ve gerektiğinde destek almak önemli olabilir. Destek alındığında, genellikle bireyin esneklik ve kabul yeteneğini geliştirmeye odaklanılır. Bilişsel Davranış Terapisi, duygusal düzenleme teknikleri ve midfulness gibi yaklaşımlar sıklıkla kullanılır. Ayrıca, psikoterapistler sık sık problem çözme becerilerini ve duygusal ifadeyi artırmaya yönelik çalışmalar yaparlar. Terapi sürecinde bireyin kendini ve başkalarını eleştiriye karşı daha hoşgörülü olması da oldukça önemlidir.

Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.

Yorumlar: (0)

Yazar