NASIL ÖĞRENİYORUZ – EDİMSEL KOŞULLANMA

Yazar Bayram Şimşek • 18 Ekim 2017 • Yorumlar:

Klasik koşullanma yoluyla öğrenmeyi sağlamak için, yapılan bir davranışa neden olan uyarıcının
bilinmesi gerekir. Oysa insan davranışlarına neden olan uyarıcıları her zaman tahmin etmek mümkün
değildir. İnsanlar çevrelerinde bulunan çeşitli nesnelerle etkileşim kurarak farklı davranışlarda bulunurlar.
Skinner’e göre, tepkisel ve edimsel olmak üzere iki çeşit davranış vardır. Tepkisel davranışa neden olan
uyarıcı her zaman bilinirken, edimsel davranışa neden olan uyarıcı çok belirgin değildir.

Tepkisel davranış: Bilinen bir uyarıcı tarafından oluşturulur. Örneğin; etin salya meydana getirmesi. Tüm
refleksler tepkisel davranışa bir örnektir Karanlıkta göz bebeğinin büyümesi bir tepkisel davranıştır.

Edimsel davranış: Bilinen bir uyarıcı tarafından oluşturulmaz; organizma tarafından ortaya konur ve
sonuçları tarafından kontrol edilir.

Klasik koşullanmada önce uyaran vardır ve organizma ona tepki gösterir.

(U-T)

Edimsel davranışta önce tepki yapılır sonra tepkinin doğurduğu uyarıcı gelir.

(T-U)

Skinner deneyinde, edimsel davranış olarak maniveleya basmayı kullanmıştır. Aç olan hayvan,
manivelaya basarak yiyeceği elde eder, yiyeceği elde eden hayvan manivelaya basma davranışını
sürdürür. Davranış sonucunda organizmanın hoşuna giden bir durum ortaya çıkar. Örneğin yeni aldığınız
bir kazağı giydiğiniz zaman arkadaşlarınız “Kazağın çok güzel, sana çok yakışmış” derse, o kazağı
giyme davranışınız devam eder.

Davranışın sonucunda organizmanın hoşuna gitmeyen bir durum ortaya çıkar. Yeni kazağınızı giydiğiniz
gün değer verdiğiniz bir arkadaşınız size yakışmadığını söylerse, o kazağı giymek istemezsiniz.
Skinner’e göre bir davranışın sonucu, organizma için hoşa giden, olumlu bir durum yaratıyorsa, o
davranışın tekrar ortaya çıkma olasılığı artar. Davranışın arkasından olumlu uyarıcı verilerek yapılan
koşullamaya edimsel koşullama denir. Bu tür koşullamada, davranışı izleyen ve organizma üzerinde
hoşa gidici bir etki yaratarak, davranışın (edimin) ortaya çıkma olasılığını artıran uyarıcılara pekiştireç
denir. Diğer bir deyişle pekiştirilen davranış öğrenilir. Bir davranışın arkasından gelen ve organizma için
hoşa gitmeyen bir durum yaratan uyarıcılar ise cezadır. Ceza davranışı zayıflatır ya da belli bir süre için
durdurur.

Pekiştireçler olumlu ve olumsuz olmak üzere ikiye ayrılmaktadır.

Bir davranış, organizmanın hoşuna gidecek bir uyarıcının doğrudan verilmesi ile pekiştiriliyorsa, buna
olumlu pekiştirme denir. Sınıfta bir soruyu doğru cevaplandıran öğrenciye yaşına göre, aferin denmesi,
başının okşanması, (+) puan verilmesi, gülümsenerek onaylanması birer olumlu pekiştirmedir.

Organizma hoş olmayan bir durumdan kurtarılarak da davranış pekiştirilebilir. Bu tür pekiştirmeye

olumsuz pekiştirme denir. Bir öğrenci evindeki aile kavgalarından, sorunlarından kaçmak için okula
geliyorsa, okul bu öğrenci için olumsuz pekiştireçtir. Çünkü öğrenci okula gelerek kendisine acı veren
sorunlardan kurtulmakta ve rahat etmektedir.

rahatsız edici yüksek sesler, elektrik şoku ,ütü vs..

Olumsuz pekiştireçe örnekler:

* Bir öğretmen her dersin başında, geçen dersteki konu ile ilgili öğrencileri sözlü yoklamaktadır. Özellikle
çalışmayan öğrencileri seçip soru sormaktadır. Öğrenciler bu sıkıcı durumdan kurtulmak için her derse
çalışarak gelmektedirler.

* Otobüslerdeki hız kayıt ve kontrolü sağlayan cihaz 90 km hızı geçince ses çıkarmaya başlamaktadır.
Aynı şekilde yeni arabalarda emniyet kemeri bağlanmadığı sürece giderek şiddeti artan bir ses sürücüyü
rahatsız etmektedir. Sürücüler bu sesten kurtulmak için hız kontrolünü ve kemer bağlamayı
öğrenmektedirler.

* Kaba davranan, çalışmayan çocuklara nazik davranma ve çalışma davranışlarını öğretmek için onları
olumsuz ortamlarda çalışma ve bulunmaya zorlamak, istenilen davranışlar yapılınca ortamdan kurtarmak
olumsuz pekiştireçtir.

* Sporcuların doping yapmalarını engellemek için, doping yaptığından kuşkulanılan sporcudan sürekli
idrar alarak analiz etmek, sporcuyu caydıracaktır.

Sigaralı, pis kokulu, aşırı disiplinli, gürültülü, azar ve söylenmenin olduğu ortamlardan kurtulmak için
istenilen davranışların yapılmasını istemek...

Unutmamak gerekir ki, hem olumlu hem de olumsuz pekiştirme organizmanın hoşuna giden bir etki
yaratır ve davranışın tekrar ortaya çıkma olasılığını artırır. Pekiştireçler yoluyla birey istendik ve
istenmedik davranışlar öğrenebilir. Bu nedenle pekiştireçler çok dikkatli kullanılmalı ve doğru davranışlar
pekiştirilmelidir. Yapılan bir davranışın sonucunda, organizma için olumsuz bir durum yaratan uyarıcılara
ceza denir. Ceza da pekiştireç gibi iki türlüdür. Birinci tip cezada davranışın arkasından olumsuz uyarıcı
doğrudan doğruya verilir. Çocuğun yaptığı bir davranış nedeniyle dövülmesi, azarlanması... İkinci tür
cezada ise ortamda bulunan olumlu bir uyarıcı ortamdan çekilirek, organizma için olumsuz bir durum
yaratılır. Çocuktan sevgiyi esirgeme, teneffüse çıkmayı yasaklama, arkadaşlarından ayırma...

Pekiştireç davranışı güçlendirirken, ceza zayıflatır ya da belli bir süre için durdurur. Ceza davranışı kısa
zamanda durdurduğu ve uygulaması kolay olduğu için öğretmenler ve ebeveynler tarafından sıkça
kullanılmaktadır.

Ceza, istenmedik davranışların bastırılmasında etkili olabilir. Ancak davranış değişikliğine neden olmaz.
Diğer bir deyişle istenmedik bir davranışı istendik yönde değiştirmez.

Cezanın diğer bir olumsuz yönü ise saldırgan davranışlara neden olmasıdır. Olumsuz pekiştirme ile
ceza, çoğu zaman karıştırılmakta birinin yerine kullanılmaktadır. Oysa, olumsuz pekiştirmede, olumsuz

pekiştireçler ortamdan çıkartılırken, cezada olumsuz pekiştireçler ortama konur. Olumsuz pekiştirmede,
davranışın tekrar edilme olasılığı artarken, ceza, davranışı durdurur.

Premack ilkesi: Büyükannenin Kuralları

Çok sık görülen (tercih edilen) davranış pekiştireç olarak kullanılarak, az gösterilen (tercih edilmeyen)
davranış ortaya çıkarılmaya çalışılır. Örneğin, sebze yemeğini sevmeyen, ancak tatlıyı çok seven bir
çocuğa, sebze yedirmek için “Sebze yemeğini bitirdikten sonra, tatlı yiyebilirsin” denebilir.

“Şu kadar yazı yazarsanız, teneffüse çıkabilirsiniz” şeklinde okulda da çok kullanılır.

OLUMSUZ PEKİŞTİREÇ ÖRNEKLERİ
NOT: Bu pekiştirecin uygulanabilmesi için organizmanın olumsuz bir durumda bulunması gerekir.

Örnek: Bir öğrenci evindeki aile kavgalarından, sorunlarından kaçmak için okula geliyorsa OKUL bu
öğrenci için OLUMSUZ BİR PEKİŞTİREÇTİR. Çünkü öğrenci okula gelerek kendisine acı veren
sorunlardan kurtulmakta ve rahat etmektedir.
Örnek: Ayakkabısı ayağını sıkan bir çocuğa annesi tarafından yürüme davranışı öğretilirken ayakkabısını
çıkarmasına izin verilmesi onun yürüme davranışı gösterme olasılığını arttırır.
Örnek: Sınıfta kekeme bir öğrenci konuştuğunda diğer arkadaşları güler. (Gülme olumsuz bir durumdur.)
Öğretmen diğer öğrencilerin gülmesini engellediğinde (olumsuz durum ortadan kalktığında) kekeme
öğrencinin konuşma davranışı artar.
Örnek: Ödevlerinde belli bir puana ulaşan öğrenciye sınavlardan birisine girmeme hakkı tanınır. Sınav
öğrenciler için olumsuz bir durumdur. Bu sayede sınav ortadan kaldırılarak öğrencinin ödevlerini yapma
davranışının sürdürülmesi sağlanmaktadır.

OLUMLU PEKİŞTİREÇ ÖRNEKLERİ

Olumlu Pekiştireç: Ortama konulduğunda davranışın yapılma olasılığını artıran uyarıcılardır.
Örnek: Sınıfta bir soruyu doğru cevaplayan öğrenciye ‘AFERİN’ denilmesi, öğrencilerin sorulara cevap
verme davranışının tekrarını sağlar.
Örnek: Ders çalışan bir öğrenciye yüksek puan verilmesi ders çalışma davranışının tekrarlanmasını
sağlar.
Örnek: Sınıftaki çöpü çöp tenekesine atan bir öğrencinin öğretmenin beğenisini kazanması
Örnek: Öğretmenin ödevini yapan bir çocuğa çikolata vermesi çocuğun bu davranışı tekrarlama
olasılığını arttırır.
Örnek: Büyükler tarafından benimsenme, yüksek not alma, öğretmenin sınıfta bir öğrenciyle ilgilenmesi,

ona saygı duyması, gerektiğinde övmesi, ona önem verdiğini hissettirmesi olumlu pekiştireç kavramıyla
AÇIKLANIR...
NOT: SONUÇ OLARAK olumlu pekiştirme hoşa giden bir uyarıcının ortama konulması ile davranışın
ortaya çıkma ihtimalinin artırılmasıdır. Olumlu pekiştirme ile davranışın ortaya ÇIKMA İHTİMALİ
ARTAR...

Örnek: Çocuğuna tuvalet eğitimi veren bir anne, çocuğun kendi başına tuvalete her gidişinin ardından
onu çikolata ile ödüllendirmektedir. Burada annenin çocuğuna verdiği çikolatanın yerine getirdiği işlev
birincil pekiştireçtir.

Örnek: Para, not, boş zaman, statü, gülümseme, artı, yıldız ikincil olumlu pekiştireçlerdir. Para doğal
değeri ile pek fazla bir şey ifade etmez. Yenmez, giyilmez, içilmez fakat bizim kâğıt parçasına
yüklediğimiz değer sayesinde para ile hemen hemen her ihtiyacımızı karşılar duruma geliriz.

Örnek: Öğrenci yıldız aldığında mutlu olur.
↓ ↓
İkincil pekiştireç Birincil pekiştirme
Örn: Para ile çikolata almak
↓ ↓
İkincil pekiştireç Birincil pekiştireç.

Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.

Yazar

Bayram Şimşek Psikoloji, Pedagoji Uzm. Kl. Psk.

Randevu al Profili görüntüleyin

Yorumlar: (0)