Nasıl Uyuyoruz?

Uyku Evreleri

Uyku, insan ömrünün yaklaşık 3’te birini oluşturmaktadır. Uykunun başlıca iki ana evresi

vardır: Non-REM (N-REM) ve REM evresi. REM uykusu aktif uyku, rüya gördüğümüz uyku

evresi olarak adlandırılır. N-REM evresi ise kendi içinde 3 evreye ayrılır (N1,N2 ve N3

evresi).

N1 Evresi : Uyanıklık durumundan uykuya geçiş aşamasıdır. Teta dalgalarının görüldüğü bu

evre uyuklama durumu olarak da adlandırılır. Solunum yavaşlar, kalp atış hızı seyrelir ve

gözlerde yavaş hareketler sergilenir. Bu safhada solunum yavaş ve düzenlidir, kalp vurum

oranı azalır, gözler yavaş dönme hareketleri gösterir. Uykuya geçişin ilk aşaması olduğu için

kas tonusunda tam bir gevşeme ve bilinçlilik durumundan tamamen kopma henüz görülmez.

Bu evrede görülen diğer bir özellik de “Düşme Hissi- Hipnik Sıçrama” adı verilen durumdur.

Kas seğirmesi olarak nitelendirilen bu durum, hayal ve gerçeklik arasında “zihin tarafından

bir yerden düşüyormuş” hissi ortaya çıkarır.

N2 Evresi : Uykunun biraz daha derinleşmeye başladığı evredir. Göz hareketleri kesilir ve

kaslarda gevşeme görülür. Uyku iğcikleri ve K- Komplekslerinin görüldüğü bu evre, dış

dünyaya ilişkin algılamaların önüne geçerek daha rahat bir uyku uyuyabilmemizi sağlar.

N3-4 Evresi : En derin uykunun görüldüğü evre olmasıyla birlikte bu evrede uyandırılan kişi

vücudunda uyuşukluk hissedebilir. Delta dalgalarının görüldüğü bu evrede yavaş dalga

uykusuyla dış dünyaya ilişkin kopukluk söz konusudur. Parasomniler (Uykuya eşlik eden

durumlar: Uyurgezerlik, uykuda konuşma, vb.) bu evrede yaşanır.

REM Evresi : Hızlı göz hareketleri evresi olarak da adlandırılır. N-REM evresinden yaklaşık

90 dakika sonrasında REM evresine geçiş görülür. Rüyaların büyük bir bölümü bu evrede

görülmekle birlikte göz ve solunum kasları dışında iskelet kaslarının tonusu bu evrede

kaybolur. REM döneminde görülen rüyaların hatırlanma oranı oldukça yüksektir.

 Uyku Süresi

Yaş, cinsiyet, beslenme şekli, fiziksel aktivite, sağlık durumu, çevresel ortam, genetik alt yapı

ve bireysel özellikler uyku süresini belirleyen nedenler olarak ele alınabilir. Yetişkin kişilerde

uyku süresi 4 - 11 saat arasında değişkenlik gösterebilmektedir. Bebeklerde 20-22 saat,

çocuklarda 10-12 saat, yetişkinlerde 6-8 saat, 60 yaş ve üzeri kişilerde 5-6 saat uyku normal

olarak kabul edilir. (Uzunkulaoğlu, 2013). 

 Uyurken Yaşanan Düşme Korkusu

Analitik Psikoloji Kuramının sahibi Carl Jung, Kolektif Bilinçdışı kavramıyla atalarımızdan

bize miras kalan ortak ruhsal kimlik veya genler yoluyla aktarılan ortak bilinçdışı nesne

olduğunu ileri sürmüştür. İnsanın ruhsal kimliğinde yer alan ortak bilinçdışı, tüm insanların

geçmişini kapsayan izlerden oluşur. Bu izler özellikle rüyalarımızda ortaya çıkar. (Fordham,

2011: 27’den akt. SUNAL KIZIL, 2015). Bu doğrultuda atalarımızın ortak mirası olarak

genler yoluyla bize aktarılmış olan uyurken yaşanan düşme korkusunun kaynağının geçmişe

dayandığını söyleyebiliriz.

 

Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.

Yazar

Ayşe Şeyda Öz Psikolojik Danışma ve Rehberlik Psk. Dan.

Randevu al Profili görüntüleyin

Yorumlar: (0)

Yazar

Ayşe Şeyda Öz

Psikolojik Danışma ve Rehberlik Psk. Dan.

Randevu al