Panik Bozukluk

Yazar Burak ToprakPsikiyatrist • 7 Eylül 2018 • Yorumlar:

Panik bozuklukta tekrarlayan beklenmedik bir anda ortaya çıkan panik ataklar ve panik ataklar arasındaki zamanda kişide yeniden bir panik atak olacağına dair sürekli bir endişe hali olur. Panik atak nedeniyle kalp krizi, felç geçirme korkusu, ölüm korkusu ya da çıldırma korkusu nedeniyle kişi sürekli üzülür. Ataklarla baş edebilmek için evden çıkmama, yanında ilaç bulundurma, hastaneye yakın bir eve taşınma, işe gidememe, günlük aktiviteleri yapamama, yediklerine ve içtiklerine son derece dikkat etme ya da yiyip, içmek istememe gelişebilir.

Panik bozukluk yaşayan kişi bu durumun asla düzelmeyeceğine dair kaygılara kapılır ancak panik bozukluk düzenli takip ve ilaç tedavi ve/veya psikoterapi ile tamamen düzelebilen bir beyin hastalığıdır.

Panik Bozukluk Nasıl Gelişir ?

İlk panik atak gelişimi

Aniden ortaya çıkan kalp çarpıntısı, nefes almada güçlük hissi, boğuluyor gibi olma, sanki kalbi yerinden fırlayacak gibi olma, bulantı, kusma, terleme, titreme, ürperme, endişe hali sanki kişi kalp krizi geçiriyorum ya da felç oluyorum, hayatın kontrolü elimden çıktı çıldıracağım şeklindeki endişe verici düşünceler nedeniyle fiziksel belirtilerini yanlış yorumlar.

Bu yanlış yorumlama biçimi fiziksel belirtilerin daha da şiddetlenmesine, şiddetlenen fiziksel belirtiler de dehşete düşüren düşüncelerin daha da artmasına neden olur. Dehşet veren düşünceler, fiziksel belirtileri tetikledikçe bu kısır döngü devam eder. Panik ataklar ortalama 10-15 dakika sürmesine rağmen bazen 1 saate kadar uzayabilir.

Kişiler bu dehşet verici fiziksel belirtiler ve düşünceler nedeniyle acile başvururlar ve çoğunlukla acil servislerde yapılan tetkiklerde bu durumu açıklayacak fiziksel bir hastalığa rastlanmaz. Daha önce bu dehşet anları hiç yaşamamış olan kişi için bu durum son derece ürkütücüdür ve kişinin yakınları tarafından da bu durumun anlaşılması güçtür.

Panik Ataklar Tekrarlamaya Başlar.

Kişi yaşamış olduğu dehşet duygusu nedeniyle son derece tedirgindir ve yeni bir atak olacağına dair tedirgin bir şekilde bekleyişe geçer. Bu tedirgin bekleyiş 2., 3. panik atakların tetiklenmesine neden olur. Her atakta yaşamış olduğu dehşet duygusu o kadar baskındır ki kişi kendini acil servise gitmekten alı koyamaz. Ya bu sefer gerçekten kalp krizi geçiriyorsa ? ya gerçekten bu defa çıldırıyorsa şeklindeki düşünceler kişinin yeniden acil servise gitmesine neden olur. Her atak sonrası acil servis başvurları hastalığın daha da pekişmesine neden olabilir. Kişi bazen doktor doktor ya da hastane hastane dolaşmaya başlar ve bu durum bir kısır döngüye döner. Bazen bir gün içinde defalarca acil servise başvurabilir.

Beklenti anksiyetesi gelişir.

Panik ataklar tekrarladıkça kişi ataklar arasındaki dönemde yeni bir atak olacağına dair endişeli bir bekleyiş içine girer ve burum gündelik işlerini yapmasına engel olur. Kişi atak geleceği zaman ne yapacağına dair planlar oluşturmaya başlar, eğer ilaç başlanmışsa ilaçlarını yanından ayırmak istemez, hastaneye ulaşabileceği bir mesafede kalmaya çalışır. Bazen sokağa çıkmak bile onu tedirgin eder ve kendini eve kapatır.

Panik atak kişinin davranışlarını değiştirir.

Kişi panik atağa neden olabilecek yiyecek ve içeçeklerden uzak durmaya, atağı tetiklediğini düşündüğü ortamlardan uzak kalmaya çalışır. Evden çıkması gerekiyorsa atağı önlemek için alkol ya da ilaç kullanamaya başlarlar. Bazen uygunsuz kullanılan alkol ve ilaç kişide alkol ve ilaç bağımlılığının gelişmesine neden olabilir.

Atak sırasında kontrolü kaybedip çıldıracağının düşünen kişi evdeki keskin aletleri saklamaya başlar ya çıldırıp sevdiklerime zarar verirsem şeklindeki yanlış düşünceler kişiyi bir takım tedbirler almaya iter. Ya sokakta atak geçirsem bayılırsam şeklindeki düşünceler nedeniyle yine önleyici tedbirler almaya başlarlar ( üzerlerinde yakınlarına ulaşılabilecek telefonları yazmak vb).

Eğer ev dışında halletmeleri gereken işler varsa bunları hastanelere yakın güzergahta yapmayı tercih ederler ya da gün boyu hastaneye yakın yerlerde dolaşabilirler. Durmadan felaket senaryoları çizmeye başlayan kişi yeni tedbirler almaya başlar ve bu kişi için son derece zor olmaya başlar.

Panik atak kesinlikle kalp krizine , felçe, ölüme neden olan bir hastalık değildir. Panik atakları önlemek için doktorunuz dışındaki diğer kişilerin bitkisel ilaç, alkol vb önerilerine uymayın. Doktorunuzu verdiği tedavi düzenine uyun ve ilaçları atak yaşmayayım deyip gereksiz fazla dozlarda almayın. Gündelik iyileşme ya da kötüleşme durumunuza göre ilaçınızın dozuyla oynamayın. Tamamen düzelen bu hastalıktan kendinizi iyi hissetsenizde doktorunuza danışmadan tedaviyi sonlandırmayın.

Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.

Yorumlar: (0)