‘’Simurg’’ Nam-ı Diğer Zümrüdüanka Kuşu

Yazar Şeyma TemelPsikolog • 15 Kasım 2021 • Yorumlar:

Genellikle masallarda, filmlerde, şarkılarda göz önünde bulundurulan Anka kuşu anlamı (Simurg) bir dönemin tekrar doğuşu, varoluşu, dirilişi olarak sembolize edilen bir kuştur. Bu kuşun hikâyesinin temeli aslında sabreden ve emek veren herkesin bir gün kendi Simurg’unu kendi Anka kuşunu yaratmış olduğudur.

Çok uzun ömürlü olduğu söylenen bu kuş, herkesin göremeyeceği, görenlerin ise mutluluğun en tepesine çıkabileceği söylentileri yüzyıllardır sürekli söylenmektedir.

Bu kadar efsanevi bir kuşun dilden dile dolaşması bu kadar anlatılmasının sebebi tabi ki de efsanevi bir şey olduğu değil gerçeği yansıttığı için söyleniyor olmasıdır. Neredeyse bütün kuşların göç edip, hepsinin de sırasıyla isimleri Aşk, Nefis, Cehalet, İnançsızlık, Dedikodu, Yalnızlık ve Ben olan yedi vadi de kapıldıkları hevesler yüzünde kaybettiğidir. Sadece Anka Kuşu tüm sabır ve emekleriyle Kaf Dağında yaşayabilmektedir.

Biz insanlarda hayatın yoğun temposu içinde çoğu zaman bize sunulan güzel nimetlerden faydalanamadığımız oluyor. Çünkü sürekli bir yerlere yetişme hali, işleri yolunda tutma isteği daha fazla kazanma hırsı içerisinde boğuşurken ‘’an’’ içerisinde gerçekleşen çoğu duygunun, olayların farkında olamıyoruz. Ve bir an geldiğinde kendimizi geliştirmek, yeni yerler keşif edip, yeni insanlarla tanışıp, bir kitap ya da bir iki satır şiir okuyup, güzel bir film izlemek yerine sürekli bir bataklığın içinde belki de bir kafesin içerisinde yaşıyor gibi hissediyoruz.

Aslında tam da bu an kabuklarımızı kırıp, değişmenin tam zamanıdır. Bizim ihtiyacımız olan küçük bir cesaret göstergesi belki de bize uzatılan bir yardım eli. Okuduğum bir kitapta da dediği gibi ‘’kendi alevinde yakmaya hazır olmalısın kendini, önce kül olmadan nasıl yeni olabilirsin ki?’’

Yaşanılan olumsuzluklar karşısında sabredip, emek gösterebildikten sonra bizlerde bir Anka Kuşu gibi küllerimizden neden doğmayalım ki. Düşündüğümüzde büyüklerimiz hep der ya her şey insanlar için. Bunu bu mesleğin içerisinde olduğum ilk günden beri yaşadığım, ya da yaşadıklarına şahit olduğum, hayatlarında ki nice durumu bana en şeffaf haliyle aktarabilen insanlardan öğrendim. Bu insanlar sonrasında zamanla kendi küllerinden tekrar doğarak bir Anka Kuşu olup hayatlarını yaşamak için kanat çırpıp gittiler. Ve buradan benim öğrendiğim şey şu oldu; ‘’tekrar var olabilmek için bazen yok olmak gerekir.’’

 

Beklemekten ve her şeyden vazgeçip küllerinden tekrar doğan Anka Kuş’unun bu denli efsanevi hikâyesinin, benim hayatımın ilham kaynağı olması gibi sizlere de ilham kaynağı olması dileğiyle.

 

Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.

Yorumlar: (0)