Sorularla Diyabet

Kimler şeker taraması yaptırmalı ?


- Her aşırı kilolu, şişman olanlar.
- Ailesinde şeker hastalığı bulunanlar (birinci dereceden olan akrabalarından biri diyabetikse)
- Gece sık idrara çıkıp, kilo kaybedenler.

-Çabuk acıkma, açlığa toleransta azalması olan , yemek sonrası uykusu gelen, açken başı ağrıyan-konsantrasyonu azalan-halsizleşen, şekeri sık sık düşen, tatlı ihtiyacı fazla olan  kimseler.

Açlık kan şekeri, eş zamanlı İnsülin değeri ölçümleri ya da şeker yüklemesi yaptırarak kişinin potansiyel diyabetik veya aşikâr diyabetik olup olmadığı anlaşılır.

 

Şeker teşhisi  konulmadan önce tahminen ne kadar süredir şeker hastalığı vardır ?
      Tip I diyabet, genelde çocukluk çağında ortaya çıkar. Genellikle daha ani ve de ciddi olarak ortaya çıktığı için, genellikle birkaç ay içerisinde tanı konulur.

      Tip II diyabetlilerin ise, teşhis konulmadan evvel, uzun süredir (bu yılları bulabilir) hastalıkları vardır.  Bunun ötesinde şekere meyil anlamına gelebilecek, Prediyabet dediğimiz, açlık ya da tokluk şekerinin  sınırda yüksek oluşuyla kendini gösteren durum önceden belirlenebilir.  Yine insülin direnci adını verdiğimiz, insülinin normal, hatta fazla olmasına rağmen kan şekerini güçlükle dengelediği, yetersiz kaldığı durumlar da saptanabilir.  Doktorunuzun yapacağı düzenli kontrollerde, istenilecek tetkiklerle hastalığın bu kadar uzun bir süre fark edilmeden gitme ihtimali önlenmiş olur.

     Üstelik şeker hastalığı tanı konulmadan önce de vücutta bazı tahribatlar yapabilir.


 

Pre-diabetim (Şeker hastalığına meyil) Varsa Bunu Mutlaka Bilmem Gerekir mi?  Bunu bilmemin ne faydası var ?


 Eğer pre-diabetiniz var ise  pre-diyabeti olmayanlara kıyasla kalp  hastalığı veya inme riskiniz %50 artmıştır. Bu nedenle kardiyovasküler hastalıklarla ilişkili risk faktörlerini (sigara içmek, yüksek tansiyon, yüksek kolesterol gibi) bilmeniz gerekmektedir. Eğer risk faktörlerinden birine veya birkaçına sahipseniz bu faktörlerin tedavi edilmesi de son derece önemlidir.

Eğer pre-diyabetiniz olduğunu bilirseniz Tip 2 diyabetli olmanızı önleyecek önlemleri zamanında alma şansınız olur. Gerekli yaşam tarzı değişikliklerini yapan pre-diyabetli bireylerin, %58 oranında Tip 2 diyabetli olmayı önleyebildiğini veya geciktirebildiğini göstermiştir.

     

Pre-diyabet Tedavisi Nasıl Yapılır?

Bireysel bir beslenme tedavisi ve haftanın 5 günü (en az 3 gün) günde 30 dakika düzenli yürüyüş şeklinde yapılan egzersiz programı sonucunda, vücut ağırlığının ılımlı olarak azalması (% 5-10) ile pre-diabetten diyabete geçiş önlenebilmekte veya geçiktirilebilmektedir.  Bunun yanısıra Diyabette kullanılan ama şeker düşürücü olmaktan öte, insülinin daha etkili olmasını ve karaciğerin şekeri daha yavaş üretmesini sağlayan bazı ilaçlarla da diyabet gelişimi engellenebilir ya da geciktirilebilir.

 

Eğer pre-diabetiniz var ise  pre-diyabeti olmayanlara kıyasla kalp  hastalığı veya inme riskiniz %50 artmıştır. Bu nedenle kardiyovasküler hastalıklarla ilişkili risk faktörlerini (sigara içmek, yüksek tansiyon, yüksek kolesterol gibi) bilmeniz gerekmektedir. Eğer risk faktörlerinden birine veya birkaçına sahipseniz bu faktörlerin tedavi edilmesi de son derece önemlidir.


Kimlerin Pre-diabet Tanısı için Test Yaptırması Gereklidir?

    Şişman ve 45 yaşın üstünde iseniz pre-diabetli olup olmadığınızı öğrenmek için test yaptırmanız gereklidir. Eğer vücut ağırlığınız normal ise ve 45 yaş civarında iseniz testi yaptırmanın sizin için uygunluğunu doktorunuza danışınız. 45 yaşından genç erişkinlerde ve şişman bireylerde diyabet ve pre-diyabet yönünden risk faktörlerinin varlığı araştırılır.

     Şişmanlık dışındaki risk faktörleri:

  • Yüksek tansiyon,

  • Düşük HDL-kolesterol düzeyi,

  • Yüksek trigliserid düzeyi,

  • Ailede diyabet varlığı,

  • Gebelikte ortaya çıkan diyabet,

  • 4,5 kg üzerinde bebek doğumu öyküsü olmasıdır. 

 

 

Ne Sıklıkla Testi Yaptırmam Gerekir?

Pre-diyabet saptanmamış olmasına karşın risk faktörlerine sahipseniz en az 3 yılda bir test yaptırmalısınız. Eğer pre-diyabet varsa Tip 2 diyabetin tespiti için en az her  yıl test yaptırmanız gerekir.  





 

Şeker hastası olduğumu yeni öğrendim. Çok kötü bir hastalık mıdır?
    Şeker hastalığı teşhisi konulduğunda kişi suçluluk, eksiklik, üzüntü, öfke umutsuzluk ve şaşkınlık gibi bir dizi duygu arasında bocalar.  Ama bütün bunlar, genellikle, hastalık konusunda yeterince bilgi sahibi olmamaktan kaynaklanır.
  Öte yandan, diyabete bir gecede alışıp kabulleneceğinizi de sanmayın. Ne üzülün ne de boşverin. Bu, biraz zaman alacaktır.
Ama hastalık hakkında bilgi sahibi oldukça hepsi kaybolacaktır.


 

  • Şeker hastalığı ölümcül bir hastalık değildir.

  • Doğru tedaviyle normal bir hayat, uzun bir ömür sürebilirsiniz.

  • Şeker hastalığı, hayattan zevk almanızı engellemez.

  • Hem yiyeceklerin, hem de yaşamın tadını çıkarabilirsiniz.

  • Şeker hastalığı özürlü olmak anlamına gelmez.

  • Tatile çıkabilir ve herkes gibi normal bir yaşam sürdürebilirsiniz.

  • Şeker hastalığı çocuk sahibi olmanızı engelleyemez.





 

ŞEKER HASTASI İÇİN OLMAZSA OLMAZLAR NELERDİR?

Özel Ayakkabı-terlik

Şeker ölçüm cihazı (şeker ölçüm cihazı bir ev eşyası değildir.  Kişisel bir eşyadır. Şekerinizin nerede düşeceği bilinmez. O yüzden hep yanınızda bulunmalıdır.  Bazıları evden çıkarmıyor. Oldu olacak vitrine koy, üstüne de dantel ört:))

Şeker-meyve suyu- tatlı bisküvi (Ya sokakta aniden şekeriniz düşerse?)

Şeker hastası olduğunu belirten kimlik kartı (Otobüs durağında şekeriniz düşüp, bayılırsanız halkımız kolonyayla buynunuzu ovar. Bu da şekeri normale yükseltmez)

 

Şeker hastaları için spor faydalı mı ?


Öncelikle egzersiz, sağlıklı yaşamın bir parçasıdır. Düzenli yapılacak fizik egzersizi kan şekeri seviyesini düşürmeye, insülinin vücutta daha etkili olmasına yardımcı olur.
Ayrıca:
- Daha fazla enerji verir.
- Kan dolaşımını düzenler
- Kasları güçlendirir.
- Kolesterol seviyesini düzenler. Kötü huylu (LDL) kolesterolü azaltıp, iyi huylu kolesterolü (HDL) arttırır.
- Kalp krizi riskini önler ya da geciktirir.
- Kalori kaybetme suretiyle fazla kiloların azaltılmasına yardımcı olur.

Sonuç olarak, egzersizin şeker hastaları üzerinde son derece olumlu etkileri olduğunu ve kan şekeri düzeyini düşürdüğünü söyleyebiliriz.

 

Şeker hastalarının spor yaparken dikkat etmesi gerekenler  nelerdir?

Yemeğinizi mutlaka egzersiz yapmadan bir-üç saat arasında yemiş olun.

İnsülin kullanıyorsanız doktorunuza insülin kan düzeyinin ne zamanlar en yüksek seviyeye ulaştığını sorun ve bu sırada egzersizden kaçının.

İnsülin enjeksiyonu alıyorsanız, enjekte ettiğiniz vücut bölgenizi (kol, bacak) egzersiz sırasında kullanmayın.

Kan şekeriniz 250 mg/dl üzerinde yada 60 altındaysa egzersizden kaçının.

Kan şekeriniz 100 mg/dl altında çıktıysa doktorunuz tarafından önerilen karbonhidratlardan alın. 30 dakikalık egzersiz için 20-30 gr yeterli olur.

Gece geç saatlerde egzersiz yapmaktan kaçının. Egzersiz aynı zamanda kafein gibi uyarıcı bir etkiye sahip olduğundan uykunuzun kaçmasına da neden olur.

Düzenli egzersiz yapmaya başladıktan sonra doktorunuza kullandığınız ilaçların dozu ile ilgili danışın.

Egzersiz sırasında rahat ayakkabılar giyin.

Ağırlık egzersizi yapacaksanız ağırlık miktarını düşük tutup tekrar sayısını artırın.

Ağırlık kaldırırken nefesinizi tutmayın veya ıkınmayın. Sizi fazla zorlayan ağırlıklardan kaçının.

Retinopatisi (Diyabete bağlı göz hasarı) olan hastalar ağırlık çalışması yapmamalıdırlar

Egzersiz sonrasında kan şekerinizi ölçün ve değerleri sürekli takip edin. Kan şekerinizi takip etmeniz egzersizin vücudunuza etkilerini görmenizi sağlar.

Egzersiz öncesinde ve sonrasında mutlaka sıvı alın.

Sıcak günlerde egzersiz yapmaktan kaçının.

Mümkünse tek başınıza egzersiz yapmayın. Egzersiz yapmak için spor salonu ve halka açık alan gibi kalabalık mekanları tercih edin.

 

Hangi şeker hastaları spor yapamaz ?

-Kan şeker dengesi bozuk olan hastalar (şekeri ani  yükselme ve düşmeler gösteren hastalar)

-Ayak yarası bulunan hastalar yürüyüş-koşu  yapmamalıdırlar.

-Nöropatisi (ayaklarda his kaybı) bulunan hastalar uzun yürüyüş-koşu yapmamalıdırlar. Bunlar yüzme ya da oturduğu yerde ağırlık çalışması yapabilirler.

-Gözde kanama riski olan hastalar ağırlık kaldırmamalıdırlar.


 

HBA1C NEDİR?

ŞEKER HASTALIĞINDA ADI ÇOK GEÇEN Hemoglobin Alc nedir ve normal değerleri hangi aralıktadır ?
HbAlc, akciğerlerdeki oksijeni kan dolaşımı aracılığı ile bütün dokulara ileten kırmızı bir pigment olan hemoglobinin bir bileşenidir.

HbAlc değişik laboratuar yöntemleri ile dolaşımdaki hemoglobinin lk bir yüzdesi olarak ölçülebilir. HbAlc kimyasal bir bağla glikoza bağlanmış hemoglobinden ibarettir. Mevcut HbAlc düzeyi doğrudan hemoglobin içeren alyuvarların yaşam süresi olan 120 gün içerisindeki ortalama kan şekerine bağlıdır. Bu test, kan şekeri kontrolünün bir dökümünü vermesi nedeniyle geliştirilen yöntemlerin içinde en başarılısıdır.

HbAlc geçmiş 2 ila 3 ay boyunca kan şekerinin iniş ve çıkışlarının bir ortalamasını yansıtır.
Kan şekeri iyi regüle edilmiş bir şeker hastasında HbAlc değeri, %3-5,5 arasında çıkacaktır.

 

O HALDE HEMOGLOBİN A1C NORMALSE ŞEKER KONTROLÜ ÇOK İYİDİR DENİLEBİLİR Mİ?

  Genel olarak şeker hastalığında HbA1c hedefi 6.5 altıdır.  Bu değerin altındaysa hastanın şeker düzeninin iyi olduğu söylenebilir.  Ancak sonuçta HbA1c geçmiş 3 ayın şeker ortalamasını yansıttığından, kısa süreli ani şeker yüksekliklerini (örneğin öğünlerden hemen sonraki ani şeker yükselişlerini) tam olarak yansıtmıyor olabilir.  Bu durum şeker şeker hastalığında böbreğin zarar görmesine neden olabilmektedir. Bu nedenle hastanın açken olduğu kadar toklukta da şeker takibi yapması önem arz etmektedir.


 

ŞEKER HASTASI KİMLİK KARTI:

 

Aslında kronik hastalığı olan herkes yanında bunu belirten bir kart taşımalı. Özellikle şeker hastasında bu kart hayat kurtarıcı olabilir.  Bu sayede acil bir durumda, ya da şeker düşmesi nedeniyle şuurunuz kapanırsa bile daha erken ve uygun müdahale mümkün olur.

 

Kan şekerini etkileyen faktörleri öğrenebilir miyim ?
Kısaca sıralarsak;
Yenilen gıdalar, egzersiz ve aktivite, ilaçlar ve hastalıklar, alkol ve kan şekerini ayarlayan önemli bir organ olan karaciğerin rahatsızlıkları kan şekerinin regülasyonunu etkiler

 

Hasta olduğum zaman neler yemeliyim ?
Eğer düzenli olarak yiyebiliyorsanız, genelde uyguladığınız yemek yeme programınızı bozmayın.
Eğer iştahsız iseniz, fakat bazı yemekleri tolere edebiliyorsanız; kızarmış ekmek, tahıl, çorba türü şeyler yiyin, meyve suyu ya da süt için.

Yok eğer katı yiyecekleri hiç yiyemiyorsanız ve insülin kullanıyor veya şeker hapı alıyorsanız, atladığınız öğünlerdeki karbonhidratları yerine koymak için meyve suyu ya da tatlı meşrubatlar içmeniz gerekebilir.


 

Neden şekerim durup dururken yükseldi?

 

  Kimi zaman hastalarımız bize şöyle yakınmalarla gelir:

  • '20 yıllık şeker hastasıyım, herşey yolundaydı. Son bir aydır, insülin dozunu arttırmama rağmen hala  kan şekerim yüksek. Sorun sizce ne olabilir ?

  • Kan şekerinizin yıllarca normal seyrettikten sonra insülin dozunu arttırmanıza rağmen kontrolden çıkmasının nedenlerinden bazıları şunlar olabilir:
    • Aldığınız gıda miktarını arttırmış olabilirsiniz.
    • Stresli ve sıkıntılı bir dönem geçiriyor olabilirsiniz.
    • Uzun süren bir hastalık (örneğin ateşli bir enfeksiyon hastalığı) insülin, ihtiyacınızı arttırabilir.
    • Kilo almış olabilirsiniz.
    • Aynı bölgeye tekrar tekrar iğne yapmanıza bağlı gelişen şişlikler teknik sorunlar çıkarabilir. Yahut kullandığınız insülin, eğer soğuk zincire riayet edilmeden muhafaza edilmişse, etkinliği azalmış olabilir.


 

        Bunların dışında hiçbir belirgin neden olmaksızın da, insülin ihtiyacı büyük oranda artabilir.
Şeker kontrolünü, en iyi şekilde yapmanıza yardımcı olacak bir çok doğal yöntem vardır.

      Bunları aşağıdaki başlıklar altında sıralayabiliriz:
        - DİYET
        - EGZERSİZ
        - STRES KONTROLÜ

 

Stres, kan şekeri değerlerini etkileyebilir mi ?
-Evet.
Ancak bu etkilenmenin derecesi kişiden kişiye değişiklik gösterir.
Stres çoğu kişide şekerini yükseltme eğiliminde iken, bazılarında hipoglisemi (kan şekeri düşüklüğü) riskini arttırabilir.

 

HİPOGLİSEMİ (Kan şekeri düşmesi) NEDİR?

Kan şekeri düşmesinin belirtileri nelerdir ?
    Nedenlerine göre, belirtileri sıralayacak olursak:
- Adrenalin (insülin karşıtı bir hormon) salınmasına bağlı olarak terleme, titreme, çarpıntı, açlık, endişe hali, karıncalanma.
- Beyinde şeker azalmasına bağlı olarak konfuzyon  (kişileri tanıyamama, bulunduğu mekanı bilememe), baş dönmesi, halsizlik, davranış değişiklikleri, konuşamama, baş ağrısı, yorgunluk, uykuya meyil gibi şikayetler ortaya çıkar.

 

Kan şekerim düştüğünde yapabileceğim en iyi hareket nedir ?
  Bu sorunun cevabı, kan şekeriniz düşerken, hangi aşamada fark ettiğinize bağlıdır.

  Erken bir aşamada en iyi tedavi, bir şeyler yemenizdir.
Eğer ana öğün zamanınız yakın değilse meyve, sandviç veya bisküvi gibi hafif şeyler atıştırabilirsiniz.
Ancak, kan şekeriniz fazla düştüyse, hızla emilebilecek türde karbonhidrat almalısınız.
Bu amaçla şeker, tatlı, meyve suyu, normal (diyet olmayan) kola veya limonata içebilirsiniz.Yanınıza acil durumlarda kullanmak üzere çok çabuk emilen glikoz tabletleri taşıyabilirsiniz.

 

Şeker hastalığını etkileyebilecek ilaçların bir listesini verir misiniz ?
Şeker hastalığında kesinlikle kullanılmaması gereken hiçbir ilaç yoktur. Ancak şu ilaçları kullanırken dikkatli olunmalıdır:
- Kortizon içeren ilaçlar
- Kortizon içeren nefes açıcı spreylerin (halk diliyle fısfisların:)  olumsuz bir etkisi yoktur.
- Bazı idrar söktürücüler (Türkiye’de yalnızca bazı ilaçlarda ek olarak var.)
- Doğum kontrol hapları
- Hormon yerine koyma tedavisi
- Belli bronş genişleticiler kan şekerini hafif derecede yükseltebilir.
- Bazı kalp-tansiyon ilaçları) kan şekeri düşmesinin belirtilerinin kaybolmasına neden olabilir.
- Büyüme hormon tedavisi (kan şekerini yükseltir.)


     

SİGARAYI BIRAKMAKI KİLO ALDIRIR.  BU ŞEKER HASTALIĞINI OLUMSUZ ETKİLEMEZ Mİ?


Sigara, akciğerler dışında atardamar sistemine de zarar verir.
Uzun süredir şeker hastası olan birinde, zaten hızlı seyreden damar sertliği sorunu vardır.
Sigara içmeye devam ederek bu riski daha da arttırmak doğru değildir.

Şeker hastalığı sizin için beklenmedik bir sürprizse, kilo vermek ve sigarayı bırakmak suretiyle hayatınızda bir değişiklik yapmak, sağlığınız için kaçınılmaz bir değişiklik olacaktır.
Bu ikisi aynı anda pekala başarılabilir.

Yaşamınızda yapacağınız bir devrim niteliğindeki bu değişim, size sağlıklı ve uzun bir ömür sağlayacaktır.
Sigarayı bırakmanıza destek olacak pek çok yöntem vardır. Doktorunuzun tavsiyesi ile bazı ilaçlar, nikotin bantları veya nikotin sakızları, psikolojik tedaviler ya da akupunktur uygulamasından birisi size yararlı olabilir.

 

Doktorum artık hap yerine insülin kullanmam gerektiğini söylüyor. Gıda ve özelikle de Karbohidrat alımını kısıtlarsam, insülin kullanmama gerek kalmayabilir mi ?


Hayır.

Eğer fazla kilonuz varsa ve ihtiyacınızdan daha fazla yiyorsanız, sıkı bir diyet yapmak ve kilo vermek suretiyle insülin ihtiyacınızı bir ölçüde ortadan kaldırabilirsiniz.
Eğer zaten ihtiyacınız olduğu kadar yiyorsanız, bu miktarın altına düşmek kilo kaybetmenize ve kendinizi güçsüz hissetmenize neden olur.
Dolayısıyla, eğer fazla yiyorsanız yiyeceklerinizi kısıtlayın ve kan şekerinizi bu şekilde kontrol altına almayı deneyin. Ancak diyetinize tam olarak uyuyorsanız, boşuna aç kalmayın. İnsüline geçme önerisini kabul edin ve her şeyin ne kadar farklı olacağını görün.

Şeker hastalığı, bir erkek olarak cinsel yaşamımı etkiler mi ?
Hayır. Gerek erkek, gerekse kadın şeker hastalarının büyük çoğunluğu tamamen normal bir cinsel yaşam sürebilirler. Sorunlar olabilir, ancak bunların çoğunlukla şeker hastalığı ile ilgisi yoktur.

Herhangi bir nedenle hastalık kontrolden çıkar ve kan şekeri çok yükselirse cinsel yaşam olumsuz etkilenebilir.

Şeker hastalığına bağlı damar veya sinir hasarı bulunan az sayıda hastada iktidarsızlık görülebilir, ancak bu sık rastlanılan bir durum değildir.

Önerimiz endişelerinizi kan şekerinizi dengede ve kontrol altında tutmak üzerine yoğunlaştırmanızdır.
Şeker hastalığınızı kontrol altında tutmak için elinizden gelenin en fazlasını yaptığınız takdirde, gelecekte karşılaşacağınız sorunların en alt düzeyde olacağından kuşkunuz olmasın.

 

Genel Öneriler:

 1. Yemek yiyecek durumda değilseniz (iştahsızlık, bulantı, kusma gibi şikâyetlerimiz varsa) şeker ilacınızı ya da insülininizi uygulamadan önce doktorunuza başvurun.
2. İnsülin yapıyorsanız, enjeksiyonların zamanlaması ve sayısını asla değiştirmeyin.
3. Hipoglisemi (kan şekeri düşmesi) riski açısından yanınızda beş (5) adet kesme şeker veya bir küçük kutu meyve suyu bulundurun.
4. İnsülin kaleminizi buzdolabına koymanıza gerek yoktur; ama diğer açılmış insülin kartuşlarını buzdolabınızın kapak kısmında saklayınız. Sakın dondurmayınız.
5. Kullandığınız insülin ismini mutlaka öğrenin, sadece doktor tavsiyesi üzerine farklı insülin kullanın.
6. İnsülin dozlarını kendiniz değiştirmeyin ve her gün aynı saatlerde uygulamaya dikkat edin.
7. İğne uçlarını sadece bir kere kullanın.
8. Her kullanımdan önce insülin kaleminizin havasını çıkartın.
9. İnsülin yaptıktan sonra ana ve ara öğünlerinizi atlamayın.
10. İnsülinlerinizin son kullanma sürelerine dikkat edin.
11. Son kullanma tarihi geçmiş veya dolmuş insülinleri kullanmayın.
12. Kalem içindeki insülin kartuşunu açtıktan en az bir ay sonra değiştirin.
13. İlaçlarınızı doktorun önerdiği şekilde kullanın.
14. Aç karnına aldığınız şeker ilacından sonra yemeğinizi atlamayın.
15. Kan şekerinizin küçük veya yüksek olması durumunda kendiniz doz değişikliği yapmayın.
16. Başkalarının kullandığı ilaçları almayın.

 

Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.

Yorumlar: (0)