Tiroid Nodüllerinde Kanser Riski

Yazar Can KüçükGenel Cerrah • 19 Kasım 2018 • Yorumlar:

Boynun alt kısmında ve soluk borusunun ön tarafında yer alan tiroid bezi, küçük bir organ olmasına karşın vücudumuz için büyük etkilere sahip olan tiroid hormonlarını salgılıyor. Tiroid hormonu az ya da çok salgılandığında çeşitli sağlık sorunlarına yol açabiliyor. Ayrıca tiroid bezindeki nodüller de sağlığımızı tehdit ediyor. Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Can Küçük, kanser riski taşıyan ve nefes borusuna baskı yapan iri nodüllerin mutlaka ameliyat edilmesi gerektiğini belirtiyor.

Tiroid sorunları guatr sanılabiliyor

Halk arasında tiroid bezinin büyümesi ve gözle görünür hale gelmesine ‘guatr’ deniyor. Ancak guatr adı altında nedenleri, tanı yöntemleri ve tedavisi son derecede farklı çok sayıda ‘tiroid bezi rahatsızlıkları’ yer alıyor. Bezin aşırı çalışması, yetersiz çalışması, büyümesi veya içinde nodül dediğimiz yapılanmaların oluşması gibi durumların her birinin ayrı bir sağlık sorunu olduğunu söyleyen Prof. Dr. Can Küçük şu bilgileri aktarıyor: “Tiroid bezinde bir yumru mevcutsa buna ‘tiroid nödülü’ deniliyor. Eğer tiroid bezi hem iri hem de nodüllü ise, buna ‘nödüler guatr’, hem iri hem de birden çok yumru mevcut ise, buna da ‘multi nodüler guatr’ adı veriliyor.

Nodüllerin kişi ve doktor açısından üç önemli özelliği bulunuyor ve bunlar rahatsızlığın seyrinde önemli rol oynuyor. Birincisi, nodülün kanser olup olmadığı, ikincisi nodül veya nodüllerin otonom (başına buyruk) çalışarak aşırı hormon üretimi ile hipertiroidi denilen hastalığa yol açıp açmadığı, üçüncü özellik ise iri nodüllerde rastlanan nefes borusuna baskı yapıp yapmadığı.

Hipotiroidi ve hipertiroidi nedir?

En sık görülen tiroid sorunu; tiroid bezinin az çalışması olarak bilinen hipotiroidizm. Tiroid hormonları normalden az salgılandığı takdirde saç dökülmesi, kabızlık, terlemede azalma,  yorgunluk/halsizlik, kilo alma, üşüme, hafıza problemleri, depresyon, cilt kuruluğu ve kadınlarda adet düzensizliği gibi sorunlar ortaya çıkıyor. Tiroid hormonlarının normalden çok salgılanması durumunda ise, hipertiroidizm denen rahatsızlık oluşuyor. Hipertiroidizm, kişilerde kilo kaybı/kilo alamama, çarpıntı, ellerde titreme, sıcağa tahammülsüzlük, göz bulguları (göz kapağının normalden daha açık durması ve gözün öne doğru çıkması vb),  sinirlilik, aşırı heyecan ve duygusallık gibi belirtilerle kendini gösteriyor.

Doğru zamanda ameliyat edilmeli

Mekanik bası yapan iri nodüllü hastalarda çare olarak ‘cerrahi’ gerekiyor. Hastanın tiroid hormonları normal ise, cerrahi hemen uygulanabiliyor. Ancak iri nodülle birlikte hormon üretimi fazlaysa, önce ilaçlar ile hormon seviyelerinin normale getirilmesi ve ardından ameliyat edilmesi gerektiğini belirten Prof. Dr. Can Küçük, ”Hastanın nodülü veya nodülleri otonom, yani aşırı çalışan nodüllerse bunu T4 ve TSH kan testleri ile ispatlamalı ve tiroid sintigrafisi ile nodüllerinin sıcak nodül olduğunu tespit edilmeli. Sıcak nodüller genellikle kanser olmadıklarından iğne biyopsisine gerek duyulmuyor. Tek sıcak nodül varsa ‘radyoiyod’ verilerek tedavi edilebiliyor. Sıcak nodül çok büyükse (2 cm) veya çok sayıda sıcak nodül varsa o zaman cerrahi tedavi gerekir” diyor.

Yüzde 5’i kanser şüphesi taşıyor

Prof. Dr. Can Küçük, tiroid nodüllerinin büyük çoğunluğunu bası yapmayan ve fazla hormon üretmeyen nodüller olduğunu söylüyor. Bu nodüllerin yüzde 5’inde kanserden şüpheleniyor. Bu nedenle paniğe kapılmadan, aslında bu nodüllerin yüzde 95’inin kanser olmadığını bilmek, hangi nodüllerin ameliyat gerektirdiğini öğrenmek için bir uzmana danışmak önemli. İlgili uzman hekim tarafından elle yapılan muayeneden sonra en önemli tetkik ‘tiroid ultasonografisi’. Bir nodülün sınırlarının düzensiz olması, toplu iğne başı gibi kalsiyum çökeltilerinin oluşması ve aşırı kanlanma gibi kanser riski açısından kuşkulu kriterler taşıması durumunda öncelikle o nodüle ‘ince iğne aspirasyonu biyopsisi’ uygulamak gerekiyor. Yeterli alınabilmiş bir aspirat, deneyimli bir sitopatalog tarafından incelendiğinde güvenilirlik oranı yüzde 97’ye kadar çıkabiliyor.

Kanser kuşkusu varsa ameliyat şart

İnce iğne aspirasyon biyopsisi sonucuna göre kanser veya kanser kuşkusu oluşturan tüm nodüllerin ameliyat edilmesi gerektiğini vurgulayan Prof. Dr. Can Küçük, sözlerini şöyle sürdürüyor: “Ayrıca kitle etkisi ile nefes borusuna baskı yapan iri nodüllü vakalar, kanser kuşkusu olmasa bile ameliyat edilmeli. Biyopsisi iyi çıkmış tüm nodüller, kullanılan yöntemin yüzde 3-5 hatalı sonuç vereceği göz önüne alınarak, ultrason ile izlenmeye devam edilmeli. Nodül yüzde 20 oranında veya daha fazla büyüyorsa, iğne biyopsisi tekrarlanmalı veya ameliyat düşünülmeli.”

Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.

Yorumlar: (0)