“Hep pozitif ol!” veya “Her şey iyi olacak!” gibi sözler, iyi niyetle söylense de, çoğu zaman beklenen etkiyi yaratmamaktadır. Aksine, bu tür ifadeler, kişinin yaşadığı zorlukları ve olumsuz duyguları görmezden gelmesine neden olabilmektedir. İnsan olmanın doğasında hem olumlu hem de olumsuz duyguları deneyimlemek vardır. Üzüntü, öfke, kaygı gibi duygular, mutluluk kadar doğal ve insani duygulardır. Bu duygular, bize önemli mesajlar iletmekte ve iç dünyamız hakkında değerli bilgiler sunmaktadır. Toksik pozitiflik, olumsuz duyguların üzerini örtmeye çalışırken, kişiyi daha yalnız ve anlaşılmamış hissettirebilmektedir. Oysa bu duyguları bastırmak yerine kabul etmek, onları anlamaya çalışmak ve kendimize şefkat göstermek, daha sağlıklı bir yaklaşımdır. Önemli olan, duygularımızı yok saymak değil, onlarla nasıl başa çıkacağımızı öğrenmektir. Bu, duygusal dayanıklılığımızı artırmanın ve içsel dengeyi sağlamanın anahtarıdır. Duygularımızı anlamak için öncelikle onları fark etmeye çalışmak önemlidir. Kendimize şu soruları sorabiliriz: “Şu an gerçekten ne hissediyorum?” ve “Bu duygunun kaynağı ne olabilir?” Duygularımızı yargılamadan kabul etmek, onların gelip geçici olduğunu hatırlamak ve kendimize şefkatle yaklaşmak, duygusal dayanıklılığımızı artıracaktır. Pozitif düşünmek elbette önemlidir, ancak sadece iyi hissetmeye çalışmak yerine duygularımızı anlamaya yönelmek, bizi gerçekten güçlendirecektir. Kendimize izin vermek, bazen üzgün olmanın da iyi olduğunu kabul etmek, duygusal sağlığımız için önemlidir. Unutmayın, duygusal esneklik, her duygunun kabul edildiği ve anlaşıldığı bir içsel alan yaratmaktır. Bu alan, zor zamanlarda kendimize sığınabileceğimiz güvenli bir liman gibidir. Duygularımızı bastırmak yerine onlarla yüzleşmek, onları anlamak ve onlardan öğrenip ders çıkarmak, bizi daha güçlü ve daha dengeli bireyler haline getirir. Kendimize karşı dürüst olmak ve duygusal ihtiyaçlarımızı karşılamak, içsel huzura ulaşmanın ve sağlıklı ilişkiler kurmanın temelidir.
Bu makalenin DoktorTakvimi web sitesinde yayımlanması, yazarın açık izniyle yapılmaktadır. Web sitesindeki tüm içerikler, fikri ve sınai mülkiyet mevzuatı kapsamında uygun şekilde korunmaktadır.
DocPlanner Teknoloji A.Ş. web sitesi tıbbi tavsiye sunmaz. Bu sayfanın içeriği, metinler, grafikler, görseller ve diğer materyaller de dahil olmak üzere, yalnızca bilgilendirme amacıyla oluşturulmuştur ve tıbbi tavsiye, teşhis veya tedavinin yerini almak amacı taşımaz. Herhangi bir sağlık sorununuzla ilgili şüpheniz varsa, bir uzmana danışınız.