Psikolog Gülce İNCEOĞULLARI
Çocuğunuzun tuvaleti kullanmaya başlaması oldukça heyecanlı ve büyük bir olaydır. Bezi bırakmak için çocuğun hem fiziksel hem de psikolojik açıdan yeterince olgunlaşması gerekir. Eğer sakin kalıp sabırlı, olumlu davranabilirseniz çok kolay geçirebileceğiniz bir dönemdir. Bu sürecin sırrı çocuğunuzun tuvalet eğitimine hazır olduğunun sinyalini beklemektir. Ayrıca siz psikolojik olarak hazır mısınız? Çevreniz buna uygun mu? Bunların hepsi tamamsa tuvalet serüveniniz başlayabilir.
Tuvalete başlanma zamanı her çocuk için farklıdır. Çocuğun fiziksel ve psikolojik olarak hazır olması gerekir.
● 13-24. aylarda kas gelişimi tamamlanır. Bırakma ve tutma için bu kasların gelişmiş olması lazımdır. Bu bakımdan 2 yaş sonrası başlamak fiziksel açıdan daha doğru olur.
● Kısa ve öz yönergeleri anlıyorsa (Topu getir, Suyunu iç, Babana oyuncaklarını getir, vb.),
● Başkalarının tuvalete gitmesiyle ilgileniyorsa, tuvalet ve el yıkamaya ilgisi arttıysa,
● Çiş ya da kakası geldiğinde fark ediliyorsa,
● Kakasını yapmak için saklanmaya başladıysa (Koltuğun arkasında yapması, başka odaya gitmesi, vb.),
● Çiş ve kakasını yaparken jest ve mimik kullanıyorsa,
●Bezi ıslandığında rahatsız oluyorsa (kaşımak, bacaklarını açarak yürümek, oturamamak gibi)
● Kısa uykularından altı kuru kalkıyorsa,
● Bez bağlatmak istemiyorsa bez bırakmaya çocuğumuz hazır demektir.
Çocuğumuzun hazır olduğunu keşfettikten sonra onu tuvalet serüvenimize hazırlamak gerekir. Çocukla iletişime geçmeden sadece kendi kararımız ile bu süreç zorlaşacaktır. Peki çocuğumuzu nasıl hazırlayacağız?
Öncelikle bu sürecin başlayacağını birkaç gün önceden bildirmek gerekir. “Biliyorsun artık büyüdün. Eskiden miniciktin. Sana yemeğini ben yediriyordum, senin için kıyafetlerini ben seçiyordum ve yürüyemediğin için seni her yere kucağımda götürüyordum. Şimdi ne kadar da büyüdün. Bence artık bu bezi bırakabiliriz. Seninle 2 gece daha uyuyalım sonrasında bezini çıkarıp tuvaleti kullanalım.” gibi bir açıklama yararlı olacaktır. Sonraki aşama materyallerin seçimi: Lazımlık (ilk aşamada tercih edilecekse) veya tuvalet alıştırıcı (tuvaletin içine düşme korkusunun ya da dengesiz durmanın önüne geçmesi için oldukça önemli) alınabilir. Bunun yanı sıra çocukla birlikte kilot almaya gidilmesi de yararlı olacaktır. Çocukla tuvalette vakit geçirmesini sağlayacak oyuncak ve/veya kitap seçilmesi orada geçirilen vakti artırmak açısından önemlidir.
Gece ve gündüz eğitiminin birlikte verilmesi çok önemlidir. Çocuğun bezin artık hayatından tamamen çıktığı mesajı net bir şekilde gösterilmelidir. Çocuğun tuvalet rutini takip edilmeli ve bez çıkarıldığında sinyaller alındığında çocuk hemen tuvalete götürülmelidir. İlk zamanlar, gündüz yaklaşık yarım saatte bir, gece ise belirli aralıklarla (çocuğun sıvı tüketimi ve rutinlerine bağlı olarak) tuvalete götürülmelidir. Çok sık olmamakla birlikte zaman zaman tuvaletinin gelip gelmediğini sorun. Israrcı olmayan, nazik hatırlatmalar yeterlidir. Aksi
takdirde çocuğunuz üzerinde baskı hissedebilir. Tuvaleti kullandıktan sonra her defasında ellerini nasıl yıkayacağını öğretin. Tuvaletten sonra el yıkama rutini, çocuğunuz için keyifli bir aktivite olabilir.
Evet, sizler hazırsınız çocuğunuz hazır, malzemeleriniz hazır ve son olarak öğretmeniniz hazır. Tuvalet eğitimine başladınız. Bu süreçte nelerle karşılaşacaksınız ve bunlara nasıl tepki vereceksiniz?
En sık karşınıza çıkacak şey “altına kaçırma”dır. Oyunu bırakmak istemediğinde, çok sık sıvı tükettiğinde, yeterince tuvalette uzun süre kalmadığında ve bunlara benzer pek çok nedenle alt kaçırmalar görülebilir. Altına kaçırdığı zaman “Önemli değil.” yerine ‘Bir kaza oldu, bir daha ki sefere klozete yapmalısın’ diyerek kirlenen yeri birlikte temizleyebilirsiniz. Kabızlık bu dönemde sıkça karşımıza çıkar. Kabızlığın nedenlerinden biri de tuvalette oturma korkusudur. Çocuk delikten içeri düşüp suyla beraber kaybolacağını düşünebilir. Bu yaş grubundaki çocuklara göre kaka önemlidir. Bu nedenle çocuğunuz kakasını görmek isteyebilir. Ona veda ederken zorlanabilir. Kendine ait bir parça kaybolacak diye düşünebilir. Çocuklar ayrılık kaygısı, bırakamama ve ayrılamama duyguları nedeniyle kakalarını tutabilirler. Bu nedenle kaka yapmadıkça dışkıları sertleşip canlarını acıtabilir. Çocuğunuzun duygularını anlamaya çalışın ve bu konuda onu zorlamayın. Uygun tıbbi tedavi ve beslenme düzeninde yapılan bazı değişikliklerle (kabızlığa sebep olabilecek yiyeceklerden uzak durulması) çözülebilir. Bu süreçte çocuğun kendi kakasından, çişinden tiksindirici bir şey gibi bahsetmemek gerekir.
Sonuç olarak bu dönemde çocuğunuzun gelişimine destek olmak için davranışlarımızı kontrol altına almalıyız. Unutulmamalıdır ki çocuğumuz gelişirken hangi duygu ile onları izlediğimiz ve destek olduğumuz çok değerlidir.
Bu makalenin DoktorTakvimi web sitesinde yayımlanması, yazarın açık izniyle yapılmaktadır. Web sitesindeki tüm içerikler, fikri ve sınai mülkiyet mevzuatı kapsamında uygun şekilde korunmaktadır.
DocPlanner Teknoloji A.Ş. web sitesi tıbbi tavsiye sunmaz. Bu sayfanın içeriği, metinler, grafikler, görseller ve diğer materyaller de dahil olmak üzere, yalnızca bilgilendirme amacıyla oluşturulmuştur ve tıbbi tavsiye, teşhis veya tedavinin yerini almak amacı taşımaz. Herhangi bir sağlık sorununuzla ilgili şüpheniz varsa, bir uzmana danışınız.