İnsan, hayatında etki alanına, kendi davranışlarına, neler yapabileceğine odaklanıp sorumluluk alırsa; öncelikli değer alanlarında ilkelere dayalı bir hayatı planlayarak kendi hayatının lideri; planladığı hayatı gerçekleştirmeye çalışarak da kendi hayatının yöneticisi olabilir ve böylece kişisel bütünlüğünü sağlayabilir. Kendini yönetebilmek, disipline etmek, kişisel bütünlüğü sağlamak diğerleriyle sağlıklı ilişkiler kurmanın ilk şartıdır. Herhangi bir ilişkiye kişinin kattığı en önemli şey; sözleri ya da hareketleri değil, gerçekte ne olduğudur.
Diğerleriyle derin, anlamlı, zengin ilişkiler kurabilmek için öncelikle diğerlerinin gönlünde kişinin duygusal güven hesabı kabarık olmalı yani kişi tutarlı ve güvenilir olmalı.
Aynı zamanda kişi bolluk bilincinde olmalı. Herkes için her şeyden yeterince vardır. Birinin başarısı diğerlerinin başarısızlığı demek değildir. İlla diğerlerinin kaybetmesi pahasına kazanılması gerekmeyebilir. Tarafların birlikte kazanması yani Kazan/Kazan bir felsefedir, karşılıklı yarar arayışıdır. Kazan/Kazan tarafları memnun edecek bir sonuç arayışıdır.
Kazan/Kazan zihniyetinde olan kişi önce anlamaya çalışmalı sonra anlaşılmaya çalışmalıdır. Şüphesiz anlaşılmak, yaşama isteğinden sonraki en önemli gereksinimdir ve bugüne kadar hep önce anlaşılmak istedik peki hiç önce anlamayı denedik mi? Okuma yazmayı öğrendik ya dinlemeyi? Gerçekten dinliyor muyuz yoksa karşıdaki konuşurken kendi hayatımızı referans
göstererek yanıt mı hazırlıyoruz, yorum mu yapıyoruz, öğüt mü veriyoruz? Anlamak, kendini karşıdakinin yerine koyarak empatiyle dinlemek hem duygusal hem de zihinsel açıdan derinlemesine sezmektir, yüreğiyle dinlemektir. Aynı fikirde olmak demek değildir.
Empatiyle dinleme, duygusal güven hesabına büyük yatırımdır. İnsanlar koşulsuz sevileceklerine, anlattıklarına sadık kalınacağına, yargılanmayacaklarına ve alay edilmeyeceklerine inanırlarsa açılırlar. Karşıdaki anlaşıldığını hisseder ve sadakat duygusu karşılıklı yaşanır. Kişi yargılamadan, öğüt vermeden, kendi fikrini açıklamadan dinlemeli. Sosyal ilişkilerde bazen bir taraf kendini açmak istemeyebilir. İlla konuşması gerekmez diğer taraf saygıyla, sabırla, empatiyle karşılayabilir.
İlişkilerde son olarak sinerjik bir yol bulunabilir. Bütün, parçaların toplamından büyüktür. Sinerji, farklılıkların bir araya gelerek işe yaramayan yolları bir tarafa bırakıp ortak yeni bir yol bulmaktır. Aynılardan sinerji çıkmaz, bir olmak aynı olmak değil, birbirini tamamlamaktır. İki kişi aynı fikirdeyse birine gerek yoktur. Her bebek bir sinerji ürünüdür. Sinerjik iletişimde kişi zihnini, yüreğini yeni fırsatlara açar. Daha fazla anlayış, daha fazla öğrenme daha fazla gelişme daha fazla bakış açısı, daha fazla fırsat demektir. Düşmanca bir ortamda bile sinerjik olabilirsiniz, hakaretleri üstünüze almayabilir, negatif enerjiden kaçmayı deneyebilirsiniz. Sadece iyi yanlarından faydalanmayı seçmeyi deneyebilirsiniz.
Candan cana iletişim için evinizde, işinizde, sosyal ilişkilerinizde güven ve iş birliğini artırmak için Kazan/Kazan düşüncesiyle önce anlamaya çalışın ve sinerjik yeni hedefler yaratın. Siz ve karşıdakinin fikri uyuşmuyorsa üçüncü bir seçenek her zaman vardır. Sağlıkla kalın.
Ümit YENER Psikolog Kaynak: Etkili İnsanların 7 Alışkanlığı, S. COVEY.
Bu makalenin DoktorTakvimi web sitesinde yayımlanması, yazarın açık izniyle yapılmaktadır. Web sitesindeki tüm içerikler, fikri ve sınai mülkiyet mevzuatı kapsamında uygun şekilde korunmaktadır.
DocPlanner Teknoloji A.Ş. web sitesi tıbbi tavsiye sunmaz. Bu sayfanın içeriği, metinler, grafikler, görseller ve diğer materyaller de dahil olmak üzere, yalnızca bilgilendirme amacıyla oluşturulmuştur ve tıbbi tavsiye, teşhis veya tedavinin yerini almak amacı taşımaz. Herhangi bir sağlık sorununuzla ilgili şüpheniz varsa, bir uzmana danışınız.