‘Çölyak’ Teşhis Edilene Kadar Bir Hastalık, Teşhisten Sonra İse Yaşam Biçimidir

Yazar Merve Sena NazlıDiyetisyen • 19 Ekim 2016 • Yorumlar:

Çölyak yani gluten enteropatisi…
‘’Siz, çocuğunuz ya da en sevdiğiniz kişi ömür boyu buğday, arpa, çavdar içeren hiçbir şey yemeyecek, glutenin tozundan bile uzak duracak.’’ Ağızdan kolayca çıkabiliyor ve kulağa kolay gibi geliyor değil mi? Peki, söylenilen kişiye etkisi nasıl oluyor? Hadi siz de birkaç dakika çölyaklı olmaya ne dersiniz ? 
Çölyak Hastalığı Nedir?
Çölyak hastalığı ince bağırsağın, gluten adlı proteine karşı ömür boyu süren ve kronikleşen alerjisi, hassasiyetidir. Buğday, arpa, çavdar ve yulaf gibi tahıllar gluten içerir.
Alınan gıda, ince bağırsakta bileşenlerine ayrıştırılıp bağırsak mukozası üzerinden kana karışır. Vücudumuzun yeterince gıda alabilmesi, ince bağırsakta çok sayıda bulunan ve villus çıkıntıları olarak adlandırılan kıvrımlar tarafından sağlanır. Çölyak hastaları glutenli yiyecekler tükettiklerinde bağırsak mukozasında alerji nedeniyle villus çıkıntıları ve kıvrımları tahrip olarak azalır ve küçülürler. Böylece bağırsak yüzölçümü gittikçe azalır ve alınan gıdalar emilemez hale gelir. 
Fırının önünden geçerken ekmeğin o güzel kokusunu aldığınızda, çok aç olup markete girip yiyebileceğiniz  hiçbir şey bulamadığınızda, arkadaşlarınızla buluştuğunuzda onlar pizza, lahmacun, waffle, makarna, simit, gofret yerken, siz sadece su içebildiğinizde, etrafınıza çölyağı anlatıp ‘ekmeksiz hiç yaşanır mı ?’ deyip kahkahalar attıklarında, sıcak yaz aylarında serinlemek için dondurma yemek istediğinizde kendinize uygun dondurma bulamadığınızda neler hissedersiniz ?
Başta Türk toplumunun olmazsa olmazı ekmek, pide, simit, poaça, börek, pizza, hamburger, iskender, yaş pasta, şerbetli tatlı, ekler, profiterol, kurabiye,  waffle, çikolata, çiğ köfte ve daha birçok yiyecek hayatınızda olmayacak, bunlarla kalmayıp diş macunları, rujlar, kremler, şampuanlar, ilaçlar ve karton bardaklarda dahil olmak üzere artık kullandığınız her ürünü detaylı bir şekilde araştırmanız gerekecek ve emin olmadığınız hiçbir ürünü alamayacaksınız.
Örneğin bulunduğunuz ortamda çikolata ikram edildi durumunuzu anlatarak ikramı geri çevirmek zorunda kaldınız, çevrenizin size karşı anlayışlı olmalarını beklerken ‘ bir lokmadan bir şey olmaz, tadına bak hatırım için’ diye bir tepkiyle karşı karşıya gelirsiniz. Oysaki sizin tüketeceğiniz o bir lokma yıllardır hiçbir kaçamak yapmadan uyguladığınız glutensiz diyetinizi tamamen bozup sindirim sisteminizde büyük sorunlara yol açacaktır. Bağırsak floranız bozulduğu için çok şiddetli karın ağrısı, şişkinlik, ishal, kabızlık, vitamin eksiklikleri, yorgunluk, halsizlik, deri hastalıkları gibi birçok sorun yaşayacaksınız. Eğer bu kaçamağı gelişme çağında bir çocuk yaptıysa tüm bu rahatsızlıkların dışında gelişme geriliği yaşamasına sebep olacaktır.
Çölyaklılar için 1 ton yemekte 1 kaşık gluten bile çok zararlıdır. Yemek hazırlığı sırasında glutenli gıdalara değmiş, bulaşmış çatal, kaşık, tava, tencere, süzgeç, tabak gibi gereçler kesinlikle çölyaklı kişilerin gıdalarına dokundurulmamalıdır.
Tahta kaşıklar, teflon tencereler, kesme tahtaları yeterince yıkansa dahi gluteni absorbe ederek çölyaklılar için tehlikeli olmaktadır. bu gereçler sadece çölyaklı kişilere ait olmalı, glutensiz yiyecekler dışında kullanılmamalıdır.
Çölyak Hastalığın Belirtileri Nelerdir?
Çölyak belirtileri geniş bir yelpazeye yayılır. Genellikle ishal, karın ağrısı gibi tipik yakınmalara sebep olur ancak bağırsaklara yönelik herhangi bir bulgu olmaksızın da başka sistemlere ait yakınmalarla da kendini belli edebilir. Bu yüzden çölyak zor tanı alan hastalık olarak bilinir. Atipik belirtiler nedeniyle çölyak akla gelmeyebilir ve sadece semptoma yönelik tedavi alır ve tanı gecikir. Çölyak hastalığı çocukluk döneminde ortaya çıkabileceği gibi 80li yaşlarda da görülebilmektedir. Bu yüzden belirtileri olan her yaş grubunda çölyak akla gelmelidir.
·    Karın Bölgesinde Öne Doğru Şişkinlik
·    Yaşa Göre Kilo Azlığı
·    Kas Zayıflığı (Potasyum, Magnezyum Yetersizliği
·    Kansızlık (Demir Ve B12 Vitamin Eksikliği, İlaç Tedavisine Rağmen Geçmeyen Ve Tekrarlayan)
·    Dışkıda Anormallik, Büyük Tuvalet İhtiyacı Artması
·    Kusma
·    Bezginlik
·    İştahsızlık     
·    Büyüme Geriliği
·    Açık Renkli, Kötü Kokulu Dışkı 
·    Gaz         
·    Ağız İçinde Oluşan Aftlar
·    İştahsızlık, Gaz Şikayetleri
·    Sinir Hasarı  (B12 Ve B1 Vitamin Eksikliği)
·    Eklem ve Kemik Ağrıları     
·    Kemik Erimesi (Osteoporoz)
·    Saç Dökülmesi
·    Sinirlilik
·    Ciltte Kaşıntılı Döküntüler
·    Kısırlık (Adet Bozukluğu, Düşükler)
·    Nedeni Bilinmeyen Karaciğer Hastalıkları Ve Enzim Yüksekliği
·    Çeşitli Tiroid Bezi Hastalıkları
·    Migren Tipi Baş Ağrıları
·    Şeker Hastalığı 
·    Geçmeyen, Kaşıntılı Cilt Yaraları
·    Deride Renk Açılması (Vitiligo)
·    Ağrılı Deri Hastalığı (Dermatitis Herpetiformis) 
Nasıl Tanı Konulur?
Çölyak hastalığı tanısı serolojik testler ve ince barsak biyopsisi ile konur. Tanıda ilk basamak serolojik testlerdir. Biyopsi materyalinde karakteristik histopatolojik bulguların gösterilmesi ise tanıda altın standarttır. Çölyak hastalığının klinik özelliklerini gösteren ve/veya serolojik testleri pozitif olanlara tanının kesinleştirilmesi için endoskopik biyopsi yapılmaktadır.
Çölyaklı bireylerin yüzde10’unu anne, baba, kardeş veya çocuklarında da çölyak görülebilir. 
Çölyak için tek tedavi yöntemi ömür boyu süren sıkı bir glutensiz diyettir. Glutensiz diyette ufacık bir kaçamağa bile izin yoktur. Glutensiz özel olarak hazırlanan unlar, ekmekler, makarnalar, bisküviler beslenmemizde ön planda olmaktadır.  Pirinç, mısır, patates ve soya unundan yapılmış ürünler tüketilebilir. Meyve, sebze, yumurta ve et ürünlerinin yenmesinde sakınca yoktur. Gluten içermeyen bir diyetin uygulanması normal beslenmeye göre daha pahalı, güç ve sıkıcı olabilir. Bazı kişilerde laktoz intoleransı da görülebildiğinden dolayı başlangıçta süt ve sütlü gıdaların alınmaması ya da laktozsuz tüketilmesi önerilir. Diyetin doğru ve kaçaksız yapılması ile tüm belirtiler yavaş geçmeye başlar ve kişi sağlıklı bir hayat sürdürür. Doktorunuzun önerdiği şekilde yılda 1 veya 2 defa diyetin yolunda gidip gitmediği kontrol edilir. 
Ufak kaçamaklar bazı kişilerde anında belirti vermez ve sinsi bir gidiş gösterir. İlerleyen zamanlarda bu kaçamaklar nedeniyle bir hastalıkla karşılaşmak söz konusudur. Diyet, kesin ve net olarak yapılmadığında veya geç teşhis konulduğunda diyabet, tiroit, kemik erimesi, çocuklarda boy kısalığı veya çeşitli kanserler olarak ortaya çıkabilir.
Şuan İçin çölyağın tek tedavi yolu glutensiz diyettir. Bitkilerle veya daha başka alternatif yöntemlerle tedavi edilemez…
Unutulmamalıdır ki, çölyak teşhis edilene kadar bir hastalık teşhisten sonra ise yaşam biçimidir. 

 

Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.

Yorumlar: (0)