Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu

Yazar Dolunay Zümrüt ÇetinPsikolog • 9 Aralık 2019 • Yorumlar:

Hiperaktivite bozukluğu, kişinin yaşına uygun olmayan aşırı hareketlilik, istekleri erteleyememe durumudur. Dikkat eksikliği dikkat süresinin ve yoğunluğunun bireyin yaşına göre olması gerekenden daha az olmasıdır diyebilirim kısaca. Dikkat eksikliği ve hiperaktivite tanısının konulması için bu belirtilerin 7 yaşından önce başlamış olması gereklidir ve bunun yanında birden fazla ortamda çocuğun aynı şekilde davranması söz konusuysa eğer dikkat eksikliği ve hiperaktivite var diyebiliriz. Evde çocuk çok hareketli fakat okulda değilse ya da okulda çok hareketli ama evde değilse bu durumun arkasında başka bir neden aramakta fayda var. Bu durumda doğrudan dikkat eksikliği ve hiperaktivite var diyemeyiz. Dikkat eksikliği ve hiperaktivite var diyebilmek için bu durumun çocuğun hayatını olumsuz etkiliyor olması ve ve 6 aydır devam eden bir süreç olması gerekir. Şu soruyu sormak lazım: ‘’ Bu aşırı hareketlilik sorunlara yol açıyor mu?’’

Dikkat eksikliği olan çocuk dikkatini bir noktaya odaklayamaz, dağınıktır, unutkanlık yaşar, eşyalarını kaybeder ama bu tüm saydıklarım her zaman olan şeyler olmalı. Arada bir hepimiz bir eşyamızı kaybederiz bu normal bir durumdur.Çocuk o anda yaptığı ne varsa onu bırakıp başka bir şeyle uğraşmaya başlayabilir. Mesela ödev başında 10 dk oturmayan bir çocuk saatlerce aynı oyunu oynuyorsa yani dikkatini verebiliyorsa demek ki sadece ödev yapmayla ilgili sorun yaşıyor demektir çocuğun dikkat eksikliği var diyemeyiz bu tabloda. Dikkat eksikliği olan çocuklarda ya da yetişkinlerde kalabalık gürültülü yani uyaranın fazla olduğu ortamlar zor olur. Bu çocuklar başladıkları işleri bitiremezler. Siz onunla konuşurken sizi dinlemiyor izlenimi veririler size. Ödev yapmaktan kaçınırlar. Eşyalarını kaybederler.

Aşırı hareketliliği olan çocuklar nasıl davranır? Yaşına ve gelişim düzeyine uygun olmayacak kadar hareketlidirler. Mesela uzun süre aynı yerde oturamazlar. Otururken de eli ayağı kıpır kıpırdır, çok konuşuyor olabilir, eşyalara tırmanıyor olabilir, sakince oyun oynayamaz, sürekli harekete eder sanki bitmek bilmeyen bir enerjisi var gibidir.Dürtüsellik en kaba tanımıyla kendini kontrol edebilmenin olmayışı diyebiliriz. Eğer dürtüsellik varsa çocuk ya da yetişkin kendini kontrol etmekte zorlanır. Acele etme, isteklerini erteleyememe, söz kesme, aklına geleni hemen yapma, aklına geleni o anda söyleme, sırasını beklerken sabırsızlanma dürtüselliğin göstergeleridir.

BENİM ÇOCUĞUM  NEDEN DİKKAT EKSİĞİ VE HİPERKATİVİTE YAŞIYOR?

Genetik diyebiliriz eğer ailede dikkat eksikliği ve hiperaktivite varsa çocuklarda ortaya çıkma olasılığı çok yüksek. Aa kesin sebebi budur diyemeyiz. Başka faktörler de etkili oluyor olabilir. Bilim bu konuda net bir açıkma yapmıyor. Zaten biz  bu dikkat eksikliği ve hiperaktivitenin  neden ortaya çıktığına bakarak zaman kaybetmemeliyiz nedeni öğrenince çocuğu bu dertten kurtaracak bir araç elimize geçmiyor. Nedenlere bakmak bu açıdan anlamsız.  Bu nedenle çocuğa bu konuda psikolojik destek sunmaya hemen başlamalıyız. Ama insan zihni nedeni bulursa sorunun çzöeceğini düşünüyor. Ne yazik ki psikoloji dünyası böyle işlemiyor. Çünkü bir problemin ortaya çıkmasında bir çok faktör rol oynamış olabilir bu nedenle sebeplerle vakit kaybetmeye  gerek yok bir an önce çocukla neler yapılabileceği tasarlanmalı acilen çocuğa destek sunulmalıdır. Bunu yanında dikkat eksikliğinin ortya çıkmasında etkili olduğu düşünülen yani tahmin edilen faktörler şunlardır:  Annenin alkol kullanımı,  annenin ilaç kötüye kullanımı, annenin kötü beslenmesi, kimyasal zehirler. Doğum sırasındaki faktörlerinde etkili olabileceği düşünülmekte: Zor doğum, doğum sırasında çocuğun oksijensiz kalması, enfeksiyonlar, demir eksikliği anemisi. Fakat tüm bunlar tahmin kesin bir bilgi değildir, yani dikkaet ekskliğinin sebebidir diyemeyiz dediğim gibi sadece bir tahmin. Görülme sıklığı %5 yani her 100 kişiden 5 inde var diyebiliriz. Hiperaktivitesi olan çocuk şımarık, tembel ya da terbiyesiz olarak değerlendirebiliyor halbuki durum böyle değil, bu çocukları cezalandırırsak tablo daha da kötüye gider. Anne babalar birbirlerini suçlayabilirler. Senin yüzünden böyle oldu b çocuk diyebilirler halbuki ne annedir sebep ne de baba.

SES DALGALARI İLE DİKKAT GELİŞTİRME

  Dikkati artırmaya  yönelik ses dalgalarıyla yapılan seasnlar ile çocukta olumlu gelişmeler görülür. Bu beyin dalgaları çocuğun  dikkatini toplamasında yarar sağlar. Araştırmalar gösteriyor ki beyin dalgaları ile çalışarak dikkat geliştirilebiliyor. Beyne yollanan ses dalgaları ile konsantrasyonu artırabiliriz. Bunu aynı bir gitarın akort edilmesi gibi düşünebiliriz. Aslında bir bozukluk yok ortada gitarı değiştirmiyoruz sadece akordu bozulmuş onu ayarlıyoruz gibi düşünebiliriz.

  Psikoloğa gelmeden önce bir doktora gidip çocuğun muayene olması gerekir ki teşhis koyulursa çocuk ilaç alımına başlasın. Çocuğun ilaç kullanımı psikologla yapılan seansları çok daha hızlandırıcı bir etki yaratacaktır. Bu konuda verilen ilaçlar bağımlılık yapmaz merak etmeyin. Çocuğa zarar vermez tam tersine psikolog ile yapacağı seansları destekler hızlandırır.

  Anne babalar dikkat eksikliği olan çocukları için çok dalgın beni dinlemiyor ona çok kızıyorum derler. Aklı bir karış havada bu hali hiç hoşuma gitmiyor diye isyan ederler. Genelde şunları söyle anne baba ya konuşuyor ya da en azından ses çıkarıyor asla yorulmuyor bitmek bilmeyen bir enerjisi var. Sınıfta öğretmeni de bu çocuğu hemen fark eder dikkatinin dağıldığını sık sık gözlemler, 5 dakikalık bir ödevi 1 saatte yapıyor ve yerinde duramıyor, her an hareket halinde, sırasını asla bekleyemiyor  diyecektir

ANNE BABA OLARAK ÇOCUĞUM NASIL YARDIM EDERİM?

Önce anne baba bu konuda bilgilenmelidir. Çocuk yaramazlık yapmak için ya da tembellik için aşırı hareketli davranmaz aslında.  Anne baba bu durumlarda çocuğu azarlama eğiliminde olurlar ama bu çocuk için olumlu olmayacaktır. Ceza yerine çocuk istediğimiz gibi davrandığında ona ödül vermek daha hızlı istediğimiz sonuçları almamızı sağlayacaktır.. Ailenin çocuğa yönelik davranışları çocukla yapılan seanstan sonra yapılmalıdır. Aile bu konuda çok önemli bir ayaktır.  Bu aile görüşmeleriyle ve çocukla yapılan görüşmeler ve  seanslardan sonra verdiğim ev ödevleriyle çocukta olumlu gelişmeler olacaktır. Çocuğunuzu önce KABUL edin. Kabul edin ki çalışmalarımız hızlanın kabul derken şunu kast ediyorum lütfen başka çocuklarla karşılaştırıp özgüvenini zedelemeyin.Evde kurallar koyun. Çocuğunuza onu sevdiğinizi söyleyin sık sık sarılın ki çocuk sevildiğini düşünsün ve mutlu  hissetsin. Çocuğunuzla ders dışında eğlence odaklı aktiviteler paylaşın çocuğun deşarj alanı olsun. Çocukla konuşurken göz göze konuşun onun hizasında konuşmak için eğilin ya da birlikte oturun tepeden konuşmayın böylece çocuk dikkatini size yöneltme şansı yakalar ve değer gördüğünü düşünür.Genellikle olumsuz şeylere zihnimiz daha yatkındır, çocukta da olumsuz davranışlara hep kızarız fakat olumlu bir davranışı kollayın ki pekiştirin çocuklar sadece ve sadece böyle değişiyorlar. Ceza ne yazık ki işe yaramıyor. İşe yarıyor gibi gözükebilir fakat ne yazık ki yaramıyor dahası çocukta derin yaralar açıyor.Ne hissettiğinizi çocuğunuza söyleyin. Çocuk da sizi örnek alarak duygularını ifade etmeyi öğrensin. Çocuğunuzu eleştirmeyin ve mükemmellik beklemeyin hiçbirimiz mükemmel değiliz. Eğer böyle davranırsanız bu çocukta kaygı yaratacaktır. 
çocuğunuza tembel, şımarık, senden b işe olmaz, bıktım senden şeklinde kelimeler, cümleler söylemeyin.

ASLINDA DOĞRU OLANLAR

       --DEHB(dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu) sadece ilaç ile çözümlenir.(yanlış)

ASLINDA İlaç %70 lik bir fayda salar ama kalan %30 luk kısımda psikolog ile görüşmeler yapılmalıdır.

        --Hiperaktivite anne babanın çocuğu terbiye edememesinden kaynaklıdır.(yanlış)

ASLINDA bu bir bozukluktur. Anne babanın çocuğa nasıl davrandığından bağımsız ortaya çıkar.

         --Çocuk büyüyünce DEHB geçer. (yanlış)

ASLINDA ilaç ve psikolog desteği almadan DEHB geçmez.
  --DEHB olan çocuğun öğrenme güçlüğü vardır. (yanlış)

ASLINDA DEHB i olan çocukların bazılarında öğrenme güçlüğü vardır, hepsinde değildir.

Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.

Yorumlar: (0)