Diyetteyiz

Yazar Nursel EroğluDiyetisyen • 5 Nisan 2018 • Yorumlar:

Herkese merhaba, yeni yazımda motivasyon düşmeden nasıl başarılı bir diyet programı
yürütebiliriz bundan bahsedeceğim. Diyetten herkesin anladığı anlamı enerji kısıtlaması olan tatsız tuzsuz gıdalar tüketerek kilo vermek, diyet aslında öğün planı ve beslenme demektir ve kişiye uygun diyet uzmanı tarafından planlanmış bir diyet hem çok besleyicidir, hem de çok iyi kilo vermeyi sağlar. Diyet yapmak eğer bir dönemsel süreç ise, örneğin yaza giriş veya hamilelik sonrası fazla kiloları verme dönemi gibi. Sadece amaç kilo vermek ise motivasyon çok hızlı bozulmakta ve diyet keyifsiz bir sürece dönmektedir.

Diyetsel Motivasyon Nedir?
Beslenme alışkanlıklarını sağlıklı yönde değiştirmek aslında bir yeme davranışını
değişikliğidir ve davranış değişiklikleri hiç de kolay olmaz. Sağlıklı beslenme davranışını
diyet yaparken kazanabilirsiniz ama diyetsel motivasyonunuz yüksek ise. Diyetsel
motivasyon sağlıklı beslenme davranışına yönlendiren, tetikleyen ve harekete geçiren güçtür.
Diyetsel motivasyonu çevre ve birey olmak üzere iki durum olumsuz etkiler.

Çevre olarak yemek davetleri, sosyal ortamlar ve şişmanlığa neden olan yüksek kalorili
beslenmeyi kendilerine ilke edinen kilo aldıran arkadaşlar olarak sayabilirim. Diyetsel
motivasyonun bozulmasında çevre çok önemli olmakta ve şişmanlatıcı çevre koşulları olarak
da adlandırılmaktadır. Çevrenizden uzak kalmadan diyet programınızı başarılı şekilde devam
ettirmek mümkün. Öncellikle diyet uzmanınızla tüm sosyal yemekleri ve içerikleri paylaşmalı
uygun öneriler ile diyete entegre edilmelidir. Hayır diyebilmek ve çevresel koşullarda da
sağlıklı besinleri seçme başarısını motivasyonunuzu artıracaktır.


Birey olarak, diyetsel motivasyon bozulmasında, karamsarlık, bıkkınlık, deneyimsiz uzman
olmayan kişilerle diyet yapmaya çalışma çabaları, önceden kilo alma ve verme öyküsü, zaman
uzunluğu durumlar etkili olmaktadır. Kişinin diyet sürecini uzmanı ile güçlü bir iletişim ile
keyifli bir sağlıklı beslenme sürecine dönüştürmesi motivasyonunu artırır. Kararlı olmak,
psikodiyet tekniklerinin uygulanması da yararlıdır. Yeme güdüsünün altında yatan bazı
nedenlerin de sorgulanması ve çözümü duygusal yeme ataklarını büyük ölçüde önlemektedir.
Popüler diyetler, gazetelerde diyetler ve açlık diyetleri hem kişinin sağlığını olumsuz
etkileyebilir ve diyetsel motivasyonuna bir darbe vurur. Diyet uzmanınız ile yaşamınızın
konuşulup sizin kolaylıkla uygulayacağınız bir diyet programının hazırlanması
motivasyonunuzu düşürmez. İdeal kiloya ulaşıncaya kadar motive istekli şekilde diyet
yapabilirsiniz. Yeme alışkanlıklarımız motivasyon ve psikoloji ile çok ilişkili durumdadır. Diyetsel
motivasyon hedeflediğimiz ideal ağırlığa ulaşmamızda çok yardımcı olmaktadır.

Hayaller 34 Beden Ya Gerçekler?
Zayıflamaya karar verdiniz ve istediğiniz bir beden ve kilo miktarı var. Peki bu gerçek sağlıklı
bir hedef mi ? İdeal ağırlık kişinin cinsiyetine, yaşına, boyuna, yağ ağırlığına, sağlık
durumuna göre belirli standart veriler ışığında tespit edilir. Siz eğer gerçekçi olmayan
zayıflama hedefleri belirlerseniz buna ulaşma yolunda zorluk ve gerçekleşmemesi durumunda
büyük bir hayal kırıklığı ile olumsuz etkilenebilirsiniz.

İdeal Ağırlıkta mıyım ?
Beden Kütle İndeksli (BKI) şişmanlık veya ideal kiloda olup olmadığınız ölçebileceğiniz
basit bir indeks. Sizde bunu kendinize uygulayabilirsiniz. Kilonuzu boyunuzun karesine
bölmeniz yeterli. Örneğin boyu 1.60 cm, ağırlık 75 kg 26 yaşında kadın bir bireyin BKI
hesaplayalım.


BKI: 75/160*160 : 29.2 KG/M2 (FAZLA KİLOLU)
BKI Değerlerine göre ağırlığın sınıflandırılması
Sınıflama BMI(kg/m2)
Zayıf <18.5
Normal sınırlar 18.5-24.5
Şişman 25-39.9
Morbid şişman >40

Her yaşta ağırlığımızı kronik hastalık risklerinden korumak için ideal ağırlık sınırları içinde
tutmaya çalışmalıyız. Zayıfla hedeflerimiz gerçekçi ve zamanlama olarak ideal sürelerde olmalı.
Zayıflama sürecinde dengeli diyeti hayatımızda bir yaşam tarzı haline getirmek kalıcı zayıflamada temel hedef olmalıdır. Özellikle sedanter yaşam tarzı olan kişiler obezite riski çok yüksektir bu nedenle günlük besinler alınan kalori kontrol altında olmalıdır. Günlük hayatımıza hareketli yaşamı ve düzenli egzersize mutlaka yer vermeye çalışmalıyız. Rafine un ve şeker mümkün olduğu kadar azaltılmalıdır.

Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.

Yorumlar: (0)

Yazar