Erkeklerde Kısırlık Nedenleri 2

Kısırlık uygarlık tarihi boyunca birçok çiftin yaşadığı hem psikolojik hem de fizyolojik anlamda ciddi sonuçlara neden olan bir problemdir. Kısırlık tüm bu zamanlar boyunca sadece kadının omuzlarına yüklenmiş bir problem olarak görülse de erkek kaynaklı kısırlık yaşanma oranı da hayli fazladır. Bir yıl boyunca korunmasız bir şekilde bebek sahibi olmayı deneyen ancak gebelik yaşanmayan çiftlere kısırlık tanısı ve tedavisi amacı ile birtakım yöntemler uygulanmaktadır.

Erkeklerde kısırlık tanısı ve değerlendirmesi semen analizi ve fizik muayene ile gerçekleştirilmektedir. Aynı zamanda hastanın cinsel öyküsü, ailede infertilite öyküsü, cinsel yolla bulaşan hastalıklar, kullanılan ilaçlar ile zararlı alışkanlıklar ve yaşam tarzı ile ilgili bilgiler de değerlendirmeye dahil edilmektedir. Erkekte kısırlık nedenleri genellikle medikal ilaçlar ya da cerrahi müdahale ile tedavi edilebilmektedir.

Bu nedenler şu şekilde sıralanabilmektedir;

- Azospermi (hiç sperm bulunmaması)

- Sperm sayısında yetersizlik

- Sperm hızında yetersizlik

- Cinsel yolla bulaşan hastalıklar

- Endokrin bozuklukları

- Çeşitli gonadotoksinler (genellikle tarımsal ve endüstriyel maddeye maruz kalma)

- Genital organlarda anatomik bozukluklar (inmemiş testis, hipospadias)

- Varikosel

Erkeklerde Kısırlığın Tedavisi
Kısırlık tedavisi sürecinde hastanın değerlendirmesinden sonra kısırlığa neden olan anormal durumlar tedavi edilmektedir. Bu tedavi sürecinde daha önce de belirtildiği gibi medikal ilaçlara ya da ameliyata başvurulabilmektedir. Hastada azospermi ya da sperm sayısında yetersizlik bulgusu rastlanıyorsa birtakım sperm elde etme yöntemleri uygulanarak kısırlık tedavisi gerçekleştirilmektedir.

Hem kadın hem de erkekte kısırlık birçok psikolojik probleme ve yaşanılan duygusal ilişkinin zedelenmesine neden olabilmektedir. . Çiftlerin kendilerini yetersiz ve eksik hissetme, duygusal ilişkinin mecburiyetler sonucunda zedelenmesi ve sosyal ortamlarda alınganlık çekingenlik ve kaygı bozuklukları yaşamaları tedavi sürecini olumsuz bir şekilde etkilemektedir.