Genital Siğil

Yazar Salim BalınGenel Cerrah • 10 Mart 2020 • Yorumlar:

Genital Siğil (HPV Virüsü) Nedir?

Human Papilloma Virüs, HPV adı verilen, cinsel yolla bulaşan viral bir rahatsızlıktır. Cinsel ilişki esnasında, temas yolu ile bulaşan ve de yayılabilen bir hastalıktır. Özelikle Amerika’da çok fazla görülmektedir. Cinsel yolla bulaştığı için sosyal yaşamdan dolayı birçok kişi bu rahatsızlığı paylaşmaktan çekinip, gizlemektedir. Bu nedenle de bulaşıcı olan bu virüs hızla yayılır ve virüsün daha fazla ilerlemesine sebebiyet vermektedir.

HPV bir tip virüs çeşididir. Genital bölgede, cinsel temas yolu ile bölgede yer alan çatlaklardan hücre içerisine girip, yerleşmektedir. Zaman zaman parlayarak, belli belirtiler vererek, kendini gösterip oluşum yapmaktadır. Temasla, zamanla alınan virüs bir kişiden başka bir kişiye belli kuluçka döneminden sonra küçük, et beni benzerliğinde, karnabaharın çiçekleri gibi cilt üzerinde oluşum yaparak yer alır ve siğil oluştururlar. Bağışıklık sistemi düştüğü zaman ortaya çıkmaktadırlar. Hem cilt hem de mukozada yer alarak yayılabilen lezyon oluşturmaktadırlar.

Genital Siğil (Kondilom) Nasıl Bulaşır?

HPV viral bir enfeksiyondur ve genellikle cinsel temas yolu ile bulaşmaktadır. Bu virüs, deri kenarlarındaki yırtık ve çatlak üzerinden geçerek bulaşır. Genital bölge cilt yüzeyinin başka bir cilt yüzeyi teması ile bulaş gerçekleşmektedir. Bu bir tip virüs çeşididir ve genital bölgede yer alarak lezyon oluşturmaktadır. Oluşturduğu bu lezyonlara kondilom adı verilmektedir. Yani, genital bölgede siğil yapılı cilt dokusu üzerindeki lezyonlardır. Kişiden kişiye cinsel temas ya da cinsel ilişki sırasındaki temas yolu ile bulaşır. Partnerinizde, eşinizde, cinsel arkadaşınız da bu virüs mevcut ise birliktelik sonrasında size de bulaşabilmektedir. Gözle görülebilen bir yapıda olmasa bile cilt altındaki lezyon varlığı bulaşma için yeterli gelmektedir. Bazı bireylerde gözle görülmeden, belirti vermeden de kuluçka döneminde başka bir bireye geçebilmektedir. Bu bir döngü şeklindedir ve bulaşma kişiden kişiye olduğu için tedavi olunmadığı sürece temas ile süreklilik gösterip, bu şekilde yayılım gerçekleşir.

Zaman zaman ortak kullanım alanları olan umumi tuvaletler, sauna, spor salonları ve hamamlardan da bulaşma söz konusu olabilmektedir. Ortak kullanılan havlulardan geçebilmektedir. Örnek vermek gerekirse eğer ki; cilt üzerinde gözle görülebilen ya da görülmeyen HPV enfeksiyonunu taşıyan kişinin genital bölgesini temizlemek için kullanmış olduğu bir havluyu, sağlıklı olan bir başka bireyin o havluyu bölgede kullanması ile bulaşma gerçekleşebilmektedir. Bu nedenle nadiren de olsa ortak kullanım alanlarından bulaşma söz konusu olabilmektedir.

Genital Siğil Kimlerde Görülür?

Cinsel temas yolu ile bulaştığı için kadın-erkek ayrımı olmadan birçok kişide görülebilmektedir. Genellikle sık partner değişikliği yapan kişilerde, birçok birliktelik yaşayan kadınlarda sıklıkla görülmektedir. Bilinmesi gerekir ki lezyon oluşumu ile karşılaşılmasa da kişi bünyesinde yer alabilmektedir. Bu da bağışıklık siteminin güçlü olması ile ilgilidir. Bağışıklık yani immün sistem düştüğü zaman içerisinde lezyon oluşumu gösterebilir. Bu zaman dilimi bazen 1 ay, bazen 1 ya da 2 yıl bile sürebilmektedir. Temastan yıllar sonra bile karşılaşıla bilinmektedir.

Bulaşmasındaki risk faktörlerini şu şekilde sıralayabiliriz:

Ergenlik çağında başlayan cinsel beraberlikler,

Birden fazla partner sayısının olması,

Korunmasız yaşanılan birliktelikler,

İmmün yetersizliği yani bağışıklık sisteminin düşük oluşudur.

Genital Siğil Hangi Bölgelerde Görülür?

Kadınlarda;

Dış genital bölge

Vajina

Serviks (Rahim ağzı)

Perianal bölge (Makat çevresi)

Erkeklerde;

Dış genital bölge (Penis ve çevresi)

Perianal bölge (Makat ve çevresinde) görülebilmektedir.

Genital Siğil Nasıl Belirti Verir Ve Şikâyetleri Nelerdir?

Genital veya anal (makat) bölgesinde kaşıntı, hafif yanma ve kızarıklık,

Deri üzerinde renk değişiminin gözlenmesi,

Genital bölgede küçük, karnabahara benzer yapıda bölgede bir veya birkaç tane siğil oluşumu,

Girintili-çıkıntılı yapıda beyaz, kimi zaman gri veya kahverenginde lezyon oluşumu,

Cinsel birliktelik sırasında görülen kanamalardır.

HPV Testi Nasıl Yapılır?

HPV, kişiler arasında herkese bulaşabilme potansiyeline sahip olan virüs çeşididir. Tespit edildikten sonra kendi vücutlarında gördükleri bu siğillerin zararlı mı yoksa zararsız mı olduklarını öğrenebilmek için mutlaka doku tiplendirilmesinin yapılması gerekir. Özellikle bayan hastalarda bazı tipler rahim ağzı kanserine sebebiyet verdikleri için muhakkak tiplendirme yapılması gerekir. Tiplendirmenin yapılması önemli bir rol oynamaktadır. Bölgede bu siğiller ile karşılaşıldığında alanında uzman hekime başvurmak gerekir. Hekim tarafından cilt üzerinde oluşan lezyonlardan doku örnekleri toplanarak, genotiplendirmenin yapılması için özel laboratuvarlara gönderilir ve hangi tipe ait olduğu tespit edilir. Tespit sonrası alanında uzman hekim tarafından tedavisi belirlenerek uygulanılır.

HPV Tip Çeşitleri Nelerdir?

HPV kadın, erkek ayırmaksızın 15-25 yaşları arasında sıklıkla görülmektedir. Yaş ilerledikçe görülme sıklığı azalmaktadır. 200’den fazla farklı HPV tip çeşidi bulunmaktadır. Bunlardan neredeyse 40 kadarı genital siğile yol açmaktadır. Bazı türleri de kadınlarda rahim ağzı (serviks) kanserine sebebiyet vermektedir ve düşük risk, yüksek risk grubu olarak ikiye ayrılır.

Düşük riskli HPV türleri; Tip 6, 11, 40, 42, 43, 44, 54, 61, 70, 72, 81

Yüksek riskli HPV türleri; Tip 16,18, 31, 33, 35, 39, 45, 51, 52, 56, 58, 59, 68, 73 ve 82’dir.

HPV’nin Aşısı Var Mı?

Dünya Sağlık Örgütünün (WHO) yapmış olduğu araştırmaya göre rahim ağzı kanseri vakaları ile karşılaşan bayanların sayısı dünya çapında 600 bine kadar ulaşmıştır. Rahim ağzı kanserinin yarısından fazlası HPV enfeksiyonundan kaynaklı olarak, düşük ve orta gelirli ülkelerde sıklıkla karşılaşılabilen bir hastalıktır. Bu nedenle Dünya Sağlık Örgütü ve uzmanlar tarafından HPV aşısının büyük önem taşıdığı vurgulanmaktadır.

Öncelikli olarak bilinmesi gerekir ki HPV virüsü ile karşılaşmadan önce aşı yapılması gerekmektedir. Bu konuda maalesef ki ülke olarak genel itibari ile aşılanmada yetersiz kalmaktayız. Çünkü kültürel olarak ailesel yapıdan dolayı çocukların cinsel yolla bulaşan hastalıklardan korunması pek akla gelmemektedir. Bu nedenle aşı oranı ülkemizde olduğu gibi birçok ülkede de düşük oranda yer alır. Bilinmesi gerekir ki yine araştırmalar sonucunda 12-13 yaş aralığında aşının etkinliği, 17-45 yaşa göre büyük oranda fark attırmaktadır. Yani yaş küçükken yapılan HPV aşısının ilerleyen yaşlarda etkisi daha da azalmaktadır. Bu nedenle herhangi bir HPV belirtisi göstermeyen bu enfeksiyondan korunmak için en başında aşılanma yapılması gerekmektedir.

HPV’den Nasıl Korunulur?

Erken yaşta aşı yapılmanın önemi HPV’den korunmanın başında yer almaktadır. HPV kendi kendine geçebilen bir hastalık değildir. Bu nedenle tedavi olmak gerekmektedir. Cinsel temas yolu ile bulaş söz konusu olduğu için cinsel birliktelik esnasında prezervatif kullanımı büyük önem taşımaktadır. Fakat bilinmelidir ki kondom kullanımı HPV’ den korunma yöntemi değildir. Sadece genital siğile yakalanma riskini çok düşük oranda azaltmaktadır. Çünkü prezervatif dışında temas edilen tüm alanlarda siğil görülmesi ve yayılması oldukça sık rastlanılan bir durumdur. HPV sürtünme yolu ile de bulaşabilen bir enfeksiyondur.

İmmün sistem yani kişinin bağışıklık sisteminin dirençli oluşu büyük önem taşımaktadır. Taşıcı olarak bulunan kişiler, bağışıklık sistemi düştüğü her an siğiller ile karşılaşabilmektedir. Tedavi öncesi veya sonrasında bağışıklığın güçlü olması büyük önem taşımaktadır.

Sağlıklı ve iyi bir şekilde beslenen kişilerin bağışıklık seviyesi yüksek olduğundan tedaviye cevap verme oranı da çok yüksektir. Bu nedenle bağışıklık sistemini güçlü hale getirebilmek için beslenme şekline dikkat etmek gerekir. Hazır ve fast food tüketiminden uzak durulmalı. Alkol, sigara gibi zararlı olan maddeler kullanılmamalıdır. Günde en az 2 litre su tüketilmesi önerilir. Günlük yarım saat yürüyüş yapılmasının vücuda iyi geldiği bilinmektedir. Probiotik ağırlıklı besinlerden uzak durmamak gerekir ve sıkça tüketilmelidir. Kuru baklagiller, tahıllı yiyecekler ve yeşil çay tüketimleri enfeksiyonlara karşı direnç oluşturan besinler arasındadır ve bu nedenle beslenme alışkanlıklarımız arasında yer almalıdır. Et ve süt ürünleri ağırlıklı haftada en az 2 gün düzenli bir şekilde beslenmek gerekir. Kilo kontrolünün dengeli olması bağışıklık için büyük önem taşır. Protein ağırlıklı beslenmek, posa ve lifçe zengin besinler tüketmek, antioksidan açısından oldukça zengin içerik taşıyan taze sebze ve meyve tüketmeye özen gösterilmelidir. C vitamini, folik asit, çinko, B12 gibi birçok vitaminlerin yeteri miktarda kullanılması immüniteyi arttıran içerikler arasında yer alır. Stres, yorgunluk, uykusuzluk gibi etkenler bile bağışıklık sistemini düşürmeye yetebilen faktörler arasındadır. Bağışıklığın güçlü oluşu HPV ile savaşmayı getirir. Bağışıklık sistemi zayıf olan kişiler sadece HPV değil her türlü hastalığa çok kolay bir şekilde yakalanır ve zor kurulurlar. Bu yüzden bağışıklık sağlığımız için çok önemlidir.

Genital Siğillerin Bitkisel Tedavisi Mümkün Mü?

Genital siğil, ciddiye alınması gereken bir rahatsızlıktır. Bu nedenle dile getirilen her çözüm yolunu, bitkisel gibi yapılması önerilen kürleri uygulamak çok doğru olmayabilir. Bitkisel içerikli olan sirke gibi birçok doğal sayılabilen sıvılar, aslında asidik yapısından dolayı bölgede oluşan siğili ortadan kaldırabilse de bunun ne kadar etkili olarak kullanıldığı tartışmaya açık olan bir konudur. Fakat bilinmesi gerekir ki, siğil oluşumu görülen bölgeye bu gibi asidik sıvılar uygulanıldığı zaman maalesef bölgedeki diğer dokulara da tahribat vermek söz konusu olmaktadır. Bu cilt dokuları çok fazla tahriş edilmiş olunursa eğer siğillerin yayılımına yol açılabilmektedir. Dikkat edilmesi gerekir ki genital siğiller bayanlarda rahim ağzı kanserine yol açtığı için, muhakkak doktor kontrolü altında tedavi olunması gerekmektedir. Çünkü kişinin kendi başına bu bitkisel kür sıvılarını, gelişi güzel olarak uygulamaya kalktıklarında yararlarından ziyade zararı olabilmektedir.

Genital Siğil (Hpv) Tedavi Edilir Mi?

Genital siğil tedavisinde kullanılan birçok yöntem vardır. Bu yöntemleri şu şekilde sıralayabiliriz:

Cerrahi Yöntem

Kriyoterapi (Soğuk Tedavi ile Dondurma) Yöntemi

Lazer Yöntemi (Isıtarak, Buharlaştırarak) ile Tedavi

Cerrahi yöntem, hastaya narkoz verilerek uygulanan bir yöntemdir ve cerrahi operasyon ile siğiller birer birer alınır. Bilinmesi gerekir ki narkoz birçok kişide yan etki gösterebilir. Yan etki dışında cerrahi yöntem ile yapılan HPV tedavisinde siğil izleri yer alarak kişiye görsel anlamda psikolojik etki etmektedir.

Genital Siğil Tedavi Sonrası Nelere Dikkat Edilmelidir?

Genital siğili yani genital bölgedeki oluşan kondilom varlığının öncelikli olarak hekim tarafından o bölgedeki siğilden tamamen temizlenmesi gerekmektedir. Sadece hekim tarafından tedavi olduktan sonra bu siğilden korunmak yeterli gelmeyebilir. Bu nedenle tedavi ardından hastalar temizliğe, hijyene dikkat etmesi gerekir. Bölgenin temiz tutulması büyük önem taşımaktadır. Tedavi sonrası hastaların dikkat etmesi gereken bir diğer nokta ise; genital siğili bulunan kişiler ile tekrar temas etmemek gerekmektedir. Çünkü siğil bulaşıcı bir enfeksiyon olduğundan dolayı temizlenen bölge ile temas edildiğinde siğil varlığı kendini yeniden ortaya çıkarabilir. Bu yüzden tedavinin devamlılığı için aynı zamanda eşli tedavi önerilmektedir. Tek başına tedavi yeterli olmadığı için partner tedavisinin yapılması gerekmektedir. Son olarak genital siğil tedavi sırası ve sonrasında dikkat edilmesi gereken en önemli ilke; bağışıklık sistemini, immüniteyi en üst düzeyde tutmak gerekir.

İnsan vücudunun savunma mekanizması olan bağışıklık sisteminin güçlü olması HPV tedavi sonrasında önemsenmesi gereken bir konudur. Çünkü bağışıklık sistemi yani immünitenin yüksek oluşu HPV enfeksiyonuna karşı güçlendiren bir destek olmaktadır.

SIKÇA SORULAN SORULAR

HPV tip çeşidi kanser yapar mı?

HPV tip tayini ve pap-smear testi sonucunda doktor tarafından konulan tanı sonrası, HPV tip 16 ve tip 18 sıklıkla kadınlarda rahim ağzı kanserine (serviks) yol açabilmektedir.

HPV ‘nin gebeliğe zararı var mı?

Evet, var. Gebelik önce olan ve ya hamilelik döneminde ortaya çıkan siğillerin büyümesi, doğum kanalının tıkanmasına yol açarak normal doğum yapılmasına engel olmaktadır.

Yeni doğan bebeğe genital siğil bulaşır mı?

Hamilelik döneminde bebeğe HPV geçmemektedir. Fakat kondilom varlığı olan gebelerde, normal doğum sırasında bebeğin HPV’li bölge ile temas edildiği için bulaşma gerçekleşebilmektedir.

Makatta (anüste) genital siğil oluşur mu?

Evet. HPV temas yolu ile bulaştığı için makat bölgesinde de görülmektedir.

Genital siğillerin ilaç tedavisi var mıdır?

Krem ya da solüsyon gibi ilaçlar ile genital siğillerin tam olarak tedavisi mümkün değildir.

Genital siğiller tuvaletten bulaşır mı?

Bulaşması mümkündür. Ortak kullanım alanlarından da genital siğilin bulaşması gerçekleşebilir.

Genital siğil lazer ile tedavi ne kadar sürmektedir?

Yaklaşık 15 dk içerisinde tüm alan taranarak tedaviniz gerçekleşir.

Aynı gün genital siğillerden kurtulabilir miyim?

Muayene geldiğiniz gün içerisinde alanında uzman hekimlerimiz ve ekibimiz tarafından HPV enfeksiyonundan kurtulabilirsiniz.

Genital siğil tedavisinde ağrı hisseder miyim?

Genital siğil lazer tedavi yönteminde herhangi bir ağrı ve sızı yaşanmamaktadır.

Merkezinizde HPV testi yapıyor musunuz?

Muayene sonrası HPV testi, cilt üzerinden alınan sürüntü örneği ile genotiplendirme laboratuvarlarına gönderilerek yapılmaktadır.

Lazer yönteminde cilt zarar görür mü?

Ameliyatsız lazer yöntemi ile HPV tedavisinde cilt dokusu herhangi bir şekilde zarar görmez.

Tedavi sonrası istirahat gerekli midir?

Hayır. Ameliyatsız lazer ile tedavi yönteminde istirahat gerekmez.

“Bu Yazıyı Okuyanlar Bunları da Okudu”

HPV Virüsü Erkeklere Nasıl Bulaşır?

Hpv, cinsel temas yoluyla geçer ve 50 den fazla tipi bulunan viral bir rahatsızlıktır. Yaygın bir virüs olup seksüel anlamda aktif insanların hayatları boyunca en az bir kez karşılaştıkları bir hastalıktır. Genelde HPV tipleri erkeklerde penis ve anal çevre cilt içine alan genital bölge etrafında görülebilir.

 HPV – Genital Siğil Belirtileri Nelerdir?

Yüksek risk taşıyan virüslerin öldürücü kanser özelliği vardır. Kadınlarda en çok görülen kanser sıralamasında üst sıralarda yer alır. Serviks kanserini önlemek için en basit yolu düzenli aralıklarla pap-smear testi yaptırmaktır. Pap- smear tesitinde CIN veya SIL gibi anarmol durumlar ortaya çıktığında biyobsi yapılarak kesin tanı konmaktadır.

 HPV Oluşumu

Cinsel beraberliği aktif olan kadınların ilk üç yıl içinde smear testi yaptırmaya başlamalıdırlar. Smear testi 30 yaşına kadar rutin olarak her yıl tekrarlanmalıdır. 30 yaş üstü kadınların öncesinde 3 normal testi sonucu var ise 2 veya 3 yıl aralıklar ile smear testi yaptırabilirler. Bunun yanında 30 yaş üstü kadınların smear testinin yanında HIV testi yaptırmaları oldukça önemlidir.

 HPV Ne Gibi Sonuçlara Neden Olur?

Hpv yaygın bir virüs hastalığıdır. Günümüzde çok sık karşılaşabilen rahatsızlıktır. Kişi çekindiğinden doktora gitmemektedir. Bu durum bireyin yararından çok, sağlığını ciddi şekilde tehdit eden bir durumdur. Mahrem bölge rahatsızlıklarında kişi çoğu zaman kendi geçer diye bekler. Fakat bu durum kişinin aleyinedir.

 HPV Nedenleri

Hpv virüsü çoğu zaman genital bölgelerde oluşur. Bu virüs önce küçük sivilce şeklinde oluşur. Bazen de et benine benzer şekilde görülebilmektedir. Çok hızlı yayılabilir ve çoğalabilirler.

 Genital Siğilden Korunma Yolları

Çok eşlilikten ve şüphe duyulan kişilerle olan cinsel birlikteliklerden kaçınmak alınabilecek önlemler arasındadır.Çünkü her HPV hastasında genital siğil olmaz.

Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.

Yorumlar: (0)