Kardeş Kıskançlığı

Yazar Büşra SezikliPsikolog • 19 Ocak 2018 • Yorumlar:

Aileye yeni bir üyenin katılması çocuk için kabul etmesi güç bir olaydır. Kıskançlık duygusu normal olmakla birlikte çocuğun yaşı, ailenin tutumu ve çocuğun kişilik özellikleri gibi faktörler etkili olmaktadır. Aslında çocukların kardeşlerini kıskanması onların anne babalarını çok sevmelerinden kaynaklanan normal bir duygudur.

Çocukların bu duygu karmaşası “terk edilmiş, güvensiz ve desteksiz” hissetmelerinden kaynaklanır. O ana kadar çocuğa gösterilen ilgi, alaka ve desteğin kardeşine geçmesinden rahatsızlık duyarlar. Kendisine ayrılan zamanın öncesinden daha az olduğunu gözlemlerler.

Çocuğunuzun kıskandığını belli eden davranışlar,

  • “Keşke doğmasaydı.”, “Ondan nefret ediyorum.” gibi cümlelerle duydukları kıskançlığı dile getirebilirler.

  • Bebeğin doğması ile birlikte regresyon (geriye dönüş) yaşanabilir. Emzik emme, alt ıslatma gibi durumlarla ilgiyi kendi üzerlerine çekmeye çalışırlar.

  • Kardeşi doğmadan önce bütün ilgi kendi üzerinde olduğu için kardeşi doğduktan sonra kendini ikinci plana atılmış hisseder ve bu sebeple sevilmediği düşüncesine kapılarak anneden uzaklaşma, içine kapanma, yemek yememe gibi durumlarla karşılaşılabilir.

  • Çevrelerindeki insanlara karşı huzursuz ve öfkeli davranabilirler.

  • Kıskançlığı yoğun olarak yaşayan çocuk zarar verme davranışlarında bulunabilir. Kardeşlerine fiziksel zarar verebilirler. Bazı çocuklar ise bu duygularını bastırarak sevgi dolu davranabilirler. Bunun altında yatan sebep ise ebeveynlerin sevgisini kaybetme korkusudur.

  • Evden ayrılmamak için okula gitmeyi reddetme davranışları başlayabilir. Bununla birlikte mide bulantısı, baş ağrısı gibi psikosomatik belirtiler ile karşılaşılabilir.

Peki anne babalar bu durumda neler yapmalı ?

  • Ailenin birlik içinde olmasına özen gösterin. Doğacak bebek için seçilen isimde, hazırlanan odada ve alınacak eşyalarda çocuğunuzun da fikrini alın.

  • Kardeşi doğmadan önce bebeğin gelişini doğru bir şekilde açıklayın. Bunun için hikayelerden destek alabilirsiniz.

  • Kardeşinin bir süre yatak odasında yanınızda yatacağını ama daha sonrasında “aynı sana yaptığımız gibi” cümlesini de kullanarak kendi odasına geçeceğini anlatın.

  • Çocuğunuzun bebekliğinden ve ona da aynılarını yaptığınızdan bahsedin.

  • Her fırsatta çocuğunuz ile birebir iletişime geçmeye gayret edin. Çocuğa kardeşiyle ve evle alakalı küçük sorumluluklar verin. Böylece onu hala sevdiğinizi ve önem verdiğinizi hissettirmiş olursunuz.

  • Aile büyüklerine ve yakın dostlara yalnızca bebekle ilgilenmemelerini söyleyin. Çocuğa “Senin pabucun dama atıldı.” gibi cümleler kurmamaları konusunda uyarın.

  • Kıskançlığı hissettiğiniz zaman çocukları birbirinden uzaklaştırmayın, yakınlaştıracak ortamlar hazırlamaya özen gösterin.

  • Çocuğun kendini ihmal edilmiş hissetmemesi için annenin bebekle meşgul olduğu zamanlarda çocuğun babayla vakit geçirmesini sağlayın. Anne ve baba olarak çocuğa ayrı ayrı özel zamanlar ayırın.

  • Çocuk bebeğe zarar veriyorsa aşırı tepki göstermeden açıklamalarda bulunun. Bebeğin küçük olduğunu ve bu şekilde anlamayacağını, evde birbirinize vurmadığınızı, neye sinirlendiğini konuşarak söylemesini isteyin.

  • Çocuğa gösterilmesi gereken ilgiyi abartmayın. “Sana bir kardeş yaptığımız için suçluyuz ve bu sebeple seni ilgiye boğuyoruz, hediyeler alıyoruz.” gibi bir mesaj vermemeye dikkat edin.

  • Sevginizi çocuğunuza göstermeyi asla ihmal etmeyin.

Çocuklarınız doğumdan belli bir süre sonra kardeşi olduğu için mutlu olacaktır. Önemli olan çocuğa zaman tanımaktır. Üzerinize düşen görevleri yaptıktan sonra akışına bırakmalısınız. Bu dönemi her çocuk farklı şekilde atlatır. Bütün bu hazırlığa rağmen çocuğunuz bebeği kabullenmekte zorlanıyorsa bir uzmana başvurmak şarttır.

Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.

Yorumlar: (0)