Makaleler 07/04/2021

Meme Kanserinin Tanısı Nasıl Konulur?

Doç. Dr. Cemal Kaya Genel Cerrahi
Doç. Dr. Cemal Kaya
Genel Cerrahi

Erken teşhis diğer tüm kanserlerde olduğu gibi hayatta kalmanın en önemli belirleyicisidir. Erken evrede saptanması amacıyla geliştirilen tarama programları tanının ilk basamağını oluşturur.Tanıda en önemli kural bireylerin bilinçlendirilmesi yoluyla kendi kendine yapılan muayenedir.

Tarama dışında gelişen kitle, meme başı akıntısı, meme cildinde renk değişimi, meme cildinde ve meme başında çöküntü gibi şikayetlerde bir hekime başvurulması gerekmektedir. Bu durumda hastaya uygulanacak mamografi, ultrasonografi ve MR ile bu şikayete neden olan lezyon değerlendirmeye alınır. Bu değerlendirme sonucunda şüpheli bir lezyon veya kitle saptanması durumunda biyopsi ile bunun kötü huylu olup olmadığı belirlenir. Ultrason veya mamografide şüpheli özellikler barındıran bir lezyon bulunduğunda her zaman öncelikle bir biyopsi yapılmalıdır.

Memedeki bir  lezyona ne tür biyopsinin  yapılacağına  lezyonun ele gelip gelmemesi,  ultrason veya mamografi görüntülemeden hangisi ile görüntülendiğine karar verilir. Örneğin sadece mamografide saptanan şüpheli kireçlenme alanları, mamografi eşliğinde telle işaretleme tekniği (sterotaktik biyopsi) denilen tel kılavuzluğunda açık bir teknik ile yapılırken,  ele gelen ve ultrasonda saptanabilen lezyona tru cut denilen kalın iğne biyopsisi yapılır. Bu şekilde yapılan biyopsiler  ile dokudan büyük parçalar alındığı için tanı daha kesin olup, ayrıca kanser çıkması durumunda özellikleri daha ayrıntılı verilebilir.

Bunun dışında bazı lezyonlara ince iğne biyopsisi dediğimiz normal enjektör ile biyopsi yapılır bu lezyonlar genellikle  kist denilen içi sıvı dolu lezyonlar veya koltuk altı lenf bezeleridir. Burada doku alınmadığı için amaç sadece lezyonun kanser hücresi barındırıp barındırmadığının belirlenmesidir.

Memede en sık yapılan biyopsi yöntemi tru cut (kalın iğne) biyopsisidir. Günümüzde memenin ana kitlelerinde biyopsi ile kanser hücresi barındırıp barındırmadığı için yapılan biyopsiler yeterli olmamaktadır. Tümörden alınan küçük doku parçalarının özelliklerinin patolojik olarak değerlendirilmesi ile hangi kanser alt türüne ait olduğu ve öncesinde bir tedavi veya ek görüntülemeye gerek olup olmadığı bu yolla belirlenebilmektedir.

Doku tanısı ile meme kanseri teşhisi konulduktan sonra memede ek tümör odağının olup olmadığının belirlenmesi ve kitlenin büyüklüğü nün daha iyi anlaşılması için meme MR çekilebilir. Ayrıca PET CT denilen yöntem ile tüm vücut taraması yapılarak koltukaltında ve uzak organlarda metastaz olup olmadığı da anlaşılabilir.

Bu makalenin DoktorTakvimi web sitesinde yayımlanması, yazarın açık izniyle yapılmaktadır. Web sitesindeki tüm içerikler, fikri ve sınai mülkiyet mevzuatı kapsamında uygun şekilde korunmaktadır.

DocPlanner Teknoloji A.Ş. web sitesi tıbbi tavsiye sunmaz. Bu sayfanın içeriği, metinler, grafikler, görseller ve diğer materyaller de dahil olmak üzere, yalnızca bilgilendirme amacıyla oluşturulmuştur ve tıbbi tavsiye, teşhis veya tedavinin yerini almak amacı taşımaz. Herhangi bir sağlık sorununuzla ilgili şüpheniz varsa, bir uzmana danışınız.


www.doktortakvimi.com © 2025 - Doktor bul ve randevu al

Bu web sitesi çerezleri kullanıyor.
Tarayıcınızda çerezlerle ilgili ayarları düzenleyebilirsiniz.