Obezitenin İhmal Edilen Sebepleri

Yazar Fatih BıçaklarDiyetisyen • 22 Kasım 2020 • Yorumlar:

Obezite yani şişmanlık, artık fiziksel görünüşün yanında bilinçli düşünce ile de sağlık yönünden farkındalığın oluştuğu bir hastalık. Çoğu yazılarımda obezitenin tehlikesinden bahsediyorum.

Obezitenin, vücuttaki anormal yağlanma olduğunu artık biliyoruz. Şişmanladığımız zamanlar bize zindan gibi gelebiliyor. Kilo artışı anormal şekilde sağlandıktan sonra zayıflama girişimleriniz sabırsız şekilde gerçekleşiyor. Kısa bir dipnot ile asıl mevzumuza girişi yapıyorum; kilo vermeye karar verdiğinizde sağlığınız için yapmanız gerektiğini unutmayın ve sabırlı olun. Aksi halde sürdürülebilirlik mümkün olmayabiliyor.

Kilo verme sürecinde vücudu etkileyen onlarca faktör bulunuyor. Yani sadece az yemek kilo verdirir, şu besini tüketelim kilo verelim diye bir şey tek başına yeterli değil! Kilo verme bazen durabilir. Burada hemen “duraklama dönemine girdim eyvah” demeyin ve rahatlayın. Az önce söylediğim gibi olay beslenme ile alakalı olmayabilir. Danışanlarımda çok sık rastladığım bir başka durum vücuttaki bazı vitamin ve minerallerin eksikliğinden kaynaklı kilo verememe durumu. Bunlardan en önemlisi de D vitamini.

Hepimiz D vitaminini çok duymuşuzdur. Ve en güzel kaynağının güneş ışınları olduğunu da. Güneş kendini hissettirdiğinde dışarı çıkıp biraz D vitamini alalım da kemiklerimiz güçlensin diye düşünürüz. D vitaminini hep kemik sağlığı üzerindeki etkisiyle anmışızdır. Ama ben bugün size obezite ile olan ilişkisinden bahsedeceğim. Evet doğru okudunuz, D vitamini eksikliği obeziteyle de ilişkilidir. Çağımızın hastalığı olan obeziteyle de ilişkisi D vitaminine verilmesi gereken önemi bir kez daha hatırlatıyor bizlere..

D vitamini çoğumuzun da bildiği gibi kalsiyum ve fosfor metabolizmasını düzenleyerek kemik metabolizmasında yer alır. Son yıllarda yapılan çalışmalar bu etkileri dışında kalp-damar sağlığı, kanserden korunma, otoimmun hastalık riskinin azaltılması, insülin direnci gibi pek çok alanda etkisi olduğunu ortaya koymuştur. 

D vitamini yetersizliği artık önemli bir halk sağlığı problemi kabul edilmektedir ve ülkemizde de yaygın görülen bir sağlık problemidir. D vitamini eksikliği nedenleri arasında yetersiz güneş ışığı maruziyeti, nutrisyonel eksiklik, emilimi engelleyen hastalıklar, karaciğer ve böbrek hastalıkları, metabolik eksiklikler yer almaktadır. Obezlerde daha sık görülen vitamin D eksikliğinin nedenleri ise ; sınırlı hareketliliğe bağlı açık havaya az çıkma, temel diyet alışkanlıkları (balık, süt, yoğurt, peynir tüketiminin yetersizliği), Vitamin D den fakir, abur cubur gıdalarla beslenme olabilmektedir. Ayrıca Vitamin D yağda eriyen bir molekül olduğundan, obezlerde yağ dokuda tutularak biyoyararlanımı azalır. Bu nedenle vücutta yeterli miktarda olmasına rağmen serum düzeyi düşük ölçülebilir.

 Yapılan çalışmalarda D vitamin düzeyi düşüklüğünde obezitenin ve metabolik sendromun daha sık ortaya çıktığı gösterilmiştir. Yüksek abdominal (karın bölgesi) yağlanma düşük serum 25(OH) D seviyesiyle ilişkili bulunmuştur.

Ayrıca yapılan başka çalışmada, D vitamini yetersizliği olan obezite ve onunla ilişkili insülin direnci tedavilerinde D vitamini suplemantasyonun olumlu etki gösterdiği gözlenmiştir.

Vitamin D ile kronik hastalıklar ve özellikle obezite arasında, D vitamini eksikliğinin mi obeziteye neden olduğu, yoksa obezite gelişim süreciyle beraber vitamin metabolizmasındaki farklılıkların mı eksikliğe yol açtığı tartışmalıdır. Bu sebep sonuç ilişkisi tartışıladursun ama siz D vitamini depolarınızı her daim dolu tutun. Depoları dolu tutmak demişken depolar nasıl dolar kısaca değinelim: Kış mevsimi dışında her gün yarım saat kadar baş, yüz, el, kol, ayak, bacakların güneş ışınlarıyla doğrudan teması ve buna ilave olarak yeterli ve dengeli beslenme programında her gün 1 yumurta+2 su bardağı tam süt ve ürünleri, haftada 1-2 gün yağlı balık tüketimi yetişkinlerde gereksinimi karşılayabilir. Bu koşulları sağlayamayanların ek D vitamini kullanmaları gerekir.

Sağlıkla kalın..

 

Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.

Yorumlar: (0)