Polinöropatiler

Yazar Burcu ÖrmeciNörolog • 15 Eylül 2021 • Yorumlar:

Polinöropati vücudumuzda yaygın olarak bulunan çevresel sinirlerin toplu olarak hastalandığı durumları ifade eder. Sinirler uçlardan hastalanabilir, tüm sinir lifleri boyunca hastalanabilir veya omurilikten çıktıktan hemen sonra köklerinden hastalanabilir. Bu 3 farklı hastalanma şekli üç farklı şekilde kendisini gösterir.

Uçlardan hastalanmaya en güzel örnek şeker hastalarında veya kronik böbrek yetmezliği olanlarda görülen polinöropati şeklidir. Hem motor hem de duyusal lifleri etkileyebilir. Bu tip polinöropatiler çok yavaş gelişir, önce ayaklar etkilenir, ilerleyen dönemlerde eller etkilenir. Duyusal lifler etkilenirse uyuşma olur ve genellikle yanma, karıncalanma, ağrı gibi şikayetler de üzerine eklenir. Motor lifler etkilenirse güçsüzlük oluşur, ayaklardaki güç kaybı yürürken parmak ucunun yere sürtmesi veya terliğin ayakta taşınmasında zorluk şeklinde kendini gösterir.

Tüm sinir lifleri boyunca hastalanmaya ise kemoterapi ilaçları sonrası ortaya çıkan polinöropatiler örnek verilebilir. İlaçların alınmasından kısa süre sonra başlayan ve hızla yaygınlaşarak hem ayakları ve elleri hem de bacakların ve kolların üst kısımlarını etkiler. Yine hem motor hem de duyusal lifler etkilenebilir. Hastalarda ayakta durmakta zorluk gibi yaygın güçsüzlük belirtileri görülür.

Sinir köklerinin hastalığına ise bağışıklık sisteminin kendi sinirlerine saldırması sonucu ortaya çıkan Guillain-Barre sendromu (otoimmün polinöropatiler) örnek verilebilir. Bu tipte tutulumda ayaklarda ve ellerde sorun olmazken sadece bacakların ve kolların üst kısımları öncelikle etkilenir, daha sonra ellerde ve ayaklarda da etkilenme görülür.

Ancak yukarıda verilen örnekler sadece konunun anlaşılması içindir. Hem şeker hastalığı hem kemoterapi ilaçları hem de Guillain-Barre sendromu her üç tipte de tutulum yapabilir. Ayırım ancak nörolojik muayene ve tetkikler, özellikle EMG incelemesi ile yapılabilir. Otoimmün polinöropati düşünüldüğünde ayrıca beyin-omurilik sıvısı incelemeleri de mutlaka yapılmalıdır.

Genetik olmayan polinöropatiler sıklıkla tedavi edilebilir. Metabolik veya ilaca bağlı gelişenler neden düzeltildikten veya ortadan kaldırıldıktan sonra kendiliğinden düzelme eğilimindedir, ilaçlarla sadece iyileşme desteklenir. Otoimmün olanlar için ivig, plazmaferez, steroid gibi tedavi seçenekleri söz konusu olabilir. Otoimmün polinöropatilerin kronikleşmesi olasılığı vardır. Bu durumda uzun vadeli bağışıklık sistemi baskılayıcı tedavilerin kullanılması gerekebilir.

Genetik geçişli polinöropatiler de vardır. Bunların en sık görüleni Charcot-Marie-Tooth (CMT) hastalığıdır. Bu hastalar sinirleri ileri derecede hasta olduğu halde ciddi uyuşma ve güç kaybından şikâyet etmezler ancak ayaklarında şekil bozukluğu görülür. Tedavisi yoktur.

Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.

Yorumlar: (0)