Şizotipal Kişilik Bozukluğu

Yazar Diana GülerPsikolog • 13 Ocak 2021 • Yorumlar:

Şizotipal kişilik bozukluğu, eksantrik kişilik bozukluklarından bir tanesidir. Şizotipal kişilik bozukluğuna sahip olan bir bireylerin davranışları ve tavırları diğer insanlar tarafından garip olarak algılanabilir. Bu kişilik bozukluğu şizofreni spektrumunda yer alsa şizotipal bozuklukta genelde psikozlar görülmez.

Şizotipal kişilik bozukluğu olan insanlar genelde yalnızdırlar ve ilişki içerisinde olmaktan rahatsız oldukları için diğer insanlardan uzak durmayı tercih ederler. Genellikle ilişkilerin nasıl oluştuğunu ya da davranışlarının diğer insanlar üzerindeki etkilerini anlayamayan bireylerde, diğer insanların niyetlerini yanlış yorumlama ve insanlara karşı güvensizlik geliştirme durumu görülebilmektedir.

Bu kişiler aynı zamanda hafıza, öğrenme ve ilgi konusunda zorluk yaşarlar. Genelde şizofrenide olduğu gibi delüzyon ve halüsinasyon gibi ciddi psikotik belirtiler göstermezler. Ancak bazen şizotipal kişilik bozukluğu olan bireylerde şizofreni de gelişebilmektedir.

Şizopital kişilik bozukluğu, daha hafif seyreden şizoid kişilik bozukluğu ile daha ciddi olan şizofreni arasında yer alır. Bu bozuklukların biyolojik olarak ilişkili olduğu düşünülmektedir. Pek çok uzman, bu bozukluklara sahip bireylerin benzer genetik hassasiyetleri olduğunu düşünmekle birlikte bireylerin hastalığın daha ciddi ya da daha hafif versiyonlarına sahip olma nedeni bilinmemektedir.

Şizotipal kişilik bozukluğuna sahip olan bireylerin yaşadıkları sorunlar anksiyete yaşamalarına ve sosyal etkileşimlerden kaçınmalarına neden olabilir. Çünkü bu bozukluğa sahip olan bireyler belli inançlara sahiptirler ve sosyal işaretleri anlamakta zorluk yaşarlar.

Şizotipal kişilik bozukluğu genelde erken yetişkinlikte tespit edilmekle birlikte hayat boyu devam edilmektedir. İlaç tedavisi ve terapi gibi yöntemlerle şizotipal bozukluğun neden olduğu belirtilerde iyileşme sağlanabilir.

Şizotipal Kişilik Bozukluğunun Belirtileri

Şizotipal kişilik bozukluğunda genelde beş ya da daha fazla belirti görülmektedir:

  • Yalnız olmak ve birinci dereceden aile bireyleri dışında yakın arkadaşı olmamak

  • Sabit duygulara sahip olmak ya da kısıtlı veya uygunsuz duygusal tepkiler göstermek

  • Sürekli olarak ve aşırı sosyal anksiyete yaşamak

  • Normalde zararsız olan bir olayda kişisel bir anlam aramak gibi davranışlar sergileyerek olayları yanlış olarak yorumlamak

  • Tuhaf, eksantrik ve sıra dışı düşünce, inanç ve tavırlara sahip olmak

  • Paranoid düşüncelere sahip olmak ve diğer insanların sadakati konusunda sürekli şüphe duymak

  • Batıl inanç ve telepati gibi özel güçlere olan inanç

  • Olmayan bir insanı hissetmek ya da illüzyon görmek gibi sıra dışı algılamalar

  • Dağınık ya da birbirine garip bir şekilde uyan kıyafetler giyinmek

  • Konuşurken anlaşılmaz ve sıra dışı kalıplarla konuşmak gibi kendine has bir konuşma tarzına sahip olmak

Yalnız başına yapılan aktivitelere olan ilginin ya da sosyal anksiyetenin artması gibi belirtiler ergenlik yıllarında ortaya çıkabilmektedir. Ergenlik dönemindeki çocuk okulda yeterli performans gösteremeyerek ya da yaşıtları tarafından sosyal anlamda dışlanabilir ve bunun sonucu olarak dalga geçilebilir ya da zorbalığa uğrayabilir.

Şizotipal Kişilik Bozukluğunun Nedenleri

Kişilik; düşünceler, duygular ve davranışların bir arasıyla gelmesiyle oluşur ve birey olarak eşsiz olmanızı sağlar. Kişiliğiniz bakış açınızdır ve dış dünya ile kendinizi nasıl anladığınız ve ilişki kurduğunuzu belirler. Bir insanın kişiliği çocukluktan itibaren etkileşimle, kalıtsal yatkınlıkla ve çevresel faktörlerle belirlenir. 

Normal gelişme sürecinde çocuk, diğer insanlarla nasıl uygun bir şekilde iletişime geçeceğini, sosyal işaretleri nasıl yorumlayacağını ve sosyal etkileşim durumlarına karşı uyumlu ve esnek davranmayı öğrenir. Şizotipal kişilik bozukluğuna sahip olan bireylerde çocukluktan itibaren neyin yanlış gittiği belirlenemese de kişilik bozukluğuna beynin fonksiyonları, genetik, çevresel etkenler ve öğrenilmiş davranışların neden olduğu düşünülmektedir.

Şizotipal kişilik bozukluğu ile şizofreninin farkı nedir?

Şizotipal kişilik bozukluğunu şizofreni ile karıştırmak mümkündür. Ancak şizofreni, kişinin gerçeklerden kopmasına neden olacak psikozların yaşandığı ciddi bir akıl hastalığıdır. Şizotipal kişilik bozukluğu yaşayan bireyler de delüzyon ve halüsinasyon gibi psikotik epizodlar yaşayabilseler de bu epizodlar şizofrenideki gibi sık, uzun süreli ve yoğun değildir.

Şizotipal kişilik bozukluğunu şizofreniden ayıran bir diğer nokta ise bu kişilik bozukluğuna sahip olan bireylerin gerçek ile çarpıtılmış düşünceler arasında ayırım yapabiliyor olmalarıdır. Şizofreni yaşayan bireyler genelde delüzyonların tesiri altındadırlar.

Farklılıkların yanı sıra şizotipal kişilik bozukluğunda, şizofrenide uygulanan tedavilerden faydalanılabilir. Şizotipal kişilik bozukluk bazen şizofreni spektrumunda değerlendirilmekte anca daha bu bozukluğun şiddetinin daha az olduğu düşünülmektedir.

Ne zaman yardım almak gerekir?

Şizotipal kişilik bozukluğuna sahip olan bireyler genelde aile bireylerinin ya da arkadaşlarının zorlaması ile yardım arama yoluna giderler ya da depresyon gibi yaşadıkları başka bir sorundan dolayı bunu yaparlar. Ailenizdeki bireylerden birinde ya da bir arkadaşınızda şizotipal kişilik bozukluğu bulunduğuna dair bir şüpheniz varsa bu bireye nazikçe tıbbi bir yardım alması gerektiğini tavsiye edebilirsiniz.

Risk faktörleri

Aile bireylerinde şizofreni ya da diğer psikotik bozukluk bulunan bireylerin şizotipal kişilik bozukluğu yaşama riskleri daha yüksek olabilir.

Şizotipal Kişilik Bozukluğunun Komplikasyonları

Şizotipal kişilik bozukluğu olan bireylerde şu komplikasyonların görülmesi mümkündür:

  • Depresyon

  • Anksiyete

  • Diğer kişilik bozuklukları

  • Şizofreni

  • Geçici psikotik epizodlar (özellikle strese tepki olarak)

  • Alkol ya da uyuşturucu madde sorunları

  • İntihar girişimleri

  • İşte, okulda, ve ilişkilerde yaşanan sorunlar

Şizotipal Kişilik Bozukluğunun Tanısı

Şizotipal kişilik bozukluğunun tanısı, kişinin gösterdiği belirtilere ve geçmişine dayanarak koyulmakta ve bir akıl sağlığı uzmanı tarafından belirlenmektedir. Kişinin bu bozukluğa sahip olup olmadığını belirleyecek laboratuvar testleri bulunmamaktadır. 

Şizotipal kişilik bozukluğunu diğer bozukluklardan ayırmak için başvurulan uzman, duygudurum ya da anksiyete bozukluklarının belirtilerinin ya da psikoz düşüncelerin olup olmadığını gözden geçirecektir.

Şizotipal Kişilik Bozukluğunun Tedavisi

Şizotipal kişilik bozukluğunun tedavisi genelde ilaç ve psikoterapinin birlikte kullanılması ile mümkün olmaktadır. 

Tedavide kullanılan ilaçlar, kişide görülen belirtiler belirginse reçete edilmektedir. Mantık dışı düşünceler genelde antipsikotik ilaçların düşük dozlarda kullanılması ile mümkün olmaktadır. Kişide depresyon ya da anksiyete belirtileri görülüyorsa doktor, antidepresan kullanılmasını da önerebilir.

Şizotipal kişilik bozukluğuna sahip olan bireyler psikoterapiyi zor bulmaktadır, çünkü bu bireyler kişilik bozukluğunun bir parçası olarak biriyle ilişki kurduklarında kendilerini rahatsız hissederler. Ancak bir terapist, bu birey ile onun uzak kalmaya duyduğu ihtiyaca saygı duyarak güven duyulan bir ilişki sağladığında terapi mümkün olabilmektedir.

Şizotipal kişilik bozukluğuna sahip olan bireyler sosyal işaretleri algılamakta zorluk yaşadıkları için bu kişilere bazı sosyal yeteneklerin öğretilmesi önemlidir. Örneğin, diğer insanlar tarafından kaba olarak algılanan davranışların bu bireyler tarafından öğrenilmesi önem taşımaktadır. Benzer bir şekilde, terapist şizotipal kişilik bozukluğu olan bir bireyin düşünce ve algılamasının neden çarpık olduğunu ve bunlara nasıl yanıt vereceğini öğrenmesi de önemli olmaktadır.

Sosyal etkileşim gerektiren durumlarda yaşanan zorluklar şizotipal bozukluk yaşayan bireyin kişisel olarak hayal kırıklığına uğramasına ve hayatı boyunca öz imgesinin güçsüz olmasına yol açabilmektedir. Bu tarz sorunlar, psikoterapinin odak noktasına alınabilir.

Şizotipal kişilik bozukluğu yaşayan bireyin belirtileri hafif ya da orta şiddetliyse kişi, göreceli olarak daha az bir destek ile uyum gösterebilir. Ancak belirtiler çok şiddetliyse kişinin bir işte çalışabilmesi ya da bağımsız yaşayabilmesi zor olabilmektedir Örneğin, işteyken yaşanan rutin etkileşimler kişilik bozukluğuna sahip birey tarafından garip algılanabilir ve bu durum anksiyeteyi tetikleyebilir.

Şizotipal kişilik bozukluğuna sahip bireylerin aile bireyleri tarafından destek görmeleri de önemlidir. Ayrıca bu bireyler az sosyal etkileşim gerektiren işlerde daha yetenekli olabilirler.

Uzun Dönemde Şizotipal Kişilik Bozukluğu

Bütün kişilik bozuklukları uzun dönemli (kronik) olarak görülmekle birlikte genelde ömür boyu sürmektedir. Depresyon gibi hastalıkların aksine, kişilik bozukluklarında görülen belirtiler epizodlar halinde görülmek yerine sürekli olarak bulunmaktadır.

 

Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.

Yorumlar: (0)