Vajinismus

  1. Hocam, vajinismus hastalığı ile çalışıyorsunuz. Çok dillendirmeyen bu konu nedir? Nasıl bir hastalık? Tedavi edilebiliyor mu?

-Vajinismus tanım olarak bir fobi. Bu fobi kökeni çoğu zaman belli olmayan vajinal girişe karşı geliştirilen derin ve yönetilemeyen bir korku, ve bu korkuya cevap olarak vücudun kasılma ve cinsel ilişkiden kaçınma cevabı.

-Vajinismus halk içinde çok bilinmese ve konuşulmasa da oldukça yaygın görülür, istatistikler bu oranın kadınlarda %10 civarında olduğunu söylüyor.

  1. Neden konuşulmuyor? Bu kadar yaygın olduğunu bilmiyordum

-Konuşulmamasının birçok nedeni var. Temel olarak konu cinsellik ile ilgili ve cinsellik, cinsellikle ilgili herşey, ne yazık ki hastalıklar da dahil halen beynimizde ‘yasaklı’ konulardır.

Bize başvuran çiftlerin çoğu bu hastalık ile birkaç yıl boğuştuktan sonra, genelde hiç kimseye derdini anlatmadan ve yalnız kalarak mücadele ediyorken umudu kaybettiğinde tedavi için başvuruyorlar. Biz konuşuyoruz ve görüyoruz ki, çiftlerin nerdeyse %90’ı nın bu durumdan en yakın akrabaların veya arkadaşların bile haberi yok, yalnızlar. Ailesi ve çevresi ile iyi dialogu olsa da, bu konulardan konuşmasından sakınıyorlar, utanıyorlar ve yardım isteyemiyorlar.


 

  1. Hastalar başvurduğu zaman tedavi için nasıl bir yol izleniyor?

 

  • Ben çift ile tanıştığımda ilk görüşmenin çok önemli olduğunu söylüyorum. İlk görüşmede hastalık hakkında alması gereken bilgiler ve tedavi kararını verebilmeleri için önemli olan unsurların değerlendirilmeleri mümkün olmalı.

  • İlk görüşme sonrası temel olarak şu 3 soruya cevap verebilmeliler:

  1. Bizim problemimiz gerçekten Vajinismus mu? Yani doğru tanı almaları çok önemli, bu tedavinin şeklini belirler. Vajinismusum diye başvuranların bir kısmında aslında genital yapılar ile ilgili sorunları olabiliyor, ve bunların ancak muayene ile belirlenmesi mümkündür. İlk yaptığımız iş=muayene. Muayene sonrası hastanın gerçekten Vajinismus olup olmadığını anlıyoruz.

 

Sonra nasıl ilerliyor süreç? 

 

  1. Vajinismus tanısı aldıktan sonra hastalığın kendisini ve tedavisini anlatıyorum. Ne olduğunu, nerden kaynaklandığını ve neden yönetilemediğini, Cinsel terapi yönteminin içeriğini ve amacını konuşuyoruz. Sonuçta, hasta görüşme sonrası hastalığı ve tedavisi hakkında aklında bir soru olmadan beyinen daha güçlü ve psikolojik olarak da tedaviye hazır hale geliyor. Tedavisi hakkında net bilgisi olduğunda tedavi yöntemleri karşısında korkuları azalıyor, ne yapacağını ve ne yapmayacağını da biliyor.

 

Çok güzel anlattınız, peki, ilk görüşmede önemli 3 soruya cevap bulmalı diyorsunuz. İlki gerçekten bu hastalığı olup olmadığı, 2. Si de bu hastalıkla nasıl baş edeceği cevabıdır. Peki, 3. Sü nedir? 

-Terapi sürecinin başarısı hasta ve doktorun karşılıklı iletişimine de bağlıdır. Hasta doktorun bilgi ve deneyiminden emin olmalı, doktorun ona yardım edip edemeyeceğini karar vermeli. Bu çoğu zaman kurulan iletişimine bağlı, güven bağı oluşması önemlidir. İnsan doğası olarak, herhangi bir konuda biz, ancak güven duyduğumuz ve bilgisine güvendiğimiz rehberi takip ederiz. Aksi taktirde, iletişim kurulamadı ise, bize verilen en doğru tavsiyeleri bile uygulamasını istemeyiz, önerilerini yapmayız. Güven bağın kurulması, terapi başarısını belirleyen en önemli unsurdur. 

 

Çok teşekkür ederim, çok ilginç konu. Ancak şimdi anlıyorum, belki konunun konuşulmaması ihtiyacı olanların tedaviye ulaşmasını da engelleyen en önemli nedendir, böyle görülüyor? 

 

-Evet. Temel olarak, hasta durumunun bir kader, lanet değil de,  sadece bir hastalık, ve tedavi edilebilir bir hastalık olduğunu anlayınca iyileşme için ilk adımını atabiiyor. 

 

Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.

Yazar

Yuliya Doster Kadın Hastalıkları Ve Doğum Op. Dr.

Randevu al Profili görüntüleyin

Yorumlar: (0)