Varoluşçu Psikoterapi - Ender Kardelen Güler

Hayatta kötü şeylerin üst üste gelmeye başladığı, bunaltıcı dönemler oluyor bazen.
Böyle anlarda benimle benzer düşünmüş yazarları okuyup anlaşılmış, bağ kurmuş hissediyorum.

Hayatın akışı çoğu zaman bizim anlam vermeye çalıştığımız çizginin çok dışında ilerliyor. Belki de gerçekten dünya absürt bir yer.

Bu düşünce ilk başta rahatsız edici geliyor. Çünkü insan zihni, özellikle de benim gibi anlam arayışına yatkın biri için belirsizlikle yaşamak kolay değil. Her şeyin bir nedeni olmalı diye düşünüyoruz; acının, mutluluğun, kaybın, kazancın… Fakat bazen neden yok. Ya da olsa bile, bizim anlamlandırabileceğimiz bir biçimde değil.

Bu farkındalık insanın içini önce biraz boşaltıyor. Sanki üzerinde yıllardır taşıdığı bir “her şeyin bir anlamı olmalı” yükü birden elinden alınmış gibi. Garip bir hafifleme hissi geliyor ardından. Çünkü artık dünyanın saçmalığını kabullenmek, onunla savaşmayı bırakmak anlamına da geliyor.

Hayat adil bir yer değil, hiçbir anlam taşımıyor ve belirsizlikle dolu. Tatsız sürprizler üst üste geldiğinde, köşeyi döndüğümde bu sefer çok tatlı bir sürprizin beni bekleyebileceğini hatırlatıyorum kendime. Piyangonun kime ne zaman vuracağı belli olmaz. Rastgele adaletsizlik ve kötülükle dolu olan bu dünyada aynı şekilde rastgele iyilik ve güzellik de gelip bizi bulabilir.

Bu iki olasılık arasında savrulup giderken de delirmemeye çalışmak, beni varoluşçuluk felsefesine getiren şey zaten.

Galiba artık anlıyorum: absürtlükten kaçmak yerine onunla birlikte yürümek gerekiyor. Çünkü hayatı anlamlı kılan şey, anlamın kendisi değil, onu arama çabamız. Her gün yeniden denemek, sabah uyanıp hiçbir şey değişmemiş olsa bile bir kahve yapacak enerjiyi bulmak…

Belki de direniş tam olarak budur: hayatın saçmalığını görüp yine de gülümseyebilmek, yaşamakta ısrar edebilmek.

Absürtlüğü kabul ettiğimde, dünya biraz daha dayanılır bir yer oluyor. Artık her şeyin bir nedeni olmak zorunda değil; bazen sadece var olmak bile yeterli.

Ve belki de en sonunda, tüm saçmalığıyla bu dünyayı sevebilmenin yolu, onu anlamaya çalışmaktan değil, onunla dans etmeyi öğrenmekten geçiyor.

Psikoloji | Psikoloji İstanbul | Psikoloji Ankara | Psikoloji İzmir | Psikoloji Bursa | Psikoloji Adana