Beslenme Konusunda Sıkça Sorulan Sorular

Yazar Kübra KılınçDiyetisyen • 7 Ekim 2019 • Yorumlar:

1. Nasıl yeterli ve dengeli beslenilir?

Yeterli ve dengeli beslenme; besin değerleri yönünden dört grup altında toplanan besinlerin yeterli ölçüde tüketilmesi ile sağlanır. Bir gruba dâhil besinler birbirlerinin yerini tutarlar. Bunlar; süt grubunda yer alan süt, yoğurt, peynir, et grubunda yer alan et, tavuk, balık, yumurta, kuru baklagiller ve yağlı tohumlar, tahıl ve ekmek grubunda yer alan ekmek, bulgur, makarna, pirinç vb. besinler ve sebze ve meyve grubudur. Bu besinlerin tavsiye edilen tüketim miktarları kişiye özgü olarak değişmektedir. Yaş, cinsiyet gibi bireysel özellikler ile fiziksel aktivite seviyesi ve gebelik, emzirme dönemi gibi bazı özel durumlar bireylerin besin gereksinimlerini etkiler.

2. Boyuma göre uygun ağırlıkta mıyım?

Uygun vücut ağırlığı Beden Kitle İndeksi (BKİ) hesaplanarak bulunur. BKİ formülü aşağıda verilmektedir. BKİ= Vücut Kütlesi/(Boy Uzunluğu)2 olarak hesaplanır ve birimi kg/(m)2 olmalıdır. Örnek: 1,70 m boyunda ve kilosu 75 kg olan bir insanın BKİ değeri şöyle hesaplanır: BKİ= 75/(1,70)2 = 25,95 bulunur.
Yetişkinler için, BKİ değerinin 18,5 ile 24,9 arasında olması uygun vücut kütlesine sahip olduğunu gösterir. BKİ’nin 18.5’dan düşük olması zayıflığın, 25’den yüksek olması şişmanlığın, 30’un üzerinde olması ise obezitenin (aşırı şişmanlık) göstergesidir.

3. Sağlığın bozulmaması için 1 ayda en fazla kaç kilo verilmelidir?

Her birey için verilebilecek maksimum kilo, o bireyin kilosuna, yaşına ve yaşam şekline göre farklılık gösterir. Normal koşullarda haftada yarım, en fazla bir kilo ağırlık kaybı hedeflenmelidir. Yavaş verilen kilolar daha kalıcı olurken, hızlı verilen kilolar hızla geri alınabilmektedir. Amaç hızlı ve çok kilo vermek değil, sağlığımızı bozmadan düzenli kilo vermek olmalıdır.

4. Bitki çayları zayıflatır mı?

Bazı bitkiler bağırsakları çalıştırırken, bazı bitkiler idrar söktürücü özelliği vardır. Ancak hiçbir bitki zayıflatmaz. Zayıflamak için uzman kişilerin hazırladığı beslenme programları uygulanmalıdır.

5. Zayıflık nedir? Zayıf kişiler nelere dikkat etmelidir?

Zayıflık beden kitle indeksinin 18,5’in altında olması olarak tanımlanmaktadır. Zayıflık uzun süren eksi enerji dengesi sonucu oluşur. Çocukluk ve gençlik yıllarındaki eksi enerji dengesi, büyümeyi etkiler. Yetişkinlikte çalışma verimini düşürür. Vücudun dış etkenlere ve enfeksiyonlara karşı direncini azaltır. Öncelikle zayıflığın nedeni ortaya konulmalı eğer zayıflık yiyeceklerin vücutta kullanılması ile ilgili bir bozukluktan ileri geliyorsa örneğin bağırsak parazitleri varsa öncellikle bunların tedavi edilmesi gerekir. Diyet tedavisinde, enerji bireyin harcamasından daha yüksek olmalıdır. Enerji artışına bağlı olarak vitamin ve mineral alımı da artırılmalıdır. Diyette özellikle enerji değeri yüksek besinlere yer verilmelidir. Sütlü tatlılar, meyve suları ve yağlı tohumlar diyette yer almalıdır. Normal kiloya yaklaşıldıktan sonra diyette şekerlerin ve tatlıların gerektiğinde tahılların bir kısmı azaltılarak o ağırlığı sürdürecek şekilde kalori ayarlaması yapılmalıdır.

6. Günde ne kadar su içmeliyiz? Ilık su içmek zayıflatır mı?

Besin tüketimi ile vücutta oluşan zararlı maddeleri atmak, vücut ısı dengesini sağlamak amacıyla günde ortalama 2-2,5 litre (8-10 su bardağı) su içilmelidir. İçilen suyun midede doluluk hissi uyandırması bağırsak hareketlerini artırması gibi etkilerinden dolayı zayıflama üzerinde olumlu etkisi vardır. Ancak zayıflama diyetleri uygulanırken su içme isteği azalabilir. Bu durumda vücudun susuz kalmamasına özen gösterilmelidir.

7. Sporcu performansını olumlu etkileyen besinler nelerdir?

Yeterli enerji, karbonhidrat ve protein tüketimi ve bunların vücutta etkin bir şekilde kullanımı performansın artmasında en etkin ve doğru yoldur. Doğal besinler sadece yaşamsal besin öğelerini değil; aynı zamanda sağlıklı yaşam için gerekli diğer unsurları da içermelidir.. Az yağlı süt-yoğurt, portakal gibi meyveler, ıspanak, semizotu, karnabahar, lahana gibi sebzeler, özellikle kabuğu içinde pişirilen patates, kepekli tahıl ürünleri, tahıl gevrekleri sporcuların performanslarını attırmaktadır. Sporcular yeterli oranda karbonhidrat tüketerek enerji gereksinimlerini karşıladığı sürece karbonhidrat depolarını istenen düzeyde tutabilirler. Böylece antrenmanlarını başarıyla sürdürebilirler. Kan şekerinde ani düşüş, performansı olumsuz yönde etkileyeceği için basit şeker ve yüksek oranda glikoz içeren içecekler, antrenmanlar ve müsabaka öncesi tüketilmemelidir. Sporcular için en önemli etmen sıvı dengesinin sağlanmasıdır; çünkü terleme ile oluşan sıvı kaybı yorgunluğa neden olmakta ve performansı olumsuz yönde etkilemektedir. Bu nedenle susama duygusu olmadan önce az ve sık aralıklarla su içilmelidir. Kimi zaman performansı arttırmak amacıyla bilinçsizce çeşitli ürünler kullanılmakta bu ürünlerin sağlığa etkisi değerlendirilmemektedir. Bu ürünler seçilirken yaş, cinsiyet, spor dalı, sporcunun amatör veya profesyonel olması ve diğer sağlık problemleri gibi konular göz önüne alınmalıdır.

8. Emziren annenin süt verimini arttıran besinler nelerdir?

Emzirme döneminde süt salgılanması kadının normal gereksinimden daha fazla enerji, protein, vitamin ve mineralleri almasını gerektirir. Emziren annenin iyi beslenmesinde amaç annenin kendi fizyolojik gereksinimlerini karşılaması, vücudundaki besin yedeğini dengede tutması ve salgılanan sütün gerektirdiği enerji ve besin öğelerinin karşılaması gerekmektedir. Bunun içinde annelerin yeterli ve dengeli beslenmeleri ve bol sıvı tüketmeleri çok önemlidir. Halk arasında helva, soğan, sarımsak gibi besinlerin anne sütünü arttırıcı etkisinin bulunduğuna inanılmaktadır. Oysa anne sütünün verimliliği, annenin sağlıklı beslenmesi bol sıvı alması, dinlenmesi ve psikolojik olarak kendini rahat hissetmesine bağlıdır.

9. Şok (düşük kalorili) diyetlerle kilo vermenin sakıncaları var mıdır?

Şişmanlık depo yağlarının yağsız vücut kitlesine oranla artması ve normal kabul edilen değerlerin üzerine çıkmasıdır. Oluşumuna çeşitli faktörler etki etmekle birlikte harcanandan fazla kalori alınması temel nedenidir. Şişmanlık, hiperlipidemi, diyabet vb. gibi hastalıklara zemin hazırladığından tedavi edilmesi gerekmektedir. Ancak, tedavide başarılı olabilmek için, diyet, egzersiz, davranış tedavisi gibi üçlü bir yöntem izlenmelidir. Uygulanacak diyet hastaya en fazla haftada 0,5-1,0 kg verdirecek şekilde planlanmalıdır. Hızlı kilo kaybı vücut yağsız kitlesinde de kayıplara neden olur ve bu durum kişinin sağlığını şişmanlığından daha fazla tehlikeye sokar. Çok düşük enerjili diyetlerin, baş ağrısı, konsantrasyon bozukluğu, sinirlilik, yorgunluk, bulantı, kusma, ishal, kabızlık, safra ve böbrek taşı, kalp ritminde bozukluk, tansiyon düşüklüğü, adet düzensizliği, kuru cilt, saç dökülmesi, saç incelmesi, uyuşukluk, bazal metabolizma hızında azalma gibi sağlığı etkileyen yan etkileri olduğu unutulmamalıdır.

10. Kilo kaybeden kişi neden tekrar kilo alır?

Eğer kişi kilo kaybı tedavisi sırasında elde ettiği olumlu alışkanlıkları bırakırsa, fiziksel aktivitesini arttırarak kilo verdiyse ve tedavi sonrası bu aktiviteleri terk ederse, veya çok düşük enerjili diyet yaparak kilo verdiyse ve tedavi sonrası aldığı enerjiyi yine arttırması durumunda tedavi sonrası kilo koruma programına alınmazsa tekrar kilo alır.

1. Nasıl yeterli ve dengeli beslenilir?

Yeterli ve dengeli beslenme; besin değerleri yönünden dört grup altında toplanan besinlerin yeterli ölçüde tüketilmesi ile sağlanır. Bir gruba dâhil besinler birbirlerinin yerini tutarlar. Bunlar; süt grubunda yer alan süt, yoğurt, peynir, et grubunda yer alan et, tavuk, balık, yumurta, kuru baklagiller ve yağlı tohumlar, tahıl ve ekmek grubunda yer alan ekmek, bulgur, makarna, pirinç vb. besinler ve sebze ve meyve grubudur. Bu besinlerin tavsiye edilen tüketim miktarları kişiye özgü olarak değişmektedir. Yaş, cinsiyet gibi bireysel özellikler ile fiziksel aktivite seviyesi ve gebelik, emzirme dönemi gibi bazı özel durumlar bireylerin besin gereksinimlerini etkiler.

2. Boyuma göre uygun ağırlıkta mıyım?

Uygun vücut ağırlığı Beden Kitle İndeksi (BKİ) hesaplanarak bulunur. BKİ formülü aşağıda verilmektedir. BKİ= Vücut Kütlesi/(Boy Uzunluğu)2 olarak hesaplanır ve birimi kg/(m)2 olmalıdır. Örnek: 1,70 m boyunda ve kilosu 75 kg olan bir insanın BKİ değeri şöyle hesaplanır: BKİ= 75/(1,70)2 = 25,95 bulunur.
Yetişkinler için, BKİ değerinin 18,5 ile 24,9 arasında olması uygun vücut kütlesine sahip olduğunu gösterir. BKİ’nin 18.5’dan düşük olması zayıflığın, 25’den yüksek olması şişmanlığın, 30’un üzerinde olması ise obezitenin (aşırı şişmanlık) göstergesidir.

3. Sağlığın bozulmaması için 1 ayda en fazla kaç kilo verilmelidir?

Her birey için verilebilecek maksimum kilo, o bireyin kilosuna, yaşına ve yaşam şekline göre farklılık gösterir. Normal koşullarda haftada yarım, en fazla bir kilo ağırlık kaybı hedeflenmelidir. Yavaş verilen kilolar daha kalıcı olurken, hızlı verilen kilolar hızla geri alınabilmektedir. Amaç hızlı ve çok kilo vermek değil, sağlığımızı bozmadan düzenli kilo vermek olmalıdır.

4. Bitki çayları zayıflatır mı?

Bazı bitkiler bağırsakları çalıştırırken, bazı bitkiler idrar söktürücü özelliği vardır. Ancak hiçbir bitki zayıflatmaz. Zayıflamak için uzman kişilerin hazırladığı beslenme programları uygulanmalıdır.

5. Zayıflık nedir? Zayıf kişiler nelere dikkat etmelidir?

Zayıflık beden kitle indeksinin 18,5’in altında olması olarak tanımlanmaktadır. Zayıflık uzun süren eksi enerji dengesi sonucu oluşur. Çocukluk ve gençlik yıllarındaki eksi enerji dengesi, büyümeyi etkiler. Yetişkinlikte çalışma verimini düşürür. Vücudun dış etkenlere ve enfeksiyonlara karşı direncini azaltır. Öncelikle zayıflığın nedeni ortaya konulmalı eğer zayıflık yiyeceklerin vücutta kullanılması ile ilgili bir bozukluktan ileri geliyorsa örneğin bağırsak parazitleri varsa öncellikle bunların tedavi edilmesi gerekir. Diyet tedavisinde, enerji bireyin harcamasından daha yüksek olmalıdır. Enerji artışına bağlı olarak vitamin ve mineral alımı da artırılmalıdır. Diyette özellikle enerji değeri yüksek besinlere yer verilmelidir. Sütlü tatlılar, meyve suları ve yağlı tohumlar diyette yer almalıdır. Normal kiloya yaklaşıldıktan sonra diyette şekerlerin ve tatlıların gerektiğinde tahılların bir kısmı azaltılarak o ağırlığı sürdürecek şekilde kalori ayarlaması yapılmalıdır.

6. Günde ne kadar su içmeliyiz? Ilık su içmek zayıflatır mı?

Besin tüketimi ile vücutta oluşan zararlı maddeleri atmak, vücut ısı dengesini sağlamak amacıyla günde ortalama 2-2,5 litre (8-10 su bardağı) su içilmelidir. İçilen suyun midede doluluk hissi uyandırması bağırsak hareketlerini artırması gibi etkilerinden dolayı zayıflama üzerinde olumlu etkisi vardır. Ancak zayıflama diyetleri uygulanırken su içme isteği azalabilir. Bu durumda vücudun susuz kalmamasına özen gösterilmelidir.

7. Sporcu performansını olumlu etkileyen besinler nelerdir?

Yeterli enerji, karbonhidrat ve protein tüketimi ve bunların vücutta etkin bir şekilde kullanımı performansın artmasında en etkin ve doğru yoldur. Doğal besinler sadece yaşamsal besin öğelerini değil; aynı zamanda sağlıklı yaşam için gerekli diğer unsurları da içermelidir.. Az yağlı süt-yoğurt, portakal gibi meyveler, ıspanak, semizotu, karnabahar, lahana gibi sebzeler, özellikle kabuğu içinde pişirilen patates, kepekli tahıl ürünleri, tahıl gevrekleri sporcuların performanslarını attırmaktadır. Sporcular yeterli oranda karbonhidrat tüketerek enerji gereksinimlerini karşıladığı sürece karbonhidrat depolarını istenen düzeyde tutabilirler. Böylece antrenmanlarını başarıyla sürdürebilirler. Kan şekerinde ani düşüş, performansı olumsuz yönde etkileyeceği için basit şeker ve yüksek oranda glikoz içeren içecekler, antrenmanlar ve müsabaka öncesi tüketilmemelidir. Sporcular için en önemli etmen sıvı dengesinin sağlanmasıdır; çünkü terleme ile oluşan sıvı kaybı yorgunluğa neden olmakta ve performansı olumsuz yönde etkilemektedir. Bu nedenle susama duygusu olmadan önce az ve sık aralıklarla su içilmelidir. Kimi zaman performansı arttırmak amacıyla bilinçsizce çeşitli ürünler kullanılmakta bu ürünlerin sağlığa etkisi değerlendirilmemektedir. Bu ürünler seçilirken yaş, cinsiyet, spor dalı, sporcunun amatör veya profesyonel olması ve diğer sağlık problemleri gibi konular göz önüne alınmalıdır.

8. Emziren annenin süt verimini arttıran besinler nelerdir?

Emzirme döneminde süt salgılanması kadının normal gereksinimden daha fazla enerji, protein, vitamin ve mineralleri almasını gerektirir. Emziren annenin iyi beslenmesinde amaç annenin kendi fizyolojik gereksinimlerini karşılaması, vücudundaki besin yedeğini dengede tutması ve salgılanan sütün gerektirdiği enerji ve besin öğelerinin karşılaması gerekmektedir. Bunun içinde annelerin yeterli ve dengeli beslenmeleri ve bol sıvı tüketmeleri çok önemlidir. Halk arasında helva, soğan, sarımsak gibi besinlerin anne sütünü arttırıcı etkisinin bulunduğuna inanılmaktadır. Oysa anne sütünün verimliliği, annenin sağlıklı beslenmesi bol sıvı alması, dinlenmesi ve psikolojik olarak kendini rahat hissetmesine bağlıdır.

9. Şok (düşük kalorili) diyetlerle kilo vermenin sakıncaları var mıdır?

Şişmanlık depo yağlarının yağsız vücut kitlesine oranla artması ve normal kabul edilen değerlerin üzerine çıkmasıdır. Oluşumuna çeşitli faktörler etki etmekle birlikte harcanandan fazla kalori alınması temel nedenidir. Şişmanlık, hiperlipidemi, diyabet vb. gibi hastalıklara zemin hazırladığından tedavi edilmesi gerekmektedir. Ancak, tedavide başarılı olabilmek için, diyet, egzersiz, davranış tedavisi gibi üçlü bir yöntem izlenmelidir. Uygulanacak diyet hastaya en fazla haftada 0,5-1,0 kg verdirecek şekilde planlanmalıdır. Hızlı kilo kaybı vücut yağsız kitlesinde de kayıplara neden olur ve bu durum kişinin sağlığını şişmanlığından daha fazla tehlikeye sokar. Çok düşük enerjili diyetlerin, baş ağrısı, konsantrasyon bozukluğu, sinirlilik, yorgunluk, bulantı, kusma, ishal, kabızlık, safra ve böbrek taşı, kalp ritminde bozukluk, tansiyon düşüklüğü, adet düzensizliği, kuru cilt, saç dökülmesi, saç incelmesi, uyuşukluk, bazal metabolizma hızında azalma gibi sağlığı etkileyen yan etkileri olduğu unutulmamalıdır.

10. Kilo kaybeden kişi neden tekrar kilo alır?

Eğer kişi kilo kaybı tedavisi sırasında elde ettiği olumlu alışkanlıkları bırakırsa, fiziksel aktivitesini arttırarak kilo verdiyse ve tedavi sonrası bu aktiviteleri terk ederse, veya çok düşük enerjili diyet yaparak kilo verdiyse ve tedavi sonrası aldığı enerjiyi yine arttırması durumunda tedavi sonrası kilo koruma programına alınmazsa tekrar kilo alır.

1. Nasıl yeterli ve dengeli beslenilir?

Yeterli ve dengeli beslenme; besin değerleri yönünden dört grup altında toplanan besinlerin yeterli ölçüde tüketilmesi ile sağlanır. Bir gruba dâhil besinler birbirlerinin yerini tutarlar. Bunlar; süt grubunda yer alan süt, yoğurt, peynir, et grubunda yer alan et, tavuk, balık, yumurta, kuru baklagiller ve yağlı tohumlar, tahıl ve ekmek grubunda yer alan ekmek, bulgur, makarna, pirinç vb. besinler ve sebze ve meyve grubudur. Bu besinlerin tavsiye edilen tüketim miktarları kişiye özgü olarak değişmektedir. Yaş, cinsiyet gibi bireysel özellikler ile fiziksel aktivite seviyesi ve gebelik, emzirme dönemi gibi bazı özel durumlar bireylerin besin gereksinimlerini etkiler.

2. Boyuma göre uygun ağırlıkta mıyım?

Uygun vücut ağırlığı Beden Kitle İndeksi (BKİ) hesaplanarak bulunur. BKİ formülü aşağıda verilmektedir. BKİ= Vücut Kütlesi/(Boy Uzunluğu)2 olarak hesaplanır ve birimi kg/(m)2 olmalıdır. Örnek: 1,70 m boyunda ve kilosu 75 kg olan bir insanın BKİ değeri şöyle hesaplanır: BKİ= 75/(1,70)2 = 25,95 bulunur.
Yetişkinler için, BKİ değerinin 18,5 ile 24,9 arasında olması uygun vücut kütlesine sahip olduğunu gösterir. BKİ’nin 18.5’dan düşük olması zayıflığın, 25’den yüksek olması şişmanlığın, 30’un üzerinde olması ise obezitenin (aşırı şişmanlık) göstergesidir.

3. Sağlığın bozulmaması için 1 ayda en fazla kaç kilo verilmelidir?

Her birey için verilebilecek maksimum kilo, o bireyin kilosuna, yaşına ve yaşam şekline göre farklılık gösterir. Normal koşullarda haftada yarım, en fazla bir kilo ağırlık kaybı hedeflenmelidir. Yavaş verilen kilolar daha kalıcı olurken, hızlı verilen kilolar hızla geri alınabilmektedir. Amaç hızlı ve çok kilo vermek değil, sağlığımızı bozmadan düzenli kilo vermek olmalıdır.

4. Bitki çayları zayıflatır mı?

Bazı bitkiler bağırsakları çalıştırırken, bazı bitkiler idrar söktürücü özelliği vardır. Ancak hiçbir bitki zayıflatmaz. Zayıflamak için uzman kişilerin hazırladığı beslenme programları uygulanmalıdır.

5. Zayıflık nedir? Zayıf kişiler nelere dikkat etmelidir?

Zayıflık beden kitle indeksinin 18,5’in altında olması olarak tanımlanmaktadır. Zayıflık uzun süren eksi enerji dengesi sonucu oluşur. Çocukluk ve gençlik yıllarındaki eksi enerji dengesi, büyümeyi etkiler. Yetişkinlikte çalışma verimini düşürür. Vücudun dış etkenlere ve enfeksiyonlara karşı direncini azaltır. Öncelikle zayıflığın nedeni ortaya konulmalı eğer zayıflık yiyeceklerin vücutta kullanılması ile ilgili bir bozukluktan ileri geliyorsa örneğin bağırsak parazitleri varsa öncellikle bunların tedavi edilmesi gerekir. Diyet tedavisinde, enerji bireyin harcamasından daha yüksek olmalıdır. Enerji artışına bağlı olarak vitamin ve mineral alımı da artırılmalıdır. Diyette özellikle enerji değeri yüksek besinlere yer verilmelidir. Sütlü tatlılar, meyve suları ve yağlı tohumlar diyette yer almalıdır. Normal kiloya yaklaşıldıktan sonra diyette şekerlerin ve tatlıların gerektiğinde tahılların bir kısmı azaltılarak o ağırlığı sürdürecek şekilde kalori ayarlaması yapılmalıdır.

6. Günde ne kadar su içmeliyiz? Ilık su içmek zayıflatır mı?

Besin tüketimi ile vücutta oluşan zararlı maddeleri atmak, vücut ısı dengesini sağlamak amacıyla günde ortalama 2-2,5 litre (8-10 su bardağı) su içilmelidir. İçilen suyun midede doluluk hissi uyandırması bağırsak hareketlerini artırması gibi etkilerinden dolayı zayıflama üzerinde olumlu etkisi vardır. Ancak zayıflama diyetleri uygulanırken su içme isteği azalabilir. Bu durumda vücudun susuz kalmamasına özen gösterilmelidir.

7. Sporcu performansını olumlu etkileyen besinler nelerdir?

Yeterli enerji, karbonhidrat ve protein tüketimi ve bunların vücutta etkin bir şekilde kullanımı performansın artmasında en etkin ve doğru yoldur. Doğal besinler sadece yaşamsal besin öğelerini değil; aynı zamanda sağlıklı yaşam için gerekli diğer unsurları da içermelidir.. Az yağlı süt-yoğurt, portakal gibi meyveler, ıspanak, semizotu, karnabahar, lahana gibi sebzeler, özellikle kabuğu içinde pişirilen patates, kepekli tahıl ürünleri, tahıl gevrekleri sporcuların performanslarını attırmaktadır. Sporcular yeterli oranda karbonhidrat tüketerek enerji gereksinimlerini karşıladığı sürece karbonhidrat depolarını istenen düzeyde tutabilirler. Böylece antrenmanlarını başarıyla sürdürebilirler. Kan şekerinde ani düşüş, performansı olumsuz yönde etkileyeceği için basit şeker ve yüksek oranda glikoz içeren içecekler, antrenmanlar ve müsabaka öncesi tüketilmemelidir. Sporcular için en önemli etmen sıvı dengesinin sağlanmasıdır; çünkü terleme ile oluşan sıvı kaybı yorgunluğa neden olmakta ve performansı olumsuz yönde etkilemektedir. Bu nedenle susama duygusu olmadan önce az ve sık aralıklarla su içilmelidir. Kimi zaman performansı arttırmak amacıyla bilinçsizce çeşitli ürünler kullanılmakta bu ürünlerin sağlığa etkisi değerlendirilmemektedir. Bu ürünler seçilirken yaş, cinsiyet, spor dalı, sporcunun amatör veya profesyonel olması ve diğer sağlık problemleri gibi konular göz önüne alınmalıdır.

8. Emziren annenin süt verimini arttıran besinler nelerdir?

Emzirme döneminde süt salgılanması kadının normal gereksinimden daha fazla enerji, protein, vitamin ve mineralleri almasını gerektirir. Emziren annenin iyi beslenmesinde amaç annenin kendi fizyolojik gereksinimlerini karşılaması, vücudundaki besin yedeğini dengede tutması ve salgılanan sütün gerektirdiği enerji ve besin öğelerinin karşılaması gerekmektedir. Bunun içinde annelerin yeterli ve dengeli beslenmeleri ve bol sıvı tüketmeleri çok önemlidir. Halk arasında helva, soğan, sarımsak gibi besinlerin anne sütünü arttırıcı etkisinin bulunduğuna inanılmaktadır. Oysa anne sütünün verimliliği, annenin sağlıklı beslenmesi bol sıvı alması, dinlenmesi ve psikolojik olarak kendini rahat hissetmesine bağlıdır.

9. Şok (düşük kalorili) diyetlerle kilo vermenin sakıncaları var mıdır?

Şişmanlık depo yağlarının yağsız vücut kitlesine oranla artması ve normal kabul edilen değerlerin üzerine çıkmasıdır. Oluşumuna çeşitli faktörler etki etmekle birlikte harcanandan fazla kalori alınması temel nedenidir. Şişmanlık, hiperlipidemi, diyabet vb. gibi hastalıklara zemin hazırladığından tedavi edilmesi gerekmektedir. Ancak, tedavide başarılı olabilmek için, diyet, egzersiz, davranış tedavisi gibi üçlü bir yöntem izlenmelidir. Uygulanacak diyet hastaya en fazla haftada 0,5-1,0 kg verdirecek şekilde planlanmalıdır. Hızlı kilo kaybı vücut yağsız kitlesinde de kayıplara neden olur ve bu durum kişinin sağlığını şişmanlığından daha fazla tehlikeye sokar. Çok düşük enerjili diyetlerin, baş ağrısı, konsantrasyon bozukluğu, sinirlilik, yorgunluk, bulantı, kusma, ishal, kabızlık, safra ve böbrek taşı, kalp ritminde bozukluk, tansiyon düşüklüğü, adet düzensizliği, kuru cilt, saç dökülmesi, saç incelmesi, uyuşukluk, bazal metabolizma hızında azalma gibi sağlığı etkileyen yan etkileri olduğu unutulmamalıdır.

10. Kilo kaybeden kişi neden tekrar kilo alır?

Eğer kişi kilo kaybı tedavisi sırasında elde ettiği olumlu alışkanlıkları bırakırsa, fiziksel aktivitesini arttırarak kilo verdiyse ve tedavi sonrası bu aktiviteleri terk ederse, veya çok düşük enerjili diyet yaparak kilo verdiyse ve tedavi sonrası aldığı enerjiyi yine arttırması durumunda tedavi sonrası kilo koruma programına alınmazsa tekrar kilo alır.

1. Nasıl yeterli ve dengeli beslenilir?

Yeterli ve dengeli beslenme; besin değerleri yönünden dört grup altında toplanan besinlerin yeterli ölçüde tüketilmesi ile sağlanır. Bir gruba dâhil besinler birbirlerinin yerini tutarlar. Bunlar; süt grubunda yer alan süt, yoğurt, peynir, et grubunda yer alan et, tavuk, balık, yumurta, kuru baklagiller ve yağlı tohumlar, tahıl ve ekmek grubunda yer alan ekmek, bulgur, makarna, pirinç vb. besinler ve sebze ve meyve grubudur. Bu besinlerin tavsiye edilen tüketim miktarları kişiye özgü olarak değişmektedir. Yaş, cinsiyet gibi bireysel özellikler ile fiziksel aktivite seviyesi ve gebelik, emzirme dönemi gibi bazı özel durumlar bireylerin besin gereksinimlerini etkiler.

2. Boyuma göre uygun ağırlıkta mıyım?

Uygun vücut ağırlığı Beden Kitle İndeksi (BKİ) hesaplanarak bulunur. BKİ formülü aşağıda verilmektedir. BKİ= Vücut Kütlesi/(Boy Uzunluğu)2 olarak hesaplanır ve birimi kg/(m)2 olmalıdır. Örnek: 1,70 m boyunda ve kilosu 75 kg olan bir insanın BKİ değeri şöyle hesaplanır: BKİ= 75/(1,70)2 = 25,95 bulunur.
Yetişkinler için, BKİ değerinin 18,5 ile 24,9 arasında olması uygun vücut kütlesine sahip olduğunu gösterir. BKİ’nin 18.5’dan düşük olması zayıflığın, 25’den yüksek olması şişmanlığın, 30’un üzerinde olması ise obezitenin (aşırı şişmanlık) göstergesidir.

3. Sağlığın bozulmaması için 1 ayda en fazla kaç kilo verilmelidir?

Her birey için verilebilecek maksimum kilo, o bireyin kilosuna, yaşına ve yaşam şekline göre farklılık gösterir. Normal koşullarda haftada yarım, en fazla bir kilo ağırlık kaybı hedeflenmelidir. Yavaş verilen kilolar daha kalıcı olurken, hızlı verilen kilolar hızla geri alınabilmektedir. Amaç hızlı ve çok kilo vermek değil, sağlığımızı bozmadan düzenli kilo vermek olmalıdır.

4. Bitki çayları zayıflatır mı?

Bazı bitkiler bağırsakları çalıştırırken, bazı bitkiler idrar söktürücü özelliği vardır. Ancak hiçbir bitki zayıflatmaz. Zayıflamak için uzman kişilerin hazırladığı beslenme programları uygulanmalıdır.

5. Zayıflık nedir? Zayıf kişiler nelere dikkat etmelidir?

Zayıflık beden kitle indeksinin 18,5’in altında olması olarak tanımlanmaktadır. Zayıflık uzun süren eksi enerji dengesi sonucu oluşur. Çocukluk ve gençlik yıllarındaki eksi enerji dengesi, büyümeyi etkiler. Yetişkinlikte çalışma verimini düşürür. Vücudun dış etkenlere ve enfeksiyonlara karşı direncini azaltır. Öncelikle zayıflığın nedeni ortaya konulmalı eğer zayıflık yiyeceklerin vücutta kullanılması ile ilgili bir bozukluktan ileri geliyorsa örneğin bağırsak parazitleri varsa öncellikle bunların tedavi edilmesi gerekir. Diyet tedavisinde, enerji bireyin harcamasından daha yüksek olmalıdır. Enerji artışına bağlı olarak vitamin ve mineral alımı da artırılmalıdır. Diyette özellikle enerji değeri yüksek besinlere yer verilmelidir. Sütlü tatlılar, meyve suları ve yağlı tohumlar diyette yer almalıdır. Normal kiloya yaklaşıldıktan sonra diyette şekerlerin ve tatlıların gerektiğinde tahılların bir kısmı azaltılarak o ağırlığı sürdürecek şekilde kalori ayarlaması yapılmalıdır.

6. Günde ne kadar su içmeliyiz? Ilık su içmek zayıflatır mı?

Besin tüketimi ile vücutta oluşan zararlı maddeleri atmak, vücut ısı dengesini sağlamak amacıyla günde ortalama 2-2,5 litre (8-10 su bardağı) su içilmelidir. İçilen suyun midede doluluk hissi uyandırması bağırsak hareketlerini artırması gibi etkilerinden dolayı zayıflama üzerinde olumlu etkisi vardır. Ancak zayıflama diyetleri uygulanırken su içme isteği azalabilir. Bu durumda vücudun susuz kalmamasına özen gösterilmelidir.

7. Sporcu performansını olumlu etkileyen besinler nelerdir?

Yeterli enerji, karbonhidrat ve protein tüketimi ve bunların vücutta etkin bir şekilde kullanımı performansın artmasında en etkin ve doğru yoldur. Doğal besinler sadece yaşamsal besin öğelerini değil; aynı zamanda sağlıklı yaşam için gerekli diğer unsurları da içermelidir.. Az yağlı süt-yoğurt, portakal gibi meyveler, ıspanak, semizotu, karnabahar, lahana gibi sebzeler, özellikle kabuğu içinde pişirilen patates, kepekli tahıl ürünleri, tahıl gevrekleri sporcuların performanslarını attırmaktadır. Sporcular yeterli oranda karbonhidrat tüketerek enerji gereksinimlerini karşıladığı sürece karbonhidrat depolarını istenen düzeyde tutabilirler. Böylece antrenmanlarını başarıyla sürdürebilirler. Kan şekerinde ani düşüş, performansı olumsuz yönde etkileyeceği için basit şeker ve yüksek oranda glikoz içeren içecekler, antrenmanlar ve müsabaka öncesi tüketilmemelidir. Sporcular için en önemli etmen sıvı dengesinin sağlanmasıdır; çünkü terleme ile oluşan sıvı kaybı yorgunluğa neden olmakta ve performansı olumsuz yönde etkilemektedir. Bu nedenle susama duygusu olmadan önce az ve sık aralıklarla su içilmelidir. Kimi zaman performansı arttırmak amacıyla bilinçsizce çeşitli ürünler kullanılmakta bu ürünlerin sağlığa etkisi değerlendirilmemektedir. Bu ürünler seçilirken yaş, cinsiyet, spor dalı, sporcunun amatör veya profesyonel olması ve diğer sağlık problemleri gibi konular göz önüne alınmalıdır.

8. Emziren annenin süt verimini arttıran besinler nelerdir?

Emzirme döneminde süt salgılanması kadının normal gereksinimden daha fazla enerji, protein, vitamin ve mineralleri almasını gerektirir. Emziren annenin iyi beslenmesinde amaç annenin kendi fizyolojik gereksinimlerini karşılaması, vücudundaki besin yedeğini dengede tutması ve salgılanan sütün gerektirdiği enerji ve besin öğelerinin karşılaması gerekmektedir. Bunun içinde annelerin yeterli ve dengeli beslenmeleri ve bol sıvı tüketmeleri çok önemlidir. Halk arasında helva, soğan, sarımsak gibi besinlerin anne sütünü arttırıcı etkisinin bulunduğuna inanılmaktadır. Oysa anne sütünün verimliliği, annenin sağlıklı beslenmesi bol sıvı alması, dinlenmesi ve psikolojik olarak kendini rahat hissetmesine bağlıdır.

9. Şok (düşük kalorili) diyetlerle kilo vermenin sakıncaları var mıdır?

Şişmanlık depo yağlarının yağsız vücut kitlesine oranla artması ve normal kabul edilen değerlerin üzerine çıkmasıdır. Oluşumuna çeşitli faktörler etki etmekle birlikte harcanandan fazla kalori alınması temel nedenidir. Şişmanlık, hiperlipidemi, diyabet vb. gibi hastalıklara zemin hazırladığından tedavi edilmesi gerekmektedir. Ancak, tedavide başarılı olabilmek için, diyet, egzersiz, davranış tedavisi gibi üçlü bir yöntem izlenmelidir. Uygulanacak diyet hastaya en fazla haftada 0,5-1,0 kg verdirecek şekilde planlanmalıdır. Hızlı kilo kaybı vücut yağsız kitlesinde de kayıplara neden olur ve bu durum kişinin sağlığını şişmanlığından daha fazla tehlikeye sokar. Çok düşük enerjili diyetlerin, baş ağrısı, konsantrasyon bozukluğu, sinirlilik, yorgunluk, bulantı, kusma, ishal, kabızlık, safra ve böbrek taşı, kalp ritminde bozukluk, tansiyon düşüklüğü, adet düzensizliği, kuru cilt, saç dökülmesi, saç incelmesi, uyuşukluk, bazal metabolizma hızında azalma gibi sağlığı etkileyen yan etkileri olduğu unutulmamalıdır.

10. Kilo kaybeden kişi neden tekrar kilo alır?

Eğer kişi kilo kaybı tedavisi sırasında elde ettiği olumlu alışkanlıkları bırakırsa, fiziksel aktivitesini arttırarak kilo verdiyse ve tedavi sonrası bu aktiviteleri terk ederse, veya çok düşük enerjili diyet yaparak kilo verdiyse ve tedavi sonrası aldığı enerjiyi yine arttırması durumunda tedavi sonrası kilo koruma programına alınmazsa tekrar kilo alır.

Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.

Yorumlar: (0)