Çocuklar, şiddet ve Savaş ile ilgili sorular

Yazar Emine Zinnur KılıçPsikiyatrist • 8 Haziran 2017 • Yorumlar:

  • Çocuklar, şiddet ve Savaş ile ilgili sorular

1. Şiddet kavramı çocuklara nasıl açıklanır?
2. Anne-babalar çocuklarında saldırganlık ve şiddet eğilimi olduğunu düşünüyorlarsa ne yapmalılar?
3. Çocuklara savaş hakkında ne söylenmesi gerekir?
4.Televizyon ve gazetelerdeki savaş görüntüleri çocuklara nasıl açıklanmalı?
5.Anne-babalar çocuklarının bu tür haberleri izlemelerine izin vermeli mi?
6. Bu haberlerden etkilenen çocuğun psikolojisinde ne gibi değişiklikler gözlenir? Nasıl anlaşılır? Ne yapılması gerekir?
7. Çocuğun kendisini güvende hissetmesi için neler yapılabilir?

  • Şiddet kavramı çocuklara nasıl açıklanır?

Bu tür kavramları açıklarken çocukların karşılaştıkları durumlarla bağlamında çocuğun yaşına uygun açıklamalar yapmak uygundur. Bebeğin genelde ilk şiddete yönelik davranışları yakınındaki kişilere karşı olur. Anneyi ısırabilir, yakınındaki bir kişiye vurabilir vs. Bu ilk davranışlardan başlayarak çocuğa bu davranışın uygun olmadığına yönelik mesajlar vermek gerekir.

Örneğin; bebek anneyi ısırdığında anne buna izin vermemeli ve “hayır” diyerek bunun yanlış bir davranış olduğunu ifade etmelidir. Daha sonra da çocuk arkadaşları ile bu tür durumlar yaşadığında başkasına şiddet uygulamanın yanlış olduğu çocuğun yaşına uygun terimlerle kesin bir ifade ile anlatılmalıdır.

Ergenlik öncesi yaşlarda çocukların kavramları anlamaları zordur, o yüzden somut örnekler üzerinden çocuğa hangi davranışın doğru hangisinin yanlış olduğunu yaşına uygun terimlerle anlatmak gereklidir.

Saldırganlık ve şiddet eğilimi her çocukta olabilir. Çocuklar büyürken aileden aldıkları eğitimle bu eğilimi kontrol getme becerilerini geliştirirler. Anne baba çocuğun kızgınlık ya da engellenmişlik duyguları ile başetmede hangi yöntemi kullanacağını örnek olarak göstermelidir. Çocuklar için söylenenlerden çok davranışlar önemlidir. Bu nedenle eğer anne baba birbirlerine ve çocuklarına karşı şiddete yönelik davranışlar göstermezler ve kendi şiddet eğilimlerini kontrol ederlerse çocuk bu davranışı örnek alır ve kendisini kontrol etmeyi öğrenir. Ailenin çocukların davranışları üzerindeki etkisi her zaman diğer etkilerden daha güçlüdür.

Aileler savaşla ilgili konuşurken savaşın insanlara getirdiği acıları ve olumsuzlukları anlatmalı, savaşlardan taraf tutmadan, savaşan tarafların tümüne acı, ölüm ve yoksulluk getiren bir olgu olarak söz etmelidirler. Savaşın bir kazananı yoktur. Haklı savaşlar bile sorunları çözmek için en uygun yöntemler kabul edilemez. Çocuklarda savaşa karşı bir dünya görüşü geliştirmek, savaşla kahramanlık kahramanlık kavramını bütünleştirmek yerine insanlara getirdiği acıları birleştirmek ve çocuğun kafasındaki savaş kavramının bu şekilde oluşmasını sağlamak daha doğru bir tutumdur.
Savaşla ilgili görüntüleri açıklarken savaşın yanlışlığı ve kötülüğü anlatılmalıdır. Atatürk’ün “Yurtta sulh, cihanda sulh” sözünün ne kadar yerinde bir söz olduğu, barışçı bir sorun çözme yaklaşımının gerekliliği konuşulabilir.

Savaşla ilgili görüntüleri özellikle izletmek tabii ki gerekli değildir ama çocuklar ister istemez gazetelerde, televizyonda bu tür görüntülerle karşılaşacaklardır. Böyle görüntüler ortaya çıktığında özellikle çocuğa yasaklamak da uygun olmaz çünkü çocuğun bu konuyu çok daha fazla önemsemesine ve endişelerinin artmasına neden olur. Yapılacak şey bu tür görüntülerle karşılaştığında çocuğun bu bilgileri hazmetmesine yardımcı olmak, yani onunla bu konuda konuşmak, fikirlerini paylaşmak, çocuğun savaşa ve şiddete karşı bir dünya görüşü oluşturmasını desteklemektir.

Normalde çocuklar bu tür haberlerden etkilenmezler. Eğer çocuk zaten aşırı kaygılı, korkuları olan, çevresinde gördüğü her durumdan korku üreten bir çocuk ise o zaman izlediği bütün haberler gibi savaş haberleri de bu tür çocuklarda kaygı ve endişe yaratır. Çocuğun bu konudan psikolojik olarak etkilendiği sürekli bu konu ile ilgili konuşmasından, bu tür durumların kendi başına da gelebileceği korkularından söz etmesinden, uyku bozukluğu, okula gitmekten ve aileden ayrılmaktan korkma gibi belirtiler göstermesinden anlaşılabilir.Bu çocuklar ilerde kaygı bozuklukları ortaya çıkarmaya yatkın çocuklar olabilir ve bir psikiyatrik yardım alınması uygun olacaktır.

Çocuğa yaşına uygun bir şekilde bu tür durumların kendi başına gelmeyeceğine dair güvence vermek gerekir. Biraz daha büyük çocuklarda savaşı sona erdirmek için neler yapılabileceği konuşularak konuya duygusal yaklaşım yerine bilişsel yaklaşım geliştirmelerini amaçlamak ve böylece konuya ilişkin duygusal yükü dengelemek yararlı olur.

 

Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.

Yazar

Emine Zinnur Kılıç Psikiyatri, Çocuk ve Ergen Psikiyatrisi Prof. Dr.

Randevu al Profili görüntüleyin

Yorumlar: (0)