Depresyon çoğu zaman “moral bozukluğu” ya da “geçici bir isteksizlik” olarak görülür. Oysa depresyon, kişinin düşünce biçimini, duygularını, bedenini ve günlük işlevselliğini etkileyen ciddi bir ruhsal durumdur. Kişi eskiden zevk aldığı aktiviteleri yaparken bile zevk alamaz, kendini yorgun, bitkin, değersiz, yetersiz hisseder, geleceğe dair umutları azalır, günlük işlerini yapmakta zorlanır ve sosyal ilişkilerinde geri çekilmeler görülür. Depresyona sahip bireyin çevresi onun yaşadıklarını anlamakta zorluk çekebilir; bir kez dışarı çıkıp vakit geçirdiğinde iyi olacağını düşünebilir, hatta kişiyi çabalamamakla ve şımarıklıkla bile suçlayabilir. Bunlar seanslarda sık rastladığımız durumlardır. Bunun gibi depresyonla ilgili bilgi eksiklikleri ve yanlış algılar kişinin kendini daha çok yalnız, suçlu ve yetersiz hissetmesine yol açabilir. Depresyon, tembellik, zayıflık ya da bir kişilik problemi değildir. Depresyonu sizi siz yapan yönlerinizi görmenizi ve yaşamanızı engelleyen bir sis olarak düşünebilirsiniz. Doğru destekle, bu sisin dağılması mümkündür.
Peki nedir bu doğru destek? Depresyon tedavisinde en güçlü bilimsel kanıta sahip yaklaşımlardan biri Bilişsel Davranışçı Terapi (BDT)’dir. Bu bulgular; Dünya Sağlık Örgütü (WHO), Amerikan Psikiyatri Birliği (APA) ve İngiltere Ulusal Sağlık ve Klinik Mükemmeliyet Enstitüsü (NICE) gibi uluslararası kurumların klinik kılavuzlarında da yer almakta; BDT, depresyon tedavisinde birinci basamak psikoterapi yaklaşımlarından biri olarak önerilmektedir (APA, 2019; NICE, 2022; Cuijpers ve ark., 2013). BDT’de amaç yalnızca semptomları hafifletmek değil; kişinin kendisiyle, düşünceleriyle ve yaşamla kurduğu ilişkiyi yeniden yapılandırmaktır. Gerektiğinde ilaç tedavisiyle birlikte terapi sürecini yürütmek, süreci daha da güçlendirir.
Depresyon, kim olduğunuzun tanımı değildir. Bu, şu an içinde bulunduğunuz bir ruhsal durumdur ve değişebilir. Eğer bu yazıyı okurken “Ben de böyle hissediyorum” dediyseniz, bu bir farkındalık anıdır. Ve çoğu zaman iyileşme, tam da bu farkındalıkla başlar. Yalnız değilsiniz. Bu süreci tek başınıza taşımak zorunda değilsiniz. Doğru destekle, hayat yeniden temas edilebilir bir hale gelebilir.
Bu makalenin DoktorTakvimi web sitesinde yayımlanması, yazarın açık izniyle yapılmaktadır. Web sitesindeki tüm içerikler, fikri ve sınai mülkiyet mevzuatı kapsamında uygun şekilde korunmaktadır.
DocPlanner Teknoloji A.Ş. web sitesi tıbbi tavsiye sunmaz. Bu sayfanın içeriği, metinler, grafikler, görseller ve diğer materyaller de dahil olmak üzere, yalnızca bilgilendirme amacıyla oluşturulmuştur ve tıbbi tavsiye, teşhis veya tedavinin yerini almak amacı taşımaz. Herhangi bir sağlık sorununuzla ilgili şüpheniz varsa, bir uzmana danışınız.