EMDR Nedir?

Yazar Asiye Nur Nihan YurdakulPsikolog • 14 Kasım 2019 • Yorumlar:

Ülkemizin 1999 Marmara depremi sonrasında tanıştığı, travmada etkin bir yöntem olan EMDR (Eye Movement Desensitation and Reprocessing-Göz Hareketleri ile Duyarsızlaştırma ve Yeniden İşleme) travmatik yaşantılarla ilgili olumsuz duygu ve düşünceleri zihinde yeniden işlemden geçirmeye dayanan bir psikoterapi yöntemidir.

EMDR 1987 yılında Francine Shapiro’nun istemli göz hareketlerinin olumsuz ve rahatsız edici düşüncelerinin yoğunluğunu azalttığını fark etmesiyle ortaya çıkmıştır. Rahatsız edici bir olay yaşandığında bu olayı orijinal resim, sesler, düşünceler ve hislerle sinir sistemimizde kilitli kalır. EMDR psikolojik travmanın yarattığı duygusal kilitlenmişliği açmak ve doğal iyileştirici kaynakları harekete geçirmek için danışandan anıda onu en fazla rahatsız eden sahneye odaklanmasını ister aynı anda çift yönlü uyarımı(terapistin parmaklarını) takip etmesini ister. Çift yönlü uyarımda amacımız, danışanın terapistin sağa ve sola giden parmaklarını takip ederek beynininin duyguları ve yaratıcılığı kontrol eden tarafı olan sağ beyni ve rasyonel düşünmeyi kontrol eden sol tarafını uyararak anının her iki beyin tarafında işlemlemesinin sağlanmasıdır. Bu işlemleme sürecinde travmatik anı silikleşebilir, bir çağrışımlar dizisi ortaya çıkabilir bir duygu boşalması (abreaksiyon) oluşabilir. Anıların yoğun biçimde ortaya çıkması ya da blokaj gibi süreci güçleştiren tepkiler de olabilir. Bütün bu süreçler sonrasında anının yol açtığı rahatsızlık derecesi (SUD: Subjective unit of distress) giderek zayıflar. Bu rahatsızlık derecesi sıfıra indiğinde yani tamamen ortadan kalktıktan sonra anı ile ilgili olarak arzu edilen bir olumlu düşünce üzerinde çalışılır. Aynı çift yönlü uyarım olumlu düşünce kalıbı üzerinde de tamamlanmasından sonra bedende hissedilen duygular taranır ve onlarla ilgili çağrışımlar da incelenir.

Daha kolay bir anlatımla, EMDR süreci tamamlandığında, beyin daha önceden hastanın başa çıkamadığı ve donmuş halde yerinde duran çarpık ve yanlı deneyimlere üstün gelerek bunları içinde bulunulan zamana ait pozitif bir bakış açısıyla değiştirir. Teknik olarak EMDR süreci, ayrık ve bağlantısız sinir ağlarını sağ ve sol beynin uyarılarak birleştirilmesini ve bunların gerçekle ilişkilendirilmesini sağlar. Böylece yeni ve doğru bilgiler o ana dek kapalı bulunan bu yollardan danışanın bilincine doğru akmaya başlar.

Çift yönlü uyarımlar la; trafik kazası, taciz, deprem gibi travma jargonunda büyük (T) olarak adlandırılan olaylar ve aynı zamanda değersiz, çirkin, yetersiz, kusurlu ve aptal hissetmemizi sağlayan küçük (t) olarak adlandırılan olaylarla ilgili rahatsızlık veren anıların duyarsızlaştırılması sağlamaktır. 

 

     EMDR’nin nasıl çalıştığı henüz tam olarak bilinmemekle birlikte, EMDR’nin yaşantıların yeniden işlenmesini nasıl iyileştirdiğiyle ilgili olası mekanizmalar hakkında devam eden araştırmalar bulunmaktadır. Araştırmacıların hem fikir oldukları konu ise; şimdiki zamanda meydana gelenler, geçmiş yaşantılar sonucu ortaya çıkan ve danışan için halen bir üzüntü kaynağı olan olumsuz düşünceleri, duyguları ve fiziksel duyumları tekrar uyarabilmektedir. Görünen o ki, EMDR bu olaylar arasındaki ilişkiyi değiştirerek, hem geçmiş hem de şimdiki zamanda yaşanan olaylarla ilgili, mevcut olarak yaşanan stresi büyük ölçüde azaltmaktadır. 

Sağlıklı bir süreçte beyin kişinin yaşadığı olumsuz yaşantının etkilerini zamanla işler. Beynin bu doğal bilgi işleme süreci sonucunda kişi eski travmatik olayı hatırlasa da bu olayla ilgili ya çok az rahatsızlık duyar ya da duymaz. Bazen bu doğal bilgi işleme süreci tıkanıklığa uğrar ve yaşanan olumsuz olay ya da olaylarla ilgili resim, düşünce ve duygular işlenmeden kalırlar. Bu tıkanmışlık kişide geçmişin etkisinden kurtulamama hissini yaratır. Mantık bu olayın geçmişte kaldığını söylese de kişi yaşadığı olumsuzluğun duygusal etkisinden kurtulamaz. Sekteye uğrayan işlemleme, travmatik anının, diğer anılar gibi doğal işlemlerden geçerek depolanmasını önlemektedir. EMDR kişinin olumsuz yaşantı ile ilgili bilgiyi hızlı bir şekilde işlemesini sağlayabilir.

 

Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.

Yorumlar: (0)