KARACİĞERİ ARINDIRAN KALP

Vücudumuzun en büyük ve metabolik olayların gerçekleşmesinde en etkili organı olan karaciğer, sağlığımız için oldukça önemlidir. Bu nedenle karaciğer sağlığımıza dikkat etmemiz gerekmektedir. Karaciğerin kendini yenileyebilme yani rejenerasyon özelliği vardır. Bu yenilenmenin gerçekleşebilmesi için beslenmemizde de bazı değişiklikler yapmak gerekir. Bu değişikliklerden biri ise hastalığa özgü fonksiyonel besinlerden faydalanmaktır.

Karaciğer sağlığı için mevsimin bize sunduğu fonksiyonel besin ise enginardır. İlaçların gerekli gereksiz tüketildiği bu günlerden farklı olarak eski zamanlarda yaşamış olan insanlar tarafından tedavi için ilaç yerine enginar kullanılırdı. Akdeniz kökenli bahar aylarının habercisi olan enginar Asteraceae familyasındandır. Ve bilimsel adı Cyanara scolymustur. Tabiat bizlere enginarı katmanlar halinde sunmuştur, ortasında tüylü olan bir doku vardır ve olgunlaştığı takdirde bu doku çiçeğe döner. Bu dokunun içinde de *enginarın kalbi* vardır. Bizlerin tükettiği asıl kısım ise enginarın kalbidir. Yapraklarının da uygun bir pişirme yöntemiyle tüketimi mümkündür. Tercihe bağlı olarak dışta bulunan yapraklar çiğ olarak da tüketilebilir.

→Doymuş yağ oranı çok düşük olup kolesterol içermemektedir.

→Kan kolesterolünün dengede tutulmasında etkilidir.

→1 orta boy enginar yaklaşık olarak 60 kalori içerir.

→ Antioksidan olan C vitaminini içerir. Vücudumuzun serbest radikallere karşı savunma mekanizmasını güçlendirir.

→Enginarın posa içeriği yüksektir. Konstipasyon (kabızlık) sorunu yaşayan bireyler için önemli bir besindir.

→ Enginar demiri (Fe) yüksek oranda içerir. Bitkisel demir kaynağı olan enginarın C vitamini ile tüketilmesi biyoyararlılığını arttıracaktır.

→Fosfor, niasin (B1 vitamini) , B6 vitaminini yüksek oranda içerir.

→İnülin formunda karbonhidrat içermektedir. Ve enginar taze olduğu takdirde inülin etkisini göstererek şeker hastalarında kan şekerini dengeleyici rol oynar.

→İçeriğinde bulunan *CİARİN* maddesi sayesinde karaciğer, safra kesesi ve böbreklerimize faydalı olduğu gözlemlenmiştir. Safra salgılanmasını arttırarak hazımsızlık ve diğer sindirim şikâyetlerinin azalmasına etki eder.

→İçeriğinde bulunan *LUTEOLİN* maddesi bizleri kötü kolesterol dediğimiz LDL’den korumada büyük önem taşır.

→Karaciğerin detoksifikasyon işlevinin olduğu bilinmektedir, vücudumuzu toksinlerden korumaktadır. Karaciğerin rejenerasyon (kendi kendini yenileme) özelliği vardır. Ancak bu özelliği için bazı besinlere ihtiyaç duymaktadır. Bu besinlerden biri ise karaciğerimizi korumakta olan enginardır. Yani enginar vücudumuzun toksinlerden korunması için önemli bir yer taşımaktadır.

→Yapılan bir çalışmaya göre irrıtable barsak sendromu (IBS) olarak bilinen karında şişlik, ağrı ve dışkılama sıklığında değişikliklere neden olan kronik hastalığın tedavisinde olumlu sonuçlar vermiştir.

→Böbreklerimizin üre konsantrasyonunu arttırır ve diüretik (idrar artışı) etki yapar.

KARACİĞERİMİZİ YENİLEYEN ENGİNARI TÜKETİRKEN NELERE DİKKAT EDELİM??

Karaciğerimiz detoksifikasyon işlevinin yanında protein, karbonhidrat, yağ ve vitaminlerin metabolizmasında da görevlidir. Fazla şeker karaciğerimizin doğru şekilde çalışmasını zorlaştırır, karaciğerimizi yorar ve işlevini bozabilir. Bu nedenle enginarı pişirirken şeker eklememeye dikkat edilmelidir. Şeker oranına dikkat edildiği gibi yağ oranına da dikkat edilmelidir. Her enginar için en fazla 1YK (yemek kaşığı) zeytinyağı tüketilebilir. Zeytinyağı ile tüketilmesiyle içerisinde bulunan yağda eriyen vitaminlerden de faydalanılmış olunacaktır. Zeytinyağı yüksek oranda tekli doymamış yağ asidi içeren bir yağ türüdür ve sağlığımız için en faydalı yağlardan biridir. Bu nedenle yağın faydasını zarara dönüştürmemek için yemek yapılırken yağın yakılmamasına da dikkat edilmelidir.