Koronavirüs Kaygını 6 Adımda Yönetebilirsin

Yazar Uğur KoçdemirPsikolog • 7 Mayıs 2020 • Yorumlar:

Son günlerde ortaya çıkan koronavirüsüne karşı geliştirdiğimiz bir çok davranışsal tedbir ile duygularımız ve sağlığımızı koruma çabası içerisindeyiz. Ancak fiziksel sağlığımızı koruma çabamız aslında işlevsel görünse de duygularımızı yönetebilmemiz oldukça güç olabiliyor. Bu durum karşısında hissettiğimiz kaygı, yalnızlık, çaresizlik, umutsuzluk, korku etkilenen işlevsel yaşamımız üzerinde daha da zorlayıcı bir baskı oluşturmakta. insanlar alışılagelmişin dışında yaşam planı oluşturma, evde vakit geçirme, ekonomik belirsizliklerin yarattığı bunaltı, kendimiz ve yakınlarımız için duyduğumuz endişe gibi sorunlarla karşı karşıya.

Gün geçtikçe artan vakalar bizi haber takibine takıntılı olarak bağladı. Bunun zaten var olan kaygıya ekstra yük bindirdiği dönemde ‘’kaygımızı nasıl azaltabiliriz?’’ üzerine yapabileceğimiz bir çok şey var.

Yeteneklerimizi ve uyum sağlama becerimizi küçümsemeyelim.

1- Güvenilir kaynaklardan haberleri takip ederek, asılsız ve kaygı uyandırıcı, kaynağı belirsiz olan bilgilerden uzak durabilmeliyiz. Herkes yaşamın bir döneminde bedensel olarak ortaya çıkan semptomlarının çözümü için ve ne olduğunu anlamak için interneti kullanmıştır. Bu araştırmayı yaparken kaynağı çok önemsemeksizin okudukları ile kaygının ne kadar arttığını, başına gelebilecek en kötü duruma yönelik inancının nasıl arttığını hatırlayacaktır. Yoğun haber edinme uğraşı zihinsel aktiviteyi aktif tutmakta ve kaygıyı arttırmaktadır. Belirleyeceğiniz bir kaç güvenilir kaynak ve belirleyeceğiniz bir zaman diliminde bu haberlere bakma kaygınızı yönetme konusunda size yardımcı olacaktır.

2- Duygusal akıl yürütme yöntemini en aza indirgeme ve mantıksal akıl yürütme yöntemini aktif kullanmak kaygıyı yönetmenizde etkili olabilir. Biz başkalarının duygularına bakarak kendi duygularımızı ayarlayabilme yeteceğine sahibiz. Bu bazen dezavantaj olarak karşımıza çıkar. Evdeki bireyin veya sosyal medyadaki arkadaşınızın paylaşımını düşünün. Yoğun kaygı içerikli paylaşmalar ve konuşmalar, sizin kaygınız üzerinde etkili olacaktır. ‘’Demek ki yoğun kaygı duymam gerekiyor, az mı kaygılanıyorum acaba’’ diye başkalarının duyguları referans alarak bir akıl yürütme girişimi içerisinde kendimizi bulabiliriz. Başkalarının duygularına güvenerek kendi duygumuzu ayarlamaya çalışmak yanıltıcı olabilir ve kaygı seviyeniz artabilir. Duygular öznel deneyimlerdir. Bu yüzden başkalarının duygularını ve kendi duygularınızı mantıksal çerçeveden değerlendirmek kaygınızı yönetmenizde fayda sağlayacaktır. 

 

3- izole ama bağlı kalabilirsiniz. Sosyal ortamdan izole etsek bile kendimizi, aile ve arkadaşlarımıza online olarak bağlı kalabiliriz. Sosyal etkileşimin insan psikolojisi üzerinde oldukça önemli yerinin olmasına karşın, sosyal temasın bu kadar aza indiği dönemde bağlantıyı sürdürmeye devam etmeliyiz. Ortak kaygıların konuşulduğu, gelecek planlarının yapıldığı, geçmişteki güzel anıların konuşulduğu bol paylaşımlı ve kahkahalı sohbetler kaygınızı aza indirecektir. 

 

4- Özbakımı aksatmayıp davranışsal olarak aktif olmamızı engelleyecek bir durum yok. Hafif egzersizler ve spor yapmanın depresyon ve kaygı üzerinde etkili olduğunu araştırmalarca biliyoruz. Özbakımın devamını sağlamak (uyku, beslenme, temizlik, çalışma…) ise rutininizin bozulmadığı mesajını beyninize gönderecektir. Yoğun kaotik düşünce bombardımanına uğrayan zihninize yardımcı olmak kaygıyla daha sağlıklı baş etmenize yardım eder. 

 

5- Geleceğe yönelik zihinsel olarak olumlu imgelemeler üretebilirsiniz. Bunun işe yaradığını görmek için gelecekte felaket imgelerinin kaygınızı nasıl arttırdığına dikkat edin. Gelecekteki felaket senaryoları nasıl kaygımızı arttıyor ise gelecekteki olumlu senaryolar ise kaygıyı azaltma konusunda işe yarayacaktır.

 

6- Başkalarına yardım edebilirsiniz. Komşunuz, arkadaşınız, yardıma muhtaç biri ve aileniz desteğinize ihtiyaç duyabilir. Bunun sadece maddi bir yardım olması gerekmez. Yapacağınız bir konuşma, karşıdakinin duygusunu anlamanız ve onu etkili dinlemeniz, kaygısını azaltma konusunda önerileriniz bile kendiniz daha iyi hissetmenize sebep olabilir. 

 

Bir veya birkaçını rutin hayatınıza yerleştirmeniz fark yaratacaktır. Baş edilemeyen kaygılar için profesyonel destek almaktan kaçınmayın. Sağlıklı kalın…

 

Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.

Yorumlar: (0)