Majör Depresif Bozukluk

Yazar Işıl Ateş ÇölPsikiyatrist • 21 Mart 2018 • Yorumlar:

Major Depresyon, toplumsal ve bireysel etkileri göz önüne alındığında önemli ruhsal sorunlardan biridir. Ruhsal hastalıklar içerisinde en çok yeti yitimine neden olan hastalıklardandır.

Her çökkünlük hali major depresif bozukluk olarak tanımlanmaz. MDB diyebilmemiz için aşağıda sıralanmış belirtilerin gün içerisinde hemen hemen gün boyu ve en az son on beş gündür devam ediyor olması ve işlevsellik düzeyini değiştirmiş olması gerekir.

• Hemen her gün ve günün büyük bir kısmında gözlenen çökkün bir duygu-durum hali ( kendini mutsuz, ağlamaklı, kederli hissetme hali).

• Hemen her gün yaklaşık gün boyu süren tüm ya da çoğu etkinliğe karşı ilgi ve zevk almada azalma (daha önce keyif alınan işler, hobiler ve alışkanlıklardan artık hoşlanmama , bıkkınlık, cinsel isteksizlik ).

• Kilo kaybı ya da alımı ( bir ay içinde vücut ağırlığının %5 inden fazlasının artması ya da azalması) ya da hemen her gün iştahta artma yada azalmanın olması.

• Hemen her gün uykusuzluk yada aşırı uyku hali.

• Hemen her gün olağan beyinsel ve vücutsal işlevsellik, hareketlilik halinde azalma ya da huzursuzluk

• Hemen her gün halsizlik ,yorgunluk hisleri, daha önceki günler kadar enerjik hissetmeme.

• Hemen her gün kendini değersiz hissetme,küçük görme,kendini beğenmeme,suçlu ya da günahkar hissetme hali.

• Hemen her gün düşünme ya da konsantrasyon yeteneğinde azalma olması (konuşulanlara, okunan şeylere, izlenilen dikkatini verememe, gibi) ya da kararsızlık hali.

• Tekrarlayan ölüm düşünceleri,intihar planları veya eylemlerinin varlığı.
 

Bazı hastalarda üzüntü ile birlikte bunaltı, tedirginlik veya öfke hali bulunabilir. Bu belirtilerin sayısı, görülme süresi ve neden oldukları bozukluklara göre depresyonun şiddeti ve özellikleri değişebilmektedir.

Özkıyım eğilimi, depresyonda üzerinde hassasiyet gösterilmesi gereken bir durumdur. Uygun şekilde tedavi edilmeyen depresyonda özkıyım ile ölüm riski % 15 dolaylarındadır.

Bir depresyon atağının ortalama süresi genellikle 6-24 aydır. Major depresif bozukluk kadınlarda erkeklere oranla 2 kat sıktır. Yaşam boyu yaygınlığı; erkeklerde % 5-12, kadınlarda % 10-25 dir. Hastaların% 25 inde tetikleyici bir olaya rastlanmaktadır. Depresif bozukluklar evli insanlara kıyasla bekar ve boşanmış kişilerde daha sıktır. Irk ve dini gruplar arasında fark yoktur.

Depresyon tanısı konulurken, alta yatan başka sebepler olup olmadığı araştırılmalı ve olası nedenler dışlanmalıdır. Vitamin eksiklikleri, anemi (kansızlık), tiroid hastalıkları, böbrek hastalıkları, enfeksiyonlar, endokrin ve inflamatuar hastalıklar, nörolojik hastalıklar, madde kullanımı vb. dikkatle değerlendirilmelidir.

 

TEDAVİ

Majör depresif bozukluk tedavilerine genellikle ilaçlar, psikoterapi veya her ikisi dahildir. Hastanın durumuna göre yatırılarak veya ayaktan takipleri yapılarak tedavisi düzenlenebilir. 

Hasta hekim işbirliği ve hastanın tedaviye aktif katılımı çok önemlidir. Tedavi süreci ile ilgili bilgilendirme yapılması tedaviye uyumu arttırır. İlaçların olumlu etkileri genellikle 2.haftadan sonra görülmeye başlar. Hastanın tedaviden fayda görüp görmediğine karar verebilmek için bu ilacın uygun dozlama ile 6-8 hafta kullanılmış olması gerekir. Hastalık belirtilerinin azaldığı dönemden itibaren, yaklaşık olarak 6-9 ay daha ilaç tedavisine devam edilmelidir. Sonrasında doktor kontrolunde ve doz azaltarak tedavi sonlandırılmalıdır. Sık tekrarlayan depresyonlarda bu süre daha uzun olabilir.

Psikoterapi tek başına veya ilaç tedavisi ile birlikte depresyon tedavisinde uygulanabilir. Geniş bir yelpazedeki hastaların tedavisinde çok etkili olduğu bulunmuştur. Psikoterapi uygulamalarının hastalığın tekrarlama sıklığını azalttığı da binmektedir.

Elektrokonvülsif tedavinin (EKT) şiddetli MDB vakalarında, diğer tedavilere cevap vermeyenlerde ve psikotik belirtiler yaşayanlarda etkili ve güvenli bir tedavi yöntemidir

Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.

Yorumlar: (0)