Özgül (Basit) Fobi

Yazar Ozan PazvantoğluPsikiyatrist • 22 Kasım 2017 • Yorumlar:

Özgül fobi tüm ruhsal hastalıklar içinde en sık karşılaşılan bozukluklardandır. Hemen hemen her şeye
karşı fobi (bakınız; merak ettikleriniz => fobi) gelişebileceği için fobik durumlar çok çeşitli olarak karşımız
çıkmaktadır. Fobiler, bir durum, bir aktivite ya da bir nesne ile ilgili olabilirler: Hayvan (örümcek, böcek,
köpek), doğal çevre (yükseklik, rüzgar, su), kan/enjeksiyon/yara (enjektör, invaziv girişim), durumsal
(uçak, asansör, kapalı alan).

Bu durum ya da nesnelerden “korkmak” ile bunlara karşı “fobik olmak” aynı şey değildir. Bunlar arasında
bir derece farkı vardır. Asansör fobisi olan biri her gün dokuz kat merdiven çıkması gerekse bile
asansöre binemeyebilir. Yani fobi korkudan çok daha şiddetli bir durumdur ve kişinin yaşam kalitesini ve
işlevselliğini önemli derece bozabilir.

Özgül fobi en sık rastlanan ruhsal bozukluktur, yaşam boyu yaygınlığı yaklaşık % 13’tür.Kadınlardaki en
sık psikiyatrik bozukluktur. Kadın erkek oranı yaklaşık 2/1’dir. En sık hayvan ve doğal çevre tipi görülür.
Ailesel birikimi en yüksek kaygı bozukluğudur. Bir aile bireyinde varsa diğerinde olma ihtimali ortalama
%23’dür (panik bozukluğu için bu oran %10’dur). Birçok hasta çocukluğundan beri bu korkularının
olduğunu, bir kısmı ise ergenlik döneminden sonra başladığını söyler. Özgül fobi ortalama başlangıç yaşı
en düşük kaygı bozukluğudur. (kan/yara/enjeksiyon tipi için=7 yaş, hayvan/çevre tipi için=12-15 yaş,
durumsal tip için=20 yaş). İleri yaşta özgül fobi başlaması nadirdir.

Özgül fobide korkulan nesneler gerçekte olduğundan daha tehlikeli olarak algılanır (“Köpek çok tehlikeli
bir hayvandır”). Korkulan nesnelerle karşılaşma ihtimali olduğundan daha fazla olarak tahmin edilir (“Her
sokağa çıktığımda karşıma mutlaka bir köpek çıkacak”). Korkulan nesneyle karşılaşıldığında bunun bir
felaket olacağı düşünülür (“köpekle karşılaşırsam mutlaka bana saldırır, ısırır”). Korkulan sonuç
gerçekleşmesin diye nesneyle karşılaşmaktan kaçınılır. Kaçınmalar her hastada olur. Aşırı olursa
işlevselliği çok bozar, hayatı çok etkiler, örneğin köpek fobisi olan bir kişi evden dahi çıkamayabilir.

Tedavisinde ilaçlardan ziyade psikoterapi (bilişsel-davranışçı psikoterapi) etkilidir. Sorunun ortadan
kaldırılmasında davranışçı yöntemler (bireyi, korkulan durum ya da nesne ile aşama aşama
karşılaştırarak bu nesne ya da duruma karşı duyarsızlaşmasını, artık kaygı tepkisi oluşturmamasını
sağlamak) özellikle yararlıdır. Çoğu durumda 2-3 seans tedavi için yeterli olacaktır. Tedavide ek olarak
antidepresan ilaçlardan faydalanılabilir.

Aşağıda nadir görülen fobik durumlar sıralanmıştır:

anemofobi: fırtına korkusu
antlofobi: sel korkusu
apifobi: arılardan korkma
arakibutirofobi: yerfıstığı ezmesinin, yerken, damağa yapışmasından duyulan korku
dentofobi: dişçiden korkma
dekatriaparaskevifobi: ayın 13’ünün Cuma gününe gelmesi korkusu
eisoptrofobi: aynalardan korkma
elektrofobi: elektrikten korkma
emetofobi: kusmaktan korkma

hipnofobi: uyumaktan korkma
hipofobi: atlardan korkma
homiklofobi: sisten korkma
keymafobi: kıştan ve soğuktan korkma
kimofobi: dalgalardan korkma
mekanofobi: makinelerden korkma
melanofobi: siyah renkten korkma
mikrobiyofobi: mikroplardan korkma
monofobi: yalnızlıktan korkma
nekrofobi: cesetten korkma
nelofobi: camdan korkma
niktofobi: geceden korkma
nozokomefobi: hastanelerden korkma

Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.

Yorumlar: (0)