Sevilme İhtiyacı

Yazar Şule ÇolakelPsikolog • 3 Mayıs 2021 • Yorumlar:

İnsan dünyada yalnızdır. Yalnızlığını dindirmenin yollarını arar . Bazıları kendisindeki yalnızlığı unutmak için diğerlerinin aynasındaki yansımasına ihtiyaç duyar. Sevilmeyi , önemsenmeyi elde etmek için mükemmel olmaya çalışır. Bu bazen öylesine ileri boyutta yaşanır ki ilişkide dengesizliğe sebep olur. Karşılığını almadan veren insanların bir süre sonra içlerinde öfke birikmeye başlar. Böyle insanlar bir süre sonra ,sebepsiz ağrılar ,uykusuzluk ya da yeme bozukluğu gibi çeşitli şikayetlerle doktora başvururlar.

 

Almadan vermeye çalışmak altta yatan patolojik durumlara işaret eder. İnsanın doğasında karşılığını almadan vermek yoktur. Neden bazı insanlar, insan doğasına aykırı olan bu durumu benimseyerek kendilerini zora sokarlar?

Adler , psikanalitik kurama önemli katkılar sağlamış bir bilim insanıdır. Psikanaliz kuramına sağladığı en önemli katkılardan biri , bireyin aile içinde kardeşlerle birlikte büyüdüğüne dikkat çekmiş olmasıdır. Tek çocuk olarak büyümek ile kardeşler içinde büyümenin farklı olduğunu söylemiştir. Aile içinde doğum sıralamasının bireyin kişiliği üzerinde önemli rol oynadığını vurgulamıştır. Bir ailenin ilk çocuğu olmakla ortanca ya da son çocuğu olmak arasında farklar vardır. İlk çocuğa sorumluluk alması gereken biriymiş gibi davranılırken , en küçük çocuğun korunması gerekiyormuş gibi davranılır . Bireyin kendini ailesinin içinde konumlandırdığı yer , toplumun içinde konumlandırdığı yerdir. Kardeşlerin birbirleriyle girdiği rekabet kişilik şekillenmesinde önemli rol oynar.

Sürekli kendinden vermek zorunda olduğuna inandırılmış kişilerin aile içindeki konumlanmasına baktığımızda çocukluklarında ağır sorumluluk aldıklarını görüyoruz. Sorumluluk almış olmalarına rağmen duygusal ihmale uğrayan insanlar , çocukluklarında tamamlayamadıklarını tamamlamak için her türlü fedakarlığı yapan bireylere dönüşürler.

Sevilmek için hep kendilerinden vermek zorunda hissederler. Bu yorucu yolculuğun bir yerinde tıkanırlar. Sürdürülebilir bir durum değildir.

Psikoterapi yorucu olan bu yolculuğun bitmesini sağlar. Bireyin kendisi ile yeniden tanışması sağlanır. Psikoterapi, terapist ile danışanın gerektiğinde ebeveyn çocuk ilişkisiyle buluştuğu bir içsel yolculuktur.

Danışanın yeniden yapılanma serüveninde yoluna ışık olmak terapistin manevi doyumudur.

Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.

Yazar

Şule Çolakel Psikoloji, Aile Danışmanlığı

Randevu al Profili görüntüleyin

Yorumlar: (0)