Stres Vücudunuza Neler Yapıyor?

Yazar Gülşah Meral ÖzgürPsikiyatrist • 7 Mayıs 2019 • Yorumlar:

Stres yaşamın bir parçasıdır ve her zaman kötü bir şey değildir. Bazen, işleri zamanında yetiştirmek veya elinden gelenin en iyisini yapmak için gereken motivasyonu verir. Ancak yönetilmeyen veya uzun süreli stres, vücudunuzda hasara yol açabilir ve bu da beklenmeyen sızılara, ağrılara ve diğer semptomlara neden olabilir.

Stres mutlaka belirli durumlara neden olmaz, ancak bu koşulların belirtilerini daha da kötüleştirebilir” diyor Koruyucu Hekim, Önleyici Tıp Başkanı ve Sağlık Enstitüsü Başkan Yardımcısı Richard Lang. “Fiziksel semptomlar kötüleştiğinde sırayla bir kişinin stres düzeyini artırabilir ve bu da kısır bir döngü oluşturur.”

Stres, vücudunuzdaki çeşitli bölgeleri etkileyerek bazı garip şeyler yapabilir:

1- Kaslar ve Eklemler:

Stres, kaslarınızda ağrı, gerginlik veya sızılara ve ayrıca kas spazmlarına neden olabilir. Artrit, fibromiyalji ve diğer hastalık semptomlarının alevlenmesine yol açabilir. Bunun nedeni, stresin ağrı eşiğini düşürmesidir.

2- Kalp ve Akciğerler:

Stres hormonu kortizolün fazlası, kalp ve akciğer ile ilgili hastalıkları kötüleştirebilir. Bu kötüleşme; kalp hastalığı, inme, yüksek tansiyon ve astımı gibi hastalıkları içerir. Göğüs veya kalp çarpıntısında ağrı veya gerginlik varsa, ciddi bir durumu elemek için mümkün olan en kısa sürede doktora başvurun. Ama yapılan kontroller sonrası herhangi bir patoloji saptanmamışsa, hayatınızda stres kaynakları fazlaysa mutlaka psikiyatrik değerlendirme için bir uzmana başvurun.

3- Deri ve Saç:

Egzema, rozasea veya sedef hastalığı gibi bir cilt rahatsızlığınız varsa, stres hastalıklarınızı daha da kötüleşebilir. Ayrıca, kurdeşen ve kaşıntı, aşırı terleme ve hatta saç dökülmesine yol açabilir.

4- Sindirim Sistemi:

Stres sindirim sisteminizde – ağrı, gaz, ishal ve kabızlık gibi daha basit durumlardan; irritabl barsak sendromu, gastrit-ülser, gastroözofageal reflü gibi daha karmaşık durumlara kadar değişik tablolara yol açabilir.

5- Omuzlar, Baş ve Çene:

Doktorlar buna “gerginlik üçgeni” diyorlar. Stres; gerilim tipi baş ağrıları, boyun ve çenedeki spazm, boynunuz ve omuzlarınızdaki gerilme ve kasılmaları tetikleyebilir. Aynı zamanda bir çene bozukluğu olan temporomandibular eklem hastalıklarının kötüleşmesine katkıda bulunabilir.

6- İmmün Sistem:

Hastalıkla savaşmak için güçlü bir bağışıklık sistemine ihtiyacınız var ancak stres vücudunuzun savunmasını zayıflatıyor. Örneğin, nezle veya gribe yakalanma olasılığını arttırıyor. Ayrıca lupus ve inflamatuar barsak hastalıkları gibi otoimmün durumları daha da kötüleştirebilir.

7- Ruh Sağlığı:

Stres, depresyon belirtilerini ortaya çıkarabilir ve genellikle günlük hobilerden sekse, zevk aldığınız aktivitelerdeki hevesinizi azaltabilir. İnsanlar ayrıca sağlıksız yeme eğilimi gösterir ve stres altındayken daha az egzersiz yaparlar, bu sadece semptomları daha da kötüleştirir.

Stres nedeniyle çökkün hissetmek kişisel bir başarısızlık değildir. Bu çoğumuzun başına gelebilir, bu yüzden yardım almaktan çekinmeyin. Lang, “Belirtileri tedavi edebiliriz” diyor, ancak asıl anahtar sorunun nedenini bulmak ve tedavi etmek.

8- Üreme Yeteneği:

Emory Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde yapılan bir araştırmaya göre, vücudunuzun stres tepkisi tarafından salınan hormonlar yumurtlamayı baskılayabilir. Ayrı bir çalışma da, IVF (tüp bebek) uygulanan kadınların aynı zamanda stres yönetimi programına katılırlarsa hamile kalma ihtimalinin 2,6 kat daha fazla olduğunu buldu.

9- Hafıza Sorunları:

Rush Üniversitesi’nden bir araştırmaya göre, strese yatkın kişilerin hafif bilişsel bozulma gelişme olasılığı yüzde 40 daha fazla bulunmuş. Araştırmacılar, yüksek düzeyde stres hormonuna maruz kalmanın hipokampüse (beynin derinliklerinde uzun süreli hafızadan sorumlu olan bir alan) zarar verebileceğine veya küçülmesine yol açabileceği sonucuna ulaşmışlar.

İyi stres gerekli ama stres artık zarar verir hale geldiğinde, stresin yol açtığı veya şiddetlendirdiği durumların tedavisi için mutlaka stres kontrolü de gerekmektedir.

Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.

Yorumlar: (0)