Yaygın Anksiyete Bozukluğu

Yazar Leyla Kaya AlkılıçPsikolog • 22 Nisan 2021 • Yorumlar:

Anksiyete yani kaygı, herkesin bir dereceye kadar yaşadığı bir duygudur. Bir sınavdan dolayı kaygılanmak, ilk kez araba kullanırken endişe yaşamak oldukça normal bir durumdur. Ve aslında faydalıdır da. Çünkü kişinin sorun yaşama ihtimaline karşın önceden hazırlık yapmasına -onu güdüleyerek- yardımcı olur. Düşünsenize; çok önemli bir sınava gireceksiniz ama sınavla ve sonucuyla ilgili hiç kaygı yaşamıyor, onu önemsemiyorsunuz. Çalışmak için bir neden görür müsünüz? Hayır. Ancak kaygı, kontrolden çıkmaya ve kişinin hayatına egemen olmaya başladığında, ortada bir sorun var demektir. Yine sınav örneğinden gidecek olursak; aşırı kaygı, bu defa kişinin çalışmaya odaklanmasının ve verimli çalışmasının önüne geçecektir.

Yaygın anksiyete bozukluğu; diğer anksiyete bozukluklarından farklı olarak, kişinin çok sayıda konu ve nedenden dolayı duyduğu yaygın, kronik ve uzun vadeli bir kaygı durumudur. Kaygılar, endişeler kişinin günlük hayatının çok büyük bir bölümünü kapsar ve kişinin gündelik işlevlerini yerine getirmesini engeller.

Belirtilerinden bahsedecek olursak; yorgunluk, halsizlik, odaklanma sorunları, sürekli olarak ve pek çok konuda kaygı duyma, çabuk sinirlenme, uyku sorunları, kas gerginliği gibi fiziksel ve zihinsel pek çok şikayet yaşamanıza neden olmaktadır. Bu belirtilerden son 6 aydır muzdaripseniz, yaygın anksiyete bozukluğu yaşıyor olabilirsiniz.

Esasında yaygın anksiyete bozukluğunda temel soru şudur: ‘’ya olursa’’. Ya çocuğuma bir şey olursa, ya Covid olursam, ya eşim kaza yaparsa, ya sınavı geçemezsem, ya virüs kaptıysam da belirti göstermiyorsam ve evdeki herkes bulaştırırsam…

Zihin sürekli böyle olumsuz ihtimallerle kişiyi tetikte kalmak zorunda bırakır. Ve algıladığı tehlikeyi büyük, kendi baş etme kapasitesini ise olduğundan daha küçük görür.

Kişi ayrıca belirsizliğe tahammül noktasında da büyük sıkıntı yaşar. Kaygılanarak, bir şeyleri kontrol edebileceğini ve önceden önlem alabileceğini düşünür. Her zaman en kötü ihtimalleri düşünmenin, gerçekleştikleri zaman daha hazırlıklı olmasını sağlayacağına inanır.

Ama biliyoruz ki, bunların hepsi aslında kişinin gücünü ve enerjisini önden tüketmekten başka bir işe yaramayacaktır. Ne kadar hazırlanmaya çalışsak da, bir sorunla karşılaştığımızda şartlar ve durumların bizim tahmin ettiğimizden çok farklı gelişebilme ihtimali vardır. Ek olarak bu aşırı kaygı ve kontrol halleri, kişinin günlük, aile, iş ve sosyal çevresinde çeşitli sorunlar yaşamasına sebep olacaktır.

Bu yüzden bu sorun, vakit kaybetmeden bir uzmandan destek almanız iyi olacaktır.

Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.

Yorumlar: (0)