Böbrek Taşımın Olduğunu Öğrendim Nasıl Beslenmeliyim?

Yazar Birdane AydınDiyetisyen • 2 Ocak 2021 • Yorumlar:

Böbrek taşı nedir?

Böbrek taşları, idrarınızda belirli mineraller yüksek seviyelerde olduğunda birinde veya her ikisinde oluşan sert, çakıl taşı benzeri maddelerdir. Küçük bir böbrek taşı idrar yolunuzdan geçerken çok az ağrıya neden olabilir veya ağrı oluşturmayabilir. Daha büyük bir böbrek taşı ise idrar yolunda sıkışabilir. Böbrek taşı sıkıştıysa idrar akışınızı engelleyerek şiddetli ağrıya veya kanamaya neden olabilir.

Böbrek taşının belirtileri nelerdir?

Böbrek taşı belirtileri şunları içerir:

Sırtınızda, yanınızda, karnınızın alt kısmında veya kasıklarınızda keskin ağrılar

İdrarınızda hematüri olarak da adlandırılan pembe, kırmızı veya kahverengi kan

Sürekli idrara çıkma ihtiyacı

İdrar yaparken ağrı

İdrara çıkamama veya sadece az miktarda idrara çıkma

Bulutlu veya kötü kokulu idrar

Bu semptomlardan herhangi birine sahipseniz hemen bir sağlık uzmanına görünün. Bu belirtiler böbrek taşınız olduğu veya daha ciddi bir rahatsızlığınız olduğu anlamına gelebilir.

Böbrek taşı neden ortaya çıkar?

Düşük idrar hacmi

Yeterince su veya sıvı tüketmemek taş oluşumuna neden olabilir. Yetersiz sıvı alımı, böbreklerin daha az idrar üretmesine ve yüksek konsantrasyonlu, koyu renk idrar üretmesine neden olur. Yüksek konsantrasyonlu idrar, tuzları çözülmüş tutmak için daha az sıvı olduğu anlamına gelir. Sıvı alımını artırmak idrarınızdaki tuzları sulandıracak, taş oluşma riskinizi azaltacaktır. 

 

Bir kişinin günlük idrar hacmi ne kadar azsa, böbrek taşı oluşturma riski o kadar yüksektir. Düşük idrar hacmi; ağır egzersiz, sıcak bir yerde çalışma veya yaşama ya da yeterince sıvı içmemeden kaynaklanan dehidrasyondan (vücut sıvılarının kaybı) kaynaklı olabilir. 

Beslenme

Ulusal Böbrek Vakfına göre yüksek oranda tuz, şeker ve fruktoz içeren yiyeceklerin sık tüketimi böbrek taşı riskini artıran bir faktördür.

İdrarda yüksek kalsiyum da böbrek taşlarının en yaygın nedenlerinden biridir. Her zaman ne kadar kalsiyum yediğinize bağlı değildir. Vücudun kalsiyumu kullanma durumuna göre de değişir. Diyetinizdeki kalsiyum miktarını düşürmek nadiren taş oluşumunu durdurur. Çalışmalar, diyetteki kalsiyumun kısıtlanmasının kemik sağlığı için kötü olabileceğini ve böbrek taşı riskini artırabileceğini göstermiştir. 

Diyette çok fazla tuz bulunması, kalsiyum taşları için bir risk faktörüdür. İdrara çok fazla tuz geçmesi kalsiyumun idrardan tekrar kana geçmesini engeller. Diyette tuzu azaltmak idrardaki kalsiyumun kana geçişini artırır, idrardaki kalsiyumu düşürür. Kalsiyum taşlarının oluşma olasılığı azalır. 

Oksalat, en yaygın böbrek taşı türünün (kalsiyum oksalat) bir bileşeni olduğu için, oksalat bakımından zengin yiyecekler (çikolata, pancar, fındık, çay, ıspanak, pazı, tatlı patates) tüketmek, bu taşları oluşturma riskinizi artırabilir. 

Dana eti, balık, tavuk gibi hayvansal protein içeriği yüksek bir beslenme tipi vücuttaki ve idrardaki asit seviyelerini yükseltebilir. Yüksek asit seviyeleri, kalsiyum oksalat ve ürik asit taşlarının oluşmasını kolaylaştırır. Etin ürik aside parçalanması hem kalsiyum hem de ürik asit taşlarının oluşma olasılığını artırır.

 

Obezite

Obezite böbrek taşı riskini artıran bir faktördür. Obezite, idrardaki asit seviyelerini değiştirerek taş oluşumuna neden olabilir. 

 

Diğer

Enfeksiyonlar, aile öyküsü (ailede böbrek taşı geçmişi var mı?), ilaçlar, diğer risk faktörleri arasındadır. 

              Kaç çeşit böbrek taşı vardır?

Eğer böbrek taşınızın olduğunu öğrendiyseniz mutlaka doktorunuza hangi tür böbrek taşınız olduğunu sorun. Böbrek taşının türüne bağlı olarak diyetisyeniniz yediğiniz yiyeceklerdeki sodyum, hayvansal protein, kalsiyum ve oksalat içeriklerine dikkat ederek diyetinizi düzenleyecektir aynı zamanda aşağıdaki böbrek taşı hastalarında beslenme kısmını okuyarak da beslenmenizde değişiklikler yapabilirsiniz. Çünkü böbrek taşları, kronik böbrek hastalığına yakalanma riskini artırır. Bir taşınız varsa, başka bir taşa sahip olma riskiniz artar. Böbreğinde bir tane taş gelişen bireylerin 5 ila 7 yıl içinde başka bir taş geliştirme ihtimali yaklaşık % 50’dir.

 

Dört ana böbrek taşı vardır:

 

Kalsiyum taşları

Kalsiyum oksalat taşları ve kalsiyum fosfat taşları en yaygın böbrek taşı türleridir. Sanıldığının aksine besinlerdeki kalsiyum, kalsiyum oksalat taşı riskini artırmaz. Normalde kemikleriniz ve kaslarınız tarafından kullanılmayan fazla kalsiyum böbreklerinize gider ve idrarla atılır. Bu olay gerçekleşmediğinde kalsiyum böbreklerde kalır ve diğer atık ürünlerle birleşerek böbrek taşı oluşturur.

 

Ürik asit taşları

İdrarınızın asiditesi çok yükseldiğinde yani idrar pH’sının asit olması durumunda ürik asit taşı oluşabilir. Çok fazla balık, kabuklu deniz ürünleri ve et, özellikle de sakatat eti yemek, idrardaki ürik asidi artırabilir. Sakatat etleri ve kabuklu deniz ürünleri gibi besinler, pürin bakımından zengindir. Ancak pürinin yüksek miktarlarda tüketimi, böbreklerde taş oluşturabilen monosodyum ürat üretimine yol açar.

 

Strüvit taşları

Bir idrar yolu enfeksiyonu geçirdikten sonra struvit taşları oluşabilir. Aniden gelişip hızla büyüyebilirler.

Sistin taşları

Sistin taşları, sistinüri adı verilen bir hastalıktan kaynaklanır. Sistinüri, sistin aminoasidinin böbreklerinizden idrara sızmasına neden olur. Sonucunda sistin taşları oluşmaktadır.

 

Böbrek taşımın olduğunu öğrendiğimde nasıl beslenmeliyim?

1-Günlük en az 2.5 litre idrar oluşturacak kadar sıvı alın.

Amerikan Üroloji Derneği’nin 2019’da onaylanan Böbrek taşlarının tıbbi yönetimi rehberinde böbrek taşına sahip bireylerin günlük en az 2.5 litre idrar hacmine ulaşması gerektiği öneriliyor. Böbrek taşı, taş oluşturan tuzların idrarda konsantrasyonunun artmasıyla oluşan bir hastalıktır. Sıvı alımı, idrar hacminin ana belirleyicisidir ve bu nedenle, yüksek sıvı alımı, taş önlemenin kritik bir bileşenidir. Besinlerdeki kayıplar ve değişen sıvı alımı nedeniyle, toplam sıvı alımı için evrensel bir öneri uygun değildir. Bunun yerine 24 saatlik idrar toplamlarından elde edilen toplam hacim hakkındaki bilgiler kullanılarak hastaya göre uyarlanmalıdır. 

2- Kalsiyum taşına sahip olanlar ve idrar kalsiyumu yüksek seyredenlerin günlük toplam kalsiyum alımı 1000-1200 mg olmalı. Ancak 1000-1200 mg’I geçmemelidir.

Aslında sağlıklı yetişkinlere önerilen kalsiyum gereksinmesi de 1000-1200 mg’dır. Kalsiyum taşına sahip olan bireylerin daha az kalsiyum alması gerektiği sanılanın aksine yanlıştır. Kalsiyum oksalat taşları söz konusu olduğunda, düşük kalsiyum alımı ile birlikte diyetle alınan oksalat bağırsakta yetersiz kalsiyumla karşılaşınca oksalat emilimi ve idrar oksalat atımı artar. (5) Çünkü oksalat sağlıklı bireyde böbreklere girmeden önce kalsiyum ile bağlanır ve idrardaki miktarı artmamış olur. Düşük kalsiyum alımında kalsiyum oksalat taşı riski artar.

Ayrıca kalsiyum atımı sağlıklı bireyde kalın bağırsaktan dışkı ile olurken (idrarda çok az bulunur.) Vücutta yeterli su olmadığında veya tuz miktarı arttığında idrarda hem oksalat hem de kalsiyum miktarı artar ve yine taş oluşma riski artar.  Kohort çalışmalarında da çoğu yetişkin birey için 1.000-1.200 mg / gün olarak tanımlanan kalsiyum RDA değerinin, düşük böbrek taşı riski ile ilişkili olduğu gösterilmiştir.

Diyetle aldığınız kalsiyumu hesaplayabilirsiniz. İşte bazı besinlerin 1 porsiyonlarında bulunan kalsiyum miktarları:

İnek sütü tam yağlı (240 g): 288 mg

Yoğurt tam yağlı (240 g): 312 mg

Kefir tam yağlı (240 g): 288 mg

Ayran (350 g): 256 mg

Beyaz peynir tam yağlı (60 g): 240 mg

Kaşar peyniri tam yağlı (40 g): 240 mg

(Tüber 2015 verilerinden alınmıştır.)

3- Sodyum tüketimi sınırlanmalı.

Sodyum tüketimi arttığında böbrek taşı geliştirme riskiniz artar. Sodyum, tuzun bir bileşenidir. Genellikle  paketli gıdalar ve fast food gibi tuz eklenmiş yiyeceklerin sodyum içeriği yüksektir. Yetişkinler günde 2300 mg’dan daha az sodyum almaya çalışmalılar. Bir çay kaşığı sofra tuzu 2325 mg sodyum içerir.  Günlük toplam maksimum sadece 1 çay kaşığı tuz tüketme hedefi başta zor bir hedef gibi görünebilir. Ancak yavaş yavaş azaltarak bu hedefe ulaşmak mümkün. Yemeğinize ek tuz atmamayı ya da paketli ürün tüketiminizi azaltmayı deneyerek başlayabilirsiniz.

4- Kalsiyum okzalat taşına sahip olanlar ve idrar okzalatı yüksek seyredenler okzalat açısından zengin besinlerin tüketimini sınırlamalı.

İdrar oksalat seviyelerinin yüksek olması, böbrek taşı riskini artırır. Yüksek seviyelerde oksalat içeren bazı besinleri sayacak olursak yer fıstığı, ıspanak, pancar, pazı, çikolata ve tatlı patates bunlardan sadece bir kısmıdır. Bu ve bunun gibi yüksek oksalat içeriğine sahip besinler sınırlandırılmalı ancak yine de çok düşük oksalat diyetlerinden kaçınmalıyız. Çünkü oksalat açısından "yüksek" olarak kabul edilen bazı besinlerin (örneğin, çeşitli meyve ve sebzeler) başka sağlık yararları da vardır. 

5- Oksalat açısından zengin besinler süt, yoğurt, peynir gibi kalsiyum içeren besinlerle birlikte tüketilmeli.

Besinlerdeki oksalat ve kalsiyumun böbreklere girmeden önce mide ve bağırsaklarda birbirine bağlanma olasılığı daha yüksektir. Bu olay, oksalat ve kalsiyumun idrarda yükselmesini önleyecek ve böbrek taşlarının oluşma olasılığını azaltacaktır. 

6- Ürik asit taşları veya kalsiyum taşlarına sahip olanlar ve idrarında ürik asidi yüksek seyredenler süt ürünü olmayan hayvan proteini alımını sınırlandırılmalı.

Kırmızı et, sakatat etleri ve kabuklu deniz ürünleri yüksek miktarda pürin içeriğine sahiptir. Yüksek pürin alımı, daha yüksek ürik asit üretimine, böbreklerden daha fazla ürik asit atımına yol açar. Daha yüksek ürik asit atılımı da asiditesi yüksek idrara yol açar. İdrarın yüksek asiditesi ürik asit taşlarının oluşmasına zemin hazırlar.

Ürik asit taşları için kırmızı et, sakatat, bira / alkollü içecekler, et bazlı soslar, sardalya, hamsi ve kabuklu deniz ürünleri gibi yüksek pürinli yiyecekleri azaltın. Çoğunlukla sebze ve meyveler, tam tahıllar ve az yağlı süt ürünleri içeren sağlıklı bir diyet planı izleyin. Şekerle tatlandırılmış yiyecekleri ve içecekleri, özellikle yüksek fruktozlu mısır şurubu içerenleri sınırlayın. Alkolü sınırlayın ve kısa süreli diyetlerden kaçının çünkü bunlar kandaki ürik asit seviyelerini artırabilir. Hayvansal bazlı proteini azaltmak ve daha fazla meyve ve sebze yemek, idrar asitliğini azaltmaya yardımcı olur ve bu, ürik asit taşı oluşumu olasılığını azaltmaya yardımcı olabilir.

Bu bilgiler ışığında böbrek taşına sahip kişilerde beslenmenin rolünün çok önemli olduğunu görebiliyoruz. Böbrek taşı hastaları ilk tanı anından itibaren yukarıda verilen maddelere dikkat edebilirse ya da bir diyetisyene başvurursa yeni taş oluşumu ve kronik böbrek hastalığı riskini azaltabilirler. 

Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.

Yorumlar: (0)