Çocuktan Sonra Evlilik

Bugün evinize yeni biri geldi ve tüm dikkatler onun üzerinde.
Bugüne kadar evin içinde “eş olma” rolüne sahipken, şimdi aynı zamanda “anne-baba olma” rollerinin sorumluluğunu da aldınız.

En başta çiftler şunu kabul etmelidir ki; çocuk sahibi olmakla birlikte evlilikte ve ilişkide bir takım değişimler olacaktır. Bu noktada en önemli şey, bu değişimlere partnerinizle beraber uyum sağlayabilmek, birbirinize destek olabilmek, sorumlulukları bir tarafa yüklemeden paylaşabilmektir.

Peki, çocuk sahibi olduktan sonra ne gibi değişimler oluyor?

Bir kere artık dikkatiniz eskisi kadar kendinizde, eşinizde, işinizde, evliliğinizde olamaz. Çiftlerin beraber geçirebildiği zaman kısıtlanır. Yeni sorumluluklarla beraber günün karmaşası ve yorgunluğu artar.

Çiftler daha önce yaptıkları ve ilişkilerine iyi gelen şeyleri, özellikle çocuk sahibi olunan ilk aylarda yapamaz hale gelirler. Doğumdan önce varsayılan “çocuk sahibi olmakla” ilgili düşünce ve planların çoğu gerçekçi olmayabilir. Kişiler doğumdan sonra beklediklerinden çok daha fazla sorumlulukla karşılaşıp ayrıca bocalayabilir, stres ve öfke kontrollerini kaybedebilirler.

Özellikle kadında hormonal değişimler nedeniyle postpartum depresyon görülebilir. Bu da kadının daha fazla desteğe ihtiyacı olduğu anlamına gelir.

John Gotmann’ın araştırmasına göre çiftlerin %67’si, çocuk sahibi olduktan sonraki ilişkilerinin ilk 3 yılını mutsuz olarak tanımlıyor. Çiftlerin %33’ü ise bu 3 yıllık dönemi yüksek düzeyde stres yaşanan bir dönem olarak ifade ediyor. Uzun süreli araştırmalarda ise %67’lik gruptaki boşanma oranının, %33’lük gruptaki boşanma oranından 4 kat daha fazla olduğu gözlenmiştir.

Çocuk sahibi olduktan sonraki süreci ilişkinizi sağlamlaştırarak yönetmek için unutmayın ki:

Siz rakip değil eşsiniz. Birbirinize ne kadar destek olabilirseniz siz de evliliğiniz de bebeğiniz de o kadar rahatlayacaktır.
Baba ile bebek arasındaki bağ çok önemlidir. Genelde görülen “bebeğin ilk doğduğu zamanlarda beslenmeden dolayı anneye daha çok ihtiyacı var” algısı, hem babayla bebek arasında bağın oluşmasını engeller hem de anneyi yalnız hissettirir.
Bebeğinizle birlikte vakit geçirmenin ve anı biriktirmenin tadına varın.
Günde 10 dakika da olsa birbirinize zaman ayırın.
Birbirinize takdir edici ve güçlendirici cümleler kurmaktan çekinmeyin:
“Çok iyi bir annesin-babasın, hayatım. Çocuğumuz da ben de çok şanslıyız.”
“Bugün çok yoruldun, biliyorum; ancak çok iyi bir iş çıkardın. Şimdi biraz sen dinlen, ben hallederim.”

Psikoloji | Psikoloji İstanbul | Psikoloji Ankara | Psikoloji İzmir | Psikoloji Bursa | Psikoloji Adana