KURBAN BAYRAMINDA BESLENME

Yazar Gönül Tuba Tarıkahya CiğerliDiyetisyen • 29 Ağustos 2017 • Yorumlar:

Bayramlar, beslenme düzenimizde bazı değişikliklere sebep olabilirler. Bayram ziyaretleri nedeniyle öğün saatlerimizde değişiklikler yaşanabilir.

Ülkemiz için kurban bayramında kesilen kurbanlıkların önemi büyüktür. Dini kuralların yerine getirilmesinin yanı sıra sofraların temel besin maddesini oluşturan etin uzun bir dönem tüketilecek olması anlamına da gelir. Bu nedenle saklama, pişirme koşullarına dikkat etmek gerekir. Kırmızı et biyolojik değeri yüksek demir minerali, çinko, magnezyum, konjuge linoleik asit, kaliteli protein, doymuş yağlar ve niasin içermektedir.

Kurban Bayramı'nda şeker ve şekerli besin tüketiminin yanı sıra et tüketimi de artmaktadır. Özellikle şişmanlık, yüksek tansiyon, kalp-damar, mide ve şeker hastalığı olan kişilerin beslenmelerine dikkat etmeleri gerekmektedir. Şayet beslenme düzenimizdeki değişikliklere karşın tedbir alınmazsa bazı sağlık problemleri yaşanabilir. Bu problemlerin başlıcaları ise sindirim güçlüğü, kabızlık, mide rahatsızlıkları, tansiyon yükselmesi, kalp çarpıntısı gibi sağlık sorunlarıdır.

Etler sindirimi zor olan besinlerdir. Yeni kesilmiş hayvanların etlerindeki sertlik, hem pişirmede hem de sindirimde zorluğa yol açar. Bu nedenle özellikle mide-bağırsak hastalığı olan kişiler kurban etlerini hemen tüketmemeli, buzdolabında birkaç gün beklettikten sonra, haşlama veya ızgarada pişirme yöntemiyle pişirerek tüketmelidir.

Yağlı etlerin doymuş yağ ve kolesterol içeriği daha yüksek olduğu için; kalp-damar hastalığı, diyabet (şeker hastalığı) ve yüksek tansiyonu olan kişiler, Kurban Bayramı'nda yağsız veya az yağlı etleri tercih etmeli, kısıtlı miktarlarda tüketmeli ve aşırıya kaçmamalıdır.

KURBAN ETLERİNİ NASIL PİŞİRMELİYİZ?

Kurban Bayramı'nda, etin tüketim miktarının yanı sıra pişirme yöntemlerine de dikkat edilmelidir. Etlerin pişirilmesinde haşlama ve ızgara gibi yöntemler tercih edilmeli, kızartmalardan kaçınılmalıdır. Çok yüksek ısıda, uzun süre pişirme ve kızartma yöntemi çeşitli "kanserojen maddelerin" oluşumuna neden olabileceği için tercih edilmemelidir. Etlerin tek başına değil de sebzelerle birlikte pişirilmesi veya tüketilmesi, besin çeşitliliğinin sağlanması açısından sağlıklı bir yöntemdir.

Etle yapılan yemekler kendi yağı ile pişirilmeli ve ilave yağ eklenmemelidir. Özellikle kuyruk yağı veya tereyağının et yemeklerinde kullanılmasından kaçınılmalıdır. Etler ızgarada pişirilirken, etle ateş arasındaki uzaklık eti yakmayacak ve "kömürleşme" sağlamayacak şekilde ayarlanmalı.

Yüksek ateş yüzeydeki proteinleri birdenbire katılaştırır ve ısı etin iç kısmına ulaşamaz. Bu nedenle etlerin iç sıcaklığı en az 75 ºC olmalıdır. Çok yüksek ısı, etin dış yüzeyinin yanmasına ve su kaybının fazla olmasına yol açarak besin öğesi kaybını artırır.

Hayvanlarda görülen ve zoonoz olarak adlandırılan bazı hastalıklar insanlara bulaşabilmektedir. Bunlardan kist hidatik, toksoplazmozis, teniyoz, brusellozis, şarbon ve verem gibi hastalıklar ülkemiz açısında önem arz etmektedir. Ancak, bu hastalıkların birtakım basit kuralları uygulamakla önlenebileceği de unutulmamalıdır. Özellikle Kurban Bayramlarında çok sayıda hayvanın kesilmesi, kesim öncesi ve kesim sonrası gereken kontrol ve hijyen kurallarına dikkat edilmemesi, kesilen hayvanlara ait etlerin tüketiminde (saklama, hazırlama, pişirme) vb.) gerekli hassasiyetin gösterilmemesi birçok zoonoz hastalığın yayılmasına zemin hazırladığı gibi çok sayıda insanımızın da bu hastalıklara yakalanmasında neden olabilmektedir. Etler kesinlikle çiğ veya az pişmiş olarak tüketilmemeli, bazı zoonoz hastalıkların çiğ veya az pişmiş etlerin yenmesiyle bulaştığı akıldan çıkarılmamalıdır. Hayvanların kesilmesi, yüzülmesi, karkasın parçalanması, etin nakli, muhafazası, pişirilmesi ve tüketime sunulması aşamalarında kişisel hijyen kuralları ihmal edilmemelidir.

KURBAN ETLERİNİ NASIL SAKLAMALIYIZ?

Kurban eti uygun koşullarda kesildikten sonra, etler hayvanın uygun yerlerinden yağlı kısımları ayrılarak parçalanmalıdır. Kesilen kurban eti mutlaka buzdolabında 1 gün bekletilmelidir. Bekleyen et böylece suyunu verecek ve daha iyi pişirmeye hazır hale gelecektir.

Bekleyen etler kıymalık, kuşbaşılık, pirzola, biftek ve bonfilelik olarak ayrılmalı, günlük pişirilecek miktarlara bölünmeli ve buzdolabı poşetlerine konulup derin dondurucuda saklanmalıdır.

Kesilen etlerin korunması ve saklanması insan sağlığı açısından çok önemlidir. Kurban etleri, büyük parçalar şeklinde değil, birer yemeklik olacak şekilde küçük parçalara ayrılarak buzdolabı poşetine veya yağlı kağıda sarılmalı ve buzdolabının buzluk kısmında veya derin dondurucuda saklanmalıdır. Bu şekilde hazırlanan etler, buzlukta -2 derecede birkaç hafta, -18 derece derin dondurucuda ise daha uzun süreyle saklanabilir.

Etler kolaylıkla bozulabilen potansiyel riskli besinlerdir. Etlerin dondurulduktan sonra tekrar çözünmesi bazı "mikroorganizmalar" için üreme ortamı oluşturur ve bu da sağlığımızı tehdit eder. Çözünen et hemen pişirilmeli ve tekrar dondurulmamalıdır.

Etlerin, "oda ısısında açıkta bırakılacak şekilde değil", yine buzdolabının alt bölmesinde çözünmesi sağlanmalıdır. Derin dondurucuda saklanan etin buzdolabının sebzelik kısmının üstüne konularak çözünmesi beklenebilir. Etin çabuk çözünmesi amacıyla uygulanan kalorifer, soba üzerinde çözünme, oda sıcaklığında bekletme gibi yöntemler, insan sağlığı açısından tehlikeli sonuçları da beraberinde getirmektedir.

  • Kesilen etler derin dondurucuda 1 gün bekletilmelidir,

  • Etler küçük parçalara ayrılarak buzdolabı poşetine veya yağlı kağıda sarılarak buzdolabının buzluk bölümünde -2 derecede 5 gün veya derin dondurucuda -18 derecede 3 ay saklanabilir,

  • Etler potansiyel riskli besinler olduğu için çözdürüldükten sonra hemen pişirilmeli ve tekrar dondurulmamalıdır,

  • Çözdürülecek olan etin kolaylıkla bozularak zararlı hale gelmesini önlemek için, oda ısısında açıkta değil, derin dondurucudan çıkartıldıktan sonra buzdolabında çözdürülmesi sağlanmalıdır.

Kırmızı et tüketimi ile ilgili çalışmalar oldukça fazladır. Epidemiyolojik, kanıta dayalı çalışmalar sıklıkla ve sağlıksız pişirme tekniği ile pişirilen kırmızı et tüketen bireylerde kolon ve mide kanserine yakalandıkları yönünde gelişmiştir. Buna ek olarak yağlı et tüketimi ile birlikte kan yağlarında ve ürik asit düzeyinde artış olduğu bilinmektedir. Bu nedenle kırmızı et tüketiminde sıklık azaltılıp haşlama öncelikli olmak kaydıyla, fırınlama ve ızgara yöntemleri kullanılarak pişirilmesi daha güvenlidir ve uzmanlarca önerilmektedir. Pişirme esnasında pişirme suyu atılmamalı, bu nedenle et az suda pişirilmelidir. Etli sebze yemeklerine yağ kullanmamak en sağlıklı yöntemdir.

Bayram süresince;

1. Mutlaka 3 öğün yemek yiyin. Öğün atlamamaya özen gösterin.

2. Size verilen ikramlardan küçük miktarlarda tüketin.

3. Ziyaretlerde açık çay tercih edin ve günde 1 fincan kahveyi geçmeyin.

4. Şekerlemeler ve tatlılardan mümkün olduğunca uzak durun. Tercihinizi sütlü tatlılardan yana kullanın.

5. Kebap, kuzu şiş, pirzola gibi etleri yavaş ve düşük ısıda pişirin. Mutlaka yanında salata tüketiminiz olsun. Kırmızı et, C ve E vitaminini içermez. Bu nedenle etlerin sebzelerle pişirilmesi veya etlerin yanında sebzelerin de tüketilmesi sağlıklı beslenme için gerekli ve önemlidir.

6. Kavurma, kızartma gibi yağlı etlerden uzak durun.

7. Bol taze sebze ve kabuklu meyve tüketin.

8. Sıvı tüketimi her zaman önemli fakat yüksek miktarda hayvansal protein aldığınız bayram günlerinde daha da önem taşıyor. Su toksinlerin vücuttan uzaklaştırılmasını sağlıyor. Bu sebeple gün içinde ortalama 2-2,5 litre su içmeye özen gösterin.

9. Tatili değerlendirerek bol fiziksel aktivite yapın. Günde 30-40 dakikalık yürüyüşler hem enerji harcanması hem de sindirime yardımcı olması açısından çok önemlidir.

10. Etlerin yanına asitli, gazlı içecekler yerine ayran-yoğurt-cacık tercih edin.

11. Kalp sağlığınız ve kanserden korunmak için haftada 2 kereden fazla kırmızı et tüketmemeye özen gösteriniz.

Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.

Yorumlar: (0)