Mevsim Geçişlerinde İyi Beslenerek Hastalıklardan Korunun

Yazar Yusuf ÖztürkDiyetisyen • 26 Nisan 2018 • Yorumlar:

Hava değişimi ile birlikte yorgunluk, halsizlik ve hastalıklar baş gösterebiliyor. Doğru ve dengeli bir beslenme biçimi sizi bu durumlardan kurtarabilir. Baharı bol su içerek, bitki çayları demleyerek, sağlıklı beslenerek karşılayın. Beslenme önerilerini dikkate alın.

Bol su içerek hastalıklara meydan okuyun.

Bol su içmek bağışıklık sisteminizi güçlendirir. Böylece sistem, hastalıklara karşı kalkan olur. Susamayı beklemeden su içmeyi alışkanlık haline getirmelisiniz. Günde 8-12 bardak arası su tüketmeyi ihmal etmeyin.

Bitki çayları ilacınız olsun.

Bu aylarda bitki çayları içmek, antioksidan özellikleri sayesinde bizleri hastalıklara karşı koruyacaktır.

Adaçayı, ıhlamur, kuşburnu, nane-limon; C vitamini içeriğiyle grip, nezleye karşı koruyucudur.

Yeşil çay, çok güçlü antioksidanlar bulunur. Yeşil çay kansere ve kalp-damar hastalıklarına karşı koruyucudur.

Siyah çay, içeriğindeki polifenoller ile hastalıklardan korur. Siyah çay ülkemizde çok tüketilir. Ancak kansızlık ve demir emilimi rahatsızlığı olan kişiler siyah çayı daha az tüketmelidir. Papatya, rezene çayları da bu aylarda tüketebileceğiniz çaylar arasındadır.

Sinameki çayları da laktasif etkisi ile biliniyor. Yani bağırsak çalıştırıcı etkisi ile zayıflama diyetlerinde önerilir. Ancak son yapılan araştırmalar bize gösteriyor ki uzun süre sinameki otu kullananlarda kas zayıflığı, tetani, anemi (kansızlık), yağlı dışkı, mide bağırsak kanamaları, baş dönmesi, çarpıntı, pankreas işlev bozukluğu gibi sorunlar ortaya çıkabilmektedir.

Bitki çaylarında bulunan flavonoidler gibi antioksidan maddelerin bazı yararları olabilir, ayrıca bazı bitkisel çaylar metabolizmayı hızlandırabilir ancak unutulmaması gereken, aşırı tüketildiğinde bitkisel çayların da zararlı etkilere sebep olabileceğidir. Bilinçsizce tüketimden kaçınılmalı, günde en fazla 3-4 fincan tüketilmelidir. Hamilelerin ve kalp rahatsızlığı olan kişilerin bitki çaylarını daha az tüketmeleri önerilir.

Kahveyi az, bitki çaylarını daha çok tüketin.

Mevsim değişikliğiyle gelen yorgunluktan kurtulmak için sürekli kahve içmek doğru bir tercih değildir. Aşırı kahve tüketimi ile vücuda giren fazla kafein, kalbinize zarar verebilir, vücutta su tutulmasına neden olur. Bu yüzden kahve tüketimini günde 2-3 fincanla sınırlayın.


Halsizlik, yorgunluk için bol meyve, sebze tüketin.

Hava sıcaklıklarının değişmesi, insan vücudunda hormonsal ve ruhsal değişimlere neden olur. Bazı kişilerde, özellikle de kadınlar ve çocuklarda halsizlik, yorgunluk, iş veriminin düşmesi ve depresyon belirtileri görülebilir. Birkaç sağlıklı beslenme yöntemi kişiyi bu durumlardan kurtarabilir. Günde 4-5 porsiyon meyve, sebze tüketerek vücut direncinizi artırabilirsiniz. Özellikle soğuk algınlığına karşı C vitamini içeren yeşilbiber, maydanoz, yeşil yapraklı sebzeleri; limon, çilek, portakal gibi meyveleri bolca tüketin.

Uzun süre aç kalmayın.

Uzun süren açlıklar metabolizmayı yavaşlatır. Metabolizma hızının düşmesi, bizim de hızımızı düşürür. Bu duruma hareketsizlik de eklenirse kişi daha kolay kilo alabilir. Düzensiz beslenme ve uzun süren açlıklar kan şekerinin dengesiz yükselmesi ve düşmesine neden olabileceği için sonbahar yorgunluğunu daha fazla hissettirebilir. Bu yüzden günde 5-6 öğün beslenmeye özen göstermeli ve günde 4 saatten fazla aç kalmamaya dikkat edilmelidir.

Bu besinleri tüketin. Enerjik olun.

Gün içinde düşen enerjinizi tekrar kazanmak için beslenmenizde omega-3 yağ asitleri içeren besinlere yer açın. Mesela bir öğle yemeğiniz somon balığı, bol yeşillikli bir salata, 1 portakal olabilir. Balık tercihinizi ton balığı, uskumru, sardalyeden yana da kullanabilirsiniz. Ara öğünlerinizde işlenmiş, paketli ürünler yerine yağlı tohumları, kuruyemişleri tercih edin. Ceviz, badem, fındık gibi yemişler zengin omega-3 içerikleriyle sizi güçlü tutacaktır.

Akşam yemeklerinizi hafifletin.

Aşırı yağlı yemekler, geç saatlerde tüketilen öğünler ve hareketsizlik kilo almaya davetiye çıkarabilir. Akşam öğünlerini daha erken saatlerde, saat 19:00-20:00 gibi tamamlayın. Akşam öğünlerinizde daha pratik yemekleri tercih edebilirsiniz. Mesela peynirli, ton balıklı salatalar yapabilir, doğal ev yapımı limonata ile serinleyebilirsiniz.

Egzersizlere kaldığınız yerden devam edin.

Havaların ısınmasıyla egzersizlere kaldığınız yerden devam edin. Egzersiz yaptıkça kendinizi daha zinde hissedersiniz. Egzersizden 1-2 saat önce hafif bir öğün yapın. Egzersiz kıyafetlerini giyin ve yürüyüşe çıkın. Hafif tempolu bir yürüyüş bedeninize ve ruhunuza iyi gelecektir. Egzersiz sırasında her 10 dakikada bir 100 ml kadar su içmeyi de ihmal etmeyin.

İyi bir uyku ile güne enerjik başlayın.

Uyku saatlerinizin düzensiz ve belirsiz olması sonbahar yorgunluğunun bir nedeni olabilir. Güne enerjik başlamak ve öyle devam etmek için uyku saatleriniz düzenli olmalıdır. Günde 6-8 saat uyumaya özen gösterin.

Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.

Yorumlar: (0)