Ramazan'dan Önce Vücudunuzu Oruca Hazırlayın

Yazar Yusuf ÖztürkDiyetisyen • 11 Mayıs 2018 • Yorumlar:

Toplumsal hayatın önemli bir parçası olan ramazan ayına çok az bir süre kaldı. Ramazan ayı boyunca bireylerin günlük rutin aktivitelerindeki değişikliklerin yanı sıra beslenme rutinindeki değişikliklerin de sağlık üzerindeki etkisi oldukça önemlidir. Bu dönemde bireyler, beslenme düzenlerini 6 öğünden 2 öğüne indirerek vücudun metabolizmasında büyük değişiklikler yaratır. Bu yüzden tüm ramazan ayı boyunca sağlıklı beslenme ilkelerinin takip edilmesi oldukça önemlidir. Vücudumuzu oruç sırasında nasıl beslediğimizin önemli olduğu kadar oruç öncesinde de nasıl beslediğimiz oldukça önemlidir. Toplumda genellikle ramazan ayına girilmeden kısa bir süre önce bütün bir ay aç kalınacağı düşüncesiyle daha fazla yemek yemeye hatta şeker ve yağ içeriği yüksek besinleri tüketmeye olan eğilim artar. Ramazan ayı öncesinde yanlış bir beslenme düzenine sahip olan bireyler, ramazan ayı boyunca oruç tutarken oldukça zorlanır. Normal rutinde düzensiz ve yetersiz beslenen bir vücudu birden 2 ana öğün ve ortalama 14 saatlik bir açlıkla karşı karşıya bırakmak birçok sıkıntıyı da beraberinde getirir. Bu yüzden ramazandan önce dikkat edeceğimiz birkaç nokta ile vücudumuzu oruca hazırlayarak daha sağlıklı ve zinde bir ramazan ayı geçirebiliriz.

  1. Sağlıklı ve zinde bir beden için suyun önemi artık tüm toplum tarafından bilinmektedir. Vücut sıcaklığının ayarlanmasından, eklem arası sıvıların korunmasına, bağırsak faaliyetlerinin düzenlenerek kabızlığın önlenmesinden, dokulara su ve oksijen taşıyan kanın yapısı ve hacminin korunmasına kadar vücudun hayatta kaldığı her saniye için suya ihtiyaç vardır. Bu yüzden vücudun susuz kalma tehlikesinin arttığı 15 saatlik susuzluk dönemine girmeden önce vücudumuzun hidrasyonunu sağlamış olmalıyız. Günde ortalama 2-2,5 litre suyu vücudumuza almalıyız. Bunun 8-10 bardağı içme suyu olmalıdır. Kalan su miktarı ise bitki çayları, ayran, şekersiz meşrubatlar, sebze ve meyveden tamamlanabilir.

  2. Besin tüketim sıklığının azalması, açlığın ve susuzluğun oluşması sebebiyle kabızlık ramazanda oruç tutan tüm bireylerin karşılaşabileceği en büyük sağlık problemidir. Bu sebeple oruç tutmaya başlamadan önce bağırsak faaliyetlerimizi arttıracak, sindirim sistemimizi rahatlatacak çözünür ve çözünmez liflerden zengin besinlerin diyetimiz içerisindeki sıklık ve miktarını arttırmalıyız.

    Bunlar:

  • Tam tahıllı besinler: tam tahıllı ekmek, makarna, bulgur, yulaf ( sütle veya suyla hazırlanmış taze meyvelerle zenginleştirilmiş yulaf lapası, yulaf kepeğinden yapılmış unsuz krep)

  • kurubaklagiller (haftada 3-4 defa zeytinyağlı yemek veya haşlanmış olarak salatalara ilave şekilde tüketilebilir.)

  • Taze mevsim sebzeleri ve yeşilliklerden yapılmış salatalar

  • Taze mevsim meyveleri

  • Posa içeriği daha yüksek olması sebebiyle kuru meyveler

  • Çiğ kuruyemişler

  • Yoğurt (kalsiyum, iyodin, b vitaminler içeriğinden zengin olması yanı sıra su ve prebiyotik içeriğinden de zengindir. Bu sayede kabızlığa karşı korur)

  • Bağırsak mikroflorasını düzenleyen probiyotikleri içeren kefir, turşu

 

Ramazan öncesi sindrim sistemini rahatlatan, yüksek lif içeren smoothie:

1 su bardağı sade kefir

1 yemek kaşığı yulaf

2 yemek kaşığı chia tohumu

1 tatlı kaşığı Hindistan cevizi

Yarım su bardağı kara dut

 

1su bardağı kefir içerisine yulaf ve chia tohumu atılır.

Yaklaşık 10 saat buzdolabında chia tohumları şişene ve jelleşene kadar beklenir.

2-3 saat ara ile karıştırılır.

Buzdolabından çıkarıldıktan sonra Hindistan cevizi ve böğürtlenlerle birlikte blenderdan geçirilir.

Her gün, günde 1 ara öğünde tüketilerek sindirim sistemimizi rahatlatır.

Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.

Yorumlar: (0)